Asılda bir yol değildir tekirdağ

Çünkü yol arkadaşlığıdır, Keyiftir, bir noktadan sonra sadece doğadır, toplamda 140 km dir aslında ama yoldaki dostlarla selamlaşmaktır. Vardığında arkadaşlarla görüşmektir. Her birine selam verirken "ya diğerleri nerede acaba onuda göreyim?" demektir. İnşallah kimseyi kırmadım demektir. Dostlarla birlikte olup zaman geçirmek sohbetler etmek şarkılar türküler söylemektir. En güzeli de gece 2:30 olmasına rağmen sandalyelerin üzerine çıkıp İzmir Marşı söyleyebilmektir. İşte böyledir aslında Tekirdağ yolu.

Sabah saat 5:30 da kalkıp hazırlanmaya başlıyoruz. Akşamdan Murat Debreli arkadaşımızın aracına çadır atacağımız eşyaları koyuyoruz. Kalkıp yumurtaları hazırlıyorum ki o sırada Kaan MİS arıyor. Hayırdır inşallah nidaları arasında telefonu açtım. "Cenk'te sizinle gelebilir mi? Çok istiyor." demesi üzerine gençlerin hevesleri önemlidir. Yapıştırsın o zaman diyorum.

Alınacaklar listemizin son kontrolden sonra garajdan bisikletime binip Edirne Kipa AVM önüne gidiyorum. Ekipten Murat Tunçkol, Serdar Vulkan, Berke Erken, Cenk Batur Mis, Tuğba Süslü bizleri bekliyorlar, Ardından Hamdi Demirtaş ile Olcay Pirincci de geliyor ve pedal macerası başlıyor. İlk noktamız Havsa ve Barış lokantası, Murat abi'nin çorbalarının ününü 6 yeni arkadaşa öğretmiş bulundum çorbalarımızı içtikten sonra ortalama hızımızı kaybetmeden Babaeski'ye pedallıyoruz. Tabii maalesef ki Türkiye'mizdeki 4 tekerlekli magandalar hep devam tırlar yol boş olmasına rağmen yanımızdan geçiyorlar, sürekli korna ile taciz ediyorlar inşallah bu magandalar da bizlerin farına vararak magandalıktan vazgeçecekler ve bir gün bisiklete binecek ve neler yaşadığımızı anlayacaklar. Tabii bununla beraber geçtiğimiz yıl aynı rotayı yapan birisi olarak baktığımda bizlere gösterilen sevgide artmış durumda el sallayanlar, korna ile (selam vermek adına) yanımızdan geçenlerin sayıları artmış, bu da bir güzel gelişme diyerek yolumuza Babaeski'ye çevirerek devam ediyoruz.

Geçtiğimiz yıl yolculukta Kuleli sapağından bize katılan ve Babaeski'ye kadar devam Umut Işık geldi aklıma belki uyuyordur diye mesaj attım. Oda sağ olsun bizi kırmadı Babaeski girişinde karşıladı. Kendisi ile öğretmen evinde sohbet muhabbet yaptık tabii ki bizim sohbetimiz yanımızda olmayan Anıl Duğru'ya doğru mutlaka kaydı. Triatlondu, Yüzmeydi tesislerin eksikliği derken biraz daha konuşursak Türkiye'yi kurtarırız durumundan dolayı iznini istedik. Ardından hedefimiz Lüleburgaz oldu. Önümüzde tatlı rampalı, güzel yokuşlu yolları tamamladık ki Kipa'nın girişinde Suat Yılmaz abim ile Ahmet Murat abim bizleri karşıladılar. Sağ olsunlar soda ve su ikramlarından sonra Gusto Pizza adında yeni açılan bir pizzacıya götürdüler. Lezzet olarak gayet iyiydi tekrar yolum düşerse yine uğrayacağım. Sadece 3 arkadaşımızın pizza siparişleri biraz geç geldi o kadar kusur kadı kızında da olur diyerek kalktık.

Lüleburgaz'a uğrarsanız eğer tavsiye edebileceğim bir mekan. Fiyatları da uçuk değil ben bile 25 TL bandı bir rakamda yetecek kadar yedim. Suat abi işlerinden dolayı bize katılamadı kendisi ile vedalaştık ve Ahmet abi ile Kerimoğulları Bisiklet'in merkezi olan Lüleburgaz'daki şubesine gittik. Burada bize ikram edilen baklava ile enerjimizi toparlayıp (Her ne kadar Mahmut Arı'ı çikolatalı tatlıyı yemeniz lazım dese de maalesef ki şansızlık o gün o tatlı yokmuş) yola koyulduk. Ahmet Abi'nin rehberliğinde köy yollarında gittik ki normalde ana yolu tercih edecektik fakat karşıdan esen ve devam edecek olan 25 km hızındaki rüzgarı bir nebze olsun kıralım diye köy yollarını tercih ettik. Bağlantı noktamız Muratlı oldu. ufak bir mola vermek için akaryakıt istasyonuna girdik. Son soluklanmalardan sonra meşhur Muratlı rampalarını sarmaya başladık.

Ancak yeni yapılan bağlantı yolları bayağı bir rahatlatmış yolu geçen yıla göre daha az araba geçiyordu ve sürüş daha kolay oldu. Muratlı'dan sonra Tekirdağ'a girerken Edirne'den çıkan bizim ekibin araçları bizi yakaladılar ve hoş bir sohbetten sonra Tekirdağ'a girmek üzere iken TEBİS'ten Samet bizi karşılamak için sağ olsun geldi. Tekirdağ'a devam ederken yanımızda hunharca kornaya basan, Selektör selektöre gelen bir beyaz araç vardı. kafamı uzattığımda birader susamışsındır diye bir kutu uzattı Cnr Ony abim sağ olsun kendisi de bize yolun son bölümünde eskortluk yapmak adına bizi karşılamak için geldi. hem TEBİS'ten gelen arkadaşlarla hem Caner abi ile hemde kendi aramızda yol ile ilgili kritikler yaparak ve yolun en keyifli yerini de (Hem varmış olmanın hazzı hemde son 3-4 km pedalı sadece daha ne kadar hızlanabilir görmek için pedal çevirmenin güzelliği) tamamladıktan sonra T.C. Süleymanpaşa Belediyesi'nin Gençlik Merkezine giriş yaptık. Coşkulu bir kalabalık, bir tarafta Faruk İlker Uzun Abi elinde sazı ile akort ayarı yapıyor.

Bir tarafta Kerem Akça başkan almış eline ekmekleri insanlara sucuk ekmeğin hasını ikram ediyor. Suat Durmaz IRONMAN başkanım gelen misafirlere bir ihtiyacınız var mı diye sürekli tetikte. Herkes ile tek tek selamlaştıktan sonra hal hatır sorduktan sonra sohbetler uzuyor konular derinleşiyor unutmadan Kerem Başkan'ın istediği formayı kendisine ilettim. Tutturmuş "borcumuz ne kadar" anlaşamadık bir türlü pazarlık pazarlık en sonunda "o zaman sizin formalardan bir tane yaptırırsın" dedim de kurtardık paçayı yoksa adam tutturmuş parasını vereceğim diyor . Artık çadırları kurma vaktidir deyip çadır alanına gidiyoruz. Orada da bir masa Edirneli dostlar Modavizyon otağını kurmuş yanına Bisikletçi Dostu Sazlıdere Shell'den Erdem Eymen Çisem dahil olmuş. Basri Nuholu abide gelmiş bizim yerimizi ayırmışlar bizde kendi otağımızı kurmaya başladık. Değerli büyüklerimle ve arkadaşlar ile sohbetler koyulaşmaya başladı. Yarın ki etkinlik rotası için yorumlar yapıldı.

Yolun problemleri konuşuldu ama konuşulanların hemen hemen hiç birisi gerçekleşmedi. Akşam mangalımızı yedik sohbetimizi yaptık İzmir Marşı eşiliğinde tamamlayın Tekirdağlı arkadaşları evlerine uğurladıktan sonra bizlerde çadırlarımızda dinlenmeye çekildik ve sabahın ilk saatlerinde kahvaltı hazırmış fısıltıları ile uyandık. Kahvaltı alanına indiğimde uzaktan baktım bizim 2. Balkan Turu için tasarladığımız forma var birisinde. Allah Allah kimdir diye düşünürken Kerem Başkan akşam kendisine getirdiğim formayı giymiş sağ olsun. Belediye tarafından hazırlanan kahvaltı kumanyalarından aldık.

İçinde kuş sütü eksik olan kumanyalarımızı yedikten sonra çadırlarımızı toplayıp arabalara yükledik ve etkinlik alanına TEBİS'ten arkadaşların eskortluğunda hareket ettik. Etkinlik alanına giriş yaptığımızda tanıdık bir ses @Cemal Aras sunuculuğunda bizleri isimlerimizle karşıladı. Eşim ve kızımında gelmesi ile neşem bir kat daha arttı tabii ki. Hoş beş sohbet arkadaşlarla dostlarla görüştükten sonra Kumbağ'daki Meslek lisesinde bizler için hazırlanmış öğlen yemeklerimizi yedik. Güzel bir turun ardından etkinlik alanındaki eğlenceler ve çekilişler yapıldı(Bizim derneğe herhangi bir ödül çıkamadı).

Her katılımcı topluluk ve dernek için hazırlanmış ödül töreni yapıldı ve etkinlik son buldu. Güzel bir etkinliğin artık dönüş yoluna geçmemiz gerekliydi. Tüm katılımcı topluluk ve derneklere tek tek teşekkürler bizler çok güzel iki gün geçirdik hep birlikte.

Ancak bunun haricinde teşekkür edilmesi gereken öncelikle T.C. Süleymanpaşa Belediyesi Başkanı Ekrem Eşkinat. TEBİS Başkanı Suat Durmaz'a, TEBİS Başkan Yardımcısı Kerem Akça'ya, Bizleri yalnız bırakmayan "LONELY CYCLISTS" Cnr Ony'a, Tüm Tekirdağ Bisiklet ve Spor Kulübü TEBİS Üyelerine, her ne kadar bana komplo kursada bayır yukarı çıkarken selam vermek için sarıldığını düşündüğüm ama komplo ile beni ittiğini fotoğraflayan Yüksel Kerim Yazır'a, Burgazda bizi karşılayan Suat Yılmaz Abime, Bize rotada yardımcı olan ve geç kalmamıza rağmen bizi bekleyen Ahmet Murat Abime, Babaeski'de işlerinin arasında bizleri karşılayan Umut Işık'a, Yolda güvenliğimiz için çalışan Emniyet Teşkilatına, Zabıta memurlarına, Süleymanpaşa Belediyesi çalışanlarına çok çok teşekkür eder ve saygılarımızı sunarım ve en önemlisi bizleri bu güne getiren annelerimizin de anneler gününü kutlarım.