Derya Keçeci
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 2 Haziran 2011
- Mesaj
- 1.728
- Tepki
- 4.029
- Şehir
- Ankara
- İsim
- Derya
- Başlangıç
- 1970—71
- Bisiklet
- Fuji
- Bisiklet türü
- Yol bisikleti
Ortaokul yıllarında,hani o futbolla yatıp futbolla kalkıldığı yıllarda-ki benim için asla geçerli olmadı-biz ayağımızda basit bir spor ayakkabı,ağzı yüzü dağılmış bir pantalonla maç yaparken,alt üst forma takımı,krampon,dizlik,tozluk,bileklik ve ne varsa giymiş,takmış tipler olurdu.Futboldan çok anlamadıkları halde,meşin topları da olduğundan,forvet olmasa da orta sahada yerleri hazırdı.
Yüzmeye mi gidilecek:Bizde don,arkadaşta büyük havlu,küçük kurulama havlusu,terlik,deniz gözlüğü,palet ve daha neler neler.
O yıllardan kafama yerleşen bir düşünce bugün bile peşimi bırakmadı ve onları hep "Komik" buldum:Nerede böyle yüksek donanımlı ,afilli,janjanlı,her ne ile uğraşıyorsa gidip en iyi ve en pahalısını alan tip görsem,hep,aslında o işin özünü bilmediğini düşünürüm.Bu tamamen doğru mudur? Elbette değildir.Belki biraz önyargılı ancak bilinen bir gerçek.
Aktif sporla uğraştığım delikanlılık çağımda da,giydiğim kıyafetin,kullandığım araç gerecin göze batmamasına nedense hep özen gösterdim.Bütün bunların temelinde yatan düşünce aslında "Amatör olmak" Amatör olmak ve amatör kalmak.Bir antrenör arkadaşımla alışverişe çıkmıştık.Çat,diye 250$'ı bir yağmurluğa gömüp,üstüne de bir o kadar para verip spor bir ayakkabı alınca "Oha" dedim.Açıklama şu:Sen amatörsün ve 50 $ lık ayakkabı ve yağmurluk senin işini görebilir ancak ben profesyonelim.
Gerçekten de öyle.Gitara yeni başlayan bir öğrencimize 100-150 liralık basit bir şey önerirken,kendimiz elbette aynı gitarla çalmıyoruz.
Pekii,forum kafede böyle bir konuyu neden açtım.Üstelik yeni konu açma aralığım aşağı yukarı ayda bir,bazen daha da az iken?
Çok sayıda forumdaşta gördüğüm ve yadırgadığım bir tutumdan ötürü açtım.
Sevgili dostlar,arkadaşlar,küçük kardeşlerim.Amatörler için bisiklet bir zevk aracıdır.Keyif almak için bineriz.Çok pahalı ve kullanma profilimize uygun olmayan komponentler için kendinizi de bütçenizi de aşırı zorlamayın.150 liralık bir aynakol da 1000 liralık aynakol'un işini görür.Nasıl görür? Amatör kullanmlar için görür.
Power barlardan tutun enerji vb içeceklere,15-16 yaşındaki kardeşlerimiz bile bunlara ilgi duyar halde.Ne yaptın da enerji bar'ına ihtiyaç duydun? 200 km performans sürüşü mü yaptın? Kaç kilometre sürdün de minerallerin bitti(!)
O spd'yi alırken sana söylemediler mi "Dikkat düşersin" diye?
Ya o 10-200 $'lik km saatine,ne ihtiyaç vardı?
Zamanla hepsi olur,hepsi sırayla gerçekleşir.Acele etmeye gerek yok.Bakın biz elli yaşındayız.20 yaşındaki bir üyemizin önünde bisikletle geçecek 30 yılı var demek bu.Elbette bizim o kadar yolumuz yok.
Profesyoneller gibi davranmamıza gerek yok.Şimdiye kadar tek seferde gittiğim 170 km beni profesyonel yapmaz."Hmm,büyük turlarda bile bazı etaplar bundan kısa,ben neymişim yahu" Diyemem.
Oldukça kaliteli bir km saatim vardı.Kadanslısından.Bir ara farkettim ki,km saatine bakmaktan etrafa bakamıyorum.Yok ortalamam kaç,yok kadansım nerede,yok kaç km yol gittim....Bir km saatinin,2-3 saatlik sürüşte şahsımda yarattığı soru 1000'i geçer.Söktüm attım elbette.
Sonuç:
Çok uzun yollar yapsak ta,performansımız inanılmaz yüksek oldsa da biz amatörüz.Amatörler,uğraştıkları spordan ekstra keyif alırlar.Sorun bakalım prenelerde takım arkadaşına su taşıyan elemana "Zevkli mi" diye? Adam işkence çekiyor işkence.Çektiği acı,tv ekranlarından ta içime işliyor sanki.
...ve tabi yazımızdan alınmaması gereken performansçı bir kitle de vardır ki bunlardan bazıları bisiklet sporcusudur ya da bizden çok daha fazla zaman geçirirler bisikletle.Belki sponsorları belki maddi durumları sebebiyle,o imrenerek bakılan "Karbon-fiber'leri" "Titanyum" ları,"Dura ace" leri peynir ekmek gibi alırlar.Ne diyebiliriz ki,normaldir elbette.
Son sözümüz de ikinci elcilere.Ah be evlatlar,şunu "400,350'den güncel,300'den güncel....150'oldu" Bu noktaya baştan gelsene.Zaten satman gereken fiyat o.İkinci el demek o demek zaten...
100'e aldın.Kullandın kullandın.Ekmeğini yedin suyunu içtin.90 istiyorsun.Olmaz.Biraz bakın.Gerçekten de,son derece makul ikinci el fiyatlarıyla satan arkadaşlar var ki vallahi ben bile yetişemiyorum.Arkadaşın ilanı havadayken kapanıyor."Satış bitti teşekkürler"
Bir Cumartesi günü,forum kafe'deyiz.Anlatılan konu bu.Kırılmak yok,alınmak yok.
Yüzmeye mi gidilecek:Bizde don,arkadaşta büyük havlu,küçük kurulama havlusu,terlik,deniz gözlüğü,palet ve daha neler neler.
O yıllardan kafama yerleşen bir düşünce bugün bile peşimi bırakmadı ve onları hep "Komik" buldum:Nerede böyle yüksek donanımlı ,afilli,janjanlı,her ne ile uğraşıyorsa gidip en iyi ve en pahalısını alan tip görsem,hep,aslında o işin özünü bilmediğini düşünürüm.Bu tamamen doğru mudur? Elbette değildir.Belki biraz önyargılı ancak bilinen bir gerçek.
Aktif sporla uğraştığım delikanlılık çağımda da,giydiğim kıyafetin,kullandığım araç gerecin göze batmamasına nedense hep özen gösterdim.Bütün bunların temelinde yatan düşünce aslında "Amatör olmak" Amatör olmak ve amatör kalmak.Bir antrenör arkadaşımla alışverişe çıkmıştık.Çat,diye 250$'ı bir yağmurluğa gömüp,üstüne de bir o kadar para verip spor bir ayakkabı alınca "Oha" dedim.Açıklama şu:Sen amatörsün ve 50 $ lık ayakkabı ve yağmurluk senin işini görebilir ancak ben profesyonelim.
Gerçekten de öyle.Gitara yeni başlayan bir öğrencimize 100-150 liralık basit bir şey önerirken,kendimiz elbette aynı gitarla çalmıyoruz.
Pekii,forum kafede böyle bir konuyu neden açtım.Üstelik yeni konu açma aralığım aşağı yukarı ayda bir,bazen daha da az iken?
Çok sayıda forumdaşta gördüğüm ve yadırgadığım bir tutumdan ötürü açtım.
Sevgili dostlar,arkadaşlar,küçük kardeşlerim.Amatörler için bisiklet bir zevk aracıdır.Keyif almak için bineriz.Çok pahalı ve kullanma profilimize uygun olmayan komponentler için kendinizi de bütçenizi de aşırı zorlamayın.150 liralık bir aynakol da 1000 liralık aynakol'un işini görür.Nasıl görür? Amatör kullanmlar için görür.
Power barlardan tutun enerji vb içeceklere,15-16 yaşındaki kardeşlerimiz bile bunlara ilgi duyar halde.Ne yaptın da enerji bar'ına ihtiyaç duydun? 200 km performans sürüşü mü yaptın? Kaç kilometre sürdün de minerallerin bitti(!)
O spd'yi alırken sana söylemediler mi "Dikkat düşersin" diye?
Ya o 10-200 $'lik km saatine,ne ihtiyaç vardı?
Zamanla hepsi olur,hepsi sırayla gerçekleşir.Acele etmeye gerek yok.Bakın biz elli yaşındayız.20 yaşındaki bir üyemizin önünde bisikletle geçecek 30 yılı var demek bu.Elbette bizim o kadar yolumuz yok.
Profesyoneller gibi davranmamıza gerek yok.Şimdiye kadar tek seferde gittiğim 170 km beni profesyonel yapmaz."Hmm,büyük turlarda bile bazı etaplar bundan kısa,ben neymişim yahu" Diyemem.
Oldukça kaliteli bir km saatim vardı.Kadanslısından.Bir ara farkettim ki,km saatine bakmaktan etrafa bakamıyorum.Yok ortalamam kaç,yok kadansım nerede,yok kaç km yol gittim....Bir km saatinin,2-3 saatlik sürüşte şahsımda yarattığı soru 1000'i geçer.Söktüm attım elbette.
Sonuç:
Çok uzun yollar yapsak ta,performansımız inanılmaz yüksek oldsa da biz amatörüz.Amatörler,uğraştıkları spordan ekstra keyif alırlar.Sorun bakalım prenelerde takım arkadaşına su taşıyan elemana "Zevkli mi" diye? Adam işkence çekiyor işkence.Çektiği acı,tv ekranlarından ta içime işliyor sanki.
...ve tabi yazımızdan alınmaması gereken performansçı bir kitle de vardır ki bunlardan bazıları bisiklet sporcusudur ya da bizden çok daha fazla zaman geçirirler bisikletle.Belki sponsorları belki maddi durumları sebebiyle,o imrenerek bakılan "Karbon-fiber'leri" "Titanyum" ları,"Dura ace" leri peynir ekmek gibi alırlar.Ne diyebiliriz ki,normaldir elbette.
Son sözümüz de ikinci elcilere.Ah be evlatlar,şunu "400,350'den güncel,300'den güncel....150'oldu" Bu noktaya baştan gelsene.Zaten satman gereken fiyat o.İkinci el demek o demek zaten...
100'e aldın.Kullandın kullandın.Ekmeğini yedin suyunu içtin.90 istiyorsun.Olmaz.Biraz bakın.Gerçekten de,son derece makul ikinci el fiyatlarıyla satan arkadaşlar var ki vallahi ben bile yetişemiyorum.Arkadaşın ilanı havadayken kapanıyor."Satış bitti teşekkürler"
Bir Cumartesi günü,forum kafe'deyiz.Anlatılan konu bu.Kırılmak yok,alınmak yok.