Otec le buluştuk. Kırmızı karanfil yerine , kırmızı gül taktığım için bir süre birbirimizi tanıyamadık.
Telefon ettiğimde yanımdaki kişinin telefonunun çalmasından şüphelendim ama ancak konuşunca anladık , yanyana olduğumuzu. ( karanfil fikri iyi değil, ayrıca yol boyu minübüs şoförleri garip garip baktı)
( aslında tanıdım otec i ama , bisikleti benimkinden 40 gömlek üstün özellikte olduğu için , önce bolca imrenerek izledim, bir ara hayal kurmaya başlamışım , aynısından ne zaman alabileceğim diye , öylece bir süre kalmışım )
Hemen kaynaştık, nereden gidelim diye düşündük, Kağıthane viyadüğünün altından, köprü bağlantı yoluna, oradan Arıcılara ( Hasdal ), askeri bölgenin içinden yapılan yoldan Kemerburgaz'a, oradanda Kağıthane dere yolundan , kağıthane belediyesine kadar döndük.
35 km yol yapmışız. Kağıthane deki fabrikalardan çıkan 3 köpek tarafından kovalandık, ikimizde durunca onlarda durdu. ( her zamanki gibi ) ( her zaman olmayan şey , bizim bisikletlerden inip , onları kovalamamızdı )
Yolda, Kağıthane de ayrı ayrı zamanlarda tek başımızayken bizi kovaladığını anlattığımız yerin aynı yer olduğunu birbirimize gösterice anladık. ( köpek aynı köpek mi bilemiyoruz ) :rolleyes:
Sanırım cuma günüde gidebiliriz aynı yolu. Yakın olanları bekleriz. 3:30 da çıkıp, çok sakin bir şekilde 5:30 da döndük. ( gezinti hızında ) Gidip gitmeyeceğimizi , perşembe günü, buraya yazacağız.