Ben neden Airzound'u seçtiğimi anlatayım. Geçen akşam @verisakeet'in verdiği örneği doğrular nitelikte bir olay yaşadım.
5 yaşındaki oğlum gece bayağı bir öksürmeye başladı. Nöbetçi eczaneye ilaç almaya çıktım. Gidiş dönüş 3 KM ancak var.
Işıklandırmam da şu şekilde;
- Ön far 1000 lümen, flaşör moduna aldım.
- Yine ön tarafta mavi çakarlı çift ledli ışıklardan. Flaşör modunda.
- Sele borusunda yanar dönerli, çakarlı kırmızı geniş ışık yayan görüş mesafesi en az 500 MT olan kırmızı uyarı ışığım. Yine çakarlı modda.
- Kaskımın arka kısmında yine ön taraftaki mavi ışıklardan bir solda bir sağda olmak üzere iki adet takılı ve yine çakarlı modda.
- Üzerimde reflektörlü yelek.
Kısacası mobil pavyon gibi gidiyorum yahu! Bir de gecenin karanlığında bu ışıkların ne kadar fark edilebilir olacağını düşünürsek 500 MT - 1 KM arası görülmemem imkânsız...
Şimdi olaya geçelim...
Bayrampaşa'daki Park Ada'yı bilenler onun hemen yanından otobana doğru giden yolu bilirler. Bilmeyenler için dümdüz bir yol diyebiliriz. Yol 3 şerit. Sağ taraf park etmiş araçlar ile dolu olduğundan 2 şeride düşmüş. Sağdan hafif hafif gidiyorum. Birden sol şeritteki siyah ya da koyu lacivert bir Broadway üstüme sürmeye başladı. Sol şeritten sağ şeride geçti. Frenleyip 1 MT kadar geride kaldım araç beni kıçıyla sağdaki diğer araca doğru sıkıştırmaya başladı. Sol elimi bırakıp cama 3-5 tane geçirdim. Arkadaki teyzelerin aklı çıktı. Gözleri açmış döndü bana bakıyor. Şok yani. Araç durmuyor burnunu daha sağdaki iki aracın arasına sokmaya çalışıyor.
En sol şeritten en sağa direkt geçip park edecek!!! Yeri kaçırmamaya bakıyor! STI kolu tutan sağ elim sağımda park etmiş aracın aynasıyla kol arasında sıkıştı ve ezildi. Eldiven biraz hafifletti ama ezildi yani. Sonra eve döndüğümde ışıkta baktım. Yumruk yaptığınızda yukarı çıkan kemiklerin üzeri morarmış.
Araç durdu. Sağından kurtulup soluna, sürücü kapısına yanaştım. 50-55 yaşlarında saçları ağarmış bir adam. Görmüyor musun, ne yaptığını zannediyorsun diyorum. Nasıl sinirliyim, bağırıyorum. Beni diğer araçla seninkinin arasına sıkıştırdın diyorum. Adam durmuş öyle bakıyor. O da şoka girmiş. Üstelemedim, sinirin de etkisiyle bastım gittim...
Şimdi düşünüyorum da o gece bisikletimde Airzound olsaydı, adam beni sıkıştırdığında kornama bastığımda sürücü illa ki bir araba zannedecekti ve yavaşlayacaktı. Trafikte şahit olduğum olaylar yüzünden bu kanıya vardım. Sürücü yolunda giderken yakın bir yerden bir araç kornası duyduğunda kendisine çalındığını zannederek hemen aynalarına bakıyor ve yavaşlıyor.
Bir de Hornit ile çaldığımızı düşünelim. Adam bu kuş cıvıltısına benzeyen sesi bir çocuğun oyuncağı falan zanneder herhalde...
İşte bu yüzden tercihim araç kornasına daha çok benzeyen Airzound oluyor. Hele ki @verisakeet'in paylaştığı geriye doğru gelen taksicinin Airzound sayesinde nasıl anında durduğunu izleyince...