@Hakim Arslan
Birçok pro bisikletçinin , bisikletlerini inceledim . Geometriler , sele borusu yüksekliği vs . Öncelikle şunları unutmamak lazım , üst seviye pro takımlarda bir bisikletçinin 4-5 bisiklet kontenjanı var . Ve bu bisikletler dışarıdan aynı markanın seri üretim modelleriyle aynı geometri ve kalite de olduğu iddia edilse de hiç bir zaman böyle değil . Karbon bisikletlerde ek yerleri , bottom bracket vs ekstra güçlendirilmiş .
Bu nedenle normal düz parkur için kullanılan bisikletlerde daha stiff , sıkı , rijit (artık nasıl anlatabilirsem) bir kadro mevcut . Adamların boyları genellikle uzun - 180 cm civarı ama o SIZE bisikletler bile ekstra güçlendirilmiş olmasına rağmen 6,800 limitini tutturuyor yada az geçiyor
En çok dikkatimi çeken ise bisikletlerin alın boruları (head tube) , o kadro için minimum derece ( Örneğin boy 175 cm ama alın borusu 12 cm civarları ) . Amaç bisikletçinin mümkün olduğunca aerodinamik olması . Gidon boruları 52 kadro kullanan bir bisikletçide bile 120 mm civarı ve aşağı doğru açı var . Bu daha çok eğilmelerini sağlıyor .
Tabii bu adamlar hayatları boyunca fitness , core training yapıyorlar . Oldukça esnekler . Bizde bu esneklik yok . Bir de zayıflıkları ekstra esneklik yapıyor . Yani onlarla aynı kriterlerde kadro almamamız mümkün değil
Ancak gidon borusu çok uzun olduğunda ; ön jantın merkezinden uzaklaştığınız için inişlerde zorluk çekebilirsiniz . Özellikle dikkat ederseniz , MTB'lerde ön maşa açı yapmaz . Direksiyonu her kırdığınızda , o açı aynen ön tekere iletilir. Yol bisikletinde ön maşa dike yakın ise daha iyi iniş sağlanır . Tabii gidon uzaklığı da önemli . MTB'lerde gidon boyunları daha kısadır , bilirsiniz
Üst borular , daha uzun . Bisikletçilerin daha iyi uzanmalarını sağlıyor . Kadro boyu ile üst boruların orantıları farklı
Sele boruları daha yüksek ve offset dediğimiz selenin bağlanma yeri ile sele borusunun diki arasında 40 mm kadar farklar oluyor . Bu sayede sele daha geri çekilebiliyor . Bizler çoğumuz 0 veya 20 mm off set kullanıyoruz
Arka jant ile kadro arasındaki mesafe çoğu zaman daha az . Daha aerodinamik olması amacıyla . Tabii kullandığınız lastiğin 22-23-24-25mm vs olmasıyla alakalı da bir durum . Paris Roubaix gibi yarışlarda bu mesafe daha fazla . Araya çamur falan girdiğinde hız kesmesin diye
Eğer düz yol içinse daha aero , daha ağır , daha agresif ama yokuş içinse daha hafif , nispeten kaliteden biraz ödün verilmiş ( Mecburen , açılarda farklı )
Düz yolda nispeten yüksek profil jant (50 -80 mm gibi ) yan rüzgarın az olduğu yerlerde ; yokuşta ise sıfıra yakın profiller . Paris Roubaix gibi yarışlarda düşük profil . Jant daha az çamur tutsun diye.
Birde arkadaşın birisi kadrolar , jantlar , lastikler arasında fark yok demiş . Emin olun ayla , güneş kadar fark var . Yaz yaz bitmez .Yola göre lastik basınçları bile farklı .
Ayrıca UCI limitini (6800 gr) tutturmak için kadro , gidon vs'yi daha ağır tutup dönen aksamları - teker , jant , dişlileri en hafiflerinden seçiyorlar
Yola göre tubeless veya clincher lastik kullanıyorlar
Daha yazılacak çok şeyler ama bunlar aklıma geldi