Erkut Yiğit
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 23 Kasım 2004
- Mesaj
- 937
- Tepki
- 803
- Şehir
- Ankara
E hepiniz yazmışsınız ben de yazayım madem 
İlk kamplı tecrübem olmasına rağmen hemen uyum sağladığım turumuzda, güzel karadenizimizin güzel insanlarını ve güzel doğasını hayretle gözlemleme fırsatımız oldu. Konuşmanız sırasında içinizden "sen ne güzel insansın" dediğiniz zaman azdır, ama bunu bu turumuzda o kadar çok hissettim ki.
"Siz gelin bizim eve, biz avluda yatarız" diyerek elinde ne var ne yok paylaşandır Karadeniz kadını. Birkaç saat sonra o aileden biriymiş gibi hissettirir sizi Karadeniz insanları. Hiçbir oyuncağı olmamasına rağmen hep güler, yaylada yaşamaktan, Karadeniz çocukları. Ve hiç hissetmediğim Türklük gururu, Türklük bilinci onlardadır. Ne içlerine bir başka yerleşkeci ırkı sokarlar, ne de ülkeye gelecek en ufak zararı kabullenirler.
Ekibe gelince, herhalde bundan iyi bir ekip bulamazdım. Sercan'ın aramıza katılması yavaş yavaş psikolojik çöküşe geçen ekibe inanılmaz canlılık kattı. Herkeşler bi neşelendi. Ben zaten hep neşeliydim gerçi
Erhan hayret verici bir şekilde az yedi, buna rağmen yavuz ve ben birkaç kez haricinde efektif bir doyuşa erişemedik
Yavuz abi hep bir "yardımsever babacan insan" olarak bize yol gösterdi, yardım etti. Elbette bazen yaşı daha küçük olan ekibin gruplaşması oldu ama, bu da doğaldı sanırım, bir kusur ettiysek affola. Yavuz grubun hırçın çocuğu olaraktan paso ben kendi dediğime giderim modunda turu tamamladı. Ve kafama milyonlarca Karadeniz yer ismi sokması ile hafızalarıma kazındı. X Yaylası, Y Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası, Sarıtaş Yaylası ve yine Sarıtaş Yaylası.
Erhan'ın da dediği gibi bittiğini anlayamadık. Daha yeni başladık, Karadeniz'i bırakmayalım diyorduk ama, bir yandan da 9-10 gündür pedal basmanın verdiği stres ve bıkma durumu da vardı. Ama herşey mükemmeldi. Ben de inşallah seneye gitmeyi çok istiyorum bi mani çıkmazsa.
Hepinizi seviyorum
İlk kamplı tecrübem olmasına rağmen hemen uyum sağladığım turumuzda, güzel karadenizimizin güzel insanlarını ve güzel doğasını hayretle gözlemleme fırsatımız oldu. Konuşmanız sırasında içinizden "sen ne güzel insansın" dediğiniz zaman azdır, ama bunu bu turumuzda o kadar çok hissettim ki.
"Siz gelin bizim eve, biz avluda yatarız" diyerek elinde ne var ne yok paylaşandır Karadeniz kadını. Birkaç saat sonra o aileden biriymiş gibi hissettirir sizi Karadeniz insanları. Hiçbir oyuncağı olmamasına rağmen hep güler, yaylada yaşamaktan, Karadeniz çocukları. Ve hiç hissetmediğim Türklük gururu, Türklük bilinci onlardadır. Ne içlerine bir başka yerleşkeci ırkı sokarlar, ne de ülkeye gelecek en ufak zararı kabullenirler.
Ekibe gelince, herhalde bundan iyi bir ekip bulamazdım. Sercan'ın aramıza katılması yavaş yavaş psikolojik çöküşe geçen ekibe inanılmaz canlılık kattı. Herkeşler bi neşelendi. Ben zaten hep neşeliydim gerçi
Erhan'ın da dediği gibi bittiğini anlayamadık. Daha yeni başladık, Karadeniz'i bırakmayalım diyorduk ama, bir yandan da 9-10 gündür pedal basmanın verdiği stres ve bıkma durumu da vardı. Ama herşey mükemmeldi. Ben de inşallah seneye gitmeyi çok istiyorum bi mani çıkmazsa.
Hepinizi seviyorum


