@Erdal Yılmaz
Maalesef ülkemizde özellikle son 10 yılda dediğiniz gibi sevgi, saygı, hoşgörü, empati ve kurallara uyma durumu kalmadı. Bunların olduğu bir yerde sırf bisiklet değil bir çok sorun çözülür, toplumsal bakış açımız değişir.
Özellikle bisikletle Otoban'a girmek yasak iken otobana girip, girdikten sonra da arabalara tutunarak gidenleri veya şehir içinde trafikte makas atarak gidenler dediğiniz gibi olmayan bakış açısını daha da negatif yöne itiyor. Bunu da bisikletli sayısını arttırarak ve sosyal medyada daha aktif yer alarak çözebiliriz diye düşünüyorum. 1 yanlışa karşılık 4 iyi örnek olmalı mesela. Özellikle Tura çıkanların bu konuda daha aktif olması lazım. Nasıl ki araba dünyasında onlarca kanal ve blog varsa bisiklette de aynı şekilde kanal ve blog sayısı artmalı. Youtube'a "Bisiklet" yazdığınızda gelen kanallar ve videolar belli, bir süre izledikten sonra izlenecek video kalmıyor zaten.
Burada da daha önce yazdığım gibi bisikletli sayısının artması önemli. İnsanların ciddiye alması için yollarda daha çok bisiklet görmemiz lazım.
Mangalcı tipler içinde benim bulduğum en mantıklı çözüm sabah erken saatlerde bisiklete binmek. Sabah gittiğinizde ne bir mangal ne bir duman mis gibi sahilde bisiklete biniyorsunuz.
Bisiklet yolunu kapatan mangalcıyı birinin uyarması gerekmemeli, kendi oranın yol olduğunu düşünüp mangalını kenara alması lazım. Bunu düşünen adam orada mangal yapmaz. Descartes'in sözünü düşünürsek, aslında bu adam yok
Bisiklet yolları konusunda da belediyeleri denetleyecek ve yol yapımını sağlaması gereken de federasyon değil midir? Ben ne kadar uğraşsam da bisiklet yolunu belediyeye tek başıma yaptıramam ancak federasyon ilk etapta pilot bölgeler seçerek bisiklet yollarının yapılmasını sağlamalı ve yapıldıktan sonra da bunları denetlemeli ki sonradan park yeri olmasın. Bu ilk önce 5 şehirle başlar 10 şehirle devam eder gerisi gelir.
Bana göre bisikletin yaygınlaşmamasındaki sebeplerden biri de bu. Yeni başlayan birinin trafikte ne bisiklet hakimiyeti olur nede trafiğe ayak uyduracak kondisyonu. Bisikleti de sürebileceği trafiğe kapalı güvenli yollar olmayınca da doğal olarak bisikletler çocukların sokakta bindiği oyuncaktan öteye gidemiyor. Çocukların bisiklete binebilcekleri güvenli yollar olsa çok değil 5 sene sonra ülkede ciddi bir bisiklet trafiği oluşur.
Burada bisiklete binen herkese aslında görev düşüyor. Hiç değilse etrafındakilere bisikleti anlatıp bir farkındalık oluşturmalı.
@Decsan
"İnsan hayretler içinde kalıyor"
O zaman hocam şunu sorayım, 5 vw'ye karşılık kaç bisikletli var?
Kendi yaşadığım 3 sokaktan bahsedeyim, 2 sokak istanbulda. Biri Anadolu biri avrupa. İkisinde de vw ve tuğralı hafif ticari sayısı çok fazla olmasına rağmen (Daha doğrusu vw olmayan arabaları saymak daha kolay.) bisikletli sayısı bir elin parmaklarını geçmez. Hatta kask takan bisikletli dersek ben dahil 2 yada 3 kişidir.
3. Sokak ise Antalya'da. Semt olarak Antalya'nın en lüks semtlerinden. Sokakta 1 adet vw var ve her binada en az 7-8 bisiklet ve bisiklet parkları var. En kötü araba BMW 3 serisi diyeyim. Vızır vızır bisikletler dolaşıyor.
Aynı şekilde bir örnek daha aklıma geldi
Üni mezunu Hollanda Cumhurbaşkanı mark rutte ile gerisini tahmin edersiniz zaten
