felixyakuza
Daimi Üye
- Kayıt
- 20 Ağustos 2017
- Mesaj
- 263
- Tepki
- 2.762
- Yaş
- 32
- Şehir
- SİNOP
- İsim
- Yaşar Kemal
- Başlangıç
- 2010—11
- Bisiklet
- Carraro
- Bisiklet türü
- Yol bisikleti
Herkese merhaba. Daha önce tur bisikletim ile 2 kez otoyollardan (Isparta-Antalya ve Burdur-Antalya karayolları) geçmiş olduğum Toros dağlarını , dağ ve köy yollarından geçme projesi uzun zamandır zihnimi meşgul ediyordu. Bunda üniversite yıllarımda Isparta'da bulunmam ve akabinde 4 yıl kadar Alanya'da yaşamamın etkisi büyük. Güneydoğu Anadolu'dan başlayıp ta Batı Akdeniz'e kadar uzanan bu sıradağlar benim için her daim büyülü olmuştur. Gel zaman git zaman bunu bir proje haline dönüştürüp; Kahramanmaraş-Adana , Niğde-Adana , Karaman-Mersin , Mersin-Alanya , Isparta-Antalya, Burdur-Antalya şeklinde dağ yollarından, Antik dönem şehirlerini barındıran Kilikya, Pamfilya ve Pisidia bölgelerinden , kanyonlardan , şelalelerden , geçitlerden geçen rotalar oluşturdum ve bunu zamana yaydım. Bu projemin ilk durağı Eğirdir-Antalya etabı oldu. Uzun girizgaha sabrettiyseniz buyurun başlayalım 
2021 Kurban bayramı tatilini fırsat bilerek part-time turcu ruhuma büründüm. Bisikletimi(Şükran) cuma günü mesai çıkışı Kayseri otogarına sürerek tura startı verdim.
![20210716_172357[1].jpg 20210716_172357[1].jpg](https://www.bisikletforum.com/data/attachments/270/270196-9f2e3abdf1da87215a646fba2207e390.jpg)
Klasik otobüs kaptanı ve muavinle çirkefleşip para ödemeden bisikletimi yerleştirdikten sonra cumartesi sabah Eğirdir'de olacak şekilde yola çıktık. Arkadaşım Barış ise Eskişehirden Eğirdire gelerek turda bana eşlik edecek.
1. Gün
Sabah 05.00 gibi Eğirdir'e ulaştım. Hava yeni aydınlanıyordu. Hızlıca bisikletimi kurup gün doğumu için Eğirdir'deki yarımada tarafına doğru sürdüm.
![20210717_051957[1].jpg 20210717_051957[1].jpg](https://www.bisikletforum.com/data/attachments/270/270198-b1db01a04dda368dfcf912a0b5ad8791.jpg)
![20210717_051727[1].jpg 20210717_051727[1].jpg](https://www.bisikletforum.com/data/attachments/270/270197-7e063342e5f561f005c5b145dcc603fa.jpg)


Barış gelene kadar hamakta uzanıp dinlendim. Yola çıkmamız saat 09.00'ı buldu. Konya istikametine doğru sürdük. Kovada Gölü yol ayrımına kadar bölünmüş yolun emniyet şeridinden 5 km yol aldık. Kovada sapağından köy yollarına giriş yaptık. Barış'ın yüklü-kamplı ilk bisiklet turu idi. Onu bıktırmadan keyif alması sağlamak , arkadaşımla güzel paylaşımlar yapmak öncül hedefimdi. Bu yüzden zamana takılmadan tıs tıs bol molalı sürüşümüze başladık.
Soğuk asfalt ve tek şerit yolda meyve ağaçlarından ödünç elma-şeftali-erik(erik konusuna tekrar değinilecek
) alarak kimi zamanda köylülerin ikram ettiği meyveleri yiyerek keyiflice yol aldık. Hava çok sıcaktı , öğle vakti geldikçe sıcak etkisini artırıyordu. Neyse ki rota hep ağaç hep orman , sığınılacak bir çeşme bir gölge bulmakta zorluk yaşamadık.

İlk hedefimiz olan Kovada gölüne ulaştık. Gölün hemen girişine bir kulübe koyup bisikletli girişe 8-TL isteyen ve içeride ekstra hiçbir şey vaat etmeyen ablalara teşekkür edip-(Yer mi lan Anadolu çocuğu)- 1 km ileriden göl kenarında çok şirin bir yer bulup öğle yemeği molası verdik. Saat 17.00'ye kadar burada havanın serinlemesini bekledik. Yemek noktasında Yaylanın hazır yemek ürünlerini tercih ettim, tadını güzel buluyorum. Yanımda ocak-tüp ve tencere vardı sadece. Tur boyunca yemekleri ısıtıp yedik , çok pratik oldu.

Kovada Gölü çok güzel bir lokasyon , çevresinde bir kaç alabalık restoranı var. Henüz bozulmamış diyebiliriz. Girişte otobüsten ayrı şahıstan ayrı para alan işletme göl çevresinde banklar ve bir kuş gözlem noktası sunuyor. Zamanında henüz işletme yok iken kamp attığım çevresini gezdiğim bir yer olduğu için tesise para ödemedim.

Sıcaktan olduğunu tahmin ettiğimiz ağustos böceklerinin yüksek desibelli sesleri arasında yola döndük. Kovada gölünü geçtikten sonra Yeniköy istikametinde ilk ciddi tırmanışlar başladı. Yol ormanların içinden gidiyordu , çam, çınar , kestane bir çok tür vardı.

Bizi biraz sallayan rampaları atlatıp Yeniköy'e ulaştık. Ufaktan yayla köyleri tadını almaya başladık. Köydeki camii çeşmesinde suları takviye ve dut ağacından nemalanma zamanı.

Yeniköy devamında Karadiken köy çıkışında yol ayrımına geldik. Sağa dönersek yazılı kanyon-Çandır devamında Isparta-Antalya karayolu vardı. Yazılı kanyon ve Sütçüler'i daha önce ziyaret etmiştim. Hür adam şiirinin kattığı felsefe ile birlikte kanyon içerisindeki St. Paul rotasının patikaları güzel. Tavsiye olunur. Rotamız olan sola dönüp tırmanışa devam ettik.

Tırmanış bir noktada bitti ve eğimi güzel bir iniş başladı. İnerken ormanın iç kısmında bir hareketlenme gördüm ve durdum. Hemen 15-20 mt uzağımda torosların dağ keçileri vardı. Video ve fotoğraf aldım. Bu hayvanları doğal habitatında görmek beni çok mutlu etti. Köylülerden bu güzelim hayvanların cezası olmasına rağmen kimi barbar insanlarca avlandığını üzülerek öğrendim. Fotoğrafta görmek zor , kamufleler. Orta kısımdalar.

İniş çıkışlarla Boğazköy'e ulaştık. Yoldan geçen minik dostlarımızı ezilmekten kurtardık.

Hava kararmaya yakındı , kamp yeri bakmaya başladık. Köy çıkışında Sağrak Köyüne varmadan müsait bir yer bulduk. Kampımızı kurduk. Yola yakın ama yoldan görünmeyen, evlere uzak , ateşimizin görünmeyeceği ve çeşmeye yakın. Turcu daha ne ister

Yemek-çay-ateş faslını tamamlayıp günü noktaladık.
(link) (link)

Devamı gelecek. Vakit ayırdığınız için teşekkürler.
2021 Kurban bayramı tatilini fırsat bilerek part-time turcu ruhuma büründüm. Bisikletimi(Şükran) cuma günü mesai çıkışı Kayseri otogarına sürerek tura startı verdim.
![20210716_172357[1].jpg 20210716_172357[1].jpg](https://www.bisikletforum.com/data/attachments/270/270196-9f2e3abdf1da87215a646fba2207e390.jpg)
Klasik otobüs kaptanı ve muavinle çirkefleşip para ödemeden bisikletimi yerleştirdikten sonra cumartesi sabah Eğirdir'de olacak şekilde yola çıktık. Arkadaşım Barış ise Eskişehirden Eğirdire gelerek turda bana eşlik edecek.
1. Gün
Sabah 05.00 gibi Eğirdir'e ulaştım. Hava yeni aydınlanıyordu. Hızlıca bisikletimi kurup gün doğumu için Eğirdir'deki yarımada tarafına doğru sürdüm.
![20210717_051957[1].jpg 20210717_051957[1].jpg](https://www.bisikletforum.com/data/attachments/270/270198-b1db01a04dda368dfcf912a0b5ad8791.jpg)
![20210717_051727[1].jpg 20210717_051727[1].jpg](https://www.bisikletforum.com/data/attachments/270/270197-7e063342e5f561f005c5b145dcc603fa.jpg)


Barış gelene kadar hamakta uzanıp dinlendim. Yola çıkmamız saat 09.00'ı buldu. Konya istikametine doğru sürdük. Kovada Gölü yol ayrımına kadar bölünmüş yolun emniyet şeridinden 5 km yol aldık. Kovada sapağından köy yollarına giriş yaptık. Barış'ın yüklü-kamplı ilk bisiklet turu idi. Onu bıktırmadan keyif alması sağlamak , arkadaşımla güzel paylaşımlar yapmak öncül hedefimdi. Bu yüzden zamana takılmadan tıs tıs bol molalı sürüşümüze başladık.

Soğuk asfalt ve tek şerit yolda meyve ağaçlarından ödünç elma-şeftali-erik(erik konusuna tekrar değinilecek

İlk hedefimiz olan Kovada gölüne ulaştık. Gölün hemen girişine bir kulübe koyup bisikletli girişe 8-TL isteyen ve içeride ekstra hiçbir şey vaat etmeyen ablalara teşekkür edip-(Yer mi lan Anadolu çocuğu)- 1 km ileriden göl kenarında çok şirin bir yer bulup öğle yemeği molası verdik. Saat 17.00'ye kadar burada havanın serinlemesini bekledik. Yemek noktasında Yaylanın hazır yemek ürünlerini tercih ettim, tadını güzel buluyorum. Yanımda ocak-tüp ve tencere vardı sadece. Tur boyunca yemekleri ısıtıp yedik , çok pratik oldu.

Kovada Gölü çok güzel bir lokasyon , çevresinde bir kaç alabalık restoranı var. Henüz bozulmamış diyebiliriz. Girişte otobüsten ayrı şahıstan ayrı para alan işletme göl çevresinde banklar ve bir kuş gözlem noktası sunuyor. Zamanında henüz işletme yok iken kamp attığım çevresini gezdiğim bir yer olduğu için tesise para ödemedim.

Sıcaktan olduğunu tahmin ettiğimiz ağustos böceklerinin yüksek desibelli sesleri arasında yola döndük. Kovada gölünü geçtikten sonra Yeniköy istikametinde ilk ciddi tırmanışlar başladı. Yol ormanların içinden gidiyordu , çam, çınar , kestane bir çok tür vardı.


Bizi biraz sallayan rampaları atlatıp Yeniköy'e ulaştık. Ufaktan yayla köyleri tadını almaya başladık. Köydeki camii çeşmesinde suları takviye ve dut ağacından nemalanma zamanı.

Yeniköy devamında Karadiken köy çıkışında yol ayrımına geldik. Sağa dönersek yazılı kanyon-Çandır devamında Isparta-Antalya karayolu vardı. Yazılı kanyon ve Sütçüler'i daha önce ziyaret etmiştim. Hür adam şiirinin kattığı felsefe ile birlikte kanyon içerisindeki St. Paul rotasının patikaları güzel. Tavsiye olunur. Rotamız olan sola dönüp tırmanışa devam ettik.

Tırmanış bir noktada bitti ve eğimi güzel bir iniş başladı. İnerken ormanın iç kısmında bir hareketlenme gördüm ve durdum. Hemen 15-20 mt uzağımda torosların dağ keçileri vardı. Video ve fotoğraf aldım. Bu hayvanları doğal habitatında görmek beni çok mutlu etti. Köylülerden bu güzelim hayvanların cezası olmasına rağmen kimi barbar insanlarca avlandığını üzülerek öğrendim. Fotoğrafta görmek zor , kamufleler. Orta kısımdalar.

İniş çıkışlarla Boğazköy'e ulaştık. Yoldan geçen minik dostlarımızı ezilmekten kurtardık.

Hava kararmaya yakındı , kamp yeri bakmaya başladık. Köy çıkışında Sağrak Köyüne varmadan müsait bir yer bulduk. Kampımızı kurduk. Yola yakın ama yoldan görünmeyen, evlere uzak , ateşimizin görünmeyeceği ve çeşmeye yakın. Turcu daha ne ister

Yemek-çay-ateş faslını tamamlayıp günü noktaladık.
(link) (link)

Devamı gelecek. Vakit ayırdığınız için teşekkürler.