Telefonunuzu ve GPS cihazınızı yanınıza almayı unuttuğunuz bir turdan zevk alır mıydınız?

Günlük, güneşlik, harika bir pazar sabahına dinç bir şekilde uyandınız. Önceki günden temizlediğiniz bisikletinize atladınız, keyifle pedal çevirmeye başladınız.
Fakat biraz sonra, kafanızı öne eğdiğinizde; "o da ne?"



GPS cihazınızı evde unutmuşsunuz... Hay aksi! Neyseki telefonum var, hemen oradan Strava'yı açarım dediniz. Elinizi arka cebinize attınız ve şok: Telefonunuz da yok, onu da unutmuşsunuz!

Derinden derine bir üzüntü sardı ortalığı... Moral sıfır...

Bir süre daha bu şekilde pedal bastıktan sonra her zamanki kafenize dalıp, Latte Machiato'nuzu sipariş ettiniz...



Kuru kuruya (!) içtiniz... Ne hashtag var(#latte,#cycling#sunday #bla #bla ), ne fotoğraf, ne yer bildirimi, ne Strava kaydı

İnsanın içi daralıyor...

Melbourne'lu bisikletçi James Raison bu hikayeyi tam olarak deneyimleyen birisi...
Biraz da kendi ağzından dinleyelim:
"Son derece rahatsız bir koltuğa oturup saatlerce pedal çevirin, ve tekrar başladığınız yere geri dönün. Buna kim ihtiyaç duyar ki!
Garmin'im ya da telefonum olmadan ne bir PR, ne bir KOM, ne bir Kudos, ne de bir selfie... Antrenmanımı analiz bile edemiyorum... "

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Acaba siz, forumdaşlar, bu arkadaşın başına gelenler sizin başınıza gelse, benzer karamsarlığa mı kapılırdınız, yoksa daha farklı mı düşünürdünüz

Anketimizi de cevaplayalım ve bu ilginç tartışmayı başlatalım: "Strava Can mıdır?", "Sosyal medya can mıdır?"

Faydalanılan link:
(link)

Ne strava kullanırım ne başka bir şey.Hiçbir uygulama kullanmam.Sadece sayacımdan hızıma bakarım o kadar.Ne yaptığını, ne ettiğini başkalarına kanıtlama derdinde olan zavallı bir vatandaşmış bence bu arkadaş sadece.

Strava kullanmam beni daha da cok bisiklet kullanir hale getirdi.... komlarla zaten isim olamiyor. Bir tarafimi yirtip zar zor tamamladigim segmenti abinin teki 160 kmlik turunda, beni oyle bir tokatliyor ki ) En azindan kendimle yarisiyorum. Yarisiyorum derken kirda gezer gibi gezmiyorum. Surekli bir tempo halindeyim, buda stravanin sayesinde.... Ego mu ? Evet bence ego, simdilik egomun dizginleri benim elimde...

Eger performans artirmak istiyorsaniz agresif surusu seviyorsaniz evet strava gerekiyor 30 km/h ile 35 km/h arasinda benim icin buyuk fark var. 32 ye sabitleyip gidebiliyorum fakat 35 le sabit gidemiyorum . bu eskiden 25 ile sabit gidip arada 30 vurdurdugum zamanda ayni sekildeydi . bunlari sadece strava gps cihazi gibi seylerle takip edebiliyor insan. Yoksa 32 ile 35 arasindaki farki anlamak mumkun degil. Boyle yapiyorumda ne ise yariyor ? Haftanin 3-4 gunu relax pedallayan adami haftanin bir gunu idman yaparak geçebiliyorum mesela . ben hizima bakmadan bisiklet suremeyenlerdenim .

Strava yada gps cihazı kullanmamak yaptığınız spora hakaret bence.
Sarfettiğiniz onca kaloriye karşılık ortalama hız, km vb. verilerinizi kayıt etmeyecekseniz gidin parkta sürün bisikleti bırakın asfaltlar bizim olsun.

@Serkan Mıstınoğlu Her türlü keyfini çıkartırım aga

Performans ve takip için strava güzel, alıştıktan sonra açmayı unutunca tek başına kalmış gibi oluyor insan. 2-3 kişi turlayınca pek önemli değil, zaten performanscı değilim olan düşünsün. Km saatim var, olsa iyi olur, olmasa da olur.

Gittiğim vasıtayı, yediğim içtiğim gıdayı, girdiğim haneyi niye etiketleyim anlamadım. Soran mı oldu bana?

sorulan sorunun ve anlatılan hikayenin sadece bisikletle sınırlı düşünülmesi çok yerinde olmaz.

bilgisayar, tv, telefon, modem, ütü vs dünyamıza tebelleş olan elektronik aletlerle dolu evimizde örneğin elektriklerin gitmesiyle ne yaşıyorsak hissediyorsak antrenman sürüşünde telefonu unuttuğumuzu farketttiğimizde de benzerini hissederiz diye düşünüyorum: bir yoksunluk bir hayal kırıklığı, beklentimizin boşa çıkması gibi...

günümüzde hala "klasik gezgin" diyebileceğimiz sırtını tümüyle teknolojiye dayamadan asgari gereksinimleriyle seyahat eden gezginlerin olduğunu düşünüyorum. eminim birileri bu tür bildikleri isimleri bizimle paylaşır. adını şu an hatırlayamadığım bir japon bisikletçiyi örnek verebiliriz belki. büyük çoğunluğun o ismi forumdan tanıdığını biliyoruz. burada "turcuların" dünyaya bakışındaki farklılık kendini gösteriyor.

sizce de bu noktada, yolda onlarca aksiliklerle karşılaşan turcuların çözüm üreterek veya sorunu kabullenerek yoluna devam etmesi yanında strava kaydını yapamayan veya telefonu unuttuğu için veya fotoğraf çekemeyeceği için hayıflanan bir bisikletçinin sorunu biraz küçük değil midir? ( bu sorumuz profesyonel sporcular için değildir. alçakgönüllüce sorulan bir sorudur. lütfen kötü niyet okuması yapmayalım)

yani kanaatimce olay insan-teknoloji ilişkisiyle bağlantılı; yoksa bir antrenmanı kaydetmek veya etmemekle ilgili olmasa gerek.

İki bisiklete sahibim. Eğer yol bisikleti ile çıkıp kayıt alamazsam sıkılırım açıkçası.çünkü çıkış amacım performans ama şehir bisikleti ile çıkıp gezerek yemeli içmeli bir sürüş ise kayıt olmasa da olur

Spor yaparsam GPS çok önemli koşu, bisiklet farketmez.

Ben biraz klasik düşünüyorum. Hiçbirşey olmadan telefon çalacak (iş amaçlı kullandığımdan arayan, keyfimi kaçıran, iş yükleyen çağrılar çok stress yaratıyor) endişesi olmadan doğayla başbaşa kalmak ve hiçbir elektronik ses duymamak. Gerçekten güzel. Km saati olmasa da olur ama olması iyi olur en azından hedefime ne kadar ulaşmışım haybeden mi harbiden mi sürüş yapmışım onu görürüm. Yoksa çok sorun değil ama bisikletlerimi evde tuttuğumdan (eskiden hepsinin saati kendine ait üzerinde idi) sökmem bile dolayısıyla unutmak söz konusu olmaz. Yalnız geçen yıllarla birlikte Cateye saatlerimin yuvalarından biri kayıp oldu diğeri zamana yorgun düşüp bileziğinden koptu. Dolayısıyla 2 adet saatim var pırıl pırıl ama yuvaları yok. Şimdi 4 aktif bisiklete de ayrı ayrı saat almak niyetindeyim. Düzgün birşey olsun dediğimden ve yıllık bazda km hesabını tutsun diye düşündüğümden idareten değil bozulana kadar kullanabileceğim iyi bir şeyler almak istiyorum. Note 4 kullanıyorum ana bisikletime de uygun bir kılıf aldım telefon için. Onu kullanırım.
Her nekadar çok aktif kullanılsa da profesyonel anlamda çalışma yapan sanırım yok aramızda. Dolayısıyla unutsanız da gittiğiniz asfalt ise en azından bir saatiniz olur yaptığınızyolu tabela yada haritadan hesaplayıp süre ile ilişkilendirince ortalama hızınızı, yolunuzu görürsünüz. Hız konusunda da kadans ve vites kombinasyonunuzu sayıp yaklaşık maks. Hızınızı bulma imkanınız olur.
Teknolojik aletlere bu kadar bağımlı olmak iyi değil hele hele kendinizi yarış atı gibi görmeyin. Keyif için yapıyorsunuz muhtemelen bırakın öyle kalsın sonra yok uyduyu görmedi hava bulutlu, pilim bitiyor, yok şu hıza ulaşmam lazım diyerek kendinizi yoruyorsunuz. Spor sağlıklı (aşırı olmadığı sürece) fakat spor yaparken de başka stress kaynakları ile (saydığım sebepler) kendinize zarar verirsiniz.

gps im yok, telefon ise eski bir tuşlu samsung,
ben parkta sürüyorum, asfaltlar sizin olsun.

Ben km saatini unutsam sorun değil ona sadece anlık bakıyorum. Aslolan strava. İnsanın ilerleyişini görmesi güzel. Yürüyüş yapanlar bile adımını adımsayar ile sayıyor, koşu bandına çıkanlar koşu bandının ekranından takip ediyor verileri görmek bilmek güzel. Halter kaldıran bile sayıyor. Hedefsiz spor olmaz. Bir hedefi olmalı insanın. İşte burada gps, kadans ölçer nabız sayarlar devreye giriyor. Telefonumu unutayım sorun yok. Arkadaşlarla grup halinde yemek yerken komple bir fotoğrağ okey ama tabağı çekmek nedir. Yemek kataloğu gibi. Bu saçma. Bu sebeple sosyal ağ önemli değil ama spor verisi candır gerisi heyecandır. unutmadan hepsini unuttuysamda artık anı yaşarırm keyfini çıkarmaya çalışırdım

Yinede keyif almaya bakarım. Benim için önemli olan pedalın dönmesi ve doğa da olmak.

@Serkan Mıstınoğlu Benim bisikletin kendi km saati yetiyor bana....Yön bulmak için de telefonda ki haritaları kullanıyorum.
Bir de Casio Protrek saatim var daha noolsun...

İllaki birini alırım yanıma

İki bisikletim var. Yapacağım turun veya antremanın tipine göre karar veririm unutma durumunu. Telefonum mutlaka yanımda olmalı. Çünkü arkamda beni merak edebilecek insanlar var bu onlara haksızlık olur. Eğer performans için çıkmışsam, gpsli herhangi bir cihazı geçtim, gps li sayacımın nabız bandını takmayı unutsam, hatta oldu ya kadans sensörü çalışmasa bile rahatsız olurum. Çünkü performans odaklı çıktığınızda performans olarak gelişiminizi takip etmek önemli bir konu

Şehirden uzaksınız, bir köy yolunda düştünüz bilinciniz açık kanama veya kırık var,telefona sarılıp 112 yi aramak istediniz hop evde kalmış!!! Gps neyse ne de tlefon çok önemli.İşin sosyal paylaşım işi tartışılır ama strava gibi birsürü veriyi arşivleyen yazılımlar iyidir.

Ne güzel işte! Bir gün de elektronik cihaza bağlı kalmadan kafama göre gezer tozarım.

Yorumlar konunun açıldığı başlığa bakılmaksızın yapılmış sanırım.

Daha önceden bir konu açmıştım; Hayal kırıklığı ve nedeni

O konu bunu çok güzel özetliyor.

Evet her ölçüm cihazı bir katkıdır, özellikle performans takibi ve paylaşım için. Ancak bunu alışkanlığa dönüştürmemek gerekir. Hayatı rutine bağlayınca mutluluk da kaçıyor, çünkü sonucu almadan haz öne çekiliyor.

Atilla Atay 35 yıldır bisiklet sürer, yüzlerce madalyası var. Hiçbir dönem GPS ve Strava kullanmadı.

Herkes her yöntemi tercih edebilir "gelişmek hissederek olur" dersin veya "her şey verilerde saklı" da diyebilirsin. Tek bir kıstas yok. Gelişmeyi veri üzerine kurmuş birisiyim ama şunun çok farkındayım; önümdeki cihazdan gözümü uzaklaştırırsam daha verimli çalışıyorum.