Gökhan bey yazınızı yeni gördüm (alıntı bildirimi gelmedi bana).
Tercihlerimiz farklı olabilir, hatta bazı tercihlerim size garip gelebilir. O yüzden, tercihlerimin daha anlaşılır olabilmesi için, öncelikle temel yaklaşımımı anlatayım. Tur tercihim, yola yatkın hızlı tur bisikletinden yana. İşe gidiş tercihim, bir yandan yol bisikleti gibi akıcı, diğer yandan tur bisikleti gibi yük taşıyabilen, rahat ve sağlam bir bisiklet olması. Malesef yok böyle bir bisiklet. Bu ikisine en yakın orta denge, yola yakın tur bisikleti. Mesela benim Raleigh Randonneur, veya sizin Fuji Touring gibi. O yüzden bisiklette hiç bir fuzuli ağırlık taşımak istemiyorum. Gerçekten lüzumlu her şeyin başımın üzerinde yeri var, fakat zil, ayaklık, zincir koruma vb. gibi olmasa da olur aksesuara sıcak bakmıyorum. Bu aksesuarlar giderek çeşitleniyor ve bisikleti ağırlaştırıyor. Oysa sizin bisiklet mesela Salcano Sarajevo'dan sadece 2 kg daha hafif. Sarajevo liste fiyatı 619 TL, Fuji Touring 965 $ (2050 TL). Fark 1430 TL. Bunun kabaca yarısını ağırlık farkına, diğer yarısını komponent farkına ödediğinizi varsayarak, bu 2 kilo farkın maliyeti 735 TL gibi bir şey çıkıyor. Bu konudaki analizim için:
(link)
Bir de aksesuarlar arttıkça problemleri de artıyor. Mesela zincir koruma. Takarken uyum sorunları olacak. Kullanırken yok vidası gevşedi, yok zincire sürtüyor... potansiyel bir problem kaynağı daha olacak. Derken bir yere çarpıp kırılacak vesaire. Bisiklete ve zihninize yapacağı ağırlık da cabası.
Ben bisiklet konusunda biraz minimalist düşünüyorum. Dolayısıyla tercihlerim ve tavsiyelerim de bu yönde olacak. Bir çözüm ne kadar basitse o kadar iyidir.
Güzergahınızın zorluk derecesini bilmediğimden, iş kıyafetiyle pedallamak hakkında bir şey diyemiyorum ama iş kıyafetiyle terlemeden işe gidebiliyorsanız ne güzel. Bense gidiş için ayrı, dönüş için ayrı iki set spor kıyafet taşıyorum (birinci set işe vardığımda kullanılamayacak derecede ıslanmış oluyor). İş kıyafetimi duştan sonra giyiyorum.
İş kıyafetiyle pedallasanız da, reflektörlü bir paça bandı tavsiye ederim. Paçanızı şemsiye eteği gibi bir yöne sararak bandı takarsanız ütüsü bozulmuyor. Ayrıca ayak bölgesi reflektör takmak için en uygun yer.
Bisikletin kayması hakkında, google "spoke lock" diye arayıp görsellere bakın. Benim kullandığım yardımcı kilit resimleri çıkıyor. Maşaya takılan çok basit bir kilit. İtince tellerin arasına girip anahtarı çıkıyor, anahtarı takıp basınca da kilit geri açılıyor, anahtar kilit içinde hapis kalıyor. Kilitlemesi 1 sn, açması 1 sn. Yüklü bisikletle uğraşırken veya 30 sn. bir markete hemen girip çıkarken vs. çok pratik oluyor. Tavsiye ederim.
Ayaklıksız bisikleti bir yere dayayınca çizilmesine gelince, genellikle üst boru çizilir. Su borusu mantolamalarında kullanılan poliüretan kılıflar var. Üst boruya böyle bir kılıf geçirirseniz çizilmekten korur. Ayrıca ayaklıkla da o bisiklet ara sıra düşecek ki zaten. Ayaklıklar genelde zayıf tutuyorlar. Ayaklıktaki bisikletin düşmesi daha ciddi çiziklere sebep olabilir. Öte yandan, bisikletin ilk 3 çiziği çok acıtıyor. 10. çizikten sonra acımıyor artık.
Sorularınız hakkında:
Ortlieb yerine vasat bir heybe kullanmanızı tavsiye ederim. Vasat heybelerin yanında da genellikle yağmura karşı naylon kaplama ek olarak veriliyor. Ortlieb kullanmadım ama bir kullanıcısının şikayetlerini okudum. Özetle şöyle diyordu:
a) Çantanın kompartmanları olmadığından her şey birbirine karışıyor, ve aradığınız şeyler nedense hep çantanın dibinde oluyor.
b) Su geçirmezlik çift taraflı işliyor. İçeriden de dışarıya su geçirmiyor ki, bu kötü. Terli veya yağmurdan ıslanan giysilerinizi Ortlieb içine koyduğunuzda hiç kurumuyorlar, daha kötüsü rutubet çanta içinde hapsoluyor ve her şeyi ıslatıyor. Oysa herhangi bir çantada fermuarı azıcık aralık bırakırsanız, siz giderken içeridekiler rtüzgardan kuruyorlar.
Gidon üstü km saati, lamba vb. aksesuarlar için de benim tercihim orta karar suya dayanıklı (yağmur çisentisi, sıçrayan su vb.) cihazlar kullanmak, ve ciddi durumlarda bunların üstünü bir duş bonesiyle kapatmak. Ne kadar basit, o kadar iyi.
Zil yerine "Heyy!"
Sinyal olarak el kol işaretleri (zaten bisikletin sinyali budur).
Kaliteli klasik aluminyum suluk.
Kaliteli bir U kilit o bisiklete lazım.
U-kilit kısa tip olursa hafif olur ama her yere kolayca bağlayamazsınız (boyu yetmez). Uzun kilit bağlaması daha kolay ama ağır. Benim tercihim kısa U-kilit olurdu. Marka veremeyeceğim çünkü çok uzun süre kilit bakmadım kendime.
Arkada özel stop lambası gibi lükslerden vazgeçmenizi tavsiye ederim. Bisiklete göre değil o iş. Yapılır mı yapılır (hatta belki piyasada hazır ürün de vardır) ama bisiklete değmez. Sadece arka lamba lazım, o da çakar modda çalışması lazım ki dikkat çeksin. Bir de yanma süresiyle sönme süresi arasındaki oran (duty cycle) çok düşük olmalı. Uçakların çakarlarına benzer. Dikkat çekiciliği azalmamasına rağmen pil tüketimi çok azalır. Piyasadaki lambaların flash modu genellikle çok yüksek duty cycle kullanıyorlar, bazıları neredeyse %50 (yani yanma ve sönme süreleri eşit). Çakma süresi çok kısa olan arka lamba seçmenizi tavsiye ederim.
Bunları nerelerden alabilirsiniz? Forumda biraz gezinirseniz, gerek yurt dışı gerekse yurt için alışveriş siteleri ve yöntemleri hakkında çok bilgi var.
Kolaylıklar.
