Umut Palabıyık
Daimi Üye
- Kayıt
- 13 Mart 2009
- Mesaj
- 320
- Tepki
- 417
- Şehir
- Eskişehir
Bugün sedona'mla ilk ciddi kazam yaptım sağ dirseğimin üzerinde sürüklenme sonucu biraz kanama oldu ama Allah'tan ucuz atlattım.
Yeğenle kentorman'a yaptığımız gezinin ardından eve dönüyordum, Eskişehir'i bilenler bilirler Mamuca yolunun en tepesinden, yani Erenköy civarından Emek Mahallesine doğru iniyorum. İndiğim bayır da oldukça dik sayılır, bastığımda 56-57 km/h yapılabiliyor. Ordan sallandım geliyorum, hava da bozmak üzere, yağmur da atıştırmaya başladı. O arada hatta biraz arttı. Neyse yağmurun ilk yağdığı anlar olduğundan asfaltın üzerindeki toz tabakası ıslanmış asfalt nerdeyse buz gibi, tahmin edebiliyorum, inerken de bunu düşünüyorum hatta. Düşünmeme karşın neden hızımı azaltmadığımın da farkında değilim açıkçası, sanırım yağmura yakalanmama isteği böyle düşünmeme sebep oldu. Hadi dikkat edeyim, kayar bu bisiklet derken, sağ taraftaki bir aradan burnunu yola doğru uzatan bir SW reno beni korkuttu, çünkü burnu baya baya yola girdi. Bunu görünce hafiften fren yapınca bir anda kendimi yerde buldum. Islak asfaltta bir süre sürüklendim Allah'tan arkadan gelen araç yoktu da daha büyük bir tehlike oluşmadı.
Olayın sıcaklığıyla adama ne sokuyorsun bu kadar burnunu dedim, adam da mahçup oldu, iyi insanmış, hastaneye götüreyim mi falan dedi. Gerek yok diyerek devam ettim. O anda sanki tek suçlu oymuş gibi geldi fakat yine de bende de hata büyük.
Demek ki bundan sonra ne yapacağız, özellikle yağmurun yeni başladığı anlarda ve hatta ıslak bütün zeminlerde bayıra kaptırıp hız yapmayacağız, mutlaka 10-15 km/h gibi bir hızla ilerleyeceğiz. Bu da bana ders olsun. Deneyimimi paylaşayım da benzer deneyimler bir daha yaşanmasın
Yeğenle kentorman'a yaptığımız gezinin ardından eve dönüyordum, Eskişehir'i bilenler bilirler Mamuca yolunun en tepesinden, yani Erenköy civarından Emek Mahallesine doğru iniyorum. İndiğim bayır da oldukça dik sayılır, bastığımda 56-57 km/h yapılabiliyor. Ordan sallandım geliyorum, hava da bozmak üzere, yağmur da atıştırmaya başladı. O arada hatta biraz arttı. Neyse yağmurun ilk yağdığı anlar olduğundan asfaltın üzerindeki toz tabakası ıslanmış asfalt nerdeyse buz gibi, tahmin edebiliyorum, inerken de bunu düşünüyorum hatta. Düşünmeme karşın neden hızımı azaltmadığımın da farkında değilim açıkçası, sanırım yağmura yakalanmama isteği böyle düşünmeme sebep oldu. Hadi dikkat edeyim, kayar bu bisiklet derken, sağ taraftaki bir aradan burnunu yola doğru uzatan bir SW reno beni korkuttu, çünkü burnu baya baya yola girdi. Bunu görünce hafiften fren yapınca bir anda kendimi yerde buldum. Islak asfaltta bir süre sürüklendim Allah'tan arkadan gelen araç yoktu da daha büyük bir tehlike oluşmadı.
Olayın sıcaklığıyla adama ne sokuyorsun bu kadar burnunu dedim, adam da mahçup oldu, iyi insanmış, hastaneye götüreyim mi falan dedi. Gerek yok diyerek devam ettim. O anda sanki tek suçlu oymuş gibi geldi fakat yine de bende de hata büyük.
Demek ki bundan sonra ne yapacağız, özellikle yağmurun yeni başladığı anlarda ve hatta ıslak bütün zeminlerde bayıra kaptırıp hız yapmayacağız, mutlaka 10-15 km/h gibi bir hızla ilerleyeceğiz. Bu da bana ders olsun. Deneyimimi paylaşayım da benzer deneyimler bir daha yaşanmasın


