yine şaşırtmadılar
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı 400 bin baş besilik hayvan ithalatına izin verdi. İthalat için TİGEM, Et ve Süt Kurumu ve Kırmızı Et Üreticileri Birliği görevlendirildi. Bu kuruluşlar üzerinden yapılan ithalat için hangi kriterlere göre belirlendiği açıklanmayan 20’ye yakın firma görevlendirildi. İhale yapılmadan görevlendirilen bu şirketlerin “yakın” şirketler olması dikkat çekti. Öte yandan ithal edilecek hayvanların ağırlığının 300 kg’dan fazla olmaması gerekiyor. Ancak 500 kg’lık hayvan getiren firmalar bile var.
1,5 AVRO’YA ALIP 3,9 AVRO’YA SATIYORLAR
“Ayrıcalıklı” ithalatçı firmalarca ithal edilen canlı hayvanların büyük çoğunluğunun alış fiyatları yaklaşık 1,5-2 avro arasında seyrediyor. İthal hayvanların besicilere satış fiyatı ise 3,9 avro. Yani yüzde 100 karla satılıyor. Üstelik besicilere seçme hakkı bile verilmiyor. Talep olduğu için itiraz da edemiyorlar. 400 bin hayvan 300 kg’dan hesaplanırsa 120 milyon kg ediyor. Ödenen para yaklaşık 180-200 milyon avro. Besicilere satış fiyatı ise yaklaşık 460 milyon avro. İthalatçıların karı 260-280 milyon avro. Türk parası karşılığı yaklaşık bir milyar lira. İthalatçıların hangi ülkelerden canlı hayvan ithalatı yapacakları belli. Deli dana ve başka hastalıklara rastlanan ülkelerden ithalat yapılamıyor. Ancak ithalatçılar buna uymuyor.Örneğin Paraguay’dan hayvan alıp Uruguay veya Brezilya’dan almış gibi küpe takıyorlar.
HASTALIK KONTROLÜ YAPILMIYOR
İthal edilen hayvanların sağlık kontrolü kağıt üzerinde yapılıyor. İthalatçılar hayvan başına 80-100 avro arasında karantina maliyetini ödememek için kurallara uymuyorlar ve gerekli testleri yaptırmıyorlar. Bu arada Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Kasım ayından geçerli olmak üzere küpe affı çıkardı. Bu küpe affının da ithalatta yapılan usulsüz işlemleri kapatmak için çıkarıldığı iddia ediliyor.
Ankara Gölbaşı'nda beş bine yakın ithal hayvanın bulunduğu karantina bölgesi var. Buradan diğer illere dağılıyor. Şu ana kadar şarbondan ölen 50-100 arasında hayvan olduğu bildiriliyor. Gelen hayvanların bir kısmı dağıtıldı. Hangi ile gönderildiği karışık. Kaçının kurban bayramında kesildiği, kesilen hayvanlarda hastalık olup olmadığı bilinmiyor. Bölgede başka hayvanlara hastalık bulaşıp bulaşmadığı belli değil. Halk sağlığı açısından ciddi tehdit var.
İTHALATI KİM YAPIYOR?
Normalde hayvan ithalatının “resmi ihale” ile yapılması gerekir. Ama bu yolla ihalenin istenilen firmaya verilmesinde zorluklar ortaya çıktı. Sonra ithalat için TİGEM, Et ve Süt Kurumu ve Kırmızı Et Üreticileri Birliği, Tarım Kredi görevlendirdi. Onlar da 6-7 firmaya ithal izni verdiler. Bu firmaların tamamı “yandaş” firmalar. Çok büyük paralar kazanıyorlar. Kilosu 1,5-2 avrodan aldık l a r ı hayvanları kilosu 4 dolardan satıyorlar. Hayvan başına ortalama 600 dolar kazanıyorlar. Burada yapılan ihaleler 6-7 firmaya veriliyor.
HANGİ VAKFA PARA GİDİYOR?
Peki bu işler nasıl bu kadar rahat yapılabiliyor? İthalatçı firmaların gözü neden bu kadar kara? Şöyleki hayvan ithalatından iktidara çok yakın bir vakfa hayvan başına ortalama 100-150 dolar para aktarılınca kimse yolsuzluğun ve yasa dışı ithalatın üzerine gidemiyor. Konuyu gündeme getirenler oldu ancak susturuldular.
kaynak
(link)!