Scudo Sports

Pedal Bisiklet nasıl kazıklar...

Daha ilk bisikletimi satın alma planları yaparken anlamıştım nasıl bir işe niyetlendiğimi aslında.

Adana'da Dağ bisiklet ünlü bir yerdir. Ünlerine aldanıp oraya gittim bisiklet almak için. Kapı önünde ayakları lastik terlikli falan taburelerde oturan birileri vardı. Girdim mağazaya. Dolaştım içeriyi şöyle bir beş dakika kadar, anladım ki bu adamlar her ne satıyorsa piyasada tektir ve sadece onlardadır, onun için çok kıymetlidir, alıcıysan yalvarmalısın göstermeleri için. O kadar değerli bir şey alma fikrinde olmadığım için yerinden kaldırmak istemedim kimseyi ve çıktım dükkandan. (Bir yıl kadar sonra bir daha uğradım sırf o güne ait yanlış bir imaj mı oluştu bende diye, bu sefer de birisi elinde hortumla kapı önünü suluyordu, ilk katta şöyle bir dolandım, yine kimse bir şey sormadı, ilk düşüncelerimde ne kadar haklı olduğumu kesinleştirmiş oldum.)

Emin olun ki alacağım şey bisiklet değil de çok yaşamsal bir başka şey bile olsa o kafa yapısındaki bir satıcıdan almam. Belki de bir çok kişi sırf bu nedenle gidip Carrefour- Migros gibi yerlerden alıyor ilk bisikletlerini, sonra da rafa kaldırıyor bisiklet sevdasını.

Sektördeki kâr payının uçuk noktalarda oluşu mu acaba bu adamlardaki kibiri tavan yaptıran yoksa gelen meraklı bisiklet alıcısının sorduğu konu cahili sorular mı onu da bilemiyorum. Olmayacak iş değil yani; yıllardır aynı işi yapan birinin kendini konusunda ilah ilan edip, "bu dükkanda benim dışımdaki herkes eşektir" psikolojisine kapılması da bir tür meslek hastalığı sayılabilir.

Bu yaklaşımla yıllanmış bisikletçilerin kazıklanacaklarını, tersleneceklerini, en azından kendilerini mutlu hissetmeyeceklerini bildikleri bisiklet mağazalarından alış-veriş yapmalarını da anlayabiliyorum.

Adam şehir içinde kullanıyor, sırf araç trafiğine denk gelmesin diye sabahın kör karanlığında uyanıp yola atıyor kendisini. Yol üzerinde terse takılan mazgalların, tümseklerin yerlerini ezberlemiş olduğu yollardan gidiyor başına bir iş gelip de sakatlanmamak için. Sabahın gelişini kutlayan sokak köpeklerinden kaçıyor tüm gücüyle kimi zaman. Bir yere bağlayıp evdekiler uyanmadan sabah alış-verişini yapayım dese dönüşünde selesini-tekerini çalınmış buluyor. Karakola şikayet etse tersleniyor "başımıza iş çıkartıyorsunuz" diye. Asansörle eve çıkartıyor bisikletini, konu-komşu laf etmesin diye tekerin değdiği yerleri kolunun terli yeriyle siliyor. Yağmurdan kıçına kadar ıslanıp eve atıyor kendisini, hanımı bağırıyor mutfaktan "rezil ettin yine koridoru" diye.

Uzun turlara çıkıyor, çoluk çocuk peşinden koşturuyor "hello" diye. Paçalı şortlar giyiyor mutaassıp çevrenin ilgisine mazhar olmamak için, bu sefer de çember sakallı vatandaşlar camiye davet ediyor "farsi?" diyerek. O iki tekere çıkıp da şehirden ayrılınca pasaportunu kaybetmiş yabancı paranoyasına kapılıyor bisiklet bağımlısı. Yabancı sanılarak küfürlü davetler alıyor köy kahvelerinin önünden geçerken. "Gel lan bilmem ne yaptığım çay ısmarlayım sana" diyen adamı aklına kazısan ne işe yarayacak, bir daha karşına çıksa çay mı ısmarlayacaksın ki. Sinirlendiğin yanına kâr kalıyor sürekli. Kamyon şoförü korna çalıp hoplatıyor, çocuklar taş atıp kaçıyor, köpekler tilki muamelesi yapıp kovalıyor, arabalardan bira şişesi atıldığı bile oluyor kafası hizalanarak. Türk olduğunu kanıtlasa bile aklından zoru olan bir Türk muamelesi görüyor her gittiği yerde. Kimi zaman "özenti" gözüyle bakılıyor, kimi zaman "serseri".

Bu psikolojiye alışıyor belki de bisiklet bağımlısı. Sırf o yüzden koşarak gidiyor suratsız-sahtekar-saygısızsız-beceriksiz bisikletçilere... Belki de ancak kökten bir şeyler değiştiğinde, köpekler kovalamaz olduğunda, kafamıza şişe fırlatılmayıp mazgallara düşme riskimiz kalmadığında ortadan kalkacaktır bu tür işletmeciler de...
 
Scudo
@enver avcı Uzunca bir süredir foruma girmemiş şikayet yazdığı firma tarafından başına bir şey gelmiş olabilir mi? mutlaka okuyorlardır bu konuyu firma sahipleri...
 
@Semiral Öztürk bence bakırköy'de ikinci bir metin bisiklet daha var. hakkında iyi konuşan arkadaşların bahsettiği yer orası olsa gerek. :D
 
İzmir de Hermes Bisiklet, Doruk, Motis, Bisiklet Outlet, Kess Bike iyidir.
 
Bisiklet sürmek için ehliyet verilmeli bence. Yani beyler düşünürseniz, araç sürücüleri haklı. 10 yaşında çocuklar, ya da 20 yaşına gelmiş hala çocuk gibi bisiklet sürenler var. Bazen yolun ortasında sürüyor, yol kesiyor, kaldırımda sürüyor. O yüzden bisikletin imajı kirleniyor. Anlatabildim herhalde. Ben yolun her zaman sağından gittim. Abuk subuk sürenlerle turlara çıkmadım. Ha bakın bazı bisikletçiler harbiden çok egoist oluyor. Biz bisikletçiyiz, biz dünyayı kurtarıyoz yeaaa kafasında.
@chnkrmz abi bizim bisiklet kulubundede var böyle kişiler. Valla bir gün kavga çıkacak. Ben şehir bisikleti alacağım diyorum. Ordan bana diyo ki biz dağları alıyoruz. Ula esenlerde dağmı var, taşmı var. Grubun tüm fotolarına baktım, bir tek adalar var. Şu egoistlerş atsan artık kulupten.
 
@Mehmet Cemre Kısa haklısın. ama klüp benim değil. zaten ben uğraşmam klüple falan. dediğin kişileri biliyom. bu yüzden ben tek takılıyorum
 
Yemek yedigi kaba kediler ve kopekler bile sicmaz ama eger insansa yapar.

@Oğuzhan k Bu ulkede kurban derisinden bile vurgun yapildi.Neyin vicdanindan bahsediyorsun sen kardesim?Bu ulkede iyi insanlar da var ama serefsizler ve vicdansizlar had safhada
 
Haftaya ilk bisikletimi Metin Bisiklet ten alacagim.Sansa bak:)
Ama orada calisan Mustafa Batuhan diye bir cocuk var.Tern Verge P20 tedarigi konusunda cok yardimci oldu.Fabrikadan getirtiyor bisikleti.Gorusmenin sonunda hususi adini sordum.Kotuye kotu diyorsak,iyi insana da iyi diyebilmeliyiz
 
Herkes pedal bisikleti kotuluyo ama ben sizin gibi karsilanmadim. Gurpinarda mahalle arasinda bir bisiklet tamircisine girdim 700x23 lastik sordum 25 tl dedi 2 sene once kaziklanmak her yerde...
 
Ben bisiklete geçen sene başladım. İstanbul'da 8-10 mağaza gezdim alışveriş ettim. Görevlilerden bir tanesi bile kendi sattığı ürünü benden iyi bilmiyordu.
Ben mesela far alacağım diyelim önce güç kaynağı ışık kaynağı, kasası vs araştırırm kullanıcı yorumlarını okurum cevabını bulamadığım sorular ve kafamda 2-3 seçenek ile mağazaya giderim. Bugüne kadar bir allahın kulu bana hoşgeldiniz demedi, bir allahın kulu sorularıma cevap veremedi ve çoğunlukla internet sitelerinde yer alan uygun fiyatlı seçenek mağazada kalmamış oluyor.

Dolayısıyla hiç memnun kalmadım, AA burası iyiymiş hep buraya geleyim demedim.

Ancak diğer yandan o mağazalara giden müşterilere bakıyorum, bilgileri neredeyse hiç yok. Gelip mağazadan bisiklet beğenip 2000 Tl bastırıp bisikleti alıp çıkıyorlar. Daha bugün kaçkar bisiklette eldiven ve gözlük sordum ama o sırada bir başka bilinçsiz alıcı bisiklet bakıyordu, dolayısıyla oranın asıl çalışanı beni iplemedi, bilmeyen genç çocuk da ürünlerin fiyatını dahi bilmiyordu.
Bizim gibi bilinçli tüketiciler onların gözünde pinti baş belaları oluyor. Ben su geçirmez kışlık eldiven soruyorum adam otomatiğe bağlamış uzun mu kısa parmak mı diyor.
Neyse eldivenin bedeni olmadı, gözlüklerin de en Ucuz 3 tanesi şansa bakın kalmamıştı. Neyse çaresizlikten 105tl'ye shimano aldım çıktım ama hakikaten de istanbul dan bisiklet almaya kalksam hangi mağazaya giderim diye kara kara düşünüyorum. Aldıktan sonra garantilik bir durum olsa uğraş dur...
 
  • Beğen
Tepkiler: tugrulboraerkil
@Ozan k. Ben de senin gibiyim kardeşim.Hani o ilk paragrafı yazmışsın ya, kendimden çok şey gördüm.Zaten benim şu anda bisikletim yok.Bisiklet almaya 1 ya da 2 ay önce karar verdim ve 1 ya da 2 ay önce buraya üye oldum ki, o dediğin kişiler gibi 2000 lirayı beş para etmez bisiklete bayılamayayım; bir ön bilgim olsun ve hayatımda ilk defa aynakol nedir,ruble nedir, çapraz vites nedir, bisiklet bakımı nasıl yapılır burada öğrendim.Çoğu sorumu da sen ve bir kaç duyarlı arkadaş daha var siz cevapladınız; Allah razı olsun:harika:

Şimdi ben bu bilgilerle bir bisikletçiye gitsem bana da uyuz olurlar, eminim bundan.:)

Ama tekonoloji ve gelişen internet ağı da bize faydalı şeyler.Decathlon,Gittigidiyor,Aliexpress gibi online satış sitelerinden de pek çok bisiklet yedek parçası ve aksesuarı da görmeden alınabilir çünkü bunların özellikleri zaten ayrıntılı bir şekilde bu sitelerde tanımlanıyor.

Ben alacağım bisikleti bir bisikletçiye gidip seçmedim; internet üzerinden araştırdım hep.(Şu anda kafamdaki model belli ve kararımı verdim)Bisikletten sonra alacağım kask,ayna,ön ve arka aydınlatmalar,pompa,iç lastik,yama seti vs hepsini alacağım siteler hazır ve sepetimde hazır bekliyorlar.

Yani demek istediğim bu adamların triplerini ve kaba saba ilkel pazarlama anlayışlarını çekmek yerine, çayımı demleyip çayımı içe içe alış-veriş yapıyorum ben;)

@Salih Eroğlu Sakın ola o tip yerlerde kavga etmeye çalışma kardeşim.Patronuna yalakalık yapmak isteyen tipler de sana saldıracaktır.Moralin bozulmasın boşu boşuna.Zaten kahpelik öylesine tavan yaptı ki İstanbul' da ve diğer şehirlerimizde, artık 1 kişiye 3-4 kişinin girişmesi doğal hale geldi.
Daha geçen gün haberini seyrettiğim bir videoda motorsiklet sürücüsünün go-pro cinsi bir kamerası var ve önünde trafiği hiçe sayan, çok sık makas atan, diğer insanların canını ve hayatını hiçe sayan bir şöförün yanına yanaşıyor bu motorsikletli arkadaşımız seyir halindeyken."Utanmıyor musun yaptığından?"diyor."Bunca milletin canını tehlikeye atıyorsun" diyor.Araç sürücüsü pişkin pişkin "Bir problemin varsa karakola gidelim,orada çözelim problemi" diyor.Motorsikletli arkadaş "Çek karakola o zaman" diyor ve başlıyor araç sürücüsünü takip etmeye.Meğerse en sonunda anlıyor ki araç sürücüsü bu arkadaşımızı çalıştığı şirketin önüne getirtmiş ve arkadaşlarına dövdürecek.

Yani anlatmak istediğim böylesine kahpe bir dünyada yaşıyoruz.Sen sen ol kavgaya niyetlendiğinde muhakkak surette teke tek olmaya çalış ve karşındakinin üzerinde bıçak vs tipi şeylerin bulunmadığından emin ol canım kardeşim.

Hepimizin anası var babası var,sevdiklerimiz var.Bizi sevenler var.Ölüm kurtuluş gerçi ama Allah korusun geride kalanlara acaı yaşatmak ve geride kalanların o acıyı yaşamaları dayanılır bir şey olmasa gerek çünkü benim kedim öldüğünde ben 2 ay kendime gelemedim ki biz insandan ve sevdiklerimizden bahsediyoruz.Allah korusun ve Yüce Rabb'im bizi hep iyi insanlarla karşılaştırsın inşaallah.
 
Bu tür düşüncesiz adamlar, zaten bitmekte olan esnaflığı hepten bitiriyorlar; resmen bindikleri dalı kesiyorlar... Halbuki adam olsalar (olanları tenzih ederiz) Decathlon ve muadilleri için en azından alternatif olurlar. Mesela yeri gelir, adamın dükkanına gider sohbet eder, çay kahve içersin, üç kuruş fazla olsa da ondan alışveriş edersin, onlar da kazanır, diğerleri de. Eskiden olan esnaf kültürü, halihazırdaki gelişmelerde mevcut dükkanlar için tek çıkış yolu, bunu da bitirirlerse yarın ağlayacak halleri bile kalmaz.
 
  • Beğen
Tepkiler: Demir Atlı
Siz birolu bi tanisaniz istanbulun yarisini kaziklamistir.eski antik yol bisikleti parcalari bitek onda var diye 20 yildir kimseye satamadigi elinde kalan lastigi 90 tl den satmaya çalisiyor,isine gelmeyincede komsu dukkanlara bakabilirsin diyor gecenlerde bir masa istedim eski pastan mahvolmus her yeri pas icinde bir chrom masa getirdi bitanede saglam krom saglami 200
paslida 120 olur dedi .dalgami geciyosun dedim ve ciktim bide kustah tavirlari yokmu .bigun birinden dayak yer o
 
Nedense bu tarz seyleri sadece bisiklet esnafında görmüyoruz. Kusura bakmasınlar ama cebime uygunu almalıyım bu nedenle netten alırım çoğu şeyleri.
 
  • Beğen
Tepkiler: berktx
Tek jant teli istedim standart 280mm, 5 lira dedio_O. Sonra gittim 50 kuruşa aldım başka yerden.
Karşılaştığım en paragöz satıcılardan birisi
 
Geçen gün arkadaşımın arka attırıcısını oradan almasına rağmen değişimine 80 tl isteyecek kadar .... ne denir bilmiyorum.
 
Sirkeci esnafı tehlikeli bu konuda anlaşılan. Dikkate alırım bu kadar yorumu yapmam alışverişi
 
Bisiklet ve benzeri şeyler için sirkeci'yi unutmak hep en doğrusu.Kızıltoprak, caddebostan asıl bisikletten anlayan insanlar burada.
 
Geri