Köylü ile Kurt ( cok guzel okuyun derim ) :)

Bı forumda okudum hosuma gıttı sızlerle paylasmak ıstedım buyrun inş begenırsınız

Köylü ile Kurt

Bir kurdu avcılar fena halde sıkıştırmışlar. Kurt ormanda oraya buraya kaçmakta, ancak peşindeki avcıları bir türlü def edemez. Canını kurtarmak için deli gibi koşarken bir köylüye rastlar. Köylü elinde yabasıyla tarlasına girmektedir.Kurt adamın önüne çöker ve yalvarmaya başlar: "Ey insan ne olur yardım et bana, peşimdeki avcılardan kaçacak nefesim kalmadı, eger sen yardım etmezsen biraz sonra yakalayıp öldürecekler." Köylü bir an düşündükten sonra yanındaki boş çuvalı açar, kurda içine girmesini söyler.Çuvalın ağzını bağlar, sırtına vurur ve yürümeye devam eder. Birkaç dakika sonra da avcılara rastlar. Avcılar köylüye bu civarda bir kurt görüp görmediğini sorarlar, köylü "görmedim" der ve avcılar uzaklaşır. Avcıların iyice uzaklaştığından emin olduktan sonra köylü sırtındakı torbayı indirir, ağzını açar, kurdu dısarı salar. "Çok teşekkür ederim" der kurt, "Bana büyük bir iyilik yaptin" "Önemli değil" der köylü ve tarlasına gitmek üzere yürümeye başlar. "Bir dakika"diye seslenir kurt: Çok uzun zamandır bu avcılardan kaçıyorum, çok bitkin düştüm, açım, kuvvetimi toplamam için bir seyler yemem lazım ve burada senden başka yiyecek bir şey yok." Köylü şaşırır: "Olur mu, ben senin hayatını kurtardım." "Yapılan iyiliklerden, verilen hizmetlerden daha çabuk unutulan bir şey yoktur" der kurt. "Ben de kendi çıkarım için senin iyiliğini unutmak ve seni yemek zorundayım." Bir süre tartıştıktan sonra, ormanda karşılarına çıkacak olan ilk üç kişiye bu konuyu sormaya ve ona göre davranmaya karar verirler. Karşılarına önce yaşlı bir kısrak çıkar. "Ne vefası" der kısrak, "Ben sahibime yıllarca hizmet ettim, arabasını çektim, taylar doğurdum, gezdirdim. Ve yaslanıp bir işe yaramadığımda beni böylece kapıya koydu..."Bir sıfır öne geçen kurt sevinirken bir köpeğe rastlarlar. "Ben hizmetin değerini bilen bir efendi görmedim" der köpek, "Yıllardır sadakatle hizmet ederim sahibime, koyunlarını korurum, yabancılara saldırırım, ama o beni her gün tekmeler, sopayla vurur..." Kurt köylüye döner, "Işte gördün" der. Köylü de son bir çabayla "Ama üç diye konuşmuştuk, birine daha soralım, sonra beni ye" diye cevap verir. Bu kez karşılarına bir tilki çıkar.Başlarından geçenleri, tartışmalarını anlatırlar.Tilki hep nefret ettiği kurda bir oyun oynayacağı için keyiflenir. "Her şeyi anladım da" der tilki "Bu küçücük torbaya sen nasıl sığdın?" Kurt bir şeyler söyler, tilki inanmamış gibi yapar: "Gözümle görmeden inanmam..." Işin sonuna geldiğini düşünen kurt torbaya girer girmez, tilki köylüye işaret eder ve köylü torbanın ağzını sıkıca bağlar. Köylü eline bir taş alır ve "Beni yemeye kalktın ha nankör yaratık" diyerek torbanın içindeki kurdu bir süre pataklar. Sonra tilkiye döner "Sana minettarım beni bu kurttan kurtardın" der. Tilki de "Benim için bir zevkti" diye cevap verir. O an köylünün gözü tilkinin parlak kürküne takılır, bu kürkü satarsa alacağı parayı düşünür ve hiç beklemeden elindeki taşı kafasına vurup tilkiyi öldürür. Sonra da torbanın içindeki kurdu ayağıyla dürter:

"Haklıymışsın kurt, yapılan iyilikten daha çabuk unutulan bir şey yokmuş... "

tolgayalcin liked this.

Tam koyluye acimaya baslamistim ...

Hikaye çok güzel.

@tolgayalcin
Niye ingilizce yazdınız?

İyilik yaptığımız bir kişiden kötülük bulunca neden bozuluyoruz. İyiliği bir karşılık bekleyerek yaptığımız ve bundan sonra o iyilik karşılığında sürekli minnet beklediğimiz için mi?
Acaba iyiliği iyilik olsun diye mi yoksa karşılık beklediğimiz için mi yapıyoruz?

Ne güzel bir hikaye.Köylü çakallık yapmış resmen.

paylaşım için teşekkürler çok güzel bir hikaye

Bu hikaye için güzel bir söz var "Hiç bir iyilik cezasız kalmaz"

@Bülent ÖZER

Julianne Moore'un Next'te soyledigi sey.

@Süleyman Uzunköprü
ne sakıncası var ?

bu olay 1996 yılında D.bakır cezaevinde vatani görevimi yapmakta olduğum sırada tarafımca bizzat yaşanmıştır ve 100%100 gerçektir.


askerde usta birliğimizde henüz 15 günlük askerdik doğal olarak bir çok arkadaşımı henüz tanımıyordum. o zamanlar şimdiki gibi cep telefonları yoktu yıl 1996.kartlı telefonla ailemi arayıp görüşüyordum.yine böyle bir telefon görüşmem sırasında kartımda yaklaşık 40-45 kontörüm kalmıştı ve görüşmemi bitirip telefonu kapattığımda yanımda benimle beraber devrem olan bir arkadaş belirdi.bana ailesini uzun zamandır kartı ve parası olmadığı için arayamadığını söyledi.benden kartımı isteyip ailesi ile görüşüp parası gelince kartımı tekrar bana alacağını söyledi.bu durum karşısında hiç düşünmeden kartımı verdim.daha sonra yaklaşık 15 gün geçmesine rağmen arkadaş bana ne kartımı nede paramı geri vermişti bende hiç üstelemeyip paramı ve kartımı geri istemedim.bir akşam yemeğinden sonra malum arkadaş ben ve bir kaç kişi daha çay ocağına çay içmeye gidiyorduk.bir söz açıldı şakayla karışık malum arkadaş bana bu ''mehmet gibi adamları şu nöbet kulesinden aşağı atmak lazım dedi'' bende neden devrem ben sana ne kötülük yaptımki kart istedin sana hemen kartımı verdim dedim bu sözüm üzerine hemen durup '' sen daha beni iyi tanımamışsın'' dedi ve hemen ardından bir tekme ve yüzüme bir yumruk attı.daha sonra aylar hatta askelik bitti ne kartımı nede paramı verdi en azından helal et lafı bile geçmedi.şimdi ben o arkadaş o gün kartımı yok arkadaş bana lazım veremem deyip vermeseydim ve ona o iyiliği yapmamış olsaydım tekme ve yumruk yemeyecektim.yapmış olduğum iyiliğin karşılığını sıkı bir tekme ve sıkı bir yumruk yiyerek geri almış oldum.ayrıca son olarak şunu belirtmek isterim o arkadaşın bana yapmış olduğu bu haraketi diğer arkadaşlara kahkahalarla gülerek yahu mehmeti şöyle dövdüm böyle dövdüm diyerek anlattığına bizzat şahit oldum.

şimdi şu soruyu soralım:insan böyle bir durum ve olay karşısında bir daha başkasına iyilik yapmak istermi ? (ben istemem)

@Mehmet Keten

İyi güzelde, siz şiddet görmenize rağmen neden karşılık vermediniz? Bir kere daha iyilik yapmış oldunuz bana göre...

o satten sonra karşılık versem ne olurdu vermesem ne olurdu zaten bana hayatta en büyük ders oldu bu olay başka şey istemem

Askerde kavga etmek 20 günden başlıyor, aslında kavga etmemekle doğru olanı yapmışsın ama bunuda yanına bırakmaman lazımdı ,yakın bulduğun bir komutanına söyleyebilirdin ama ben olsam o adamı elimden anca komutanlar alırdı, birde asker arkadaşlığı falan fasa fiso benim için, çok insan tanıdım askerde ama toplasan hepsi bir adam etmez tabi doğuda ki askerliği çok ayrı tutarım. Geçmiş olsun, yinede doğru olanı yapmışsın ,eğer bu yazıyı askere gitmemiş arkadaşlar okursa dediğim gibi kendi aranızda kavga etmek yumruklu tekmeli falan 20 günden başlıyor haberiniz olsun.

@Mehmet Keten



şaşkınlıkla okudum valla ne ınsanlar var ya sız en dogrusunu yapmıssınz HELAL OLSUN :in:

@Murat İçlek

Nasıl en doğrusu? Neden en doğrusu? Bir insan iyilik yağtığım halde bana vuracak ve ben sessiz kalacağım ve bu sessizliğim en doğrusu olacak? Kusura bakmayın anlaşılır gibi değil. Öyle bir durumda kavgayı ilk başlatan ceza alır. Ayrıca sonunda dayak yemek olsa bile aciz kalmaktan iyidir.

arkadaşlar burada önemli olan kavga döğüş değil zaten önemli olan yapılan iyiliğe edilen kötülük burada bunu tartışmalıyız bence.forumda askere gidecek olan arkadaşlar lütfen bu olaydan ders alsınlar askere yeni gittiklerinde tanımadıkları yabancı kişilerle fazla samimi olmasınlar.en azından iyice tanıyana kadar.

@CELASİN TELLİ


Ne olursa olsun orası bi kıraathane yada evinin önü felan degıl asker ocagındasın karsıdakı bı terbıyesızlık yapmıssa buna karsılık vermekle kendını ıyımı hıssetceksın onun cezasını verebılcek bı suru rutbelı varken sıze dusmez karsılık vermek herseyden once askerlıge olsun saygımız ona gore hareket edelim .

ilginç bi hikaye... düşündürücü...

insanoğlu nankör bi yaratık maalesef :Skull-175