sevgili ahmet hocam keşke teselli ve umutlarınız bize yolda rast gelseydide bugün konyaya ulaşabilseydik... ilk tecrübemiz olduğundan gerekli uyku ayarlamasını yapmadan yola çıkmak sizinde değindiniz gibi baştan kural hatası... neyse gezimizin kısaca özetinden bahsedecek olursak.. tur arkadaşım özgürle kararlaştırdığımız gibi 05:30 da aksaray makas mevkinde buluştuk.(bizim ev şehrin biraz dışında olduğu için benim o noktaya ulaşmamda yarım saatimi aldı) dışarıya ilk çıktığımda aklıma tek gelen şey son an evde bıraktığım berem oldu. çünkü sabah serinliği biraz daha etkisini artırarak kulaklarımı nerdeyse dondurucu şekilde kesiyordu. buna tezat olarakda ne koyacamızı tam kestiremediğimiz sırt çantamıza doldurduğumuz ıvır zıvır ve üzerine giydiğimiz flaşör yelek daha buluşmaya giderken sırtımın nem dengesini olağanüstü artırmıştı.
05:40 da hareket ettik. ilk zamanlar üşüdüğümüze rağmen hava akımlarının bize dostluk etmesi için olanca iyi niyetlerimizi korumayı hedeflemiştik.
ilk 18km sorunsuz sayılabilirdi. ilk molamızı verdik. saat 06:30...
yavaş yavaş yönünü tam karşımıza alan soğuk rüzgar gün ışıdıkça ısısı artsada bize olan düşmanca tacizlerini sinsice sürdürüyordu.
10 km sonra tekrar mola verdik dizlerimize vuran yorgunluk dışı zorlama belirtileri hissettiriyordu kendini...
yine kısa molalarla sultanhanına(47 km) 9:30 da atabildik kendimizi...
kahvaltımızı ederken aklımıza yerleşen ve istila etmeye başlayan kanser hücresi tipli geri dönme isteği yavaş yavaş kendini kabul ettiriyordu...
sultanhanında 1 saate yakın oyalandık belki rüzgar yön değiştirir, diner vs die ama nafile... zor gücün uğraşarak eşmekaya eskil sapağına gelince dizlerimiz ve sinirlerimiz iyice çileden çıkacak gibi oldu... şahsen ben ağlıycam nerdeyse... bu kadar olur.. o sırada forumdan numarımızı alan değerli ''faruk'' kardeşimiz bizi aradı.. konyaya geldiğimizde bize ev sahipliği yapabileceğini sağolsun çok iyi bi şekilde söyleyerek, tekrar moral motivasyonumuzu artırdı... şansımız ''faruk'' kardeşimizin telefonu sonrası tekrar terk etti bizi... saat 13:30 sularında aksaray il sınırlarını tam çıkmak üzereyken bütün inancımızı heyecanımızı bir başka güne erteleyerek sembolikte olsa il sınırı dışına çıkmaktan vazgeçtik yada zorunda kaldık... nasip dedik...
ama tecrübe adına bir çok kazanımlarımız oldu... ayrıca forum sayesinde yalnız olmadığımızı bize destek veren şans dileyen dostlarımızn olmasına vesile oldu.. uykusuz yola çıkmanın ''asla'' olmayacağını aklımza koydu... giderken ne alınır ne alınmaz bunları öğrendik...ve uzun yolun nasıl olacağını üç aşağ beş yukarı kendimizce anlamış olduk (bundan önceki en uzun deneyim aksaray-güzelyurt-ıhlara 128 km olmuştu)... dönüşün adımları yanına tecrübelik bi kaç izlenimde alınca yönümüzü tekrar kuzeydoğuya doğru çevirip pedalladık.
dönüşe gayet kolaydı çok yorulmamıza rağmen 65 km yolun 40 kmsi bisiklet kendi geldi diyebilirim... ortalama hızımız 30km/h civarı idi... son 25 kmde büyük jest yaptığını sanan rüzgar kardeş yan tarafımıza geçerek bizi izlemeye koyuldu... aksaraya varınca turun panaromasını yaparken bi güzelde karnımızı doyurduk... güzel bir gündü..şükürler olsun okadar yolda en ufak teknik sorun yaşamadık...
az önce özgürle ayrılıp eve geldim, aksaray iftarını açtı...
aklımda tek bişey var konya olmadıysada nevşehir niye olmasın...
tüm dostlarımıza sevgiler saygılar...