Kadıköy Simit Sarayı ve dandik ötesi hizmetleri

Birkaç yerde paylaştığım şikayeti buradan da paylaşıyorum

Pastaları eliyle koyan personele sahip dandik işletme. Personellerine maaş mı vermiyor nedir? Ancak ücret almadan çalışan personel bu derece gevşek davranabilir. Bakkal bile müşteriye daha saygılı ve daha severek yapıyor işini. 21 kasım akşam 8-9 arası kadıköy rıhtımdaki simit sarayına girelim bir pasta iki çay içelim dedik sinirden gerilmekten başka bir şeyle karşılaşmadık. Personelin tümü gevşek. Babalarının dükkanı mıdır nedir? Birisi sipariş ettiğimiz pastamızı (tezgah arkasındaki at hırsızı tipli personeliniz) eliyle tepsiye atıp tepsiyi bize uzattı. Tepsiyi aldık, pasta tepetaklak bir şekilde tepside boylu boyunca yatıyor. Dedik ki tamam bu öküz, arada kaynamış, derdimizi kasiyer arkadaşa anlatalım. Meğer o da büyükbaşmış. Pastamızı altındaki kartonundan tutarak değil de, eliyle tepsiye koyan personelden dolayı kendisine derdimizi açtık, kendisi gitti bize garip bir dolaptan çıkardığı garip pastayı verdi. İnanın hayatımızda bu kadar iğrenç bir pasta yememiştik. Tadı o kadar ekşimişti ki, peynire benzemiş artık kreması. Birer çatal yiyip bıraktık.

Haram zıkkım olsun o pastanın parası o iki öküz personelinize. Pastayı vitrinden çıkartmadı, nereden çıkarttığını anlayamadığımız bir şekilde tezgah altından çıkarttı. Eminiz ki iadeye ayrılan pastalardan biri önümüze kondu. Bu personeli bağrınıza bastığınız süre boyunca müşteri kaybetmeye mahkumsunuz. Çünkü müşteri sizin sandığınız gibi hayvan değildir ve önüne her konanı yemez. Hayvan olanlar sadece sizin personelinizdir. Lütfen personel seçerken tinerci kılıklı personel seçmeyiniz. Kendilerine hayırları yok, at hırsızı kılıklı personelde ancak bu hizmet gelir, hata ettik kadıköy rıhtım şubenize gitmekle. Diğer hiçbir şubenizle bu sorunu yaşamamıştık. Üstelik kasadaki personeliniz o kadar küçük beyinli ki, herkesi kendisi gibi kuş beyinli sanıyor. "Servis bu şekilde yapılıyor" diyor bir de utanmadan yalan söyleyerek, pastaların altındaki kartonlar onların vitrininde kalacakmış, pastaları elleriyle mıncıklayıp, tabaklarımıza öyle fırlatacaklarmış diyor. Acınası insan, bir pasta servis etmekten bile aciz, Allah başka dert vermesin bu tinerci kılıklı personelinize. Kendilerine acıyarak mağazanızı terkettik. Şikayetimi ekşi dahil, her ortamda dile getirip, bu mağazanın tinerci kılıklı personelinin hizmet anlayışını dile getireceğim. Ta ki diğer gidişimizde o tinercilerin o mağazada olmadıklarını görene kadar!

Sizin yerinizde olsam oraya tekrar gidip bütün bu olanlari kamerayla tespit ederdim.

@Atasoy haklısınız ama o çaptaki bir personelden herhangi bir çözüm talebim yok artık. Tipleri görseniz, mazallah bıçak bile çekerler adama. O derece at hırsızları. Çete gibiler, 3-4 tanesi bir araya toplanmış. Hangi firmanın çatısı altında çalıştıklarından bihaberler. Fotoğrafla birlikte şikayetimizi zaten yaptık, değerlendirilecektir "patronlarınca".

Oraya bir defa kız arkadaşımla gittim, arabayı çektiler. Bende de lanetli bir yere sahip Kadıköy Rıhtım Simit Sarayı. Fiyatlarını da uygun bulmuyorum zaten.
Kadıköy'den geçerseniz MOLA CAFE var Boğa yakınlarında, oraya uğrayabilirsiniz. Güzel ilgileniyorlar, bir yanlışlarını görmedim. Biz hep oraya gideriz.

Suç ve Ceza romanında kullanılan kadar çok sayıda ''tasvir'' i anlatımınızda gördükten sonra olay ve kişiler hakkında ayrıntılı bir izlenim kazandım ve gözümün önünde canlandırdım.Gece rüyama bu personeller yaptığınız betimleme ile gidebilir.Sonuçta haklısınız ve ''tinerci kılıklı, at hırsızı personeller'' sizi biraz kızdırmış.Hakkınızı arayınız.

@hamlet2006 filmini bile çekebilirim sanırım bu sinirle

@Serkan Mıstınoğlu Düz yazıda bile böyle izlenim kazandırabiliyorken; film çektiğinizde ''tinerci kılıklı,at hırsızı personelleri'' ne hale getirirsiniz düşünemiyorum.

@hamlet2006 hizmet sektöründeki firmalar İŞKUR ile personel alımına başladığından beri hizmet kalitesinde inanılmaz bir düşüş oldu, bilmiyorum hemfikir misiniz ama... Firmaların da işine geliyor İŞKUR üzerinden personel almak. Hem devlet desteği alıyorlar, hem daha düşük maaş ödemesi yapıyorlar. İŞKUR'un aldığı personel ortada... İş tanımında herhangi bir şart aranmaz oldu, "Sokaktan geçen herkes bizimle çalışabilir" Bırakın da tinerci, tinerini çeksin. Herkes kendi işini yapsın Tinerciden tezgahtar olmaz

Bi de bunlar var Allah mıhafaza

@Serkan Mıstınoğlu Muhakkak belirttiğiniz durumun çok büyük etkisi vardır.İlginç olan bir nokta da kurumsal bir firmanın personeline gerekli ve yeterli ''eğitim'' i aldırmıyor olması.Kurumsal firmaları bırakın en geleneksel işletmelerin bile en temel düzeydeki böyle fahiş hatalara düşmemesi lazım.

@hamlet2006 en azından işe aldığı elemana, başladığı gün neyi nasıl yapacağı tarif edilebilir işletme müdürü de öküz olursa yapacak bi şey yok tabi

Sayin @Serkan Mıstınoğlu ayip ediyorsunuz benzetmenizde. Gercekte "hayvan" olarak bildigimiz canlilar, agzi var dili yok dedigimiz, bir kap yemek verene ses etmeyen canlilardir. Lutfen bir daha boyle canlilara "hayvan" benzetmesini kullanmayalim .

Bu tur yerlerde calisan personelin cogu asgari maasla calisiyor. Turkiye`de asgari maasla isci calistirip duzgun is yapmasini bekleyemezsiniz. Musterinin onunde birbirlerine kufur de ederler, dalga da gecerler, caktirmadan yemegin icine de tukururler. Isveren hic bir sey diyemez. Derse o calisan senin isine mi kaldim der, cikar ayni gun ayni maasla baska yerde is bulur.

@hgercek Bu dediğiniz durumlarda ''iş ahlakı'' gibi kavramlar ön plana çıkar ve insanlara çeki düzen verir.

@hamlet2006
Malesef yok oyle bir sey, en basit ahlak kurali; calisanlar musterinin onunde sohbet edemez,tartisamaz, birbirleriyle sakalasip haha hihihi yapamaz. Bu hareketlerin anlami ben musteri falan takmam demektir. Bu en temel ahlak kuralina bile uyan cok az yer var. mutfak gibi goz onunde olmayan yerlerde neler yaptiklarini artik siz dusunun.

@hgercek A101'de birbirine pandik atıyorlar resmen kasiyerler. Uğraşmamak için orada yokmuşum gibi davranıyorum

Serkan , MADO var Pelit var . Her şeyi ehlinden almak lazım . Simit Sarayı kesin frenchise dır .
Maalesef Türkiye işte . Bir türlü çağdaş olamayan bir sürü insanla beraber yaşıyoruz . Ama umutsuzluk yok .
Felsefem şu ne iş yapıyorsan yapabildiğinin en iyisini yap dürüst ol ve hakkını da al.

Kıçı kırık simitten saray mı olurmuş. Simit diye gidiyorsunuz, hesap öderken tutara bakıyorsunuz, sanki kaşı beyaz adisyonu geliyor.

Ekim 2018 itibariyle;
Açlık sınırı: 1.919 TL
Yoksulluk sınırı: 6.252 TL
Asgari ücret: 1603 TL
(link)

Çalışan eğer asgari ücretten para alıyorsa açlık sınırının altında kazandığı ortada.

Çalışanın aldığı ücret, hizmet ettiği kişiyi bağlamaz.
Hizmetini yapacak, sözleşmesine göre haftada ne kadar mesai harcaması gerekiyorsa, onu layıkıyla yerine getirecek.
İşinden veya maaşından memnun değilse de bunu müşterilerine yansıtmaması gerekir.

Maaşlardan daha da önemli olan şey, ülkemiz insanlarının sevdiği işi değilde mecbur olduğu işi yapmaları.
Vasfına ve özelliklerine göre iş seçimi yapılmıyor.

Dört yıllık fakülte bitiren biri hemen KPSS derdine düşüyor, atanamazsa etraftan şöyle diyorlar: "git polis ol"
Askerlik dönüşü iş derdine mi düşüyor, çözüm basit: "uzman erbaş ol"
Boşta mı kaldın BİM, ŞOK, A-101 her derde deva....

2000'lerin başında dört yıllık fakülte mezunlarına öğretmenlik hakkı tanınmıştı. İşsiz Üniversite mezunlarına iş...
Gerek öğretmenlik, gerekse polislik toplum için önemli meslekler.
Biri toplumu eğitme, geleceğe hazırlama görevinde, diğeri toplumu huzur içerisinde kalmasını sağlama görevinde.
Oysa bu meslekler iş bulamayanların tercihi olursa toplum nasıl bir hale gelir?

Maalesef günümüzde insanlar kolaya kaçıp, bir yere kapağı atıyor.
Sonra da benim aldığım para az diye ağlıyor.

Bahsettiģin bildiğimiz simit sarayı ise hayatta gitmem. Hatta hayattan sonrada gitmem. Kazıklanmaya karşı bünyem ters tepkiler veriyor, alerjik bir durum reaksiyon gösteriyor. En son 2 simit bir çaya 20 tl ödemiştimki bu hatadan ötürü kendi kendime jelatini açılmamış küfürler ettim. Baziları kazıklanmaktan mazoistçe bir tat alıyor olabilirler bu onların problemi. Ama bana o simiti birak çıplak elleriyle, altin varaklı tabak içinde dahi servis etseler yinede gitmem.