Evren Uyanık
Daimi Üye
- Kayıt
- 27 Ekim 2012
- Mesaj
- 249
- Tepki
- 280
- Şehir
- İzmir
- Bisiklet
- Scott
6 ay önce başladığım bisiklet maceramda 20'ye yakın 100-150 kilometrelik sürüş yaptıktan sonra, en son 4 günde Çanakkale üzerinden 600 kilometrelik İstanbul-İzmir turundan da alnımın akıyla çıkabilince, kendime gelen güvenle bir günlük rekor denemesi yapmak istedim. İstanbul-İzmir turunun son gününde 180 kilometre yol yapabildiğim için, dinlenik olarak çıkabileceğim tek günlük bir turda 200 kilometreyi bulabileceğime inanıyordum, ama sonrası için net bir tahminim yoktu. Kafamda 200-225-235-250 kilometrelik çeşitli rotalar planladım.
En uzun plana göre ortalama hızı düşük, molaları uzun tutarak enerjimi korursam dinlenme süreleri ile birlikte İzmir-Aliağa 50 kilometre için 3 saat, Aliağa-Bergama 45 kilometre için 3 saat, Bergama-Aliağa 45 kilometre için 3 saat, Aliağa-Menemen 30 kilometre için 2 saat, Menemen-Manisa 30 kilometre için 2 saat, Manisa-Menemen 30 kilometre için 2 saat, Menemen-İzmir 20 kilometre için 1 saat sonucunda 16 saatte 250 kilometre yapabilecektim. Bu rotalarda 100 kilometrelik turlarda daha kısa sürede geçtiğim çok olduğundan yeterince tölerans bıraktığımı düşünüyordum, ancak böyle bir turda evdeki hesap çarşıya uyacak mı o konuda da hiçbir fikrim yoktu. Sonuçta bugüne kadar 180 kilometre üzeri hiç sürmemiştim, 9 saatten fazla bisiklet üzerinde kalmamışım.
Sırt çantama barbunya konservesi, ton balığı konservesi, yaprak sarma konservesi, ayran, kola, red bull, tost, ekmek, tatlı tuzlu kurabiye ve snickers alarak sabah 05:10'da yola çıktım. İlk yarım saat karşıdan gelen rüzgarla moralim biraz bozulsa da sonrasında rüzgar kesildi ve iyi tempo yakalayarak durmadan 2 saatte Aliağa'ya girdim. Aliağa'da 10 dakika mola verip yanımda getirdiğim tostu yedim, ayranı içtim. Sonrasında yine durmadan 2 saatte Bergama'ya vardım.
http://www.evrenuyanik.com/bisikletforum/turlar/20130515-izmir-bergama-manisa/20130515-izmir-bergama-manisa-1.jpg
Bergama girişinde karşıdan çok rüzgar gelse de dönüşte arkaya alır rahat giderim diye düşünerek tempoyu düşürmedim. Plana göre 2 saat önde olmak çok iyi moral verdi. Bergama'da 5 dakika durup bir red bull içip dönüş yoluna geçtim. Dönüşte arkadan gelen rüzgarla yine tempolu bir şekilde Aliağa'ya yöneldim. 105 kilometre civarında bir şeyler yemek için durdum. Buraya kadar sadece 15 dakika mola ve 25.5 ortalamayla işler tıkırında. Yanımda getirdiğim yaprak sarmayı yedim, 2 ayran içtim, benzinlikten bir limonlu soda aldım biraz da şeker gelsin diye, tekrar yola koyuldum. Ancak birdenbire bir isteksizlik geldi. Yemeğin ağırlığından mıdır, buraya kadar tempolu ve dinlenmeden geldiğimden midir bilmiyorum, bacaklarım sızlamaya uykum gelmeye başladı. 120. kilometrede tekrar durdum. Bir çeşme başında kollarımı bacaklarımı ensemi yıkadım biraz serinledim. İmkan olsa soğuk bir duş alacağım öyle bir istek var. 10-15 dakika sallandıktan sonra tekrar yola çıktım, ite kaka Aliağa'ya geldim. Ortalamayı koruyorum ama yorgunluk baya bir bastırdı. Giderken 10 dakika molayla geçtiğim Aliağa-Bergama arasını rüzgar daha iyi olmasına rağmen dönüşte yarım saate yakın molayla ancak geçebildim. Aliağa'da deniz kenarında bir cafede durup 2 büyük çay içtim, yanımdaki tuzlu kurabiyelerden yedim. Manzara süper, rüzgar sıcak sıcak esiyor, sanki yazın sahilde şezlonga uzanmışım. Nasıl bir uyku bastırdı anlatamam. Neyse ki çaylar biraz fayda etti de kendime gelir gibi oldum, tekrar yola koyuldum.
Aliağa-Menemen arasında iyi tempo yaptım, 30 kilometreyi 1 saate yakın zamanda geçtim. Menemen'e vardığımda planın 2.5 saat önündeydim. 160 kilometre civarı yol geçtim, ortalama hala 25.5. Menemen'de benzinlikte durup yanımdaki barbunyaları yedim, bir kola içtim, bir soda içtim. Mütemadiyen yiyorum. Bu kadar yemeye gerek var mı emin değilim ama yeterince beslenmemekten dolayı bir enerji düşüşü olmasın diye sık sık azar azar yiyorum. Menemen-Manisa arası 30 kilometre. 2 saat süre biçmiştim, 1.5 saatte rahat varırım diye düşünüyordum, ancak karşıdan çok feci rüzgar varmış. Bu gezide fotoğraf için durmayacağım vakit kaybetmemem lazım diyordum ama pedal çevirmeye isteksizlikten bir yokuş başında durup bir fotoğraf çekiyorum, dinlenmeye bahane.
http://www.evrenuyanik.com/bisikletforum/turlar/20130515-izmir-bergama-manisa/20130515-izmir-bergama-manisa-2.jpg
Yokuşlarda 10'la, düzlüklerde 20'yle zar zor gidiyorum. Hızlanayım diye basıyorum 25 görüyorum ama 30 saniyeye kalmaz tekrar 20'ye düşüyorum. En ufak inişte pedal çevirmeyi bırakıyorum. Hem yorgunluk, hem rüzgardan kaynaklı moral bozukluğu, psikolojik çöküş oldu. 30 kilometrelik bu yolu birkaç sefer durarak, arada bir red bull, bir snickers yiyerek, zorla 2 saatte ancak tamamlıyorum.
http://www.evrenuyanik.com/bisikletforum/turlar/20130515-izmir-bergama-manisa/20130515-izmir-bergama-manisa-3.jpg
Hızlı başladığım için planın hala 2.5 saat önündeyim, ama yorgunluk iyice çökmüş durumda. Çantada getirdiğim yiyecekler içecekler artık boğazımdan geçmiyor. Soğuk yiyecekler, ısınmış içecekler, yemek yemek gibi bir zevk, ilaç içmek gibi bir göreve dönüşmüş durumda. Manisa'da ilk kez doğru düzgün bir mola vereyim, adam gibi bir şeyler yiyeyim diye Manisa Kebap arıyorum, ama şehri tavaf etmeme rağmen bir tane denk getiremiyorum, her yerde mesir macunu. Neyse bir dönerci buluyorum çok şükür de tavuk döner, yoğurt, ekmek bir şeyler yiyip, üstüne de bir kola içip tekrar yola koyuluyorum.
Menemen-Manisa arasında karşıdan gelen rüzgarlar Manisa-Menemen dönüşünde arkadan esecek, 30'la gitsem 1 saatte Menemen'deyim diye hayal kurarken yola çıktığımda görüyorum ki bütün bayraklar tersine dönmüş. Yere bakan bir bayrak yok, hepsi bana bakıyor. İşkenceye devam. Ben diyeyim 20, siz diyin 15, hız yerlerde sürünüyor. 160 kilometre sonundaki 25.5 ortalama şu Manisa git gel rotası sayesinde 24'e düştü neredeyse. Moraller bozuk, bacaklar sızlıyor, uyku bastırdı, Menemen bir türlü gelmiyor. 225. kilometrede pes edip sağa çekiyorum, atıyorum kendimi yere. Bacakları uzatıp mataradaki sularla bacaklarımı yıkıyorum. Gelen geçen arabalar kamyonlar olay var sanıp kornaya basıyor. Baya bir sızlama var bacaklarda, yıkayınca biraz iyi geliyor. Kafamdan aşağı da biraz su boşaltıyorum kendime gelmek için.
Bu tura çıkmadan önce düşünürdüm, acaba sürmek için insanın takatinin kalmadığı nokta neresi olur, sebebi ne olur diye. Kaslar ağrıdığı için mi yola devam edilemez, kas ağrısından bağımsız bünyenin aşırı yorulmasından mı devam edilemez, psikolojik olarak, kafa olarak istek kalmamasından mı yola devam edilemez, bir noktada yol ortasında kalınır da araç çağrılır mı, yoksa öyle ya da böyle yavaş da olsa yola devam edilebilir mi. Bu sorular kafamda dolaşırken eğer araç çağırmalık bir nokta varsa bu noktadır herhalde diyorum, ama elbette ki bize yakışmaz, öyle ya da böyle İzmir'e bisikletle dönülecek, tur yarıda bırakılmayacak.
10-15 dakika dinlendikten sonra yola tekrar devam edebileceğimi düşünerek, kendi kendime telkinlerle kalkıp tekrar pedallamaya başlıyorum. Planın neresindeyim artık bakasım gelmiyor. Menemen'e varmaya ve şu karşı rüzgardan kurtulmaya kenetlenmiş durumdayım. İlk benzinlikte tekrar duruyorum, bir adet Burn, bir büyük su alıyorum. Normal zamanlarda enerji içeceği alışkanlığım yoktur, neredeyse hiç içmem. Ancak bu yolculuk aşırı yorucu olduğu için bol bol enerji içeceği içiyorum. Gelgelelim artık enerji içeceği de fayda etmiyor. Acıların çocuğu modunda zar zor Menemen'e varıyorum. Manisa-Menemen arası ne kadar sürdü bilmiyorum, ama Menemen'e varıp İzmir'e dönünce çok şükür rüzgar artık karşıdan değil arka çaprazdan esmeye başlıyor. Menemen içinde bir eczaneden Aspirin alıp şu bacak sızlamalarından kurtulmayı temenni ediyorum.
Eczaneden çıktığımda kilometre 240 civarında. Hem rüzgarın yön değiştirmesi, hem Aspirin, sağolsunlar beni kendime getiriyorlar ve İzmir'e doğru 25-30'la yol alıyorum. Manisa-Menemen işkencesinden sonra artık bisikletin akıyor olması, artan kilometrelerle enerjinin ve morallerin yükselmesi beni neden 300 olmasın düşüncesine itiyor. Saat 18 civarı, havanın kararmasına daha 2 saat var. Evet acılı olacak ama hiç durmadan sürersem hava kararıyorken 300'ü bulabilirim. Otobandan İzmir'e giderken rotayı Sasalı'ya çeviriyorum. Biraz Kuş Cenneti tarafına doğru gidiyorum, biraz Sasalı Piknik Alanı'nda turluyorum, 25 civarı ortalamalarla kilometre tamamlıyorum. Genel ortalama Manisa rotasında 24'e düştükten sonra şu son kilometrelerde biraz yükselmiş ve 24.5 civarlarına çıkabilmiş durumda. Hava yavaş yavaş kararmaya başlıyor. Işıklı yollara ihtiyaç olacağından otobandan İzmir'e geçiyorum. Mavişehir'den Alaybey'e kadar sahil boyunca gidiyorum, artık hava tamamen kararıyor, saat 8'i geçti. Farlar açık vaziyette tekrar Mavişehir'e dönüyorum. 300 kilometre tamamlanıyor, dudaklarda bir tebessüm beliriyor. Saat 20:45. Sabah 05:10'da yola çıkmıştım. Oldu olacak şunu 16 saate tamamlayalım diyip pedallara asılmaya devam ediyorum. Bizim 200 hedefi 250 oldu 300 oldu, ama hala kesmiyor. Nasıl olsa artık hedefi tutturmuşuz, bu aşamadan sonra ağrılar acılar kayboldu. Mavişehir'de siteler arasında 25 dakika daha turluyorum, saat 21:10'da evin önüne çekerek turu noktalıyorum.
Toplam mesafe: 311 kilometre
Toplam süre: 16 saat
Sele üstünde geçen süre: 12 saat 43 dakika
Molalarda geçen süre: 3 saat 17 dakika
Ortalama hız: 24.4 km/s
Harcanan enerji: 10094 kalori
http://www.evrenuyanik.com/bisikletforum/turlar/20130515-izmir-bergama-manisa/20130515-izmir-bergama-manisa-4.jpg
Tur kaydı: (link)
En uzun plana göre ortalama hızı düşük, molaları uzun tutarak enerjimi korursam dinlenme süreleri ile birlikte İzmir-Aliağa 50 kilometre için 3 saat, Aliağa-Bergama 45 kilometre için 3 saat, Bergama-Aliağa 45 kilometre için 3 saat, Aliağa-Menemen 30 kilometre için 2 saat, Menemen-Manisa 30 kilometre için 2 saat, Manisa-Menemen 30 kilometre için 2 saat, Menemen-İzmir 20 kilometre için 1 saat sonucunda 16 saatte 250 kilometre yapabilecektim. Bu rotalarda 100 kilometrelik turlarda daha kısa sürede geçtiğim çok olduğundan yeterince tölerans bıraktığımı düşünüyordum, ancak böyle bir turda evdeki hesap çarşıya uyacak mı o konuda da hiçbir fikrim yoktu. Sonuçta bugüne kadar 180 kilometre üzeri hiç sürmemiştim, 9 saatten fazla bisiklet üzerinde kalmamışım.
Sırt çantama barbunya konservesi, ton balığı konservesi, yaprak sarma konservesi, ayran, kola, red bull, tost, ekmek, tatlı tuzlu kurabiye ve snickers alarak sabah 05:10'da yola çıktım. İlk yarım saat karşıdan gelen rüzgarla moralim biraz bozulsa da sonrasında rüzgar kesildi ve iyi tempo yakalayarak durmadan 2 saatte Aliağa'ya girdim. Aliağa'da 10 dakika mola verip yanımda getirdiğim tostu yedim, ayranı içtim. Sonrasında yine durmadan 2 saatte Bergama'ya vardım.
http://www.evrenuyanik.com/bisikletforum/turlar/20130515-izmir-bergama-manisa/20130515-izmir-bergama-manisa-1.jpg
Bergama girişinde karşıdan çok rüzgar gelse de dönüşte arkaya alır rahat giderim diye düşünerek tempoyu düşürmedim. Plana göre 2 saat önde olmak çok iyi moral verdi. Bergama'da 5 dakika durup bir red bull içip dönüş yoluna geçtim. Dönüşte arkadan gelen rüzgarla yine tempolu bir şekilde Aliağa'ya yöneldim. 105 kilometre civarında bir şeyler yemek için durdum. Buraya kadar sadece 15 dakika mola ve 25.5 ortalamayla işler tıkırında. Yanımda getirdiğim yaprak sarmayı yedim, 2 ayran içtim, benzinlikten bir limonlu soda aldım biraz da şeker gelsin diye, tekrar yola koyuldum. Ancak birdenbire bir isteksizlik geldi. Yemeğin ağırlığından mıdır, buraya kadar tempolu ve dinlenmeden geldiğimden midir bilmiyorum, bacaklarım sızlamaya uykum gelmeye başladı. 120. kilometrede tekrar durdum. Bir çeşme başında kollarımı bacaklarımı ensemi yıkadım biraz serinledim. İmkan olsa soğuk bir duş alacağım öyle bir istek var. 10-15 dakika sallandıktan sonra tekrar yola çıktım, ite kaka Aliağa'ya geldim. Ortalamayı koruyorum ama yorgunluk baya bir bastırdı. Giderken 10 dakika molayla geçtiğim Aliağa-Bergama arasını rüzgar daha iyi olmasına rağmen dönüşte yarım saate yakın molayla ancak geçebildim. Aliağa'da deniz kenarında bir cafede durup 2 büyük çay içtim, yanımdaki tuzlu kurabiyelerden yedim. Manzara süper, rüzgar sıcak sıcak esiyor, sanki yazın sahilde şezlonga uzanmışım. Nasıl bir uyku bastırdı anlatamam. Neyse ki çaylar biraz fayda etti de kendime gelir gibi oldum, tekrar yola koyuldum.
Aliağa-Menemen arasında iyi tempo yaptım, 30 kilometreyi 1 saate yakın zamanda geçtim. Menemen'e vardığımda planın 2.5 saat önündeydim. 160 kilometre civarı yol geçtim, ortalama hala 25.5. Menemen'de benzinlikte durup yanımdaki barbunyaları yedim, bir kola içtim, bir soda içtim. Mütemadiyen yiyorum. Bu kadar yemeye gerek var mı emin değilim ama yeterince beslenmemekten dolayı bir enerji düşüşü olmasın diye sık sık azar azar yiyorum. Menemen-Manisa arası 30 kilometre. 2 saat süre biçmiştim, 1.5 saatte rahat varırım diye düşünüyordum, ancak karşıdan çok feci rüzgar varmış. Bu gezide fotoğraf için durmayacağım vakit kaybetmemem lazım diyordum ama pedal çevirmeye isteksizlikten bir yokuş başında durup bir fotoğraf çekiyorum, dinlenmeye bahane.
http://www.evrenuyanik.com/bisikletforum/turlar/20130515-izmir-bergama-manisa/20130515-izmir-bergama-manisa-2.jpg
Yokuşlarda 10'la, düzlüklerde 20'yle zar zor gidiyorum. Hızlanayım diye basıyorum 25 görüyorum ama 30 saniyeye kalmaz tekrar 20'ye düşüyorum. En ufak inişte pedal çevirmeyi bırakıyorum. Hem yorgunluk, hem rüzgardan kaynaklı moral bozukluğu, psikolojik çöküş oldu. 30 kilometrelik bu yolu birkaç sefer durarak, arada bir red bull, bir snickers yiyerek, zorla 2 saatte ancak tamamlıyorum.
http://www.evrenuyanik.com/bisikletforum/turlar/20130515-izmir-bergama-manisa/20130515-izmir-bergama-manisa-3.jpg
Hızlı başladığım için planın hala 2.5 saat önündeyim, ama yorgunluk iyice çökmüş durumda. Çantada getirdiğim yiyecekler içecekler artık boğazımdan geçmiyor. Soğuk yiyecekler, ısınmış içecekler, yemek yemek gibi bir zevk, ilaç içmek gibi bir göreve dönüşmüş durumda. Manisa'da ilk kez doğru düzgün bir mola vereyim, adam gibi bir şeyler yiyeyim diye Manisa Kebap arıyorum, ama şehri tavaf etmeme rağmen bir tane denk getiremiyorum, her yerde mesir macunu. Neyse bir dönerci buluyorum çok şükür de tavuk döner, yoğurt, ekmek bir şeyler yiyip, üstüne de bir kola içip tekrar yola koyuluyorum.
Menemen-Manisa arasında karşıdan gelen rüzgarlar Manisa-Menemen dönüşünde arkadan esecek, 30'la gitsem 1 saatte Menemen'deyim diye hayal kurarken yola çıktığımda görüyorum ki bütün bayraklar tersine dönmüş. Yere bakan bir bayrak yok, hepsi bana bakıyor. İşkenceye devam. Ben diyeyim 20, siz diyin 15, hız yerlerde sürünüyor. 160 kilometre sonundaki 25.5 ortalama şu Manisa git gel rotası sayesinde 24'e düştü neredeyse. Moraller bozuk, bacaklar sızlıyor, uyku bastırdı, Menemen bir türlü gelmiyor. 225. kilometrede pes edip sağa çekiyorum, atıyorum kendimi yere. Bacakları uzatıp mataradaki sularla bacaklarımı yıkıyorum. Gelen geçen arabalar kamyonlar olay var sanıp kornaya basıyor. Baya bir sızlama var bacaklarda, yıkayınca biraz iyi geliyor. Kafamdan aşağı da biraz su boşaltıyorum kendime gelmek için.
Bu tura çıkmadan önce düşünürdüm, acaba sürmek için insanın takatinin kalmadığı nokta neresi olur, sebebi ne olur diye. Kaslar ağrıdığı için mi yola devam edilemez, kas ağrısından bağımsız bünyenin aşırı yorulmasından mı devam edilemez, psikolojik olarak, kafa olarak istek kalmamasından mı yola devam edilemez, bir noktada yol ortasında kalınır da araç çağrılır mı, yoksa öyle ya da böyle yavaş da olsa yola devam edilebilir mi. Bu sorular kafamda dolaşırken eğer araç çağırmalık bir nokta varsa bu noktadır herhalde diyorum, ama elbette ki bize yakışmaz, öyle ya da böyle İzmir'e bisikletle dönülecek, tur yarıda bırakılmayacak.
10-15 dakika dinlendikten sonra yola tekrar devam edebileceğimi düşünerek, kendi kendime telkinlerle kalkıp tekrar pedallamaya başlıyorum. Planın neresindeyim artık bakasım gelmiyor. Menemen'e varmaya ve şu karşı rüzgardan kurtulmaya kenetlenmiş durumdayım. İlk benzinlikte tekrar duruyorum, bir adet Burn, bir büyük su alıyorum. Normal zamanlarda enerji içeceği alışkanlığım yoktur, neredeyse hiç içmem. Ancak bu yolculuk aşırı yorucu olduğu için bol bol enerji içeceği içiyorum. Gelgelelim artık enerji içeceği de fayda etmiyor. Acıların çocuğu modunda zar zor Menemen'e varıyorum. Manisa-Menemen arası ne kadar sürdü bilmiyorum, ama Menemen'e varıp İzmir'e dönünce çok şükür rüzgar artık karşıdan değil arka çaprazdan esmeye başlıyor. Menemen içinde bir eczaneden Aspirin alıp şu bacak sızlamalarından kurtulmayı temenni ediyorum.
Eczaneden çıktığımda kilometre 240 civarında. Hem rüzgarın yön değiştirmesi, hem Aspirin, sağolsunlar beni kendime getiriyorlar ve İzmir'e doğru 25-30'la yol alıyorum. Manisa-Menemen işkencesinden sonra artık bisikletin akıyor olması, artan kilometrelerle enerjinin ve morallerin yükselmesi beni neden 300 olmasın düşüncesine itiyor. Saat 18 civarı, havanın kararmasına daha 2 saat var. Evet acılı olacak ama hiç durmadan sürersem hava kararıyorken 300'ü bulabilirim. Otobandan İzmir'e giderken rotayı Sasalı'ya çeviriyorum. Biraz Kuş Cenneti tarafına doğru gidiyorum, biraz Sasalı Piknik Alanı'nda turluyorum, 25 civarı ortalamalarla kilometre tamamlıyorum. Genel ortalama Manisa rotasında 24'e düştükten sonra şu son kilometrelerde biraz yükselmiş ve 24.5 civarlarına çıkabilmiş durumda. Hava yavaş yavaş kararmaya başlıyor. Işıklı yollara ihtiyaç olacağından otobandan İzmir'e geçiyorum. Mavişehir'den Alaybey'e kadar sahil boyunca gidiyorum, artık hava tamamen kararıyor, saat 8'i geçti. Farlar açık vaziyette tekrar Mavişehir'e dönüyorum. 300 kilometre tamamlanıyor, dudaklarda bir tebessüm beliriyor. Saat 20:45. Sabah 05:10'da yola çıkmıştım. Oldu olacak şunu 16 saate tamamlayalım diyip pedallara asılmaya devam ediyorum. Bizim 200 hedefi 250 oldu 300 oldu, ama hala kesmiyor. Nasıl olsa artık hedefi tutturmuşuz, bu aşamadan sonra ağrılar acılar kayboldu. Mavişehir'de siteler arasında 25 dakika daha turluyorum, saat 21:10'da evin önüne çekerek turu noktalıyorum.
Toplam mesafe: 311 kilometre
Toplam süre: 16 saat
Sele üstünde geçen süre: 12 saat 43 dakika
Molalarda geçen süre: 3 saat 17 dakika
Ortalama hız: 24.4 km/s
Harcanan enerji: 10094 kalori
http://www.evrenuyanik.com/bisikletforum/turlar/20130515-izmir-bergama-manisa/20130515-izmir-bergama-manisa-4.jpg
Tur kaydı: (link)


