mersault
Daimi Üye
- Kayıt
- 15 Mayıs 2015
- Mesaj
- 312
- Tepki
- 282
- Yaş
- 39
- Şehir
- YALOVA
- İsim
- İlhan G.
- Bisiklet
- Carraro
Herkese merhaba. Geçtiğimiz hafta sonu ( 23-04-2016 / 24-04-2016 ) arkadaşım Erkut ile ilk kamplı turumuzu İstanbul- Yalova olarak yaptık. Kısaca izlenimlerimizi anlatmaya çalışacağım.
Cumartesi sabahı saat 6 da Erkut İle Geceden hazırladığımız bisikletlerimizi alıp Yenikapı Feribot istasyonuna doğru yola koyulduk. ( Gözlüklü olan ben, Gözlüklü olmayan Erkut
)
Yalova' ya indikten sonra yeni yapıldığı söylenen ve adı " Nato yolu" olarak bilinen ve pratikte çakıl taşının üzerine zift dökülmüş yolumsuda yolda alıyoruz

Ağaç kokusu ala-ala Çınarcık ve Teşvikiye üzerinden artık erikli şelalesine tırmanmaya başlıyoruz. Erikli şelalesinin rakımı yaklaşık 500 Metre. Yeryer eğimler sertleşebiliyor ama turun her anı gerçekten çok keyifli. Turun bir çok anında kendimizi İstanbul dan binlerce kilometre ötelerde, başka diyarlarda hissediyoruz.
Biz çıkarken " sizin gittiğiniz yolları biz dönduk " bakışı atan bir yerli
Büyük şehirlerde genelde " Ateş seni çağırıyor" minvalinde yaşıyan bizler belkide ilk kez " Su sizi çağırıyor" un şaşkınlığı ile yol boyunca kulağımızdan gitmeyen akarsuyun yukarıdan döküldüğü yeri merak ediyoruz.
Ve Sonunda Erikli Şelalesine varıyoruz.
Asılında yola çıkmadan önce Delmece Yaylasında kamp atmaya karar vermemize rağmen şelaleyi görünce karar değiştiriyor ve suyun kenarında kamp atıyoruz.
Gece kamp ateşinde Izgara Sucuk qeyf!
Sabah uyandıktan sonra rotada Delmece Yaylası var. Yaylaya çıkmadan önce müthiş manzaralar var.
Ve Delmece Yaylasındayız. Tertemiz hava, insanın başı dönüyor.
Artık dün çıktığımız yokuşu inmeye başlıyoruz. İnişin sonunda Hayriyeköy - Kapaklı inişi var. Gerçekten efsane bir manzara ve haz. Ama sadece video olduğundan foto koyamadım.
Yol boyunca Epey Çeşme/Hayrat var. Su konusunda pek sıkıntı yok ama çeşme şekilinde olanlar yani depolama tankında depolanıp sonra çeşme açılınca yararlanılanlar biraz tehlikeliymiş. Sürekli akanlardan içmek gerekiyormuş. Depolarda böcek, örümcek ölüleri olabiliyor buda insanları zehirleyebiliyormuş. Gideceklerin Dikkatine!
Öğlenden sonraya doğru kapaklı sahil yolundan ilerliyor ve Armutluya varıyoruz. Armutluda köfteyi çok güzel yapıyorlar, daha öncede yeme şansım olmuştu. Tavsiye ediyorum.
Feribotumuz 21:45 de. Sürmeye devam ediyoruz. Normalde İstanbul' da günde 120 Km sürebiliyoruz. Acemilik yaparak program yaparak 2. 100 Km süreriz diye düşündük
Ama yol insana hem öğretiyor hem haddini bildiriyor. Kötü yolda pedal çevirmek zorken üzerine sert bir rüzgar, Yağmur ve sık sık düşen yıldırımlar ekleniyor. Önümüze yıldırımlar düşüyor ve biz yıldırımlara doğru pedal çeviriyoruz. Hava kararıyor. Bende ön far, Erkut' ta arka ışık yok !
"Gece sürmeyiz Canım" diyerek yanımıza ışık takımı pek almadık. Demiştim ya yol öğretiyor birçok şeyi. Kısa ama macerası bol bir tur, kısa kesiyorum Çok az bir zaman kala feribotun kaçtığına ikimizinde artık ikna olduğu bir anda Yalova' nın içlerine sokulmuş buluyoruz kendimizi. Yol düzeliyor, yağmur coşuyor biz basıyoruz pedala.
Kısa bir zaman kala üstümüz, saçımız çamur içinde feribota yetişiyoruz.
30 yaşında adamlar bayramda çaldıkları kapı açılınca şeker değilde harçlık almış çocuklar gibi sevindirik oluyor ve eve doğru yol alıyoruz.
Sırasıyle Esenköy, Şenköy, Çınarcık ve Yalova
Aşağıda 1. ve 2. gün için Erkut' un hazırladığı 2 farklı videomuz var. Aynı turu yapmayı düşünen arkadaşlara izlemelerini tavsiye ederim. Taviyelerde yer alıyor.
Hatta Youtube kanalımıza abone olarak geçmiş ve gelecek diğer turlarımızı da izleyebilirsiniz.
Hepinize sağlıklı yaşamlar.
Yalova gezisi 1. Gün Videosu :
Yalova gezisi 2. Gün Videosu :
Cumartesi sabahı saat 6 da Erkut İle Geceden hazırladığımız bisikletlerimizi alıp Yenikapı Feribot istasyonuna doğru yola koyulduk. ( Gözlüklü olan ben, Gözlüklü olmayan Erkut
Yalova' ya indikten sonra yeni yapıldığı söylenen ve adı " Nato yolu" olarak bilinen ve pratikte çakıl taşının üzerine zift dökülmüş yolumsuda yolda alıyoruz

Ağaç kokusu ala-ala Çınarcık ve Teşvikiye üzerinden artık erikli şelalesine tırmanmaya başlıyoruz. Erikli şelalesinin rakımı yaklaşık 500 Metre. Yeryer eğimler sertleşebiliyor ama turun her anı gerçekten çok keyifli. Turun bir çok anında kendimizi İstanbul dan binlerce kilometre ötelerde, başka diyarlarda hissediyoruz.
Biz çıkarken " sizin gittiğiniz yolları biz dönduk " bakışı atan bir yerli
Büyük şehirlerde genelde " Ateş seni çağırıyor" minvalinde yaşıyan bizler belkide ilk kez " Su sizi çağırıyor" un şaşkınlığı ile yol boyunca kulağımızdan gitmeyen akarsuyun yukarıdan döküldüğü yeri merak ediyoruz.
Ve Sonunda Erikli Şelalesine varıyoruz.
Asılında yola çıkmadan önce Delmece Yaylasında kamp atmaya karar vermemize rağmen şelaleyi görünce karar değiştiriyor ve suyun kenarında kamp atıyoruz.
Gece kamp ateşinde Izgara Sucuk qeyf!
Sabah uyandıktan sonra rotada Delmece Yaylası var. Yaylaya çıkmadan önce müthiş manzaralar var.
Ve Delmece Yaylasındayız. Tertemiz hava, insanın başı dönüyor.
Artık dün çıktığımız yokuşu inmeye başlıyoruz. İnişin sonunda Hayriyeköy - Kapaklı inişi var. Gerçekten efsane bir manzara ve haz. Ama sadece video olduğundan foto koyamadım.
Yol boyunca Epey Çeşme/Hayrat var. Su konusunda pek sıkıntı yok ama çeşme şekilinde olanlar yani depolama tankında depolanıp sonra çeşme açılınca yararlanılanlar biraz tehlikeliymiş. Sürekli akanlardan içmek gerekiyormuş. Depolarda böcek, örümcek ölüleri olabiliyor buda insanları zehirleyebiliyormuş. Gideceklerin Dikkatine!
Öğlenden sonraya doğru kapaklı sahil yolundan ilerliyor ve Armutluya varıyoruz. Armutluda köfteyi çok güzel yapıyorlar, daha öncede yeme şansım olmuştu. Tavsiye ediyorum.
Feribotumuz 21:45 de. Sürmeye devam ediyoruz. Normalde İstanbul' da günde 120 Km sürebiliyoruz. Acemilik yaparak program yaparak 2. 100 Km süreriz diye düşündük
Ama yol insana hem öğretiyor hem haddini bildiriyor. Kötü yolda pedal çevirmek zorken üzerine sert bir rüzgar, Yağmur ve sık sık düşen yıldırımlar ekleniyor. Önümüze yıldırımlar düşüyor ve biz yıldırımlara doğru pedal çeviriyoruz. Hava kararıyor. Bende ön far, Erkut' ta arka ışık yok !
"Gece sürmeyiz Canım" diyerek yanımıza ışık takımı pek almadık. Demiştim ya yol öğretiyor birçok şeyi. Kısa ama macerası bol bir tur, kısa kesiyorum Çok az bir zaman kala feribotun kaçtığına ikimizinde artık ikna olduğu bir anda Yalova' nın içlerine sokulmuş buluyoruz kendimizi. Yol düzeliyor, yağmur coşuyor biz basıyoruz pedala.
Kısa bir zaman kala üstümüz, saçımız çamur içinde feribota yetişiyoruz.
30 yaşında adamlar bayramda çaldıkları kapı açılınca şeker değilde harçlık almış çocuklar gibi sevindirik oluyor ve eve doğru yol alıyoruz.
Sırasıyle Esenköy, Şenköy, Çınarcık ve Yalova
Aşağıda 1. ve 2. gün için Erkut' un hazırladığı 2 farklı videomuz var. Aynı turu yapmayı düşünen arkadaşlara izlemelerini tavsiye ederim. Taviyelerde yer alıyor.
Hatta Youtube kanalımıza abone olarak geçmiş ve gelecek diğer turlarımızı da izleyebilirsiniz.
Hepinize sağlıklı yaşamlar.
Yalova gezisi 1. Gün Videosu :
Yalova gezisi 2. Gün Videosu :


