İniş Yarışı

nerde bu festıval yahuu

İzmir'de gerçekleşecek.

diyelim ki "öyle olsa böyle olur x kurum şunu yapsa bizde gelir yarışırız, yok dh olmasın dj olsun yada 4x olsun vs vs vs" peki bunun için kim ne kadar hazır?
hem maddi hem manevi olarak? iş xtreme boyutlara varmaya başlayınca maliyet kaza riski ilk yardım olanakları, teknik bilgi beceri, gibi konular da xtreme boyutlara varıyor.
yani atıyorum manisa spilden aşağı bir parkur var yada izmir yamanlar'dan aşağı... buraya gelmesi gereken ilk yardım araçları araziye girmeye uygun olacak, hatta icabında dağda ilk yardım sedye taşıma vb konularda bilgili eleman bulunacak,sonra gelen takım yada şahısların yeterli ekipmanı olacak,bilgili deneyimli olacak,iki dh yarışı oldu bitti gitti diye o parkur kaderine terk edilmeyecek, hatta icabında o bölgede yaşayan "onlarca" dh yarışçısı düzenli olarak o parkurda bakım yapacak, tanıdık eş dost vs aracılı ile reklam yapılacak oraya birkaç gazeteci getirtilecek, insanlar icabında elinde balta kazma kürek ile parkur yapımına yardım edecek, haa burası türkiye: kimse o dh parkuruna full ekipman ve bisiklet olmadan girmesin diye önlemler alınacak vs vs vs....
bi laf vardır: herşeyi devletten beklememek lazım. bundan 3 yıl önce gidip izmir balçova tarafında yapılan parkura yardım etmiştim ve bilin bakalım orada kim elinde kazma 30 derece sıcağın altında yara bere içinde çalışıyordu?
b.k attığınız bir federasyon üyesi ve bu insan benim bildiğim en az 9-10 senedir maddi manevi her şeyini bu işe veriyor bizimle birlikte gelip 800metre irtifada balta kazma sallıyor sürekli üstü başı yara içinde sürekli "nasıl yaparım bu spora her anlamda faydalı olurum" diyerek yaşıyor.
şimdi burada isim veremem yoksa yarın bana fırça atar

ama iş "federasyon bizi diskoya götür" mantığı ile yürümez burası türkiye! sen bürokratik engeller kendiliğinden aşılsın diye beklersen o dh bisikletin metal yorgunluğundan kırılır sende de romatizma kemik erimesi gibi sorunlar başlar.
bi pazar da bırakacaksın bisikletini evde alacaksın eline kazma kürek balta çıkıp yapacaksın 2-3 tane rampa. bu şekilde en azından birşeylere başlamış olursun ve garanti ediyorum arkası da gelir. eğer sen elle tutulur birşeyler yapmaya başlar ve elinde bir proje ile federasyona gidersen emin ol kimse seni geri çevirmez.
ha ben çok mu biliyorum yada sürekli birşeyler için mi uğraşıyorum? hayır!
ama 11 senedir iyi kötü bu sporun içindeyim uzun yol,xc,bmx,az biraz freeride-dh,all mountain vs diye diye geçti zamanım.ve çok iyi biliyorum ki türkiyede hiçbir resmi yada özel kurum siz elinizde sağlam bir proje ile gidince sizi geri çevirmiyor. buna örnek olarak 1999-2001 yılları arası yaptığımız bir çok extreme spor etkinliklerini sayabilirim ve bunların hepsinde üniversiteler özel şirketler belediyeler itfaiye ilk yardım kuruluşları federasyon vb kuruluşlardan maddi manevi her türlü desteği gördük.
ama elimiz boş bir şekilde orada burada atıp tutmadık bir kapıyı çalarken elimizde sağlam projeler vardı. bu şekilde izmir valiliğinden tutun itfaiye emniyet müdürlüğüne tuborg,unilever,bungee jump international,vb özel kuruluşların desteğini aldık.

çok iyi toparlayamadım yada bu kadar işimin gücümün arasında çok iyi anlatamadım ama özet olarak:
bir kuruma b.k atmadan önce "ben neler yapabilirim" düşünün ve birde en önemlisi "kaç kişi bu tip bir yarışa katılır ve hakkını verir" onu düşünün.


birisi yada birileri elinde sağlam bir proje ve en az 30 katılımcı garantili gelsin ben birol hocadan dayak yiyene kadar her gün ve gece dh yarışı diye tutturacağım!

Yazıların hepsini okudum herkez kendince eksik olan tarafları kişiler kurumlar üzerinde yoğunlaştırmış.Son 3 yılda gelişmelerin bu kadar iyi gittiği bisiklet organizasyonları Avrupa şampiyonası,Bilal'in olimpiyatlara gidişi Bisiklet Federasyonu hakkındaki bu haksız eleştirileri yersiz bilinçsiz ve orda canla başla çalışan insanlara karşı saygısızlık olarak görüyorum. Birol Hoca,Gürol Ağbi,Kadir Ağbi ve adını hatırlamadığım bir sürü bisiklet gönüllüsü,resmi olarak yapılan yurt dışı işleri bunların hiçbiri kolay değil.Yaşamadan Neco nikli arkadaşında dediği gibi elinize kazma kürek alıp toprağın kokusunu içinize çekmeden burada atıp tutmanın faydası yok kimseye .DH yarışını T.B.F. takviminin boşluğunda Kaçkar Bisiklet olarak gerçekleştireceğiz ama şundan o kadar eminimki bize parkur hazırlığında yardımcı olacak en az 30 arkadaş hazırda bekliyor.Biryerlerden başlamak gerek herşey bir adımla başlar önemli olan amatör ruhlada olsa birşeylere başlamaktır .Hepiniz mutlu kalın

Federasyona b.k atıyorsunuz diyorsunz, evet atıyorum. Bende zamanında Ankara yarışının parkurunu yaptım,. 30 derece sıcakta aldık elimeze her türlü gereci ve 1100 metre irtifada parkur yaptık ama siz gelip parkur yaptık diye örnek veriyorsunuz. Ben yılda en az 4-5 defa parkura bakım yaparım kendi başıma ODTÜ arazisinde ama kimse bilmez, kimsenin haberi yok. Yani bunlar konumuz değil eminim düzgün bir iniş yarış için aramızdan herkes elinden geleni yapar ama benim demek istediğim hala federasyonun işini gerektiği gibi ve düzgün yaptığına inanmıyorum. Bizim burada yapmaya çalıştığımız federasyondan bağımsız bir "resmi olmayan" yarıştır çünkü artık federasyondan ümidi kestik. Saygılar.

ümidi kestiğiniz bir kuruma sataşmaya bile gerek yok bence madem o kadar istekli ve paralı insan var yapın kendi parkurunuzu kendi maddi kaynaklarınızı kullanın hiçbir resmi yada özel kuruma minnet etmeyin zamana karşı saatte 50-60km süratle inin uçun atlayın...
sonra da "amanın bu çocuğun kaval kemiği etinden dışarı fırladı şimdi nasıl hastaneye götüreceğiz nerede federasyon nerede devlet" diye oturup ağlamayın.

umarım bu kafa ile bir yerlere varırız ve bizden de bir greg herbold çıkar önümüzdeki 15-20 yıl içerisinde
...neyse ege üniversitesi şenliğine herkesi bekliyoruz ekmek arası sucuk ve sucuk arası dh gibi birşeyler de olacak tabii

ps: "devrim" yazısı hala duruyordur umarım futbol stadının tribünlerinde

@neco


Neco abi oraya kimse 50-60 km yapmak için gitmeyecek ki.. Orda organize olmanın maksatı normalde sen nasıl arkadaşlarınla kendi aranda toplanıpta bir organizasyon yapıyorsan aynısı olucak..

Ayrıca İzmirdeki arkadaşlarımız çok yetenekliler maşallah onlarda mesela kendi aralarında DH günleri güzenliyorlar ve gerek kendilerine karşı olsun gerek bir birlerine karşı olsun yarışıyorlar.. Aynı hesap yani..
Bizim ki bir ön ayak olma çabası kesinlikle federasyona veya başka bir kuruma kuruluşa karşı yapılan bir şey değil.. Bu ülkede neden herşey federasyona bağlı olmak zorunda neden amatörce bir şeyler yapılamıyor ?
Geçen sene ODTÜ'de downtown yarışı yapıldı resmi değildi ama yarış gayette başarılı şekilde düzenlendi.. Çoğu arkadaş hardtail xc bisikletleriyle girdiler hatta ilk 2 arkadaşlarım ve ikiside xc bisikletleriyle yarıştılar.. Benimm demek istediğim bu amatörce de olsa bir yerden başlanılmalı..


Birde ODTÜ'deki devrim yazısı hala duruyor ve birinden duymuştum galiba kimya öğrencileri farklı bir formül kullanarak icat ettikleri boya ile yazmışlar o yazıyı dolayısıyla yıllardır çıkmadan bozulmadan kalabilmiş..

@d.berkay
izmirde her pazar dh freeride günüdür yağmur sıcak soğuk gibi etkenler önemli değil 3 yada 20 kişi olabiliriz ama her pazar aynı yerde rampalardan atlanıyor sucuk yeniliyor sağlam teknik inişler yada toprak yoldan çok hızlı inişler yapılıyor herkesi bekleriz... öyle yada böyle bir aktivite yapılmak istedikten sonra kimse yada herhangi bir kuruluş tabii ki engel olmaz. ha benim taktığım noktaların başında sağlam yarışçıyız dh uzmanıyız tadında konuya balıklama dalanlar ve güvenlik ve ilk yardım ve maddi destek gibi önemli konuları boş geçenler vardı...neyse.
izmirdeki dh-freeride parkuru şehir merkezinin bisikletle 15dk uzağında hatta en yakın hastane araçla sanırım 5-6 dk mesafede o yüzden sanırım hiçbirimizin bir korkusu yok ege üniversitesi şenliklerine gelirseniz zaten 1-2 günümüz da bu parkurda geçecektir.sizinde kendi aranızda etkinlikleriniz oluyordur kimbilir belki bir gün trene atlar ziyarete geliriz izmirden.

99 yılında tırmanma duvarı kurmuştuk stadın oraya türkiyede ilk yapay kaya tırmanışı turnesi idi o zaman görmüştüm "devrim" yazını ve hikayesini anlatmışlardı

Konu kişisel sataşmalara kaydığı sürece tartıştığınız, savunduğunuz hiçbirşey çözüme ulaşmayacaktır. Neden belli bir seviyede, birlikte hareket etmeyi denemiyoruz? Ulaşmak istediğiniz nokta aynıysa eğer daha profesyonel düşünmenizi ve hareket etmenizi tavsiye ederim.
Saygılar...

Karşılıklı sataşmaların ısrarla küfürleşmelere varması nedeniyle konu (üzülerek) kapatılmıştır, konular ancak anlayışla, karşılıklı saygıyla konuşabildiğimiz sürece açık kalabilecektir.