Scudo Sports

Havlu attılar

Spor da tıpkı tıp ve teknoloji gibi sürekli gelişiyor,yenileniyor,hiç durmuyor.
Bisiklet sporunda da antrenman,beslenme teknikleri,ekipmanlar,sporcuların psikolojik-mental eşikleri,bedensel dayanıklılıkları,rejenerasyon süreleri de buna bağlı olarak değişiyor,gelişiyor.
Biz ne yapıyoruz peki? Sürekli yerimizde sayıyoruz.
Milli futbol takımının Avrupa futbol şampiyonasında oynadığı 3 maç ve Galatasaray'ın son PSV maçı çağın dışında kalıp gelişememeye ne kadar örnekse,iki sporcumuzun dünkü yarışta zaman limiti dışında kalarak yarışı tamamlayamamaları da o kadar örnektir.
Ben çocuklara zerre kadar kızmadım,çocuklar kendilerine ne veriliyorsa yarışta da bize o sonuçları veriyorlar,başka ne yapsınlar?

Erciyeste kamp yaparak, fasülye yiyerek,2-3 tane yurt içi amatör yarış koşarak olimpiyata giden adam ,Fransa bisiklet turunda 21 günün her günü ortalama 45-50 km.hızlarla cayır cayır yarışan ve çoğu zaman etap kazanan adamla aynı sürelerde bitirirse orada bir gariplik var demektir zaten.
 
Scudo
Aktivist olmak, bir siyasi görüşe veya duruşa sahip olmak kötü bir şey değildir. Toplumda kabullenirliği olan insanlar ona yön vermeye de çalışırlar ve bu da iyi bir şeydir. Yoksa siyaset bir meslek grubu haline gelir.

Ama tercihlerin sonuçları olur. Derler ya her tercih bir vazgeçiştir, doğru. Neyi önceliklendirdiğinize bağlı. Bununla birlikte sonuçlarını da kabul etmek lazım.

Diğer taraftan benim hatırladığım Ahmet’in o takıma girmesi de o takım açısından siyasi bir tercihti. Daha doğrusu kendisi öyle olduğunu öğrendiğini, sportif başarısı yüzünden olmadığını anladığını ve bu yüzden takımdan ayrıldığını açıklamıştı. Eğer bu açıklama gerçekse zaten o takımda devam edip etmemesinin başarısı üzerinde etkisi olup olmadığını bilemeyiz.

O kişi bu kişiye kızmak pek bir şey değiştirmiyor arkadaşlar. İstediğiniz sonuçları alabileceğiniz kişiler yaratan sistemler kurmak, o sistemlere destek vermek ve sadece neticeye değil haticeye de bakmak değiştirebiliyor. Onun da garantisi yok tabi, ama şansı daha yüksek.

Hatırladığım kadarıyla değil net bilgi ile söyleyeyim. Ahmet'in İsrail takımına transferi baştan aşağıya siyaset ile ilgilidir. İsrail takımı Ahmet'i sportif başarısı için değil Müslüman bir ülkenin ulusal şampiyonu olduğu için almak istedi. Politik propaganda amaçlı olarak kullanacaklardı. Sözleşme iptali kararı Ahmet'in kariyerinde verdiği en doğru karar olmuştur.

Ayrıca Ahmet ya da başka bir Türk bisikletçi bugün ben İsrail takımında yarışmak istiyorum diye takıma mail atsın yarın sözleşmesi dâhil her şeyi halledip ilk uçakla Hayfa havalimanına aldırırlar bizim çocuğu. Evini arabasını bile bir gecede düzerler, hatta kendisinden sorumlu olacak Mossad ajanını bile bir gecede tespit edip planlamasını yapıp uygulamaya geçerler.
 
Hatırladığım kadarıyla değil net bilgi ile söyleyeyim. Ahmet'in İsrail takımına transferi baştan aşağıya siyaset ile ilgilidir. İsrail takımı Ahmet'i sportif başarısı için değil Müslüman bir ülkenin ulusal şampiyonu olduğu için almak istedi. Politik propaganda amaçlı olarak kullanacaklardı. Sözleşme iptali kararı Ahmet'in kariyerinde verdiği en doğru karar olmuştur.

Ayrıca Ahmet ya da başka bir Türk bisikletçi bugün ben İsrail takımında yarışmak istiyorum diye takıma mail atsın yarın sözleşmesi dâhil her şeyi halledip ilk uçakla Hayfa havalimanına aldırırlar bizim çocuğu. Evini arabasını bile bir gecede düzerler, hatta kendisinden sorumlu olacak Mossad ajanını bile bir gecede tespit edip planlamasını yapıp uygulamaya geçerler.
Ahmet İsrail takımındayken takım kıta takımıydı,2017 de profesyonel kıta takımı oldular,2021 de ise UCI World Tour takımı klasmanına yükseldiler. Şu andan sonra üzerine bir 2-3 milyon dolar da versek Ahmet'i o takıma almazlar. Hele de olimpiyatlarda zaman limiti dışında kalan adamı hiç almazlar.
Ahmet'in şu andaki takımı da kıta takımı,ülkemizde pro.continental veya World Tour takımında yarışabilecek kapasitede bir sporcu mevcut değil.
 
Federasyon yarış takvimine bakın ne kadar az yarışlar var.İstanbul da dahi 1 yol bir mtb yarışı var bir sene içinde? Sporcunun devamlı yarışlara girmesi lazım her ne kadar antreman yapsa da yurtiçi yurtdışı turlara yarışlara katılıp kendisini yetiştirmesi lazım tabii antrenör çalıştırması da önemli sene 2021 federasyonun haline bakın yani 1973-1975 senelerinde istanbul da yarış sezonunda ataköy,yeşilköy,de her hafta sonu cumartesi pazar yarışlar yapılırdı ve katılım ciddi bir şekilde yüksek idi yıldızlar gençler büyükler yarışırlardı buradan erol efendiye soruyorum bahsettiğim eski senelerde kendisi bisikletle yarışır iken federasyonun ne kadar iyi sporcular yetiştirdiğini görmedi mi acaba? yabancılar türkiye de kupa alamıyordu Balkan şampiyonası,Marmara turları Türkiye Turları cumhurbaşkanlığı ve bir çok yarışta sporcularımız o günün şartlarında bir çok kupayı ülkemize getirdiler. Erol amca sen federasyon başkanı oldun hangi kupaları hangi Türk sporcularla kazandın ?Yahu senelerdir cumhurbaşkanlığı turlarında bir etap kazandırdın mı? bir etap birincisi olamadık sayende ama cumhurbaşkanlığı turlarında lüks otellerde bisikletle ilgisi alakası olmayan kişileri ağırlattın yedirdin içirdin başkan seçildiğinde hemen masterların harcırahlarını kestin senin bir faydan yok yandaşlarınla istifa et git ve kimsenin istifasını isteme hata senin bisiklet sporu nefes alsın eğer bu yazıyı okuyor isen sen başkan olduğunda faceden arkadaş idik fakat iktidar partisi hakkında görüşlerimi beğenmediğin için beni arkadaşlıktan attın diyeceğim senin ne renk olduğunu anladım.
 
Bence sporculara fazla yükleniliyor. Sonuçta cidden iki isim de Türkiye için hak ederek, puan toplayarak kazandı. Yıllardır alternatif sporlara bakış açısı ülkede hiç değişmedi. Varsa yoksa futbol biraz da basketbol ile ancak ömrünün sonuna kadar geçinecek parayı kazanıyorsun.

Sorun altyapıda. Beslenme mevzusunu Akra Fondoya katılırken, Torku'nun takım aracında hazırlanan gıdalardan görmüştüm. O zamanlar dandik fondoya hazırlanan biz cidden uci 2.1 kategorisindeki Tour of Antalya'ya katılan Torku ekibinden daha iyi besleniyorduk.

Bilimsel olarak olaya yaklaşan beslenme uzmanı, antrenör, analizcisi yok bu adamların. Olsa zaten bu adamların hepsi powermetre kullanırdı. Hal böyle olunca Tavşanlı Linyitspor vs. Real Madrid gibi karşılaşma oluyor.

Bu adamların aldığı ücretler, Torku dağılırken gündeme geldi. Asgari ücrete yakın rakamlardı. Yani muhteşem yetenekli birini bulsan bile, adamın biraz aklı çalışıyorsa, bu spordan geleceğe dair kaygıları olduğundan vazgeçiyor.

Hepimiz aşağı yukarı sahibinden'de vs. bu adamların ekipmanlarını sattığına şahit olmuşuzdur. Yani adamlar bırakın ilerisini; aktif spordayken bile adam gibi para kazanamıyorlar.

Büyük turları izlerken spikerler, sporcuların idman rotalarına göre Fransa, İtalya vs gibi konumlarda evleri olduğundan ve turlara o bölgelerde hazırlandığından bahsediyor. Aradaki farkı anlatmaya gerek bile yok.

Alternatif sporların hepsinde bu kısır döngü oluşmuş durumda. Federasyon ve takımların adam gibi bütçe ayırıp, bu adamlara ömür boyunca bir daha sıkıntı çekmeyeceği ve gerekli bilimsel olanakları sunmadığı sürece de bu böyle devam eder. Altyapıdan world class sporcu çıkmaz.
 
Son düzenleme:
Tzortzakis kaçışa da girmiş galiba.
Yalnız bu adam sprinter ama anladığım kadarıyla zamana karşısı da kötü değilmiş. Bilirsin bir sprinterin zamana karşı da iyi iş çıkartması çok çok zordur. Benim bildiğim hem sprinter olup hem rouleur vasıflı Edvald Boass Hagen var. Bu Yunanlı da Edvald Boass Hagen gibi galiba.
Şimdi bizim Ahmet Örken de hem sprinter hem rouleur yersek. Bundan dolayı teorik olarak O Yunan sporcu gidebildiyse Ahmet de gidebilmeliydi
Katılımcılar arasında zaten sprinter yok
Campanearts gibi saf rouleurler yok

Sadece iyi yokuşçular ve yokuş çıkabilen zamana karşısı iyi olanlar var.
Ben oyumu yine de bizimkiler yarışa uygun değildi diyorum.:)
Yunanlı da pek uygun değilmiş ama en azından kaçış yaparak rouleur vasıflarını göstermiş.
Yol bisikletinde "saf" sprinter zaten yok. Tüm yol bisikletçileri biraz rouleur olmak zorunda. "saf rouleur" dediğiniz Campanaerts, zamana karşının en saf hali olan saat rekorunun sahibi mesela...

Tzortzakis (Corcakis diye okunuyor sanırım) de enteresan bir bisikletçi, sprinter gibi duruyor ama 4 defa zamana karşı ulusal şampiyonu olmuş. Sonuç olarak yokuşçu dışında her şey olduğu belli... Dediğiniz gibi son 50 km'ye kadar kaçış grubundaydı, strava kaydını aşağıya bırakıyorum. Kendisi Hanya'lıymış bu arada. Hanya'yı, Konya'yı bir kez daha görmüş olduk...

(link)
 
@Murat B. Hanya, Kandiya gibi yakın tarih içinde en çok Türk nüfusu barındıran Girit kentleridir..
Anne annemler de o bölgeden mübadele yıllarında gelmişler.
Corcakis bir kaç göbek öncesinden akrabam olabilir.. :)
 
Bu işte de ben Dış güçler, iç mihraklar, cuntacılar, üst akıl, cehape zihniyeti, kumpas, amerikanın oyunu, çapulcu kokusu alıyorum ama? 🤪 Dur bakalım..
 
Son düzenleme:
Ahmet Örken açıklama yapmış. Bence de kendisine fazla yükleniyorlar.

270242 dosyayı görüntüle
%8'lik eğimi 32-33 ile çıkıyorlarmış, Ahmet ve Onur sonuna kadar mücadele etmiş. Yalancıya kötü şeyler yapmadıkları için böyle açıklamalar duyuyoruz/okuyoruz...
Söz konusu yokuş şu:
(link)
Ortalama eğimi %6 olan yokuşu peleton 24,5 ortalama ile 37 dakikada; kaçış grubu da 20,3 ortalama ile 44 buçuk dakikada çıkmış. 18,5 ortalama ile 49 dakikada çıksalar, 12 dakika fark yiyip yarış dışı kalmayacaklar. Bu forumda, Fuji'nin iki katı uzunluğundaki Uludağ tırmanışını daha yüksek ortalama ile bitiren adam var.

Olimpiyatların resmi sayfasındaki sonuçlar beni yanıltmıyorsa, süpürge aracının ilk topladığı sporcu Azeri Asadov, ikinci Çinli Wang, üçüncü ve dördüncü bizim sporcularımız. Keşke Örken ve Balkan strava kayıtlarını yayınlasa da verdikleri mücadeleyi görsek...
 
%8'lik eğimi 32-33 ile çıkıyorlarmış, Ahmet ve Onur sonuna kadar mücadele etmiş. Yalancıya kötü şeyler yapmadıkları için böyle açıklamalar duyuyoruz/okuyoruz...
Söz konusu yokuş şu:
(link)
Ortalama eğimi %6 olan yokuşu peleton 24,5 ortalama ile 37 dakikada; kaçış grubu da 20,3 ortalama ile 44 buçuk dakikada çıkmış. 18,5 ortalama ile 49 dakikada çıksalar, 12 dakika fark yiyip yarış dışı kalmayacaklar. Bu forumda, Fuji'nin iki katı uzunluğundaki Uludağ tırmanışını daha yüksek ortalama ile bitiren adam var.

Olimpiyatların resmi sayfasındaki sonuçlar beni yanıltmıyorsa, süpürge aracının ilk topladığı sporcu Azeri Asadov, ikinci Çinli Wang, üçüncü ve dördüncü bizim sporcularımız. Keşke Örken ve Balkan strava kayıtlarını yayınlasa da verdikleri mücadeleyi görsek...
İyi de, dediğiniz yokuş 130.km'de başlıyor. Yarıştan kopmalar bu yokuştan önce başladı. Kaçış grubu farkı çok açınca, peletonun check pointten zaman limitinde geçmesi gerekliydi. O yüzden tempoyu inanılmaz arttırıyorlar... Bizimkiler de tempoya uyamayıp kopunca check pointte zaman limitine takılıp kalıyorlar...
Fatih'in açıklamasında dediği gibi, bizim sporcuları yurtdışındaki yarışlara göndermezsen, bu tempolara alıştıramazsan nasıl yakalasınlar o adamları?

Kendi aranda yarıştıkça yapabileceğin max. tempo işte bu kadar oluyor.
 
Derece yapan isimlere, onların kariyerlerine, olanaklarına ve gelirlerine Google aracılığı ile bir baktım sonra da bizim sporcularınkine. Sonra çok da yüklenmemek gerektiğine karar verdim.
 
Son düzenleme:
ayrıca, bu yarışı bitiremeyen (kaza veya zaman limitine takılan) bazı bisikletçiler;

Greg Van Avermaet - AG2R Citroën Team
Attila Valter - Groupama - FDJ
Juraj Sagan - BORA - hansgrohe
Kasper Asgreen » Deceuninck - Quick Step
Zdeněk Štybar » Deceuninck - Quick Step
Rémi Cavagna» Deceuninck - Quick Step
Dmitriy Gruzdev » Astana - Premier Tech
Ilnur Zakarin » Gazprom - RusVelo
Tao Geoghegan Hart » INEOS Grenadiers
Christopher Juul-Jensen » Team BikeExchange

Le tour, Giro koşan sporcuların dahi zaman limitine takılıp bitiremediği yarışta, avrupaya gönderilmeyen, arkasında ne bir takım ne bir federasyon olan sporculara bu kadar yüklenilmesi doğru değil...

Sizin mantığınıza göre, Deceuninck - Quick Step dükkanı kapatıp gitsin.... baksanıza, 3 sporcusu yarışı bile bitirememiş...
 
Siayey efbiay kgb mossad Amerikan başkanı dahil herkesi devreye sokup olayın iç yüzünü öğrendim.
Yunanlı bisikletçi Tzortakis denen şerefsiz yarıştan önceki gece bolbol pastırmalı kurufasulye yemiş. Yarış sırasında sporcularımızın önüne geçip
patır kütür patlamalı salmış..
Sporcularımız bu suretle imha edilmişler.
Bisiklet federasyonumuz olimpiyat komitesi nezdinde olayı
sirtaki oynayıp pilaki yiyerek protesto edecekmiş.
Endişeye mahal yok.
Sükunet içinde dağılın..
 
İyi de, dediğiniz yokuş 130.km'de başlıyor. Yarıştan kopmalar bu yokuştan önce başladı. Kaçış grubu farkı çok açınca, peletonun check pointten zaman limitinde geçmesi gerekliydi. O yüzden tempoyu inanılmaz arttırıyorlar... Bizimkiler de tempoya uyamayıp kopunca check pointte zaman limitine takılıp kalıyorlar...
Fatih'in açıklamasında dediği gibi, bizim sporcuları yurtdışındaki yarışlara göndermezsen, bu tempolara alıştıramazsan nasıl yakalasınlar o adamları?

Kendi aranda yarıştıkça yapabileceğin max. tempo işte bu kadar oluyor.
110. km'de değil, 110km kala yarış dışı kaldılar şeklinde anladım ben. Sadece 110km gittilerse durum daha kötü demek, baştaki 9km'lik neutral bölüm dahil mi acaba buna?

"peletonun check pointten zaman limitinde geçmesi" söz konusu değil; kurallara göre peletonun 12 dakika gerisinde kalan sporcular beslenme noktalarında veya süpürge aracındaki komiserin kararına göre yarışı bırakmak zorunda. 4-5 dakikada çıkılan Kagosaka geçitinde 12 dakika geride kalmış olmaları mümkün olmayacağına göre, kaçış grubunun farkı açtığı bölümde geride kaldılar.

ayrıca, bu yarışı bitiremeyen (kaza veya zaman limitine takılan) bazı bisikletçiler;

Greg Van Avermaet - AG2R Citroën Team
Attila Valter - Groupama - FDJ
Juraj Sagan - BORA - hansgrohe
Kasper Asgreen » Deceuninck - Quick Step
Zdeněk Štybar » Deceuninck - Quick Step
Rémi Cavagna» Deceuninck - Quick Step
Dmitriy Gruzdev » Astana - Premier Tech
Ilnur Zakarin » Gazprom - RusVelo
Tao Geoghegan Hart » INEOS Grenadiers
Christopher Juul-Jensen » Team BikeExchange

Le tour, Giro koşan sporcuların dahi zaman limitine takılıp bitiremediği yarışta, avrupaya gönderilmeyen, arkasında ne bir takım ne bir federasyon olan sporculara bu kadar yüklenilmesi doğru değil...

Sizin mantığınıza göre, Deceuninck - Quick Step dükkanı kapatıp gitsin.... baksanıza, 3 sporcusu yarışı bile bitirememiş...
Bu sporcular arasında hiç varlık gösteremeden ilk ciddi yokuşta bırakan var mı? Benim derdim alınan sonuç ile değil, umursamazlık ve beceriksizlik ile. Greg Van Avermaet son şampiyon olmasına rağmen Fuji tırmanışında takımı için peletonu çekiyordu mesela, Örken ve Balkan'ın hangi gayretini gördük?
 
Geri