Haliç'te Farkındalık Turu - 16 Şubat Pazar - 13:00

Tur oldukça iyiydi. Organizasyonu dört dörtlük yürüttü arkadaşlar sağolsun. Polislerle irtibat kurup gerektiği yerde yolu kapattırdılar. Teşekkürler her şey için.

@Engin Ertekin

Hocam emeğinize sağlık...

Turla ilgili görüntü var mı? Medya ilgi gösterdi mi? Konu toplumda gerçekten farkındalık yaratabilecek mi?

Hepsine olumlu cevap olduğunu ümit ediyorum.

Etkinlik için herkesin güzel duygularını ben de paylaşıyorum. Fakat burada yapıcı bir eleştiride bulunmak da istiyorum.

* Kırmızıda bir-iki kişi duruyor, geri kalan tüm grup geçiyordu. Bir defasında kırmızıda duran bir otonun sağında ben de durunca arkamdaki bisikletliye geçecek yer kalmadı, bana devam etmemi söyledi. Ben de bisikleti biraz yana yatırıp geçebileceği kadar yer açtım ve "buyrun siz geçin" dedim. Anladı ve arkamda bekledi. Oysa "Kurallara Uyalım" pankartı taşıyorduk biz.

* Çift bant yolda sağ bandı komple işgal edip araç trafiğini tek banda indirmemize rağmen, soldaki banda taşan bisikletliler oldu ve bir çok defa araçların uyarı için korna çaldığına şahit oldum. Her defasında da malesef korna çalan araç haklı idi.

* Agresif bir sürüş psikolojisi gözlemledim yer yer. Bir defasında orta yaşlı bir adam, yanında eşi ve tahmini 4 ve 6 yaşlarında iki çocuğuyla yoldan karşıya geçmek için bekliyordu. Konvoy çok uzun olduğundan artık bekleyemedi, gülümseyen ve rica eden bir ifadeyle parmağını kaldırarak "1 dk" işareti yaptı. Karşılık olarak bazı arkadaşlarımız zile asılarak hiç yavaşlamadan adamı sıyırma geçtiler. Rahatsız edici derecede agresif bir manzaraydı. Buna benzer diğer davranışlar da gözlemledim (çoğunlukla araçlara karşı, az miktarda da yayalara karşı). Biz sempati çekmeye çalışıyoruz. Saygısız tutum ile bunu başaramayız. Oysa "Bisiklete Saygı" pankartı taşıyorduk biz.

* Bir defasında (sağ bandı kapattığımız için) belediye otobüsü sol banttan sağdaki durağa girmeye çalışıyordu. Konvoyun sonu gelmek bilmiyordu ve kimse otobüse yol vermiyordu. Otobüs iyice yavaşladı ve nihayet sol bantta durmak zorunda kaldı. Arkadaki trafik felç oldu tabi. Ben otobüsün arkasına yaklaştığımda "arkadaşlar otobüse yol verelim" dedim, birkaç kişi daha geçti, diğerleri durarak otobüsün durağa yanaşmasına izin verdik. Otobüsü solundan geçerken şöför pencereden başını uzattı, "Yolu paylaşın, paylaşın!" dedi. Oysa "Yolları Paylaşalım" pankartını taşıyan bizdik. Utancımdan ne diyeceğimi şaşırdım ve teşekkür ettim adama.

* Gerçekten tek sıra olunması gereken kritik yerlerde (çift sıranın hiç bir şekilde tolere edilemeyeceği yerlerde) üç sıra olduk.

* Ve saire...

Benim naçizane tavsiyem şudur.

Bisiklet imajını yükseltmeye yönelik etkinliklerde, kuru kalabalık yerine seçilmiş sürücülerden grup oluşturulabilir. Çünkü kuru kalabalık bisiklet imajını yükseltmiyor, alçaltıyor malesef. Öte yandan, kuru kalabalık ile yapılan etkinlikler daha dürüstçe ve daha etik bence - camianın gerçek yüzünü yansıtıyor zira.

@Abdullah.R

Bunlara ben de sahit oldum. Trafik tikandi, bir iki kisi kaldirima cikti, ben durdum ve kaldirimi engelledim. Arkamdan bir arkadas, hadi hadi seklinde seslendi. Kaldirim yaya yolu, zaten kucuk bir kaldirim. Madem trafikte biz de variz, kurallarada uyulmasi gerekiyor. Trafik durunca kaldirima gecip sonra araclardan yol istemek ne kadar adil.

Bir şey daha.

İmaj yükseltme turlarında çok neşeli ve eğlenceli bir atmosfer oluşturmak ve bunu çevreye yaymaktan yanayım. Mesela bol serpantin ve balon kullanabiliriz. Bisikletler üzerinde uçuşan serpantin ve balonlar hem bize hem çevreye pozitif enerji yayacaktır.

Ayrıca imaj turlarında slogan atılmamalı bence. Negatif ve agresif bir hava oluşturuyor ve çevreye bu imajı yayıyor. Belki de biz slogan atmayı bilmiyoruz veya belki de benim algımda bir bozukluk var. Bana sorarsanız, slogan atarken hakeme küfreden taraftar veya Marie Antoinette'ten ekmek isteyen kızgın köylüler gibi değil de, bir eğlencede arkadaşını gaza getirmek için gülerek tempo tutan neşeli insanlar gibi davranmak gerekir. Agresif ton insanları gard almaya iter ve attığınız sloganı ya duymazlar veya negatif algılarlar. Neşeli ton ise insanları kazanır.

Katılımcı bayan ve çocuk sayısının artması da genel atmosferin yumuşak, neşeli olması ve etrafa pozitif enerji yayılması açısından mühim bence. Turda bebek taşıyıcı trailer içinde 1-2 yaşında çocuğunu getirmiş bir arkadaşımız vardı. Çocuğunun başında kask da vardı. Mükemmel bir imaj, mükemmel bir mesaj. Kendisini tanımasam da buradan tebrik ediyorum.

Neşeli müzik yayını da iyi fikir olabilir. Beylikdüzü Bisiklet Grubundan Telat Altıgöz'e özel teşekkürlerimi iletiyorum buradan. Maria Marquez / Canto del Pilon ("iooo, iooo" ) açık yayını sayesinde güle eğlene gittik. Tavsiye ederim, çok iyi oluyor.

@Abdullah.R
Merhaba;
Romörkü çeken kişi bendim. Ömerimiz 3,5 yaşında
yaklaşık 1 sene önce bebek koltuğu aldım ona. Bisikletin arkasında seyahat etmeyi çok seviyor. Romörkü de 2-3 hafta önce aldım.
Amacım bisikletle ve hatta bu şekilde romörk ile Istanbulun trafiğinde (tercihim guvenli bisiklet yollarında) ulaşımın sağlanabileceginiz insanlara göstermek.
Ömerimiz ile olan videolarımız aşağıdaki linkde mevcut. Bu tur ile ilgili de bir video hazırlayacagım, en kısa sürede
(link)
Etkinliğe gösterdiğiniz destek için teşekkürler. Hep beraber bisikleti daha guzel yerlere taşıyacagız...

@Abdullah.R

Bu yaptığınız eleştirilerde çok haklısınız. ama 150 kişilik bir gurubu kontrol etmek gerçekten çok zor. Nasıl araç kullanlar içinde dikkatsiz kullannlar tehlikeli hareketler yapanlar var ise bisiklet kullananlar arasında da var. sonuçta her ikisi de insan.
Mümkün oldugunca sürüş esnasında trafiği tehlikeye sokmayacak şekilde grubu götürmeye çalışıyoruz. Her etkinliğimizde öndeki ve arkadakı grubu telsiz ile takip ediyoruz. Mesafenin açılmasını önlüyoruz. Musait yerlerde durup grubun tamamlanmasını bekliyoruz.
Otobuslere mumkun oldugunca yol verilmesinden yana bir kişiyim ama arkadaşlar otobuse yol vermeyip grubundan kopmak istemiyorlar. Bu gibi durumları bir sonraki etkinliklerde sürüş başlamadan önce belirtebiliriz.
Kırmızı ışıkda da durunca gruptan kopacagım endişesi mevcut.
Arkadaki arkadaş ambulan geliyor diye ön tarafa bilgi verdi ben de yakınımdaki uyardım herkes tek şerit oldu. Lakin ambulans bize gelmeden döndü. ama gruptaki insanlar uyarılara kulak asıyor.

Amacımız katılımcıların guvenliğini mumkun oldugunca saglamak ama öncelikle herkes kendi guvenliğinden sorumludur. Çevrenizde bu guvenliği tehlikeye sokan insanları sizlerde uygun bir dille uyarabilirsiniz. Bunda bir sıkıntı olmamalı. Sonuçta grupta gorevli arkadaşlar her an her şeyi göremiyorlar.

Her türlü eleştiriniz için teşekkür ederim. Her daim bu eleştirileri bekliyoruz. sonuçta hepimizin amacı ortak: Daha guvenli bisikletli ulasım!

@Serkan KarakayaSerkan bey her şeyden önce Ömer'in yaşında bu denli yanıldığım için özür dilerim. 5 yaş altı nedense ya aşırı yüksek veya aşırı düşük yaş tahmini yapıyorum. Anormallik Ömer'de değil, bende inanın.

Bir de, eleştirimin yanlış yere gitmemesini dilerim. Böyle büyük bir grubu üstelik dağda bayırda değil, İstanbul'un riskli bölgelerinden birinde kazasız belasız idare edebilmek gerçekten büyük başarı ve bu açıdan organizasyonu tebrik ediyorum. Yazdıklarımın organizasyona dokunan kısmı sadece katılımcı seçimi ile ilgili kısım idi. Bir de ikinci mesajımdaki pozitif ambians oluşturmayla ilgili tedbirler.

Bu arada, gruptan kopma endişesi kuralları ihlal etmeye veya trafikle karşılıklı ahengi bozmaya mazeret olmamalı. Zaten arkada artçımız var. En kötü ihtimalle öncü bekleme yapar, grup gecikir, ama arkada kalan yine kopmaz. Dolayısıyla kimsenin kopma endişesi duymasına lüzum yok bence.

Kırmızıda durmak, sol banda taşmamak, trafiğe ve insanlara kibar ve saygılı davranmak, trafikle uyum içinde olmak, öndeki bisikleti tehlikeye atmamak, trafikte hak ihlal etmemek vb. bunlar eğitimle ilgili şeyler. Son tahlilde iş bireysel olarak her sürücünün kendisinde bitiyor. Herkes kendi bisikletinin kaptanı, herkes kendi sürüşünden ve davranışından sorumlu. Organizasyonun yapabilecekleri (ve sorumlulukları) çok sınırlı bu konuda.

Ancak katılımcı seçimi, pozitif ambiansa yardımcı tasarımlar, kuralsızlığa daha toleranslı güzergah tesbiti, vb. gibi bazı yan tedbirlerle daha istenilene yakın bir etki elde edilebilir diye düşünüyorum.

Bisikletin ülkemizde gereken yerini alması için yalnızca devletten girişim beklemek yerine kendimizin ilk adımları atmamız gerektiğini bu ve bunun gibi turlar gösterecek ve hem biz hem toplum giderek bilinçlenecektir.
Önayak olan ve olacaklara gelecek kuşaklar adına da teşekkür etmek isterim.
Bu vesile ile bisiklet konusunda Dünya'ya örnek olan hollandalılar hakkındaki bu videoyu tekrar tekrar izlemekte yarar var.

@Abdullah.R

Merhaba;
bende küçük çocuk yaşları konusunda çok yanılırım, gerçi genel olarak insan yaşı tahmin etmekde pekde becerikli değilimdir

Yaptıgınız bütün eleştiriler gerçekten çok yapıcı. Bisikletil ulaşım Platformu 2014 senesinin ilk günlerinde oluşmuş bir yapılanmadır. Bu daha 2. etkinliğimizdi. hem İstanbulda gidilecek çok yol var hemi de etkinlikleri daha iyi yapmak adına gidilecek çok yolumuz var. Hep beraber halledeceğiz.


Bu arada dün yüklediğim video yu burda sizlerle de paylaşayım.
Ömerin romörku vapura nasıl bindi? Cevabı video da

[video=youtube_share;j4syRu9iFTs]http://youtu.be/j4syRu9iFTs[/video]