Ben tekstil sektöründeki firmalara tedarik sağlayan bir firmada kalite bölümünde çalıştığım için müşterilerle çok sık temas kuruyorum. O yüzden en azından İstanbul'daki tekstil firmaları için maalesef bu asgari ücret dolandırıcılıkları durumun hala bir "genel uygulama" olduğunu söyleyebilirim. Kurumsallarda tabi durum çok daha iyi ama pek fena sayılmayacak ve bahsettiğin gibi %90'dan yüksek bir oranda ihracat yapan bir firmanın CFO'sundan "Yav dolar artıyo işte ne güzel, işçiye de aynı artışı yapacaksak ne anladım ki ben bu işten, biz nasıl para kazanacağız?" cümlesini bizzat kendim duydum.
Maalesef, maalesef diyorum kriz ortamını fırsat ortamı olarak görmekle şark kurnazlığı arasında ince bir çizgi var ve sermayeyi elinde tutanların çok büyük çoğunluğu şark kurnazlığı tarafında kalmayı ve anlayamadığım şekilde bununla övünmeyi tercih ediyor.
Bir de şöyle bir furya başladı şimdi yeni yeni, vardiyalarda çalışan personel eskiden de ara ara geçici süreler için sürekli akşam veya gece vardiyasında çalışma talebi olurdu kişisel sebeplerini öne sürerek ama bu aralar bu taleple gelen personel sayısı çok arttı. Ya gerçekten tesadüfi bir durum yaşıyorum şu an ya da muhtemelen insanlar sigortalı çalıştıkları işte 1 vardiya, kaçak köçek başka işlerde de ayrı 1 vardiya çalışmanın yollarını arıyor..
Yazacak tartışacak çok şey var daha da, neyse. Şuraya iki dakika karbon - alüminyum kadro kapışması izleyelim de günümüz şenlensin diye geliyoruz onda da EYT'dir enflasyondur milletin canını sıkmayayım daha