Scudo Sports

Eskişehir-Sarıcakaya-Mihalgazi-Eskişehir

Anonim

Silinmiş hesap
Kayıt
27 Nisan 2005
Mesaj
0
Tepki
1
22 Mayıs tarihi için planladığım tur yağmur yüzünden kalmıştı. Bu hafta, 29 Mayıs’ta, hava güzel olunca hemen çıkayım dedim.

Sabahın erken saatlerinde ara ara uyandım. İki düşünce kafamda gelip gidiyor; bir yanda rahat sıcacık yatakta miskinlik, öte yanda bisiklet tepesinde akşama kadar pedal çevirmek… Miskinlik – pedal çevirmek… Tabii ki yanıt pedal çevirmek oldu ve kısa bir kahvaltı ardından saat 08.30 gibi evden çıktım. Çevre yolundan Sarıcakaya istikametine saptım.





Görüldüğü üzere sabah mahmurluğunu henüz atamamışım üzerimden. Daha Sarıcakaya yoluna ayrılır ayrılmaz tırmanışa başladım.


Biraz gittikten sonra gördüğüm ilk çeşmeye girdim ve mataradaki suyu sonuna kadar içtikten sonra tazeledim. Çıkmadan kendimi de çektim. :rolleyes:



İşte tırmanmam gereken yollar…




Bu yolda karşıma çıkan üç kaplumbağadan ilki...


Arkada kalan Eskişehir’e tepeden bakmaya başladım. Derken uzun bir aradan sonra ilk defa tabela gördüm.



Az gittim, uz gittim, tepe tepe kıvrılarak gittim (dere yok ve düz değil). Haritada gördüğüm Hekimdağ Geçidi’ne ulaştım. Saat 10.12




(Aştığım ilk geçit olduğu için fotoğrafı biraz abartmışım galiba… Neyse mazur görün…) :rolleyes:

Biraz tembellikten sonra yola devam ediyorum. Bu noktadan sonra inişe geçiyorum ama şöyle böyle derken 20 km kadar yokuş çıkmış oldum!





Çıktığımdan daha fazla mesafeyi indim diyebilirim. Bir yandan o yokuşların acısını çıkarmanın sevincini yaşıyor, diğer yandan her inişin bir çıkışı vardır sözü aklıma geldiği için keyifsizleşiyordum. Yine de disklerden gelen koku bambaşkaydı! :cool: İnişte 68.8 km’yi gördüm. Daha fazla da olurdu ama yol çok virajlı ve bazı noktalarda kamyonlardan dökülen ince kum vardı. Ayrıca inerken çok ilgimi çeken bir tabela gördüm, üzerinde “Heyecan Mıntıkası” yazıyordu. O hızla durup çekemezdim. Neden öyle bir şey yazmışlar acaba diye düşünürken hızıma ve yola bakınca hak verdim! :in:

Derken ikinci kaplumbağayı da gördüm.


Küplü diye bir beldeye vardım. Girişte harika bir manzarası vardı. Buralar hiç de Eskişehir’e, İç Anadolu’ya ait gibi değil gerçekten…




Yolda çektiğim bazı fotoğraflar…




 
Scudo
(link)

Sarıcakaya’ya girer girmez çok acıktığımı hissettim ve hemen girişte bir pide salonuna daldım. Kamelyasında oturmak istedim rezerveli dediler. Pide istedim fırın yanmıyor şu anda dediler. Meğer kaymakam beyler gelecekmiş ondanmış bu muamele! Neyse dedim kısmet böyleymiş, yoğurtlu soslu köfte yedim ama gayet güzeldi. Köfteyi bitirdikten sonra aklıma o tabağın fotoğrafını çekmediğim geldi! Böylece bize gezilerinde türlü türlü çorbalar, mangallar, sucuklar, etli ekmekler göstererek canımızı çektiren pek sevgili bisikletforum üyelerine misilleme yapma fırsatını kaçırmış oldum! Off! :(

5 km sonra Mihalgazi’ye de varmış oldum. Meydandaki çay bahçesinde içtiğim çay ve maden suyu hararetimi aldı. Tabii ki fotoğraf yine yok! :( (anlaşıldı ki söz konusu yeme içme olunca kendimi kaybediyorum) Saat 13.10 - 65 km
(link)

Mihalgazi’den ayrıldıktan az bir süre sonra beklenen anla karşılaştım; zevkle indiğim yolların geri ödemesi olan tırmanışlar başladı! Hem de faiziyle! Saat 14.23 :boese157:
(link)
(link)

Sık sık mola vermek zorunda kaldım. Molalardan birinde rastgele açtığım müzikten bakın ne çıktı:

Aşk ateştir kavurur, rüzgar onu savurur.
Fazla ileri gitma sonra başına vurur.
Yakana gül takayım, sen sallan ben bakayim,
Battı baluk yan gider anasini satayim anasi…

Ben de bu hareketli şarkının gazıyla battı balık yan gider diyerek asıldım pedallara… :cool:

(link)

Yanlışa şaşmıyanun, engeli aşmıyanun,
Eksiği var güzele yüreği taşmıyanun.
Yakana gül takayım, karşıma geç bakayim,
Battı baluk yan gider anasini satayim anasi…

Birkaç km böyle gittikten sonra pes ediyorum ve bir mola daha veriyorum. :)
(link)

Fotoğraftaki halimden de anlaşıldığı gibi haliyle şarkı da hemen değişiyor tabii:

İnsan olmak yetmez, yetmiyor zaten
Süpermeen Süpermen olmak lazım bazeen!... :rolleyes:

Burada bu şekilde epey oturdum. Sonra yine devam…
Neyse ki su sıkıntısı çekmiyorum. Geçen ay Polatlı tarafına gittiğimde susuzluktan kavrulmuştum. Bu civarda ise neredeyse 10 km de bir çeşme var. Bakın durduğum bu çeşmede ne yazıyor:
(link)

Ne kadar doğru gerçekten… Düşünüp de bu çeşmeleri yaptıranlardan Allah razı olsun.

Derken gezimdeki üçüncü ve son kaplumbağayı da görüyorum. Fotoğrafta büyük gibi duruyor ama daha yavruydu, anca avucumun içi kadar…
(link)
(link)

Çıktığım yokuşlar… Saat 15.42
(link)
(link)
(link)

Bu noktadan sonra artık tırmanış filan kalmadı. Hatta görünüşe göre güzel inişler beni bekliyor! Ama fazla yolum da kalmadı. 85. km’deyim ve Eskişehir’e 15 km kadar mesafe var.
(link)
(link)
(link)

Tam gaz inerken hava aniden bozdu, rüzgar çıktı ve bulutlandı. Rüzgarın çıkması biraz da iyi oldu aslında zira virajlarda fren yapmaktan yine diskler adeta yanıyordu! :boese157:
(link)

Böyle böyle giderken saat 18.40’ı gösterdiğinde Eskişehir’e vardım. :in:
(link)

Eve geldiğimde 103 km geride kalmıştı. Oldukça yorucu olmuştu (tam hesaplamadım ama 40 km filan tırmanışla geçti) ama çok da keyif aldım.

//

(link)

Toplam mesafe : 103 km
Ortalama hız : 18.3 km
Maksimum hız : 68.8 km

//

Zahmet edip okuduğunuz için teşekkürler. Hatam varsa affola…
Hepinize selamlar!
 
Paylaşım için teşekkürler.Çok güzel bir tur yapmışsınız.Resimler için ayrıca teşekkür ederim.Eski anılarım tazelendi. :) Turlarınızın devamını dilerim.Sağlıcakla kalın.
 
Selamlar Serkan kardeşim.O ilk çeşmeden bende çok su içtim.Sarıcakaya yolunda sğlam rampalarvar.Dağküplü ve mayıslar inişi ise sağlam fren ister. Mihalgazide bir havuz yapsaydın serinlerdin.Gezini yürekten kutlaım.Zor etaptır Ama azmin elinden birşey kurtulmaz.Avlakkayayı bilen arkadaşlarla gezmeni tavsiye ederim.MTB cilerin olmazsa olmazıdır.Forumdan veye faceden Bülent Onutkanla temas kurarsan çok güzel bir bisiklet grubuna adım atmış olursun.Bu gezini çok güzel fotolarla zengin hale getirmişzin ayaklarına gönlüne sağlık.:in: :in: :in:
 
Bir türlü gerçekleşemeyen planınızın gerçekleştiğini görmek güzel. Ayağınıza sağlık. Zorlu bir yolu oldukça iyi bir sürede tamamlamışsınız. Paylaştığınız için teşekkürler
 
  • Beğen
Tepkiler: aposentr
Harika bir tur yapmış ve keyifli fotoğraflarla bunu paylaşmışsın. Eline pedalına sağlık. Bizi oralara götürdün sık elden...
 
Aşk ateştir kavurur, rüzgar onu savurur.
Fazla ileri gitma sonra başına vurur.
Yakana gül takayım, sen sallan ben bakayim,
Battı baluk yan gider anasini satayim anasi…

gezinin en güzel anısı bu
 
tebrikler...bizde kuzenle oralara gitmek istiyoruz ama öncesinde baya bi antreman yapmak gerekiyo sanırım..:D
 
@kizak

Muammer Abi merhaba,

Teşekkür ediyorum yorumun için. Bu sayede anılarını canlandırabildiysem ne mutlu... :in:
Gerçekten çok sıkı rampalar vardı. Neyse ki su sıkıntısı çekmedim.
Mihalgazi havuzlarını gördüm ama yalnız olunca içimden girmek gelmedi.
Ayrıca yol boyu farklı patikalar, yol ayrımları dikkatimi çekti. Bir daha yolum o tarafa düşerse oralara gireceğim kesin. :in:

Akçay'a, Edremit'e selamlar!

 
@Serkan Çoban

Serkancım ben teşekkür ederim .:in: :in: :in:
 
@turgut tan

Fazla antrenmanınız yoksa öncelikle başka güzergahları tercih etmekte fayda var.
Ardından bu gibi zorlu parkurları deneyebilirsiniz. :in:
 
Paylaşım için teşekkürler... Gerçkten çok güzel yerler. Rakım düşük olduğu için orada Eskişehire göre baya bi sıcak oluyor... Birdahaki sefere birlikte yol yapmak dilek ve temnnilerimle..
 
Merhaba GÜzel Tur OlmuŞ.ayaklarina SaĞlik.paylaŞim İÇİn TeŞekkÜrler.allaha Emanet Ol.
 
@aposentr

Ben teşekkür ederim ilginiz için. Gerçekten o tarafların İç Anadolu'yla pek ilgisi olmadığını gördüm, zorlu oldu ama güzel yerlerdi. Birlikte çok daha keyifli olacağından eminim. :in:
Görüşmek dileğiyle, sağlıcakla kalın.
 
Geri