Scudo Sports

Enteresan bir tasarım

Şerif Feridun

Forum Bağımlısı
Kayıt
28 Mayıs 2017
Mesaj
778
Tepki
1.100
Yaş
47
Şehir
İzmir
İsim
Şerif Feridun
Bisiklet
Carraro
Amcamız enteresan bir tasarım yapmış. Gerekli mi yoksa iş güzarlık mı? Buyrun tartışmaya.

Petrol kuyularından esinlendi! 61 yaşındaki adam bisikletle yokuş çıkmanın formülünü buldu.
Samsun'da 61 yaşındaki İbrahim Topaloğlu, yokuş çıkmak için bisikletine el pedalı ekleyerek 40 yıllık hayalini gerçekleştirdi. Bisikletine ön tekere bağlı elle çevrilebilen bir sistem ekleyen Topaloğlu, bu sistemle ilerleyen yaşına rağmen zorlanmadan bisiklet kullandığını söyledi. Sistemin krank takımına göre çok daha avantajlı olduğunu belirten Topaloğlu, “At başı prensibi var. Petrol kuyularından petrol çıkarma sistemi. Onları göz önünde bulundurarak bir de insan gücünü insandaki enerjinin bitmeyeceğini düşünerek bunu geliştirdim.

Samsun'da 61 yaşındaki İbrahim Topaloğlu, yokuş çıkmak için bisikletine el pedalı ekleyerek 40 yıllık hayalini gerçekleştirdi. Bisikletine ön tekere bağlı elle çevrilebilen bir sistem ekleyen Topaloğlu, bu sistemle ilerleyen yaşına rağmen zorlanmadan bisiklet kullandığını söyledi. Sistemin krank takımına göre çok daha avantajlı olduğunu belirten Topaloğlu, “At başı prensibi var. Petrol kuyularından petrol çıkarma sistemi. Onları göz önünde bulundurarak bir de insan gücünü insandaki enerjinin bitmeyeceğini düşünerek bunu geliştirdim.
İbrahim Topaloğlu, “çift çekerli at başı bisiklet” olarak tanıttığı sistemin yokuşlarda zorlanmadan çıkmayı sağladığını ve kendisinin bu bisikletle 50 kilometre yolu yorulmadan katettiğini belirtti.
30-40 tane bisiklet parçalayarak nihai sonuca ulaştığını ifade eden Topaloğlu, bunu yapmadan önce bazı yakınlarının kendisine "deli" dediğini ancak bu bisikleti görenlerin şimdilerde kendisini takdir ettiğini dile getirdi.
Sistemin yokuşlarda büyük kolaylık sağladığını söyleyen İbrahim Topaloğlu, “30- 40 senelik bir buluş. Dağ bayır çıkabilirsiniz. Burada iki tane bisikleti ayrı ayrı gözünüzün önüne getirebilirsiniz. Rampada çok tatlı çıkışı var. Hem elle hem ayakla sürdüğümüz için çok kolaylık sağlıyor. Hem fazla enerji gitmiyor. Hem daha hızlı gidiyorsunuz. Alaçam’dan Bafra arası 25 gidiş, 25 de geliş 50 kilometre. Rahatlıkla bununla gidip gelebiliyorum. Yaşlılar daha iyi tercih ediyor bunu, çünkü yaşlıların ayakları yorulduğu zaman elleriyle sürebiliyorlar” dedi.
Sistemin krank takımına göre çok daha avantajlı olduğunu belirten Topaloğlu, “At başı prensibi var. Petrol kuyularından petrol çıkarma sistemi. Onları göz önünde bulundurarak bir de insan gücünü insandaki enerjinin bitmeyeceğini düşünerek bunu geliştirdim. Krankta sadece aşağı bastırıyorsunuz. Ayakla yukarı çeviremiyorsunuz. Ama elle tam devir yaptırılıyor. Sen 100 kilo geliyorsan 30 kilo bir ağırlıkla ayağınla basabiliyorsun. Ama kolunla bütün kuvvetini verebiliyorsun. Bir de kendine çekiyorsun” diye konuştu.


"SERİ ÜRETİMİNE GEÇMEMİ İSTEYENLER OLUYOR"

Çokça deneme yaptığını ve başlarda eski eşinin bile kendisine inanmayarak deli dediğini ifade eden Topaloğlu, “Belki 30-40 tane bisiklet parçaladım. Hatta hanım evimizin yanındaki eski bisikletleri, jantları böyle çok parçalarımı ‘Deli ne yapıyorsun. Bırak bu işleri. Akıllanmayacak mısın sen’ deyip hurdacıya veriyordu. Ben de çalışan bir insanım ama maddi olarak buna gücüm yetmiyordu. Çalışmalarım 1 sene ertelenmek durumunda kalıyordu. Ama şimdi insanlar harika bir fikir olduğunu söylüyor. Bunun seri üretimine geçmemi isteyenler oluyor. Çok memnun oluyorlar” ifadelerini kullandı.”


(link)
 
Scudo
Olası bir kaza anında olacakları kafamda canlandırmak
istemiyorum.
 
2 Çeker 😁 iyi niyetli bir çalışma olduğu kesin ama 40 bisiklete yazık olmuş sanki...
 
1594060574367.png1594060616762.pngişte benim yıllardır ilgilendiğim mevzu...bu adamın seri üretime geçmesi için maddi manevi desteklenmeli
Samsunlu hemşehrimi kutluyorum, icadınla gurur duy ihtiyar ve gelecek siparişler için tasarımını geliştir.Mesela "twicycle" adlı modeldeki gibi bir gögüs yastığı koymalısın hem güvenlik hem de konfor için.Ayrıca şu tespitinden bisikletin dinamiğine de kkafa yormuş bir mühendisle muhatap olduğumuzu anlıyoruz: "Krankta sadece aşağı bastırıyorsunuz. Ayakla yukarı çeviremiyorsunuz. Ama elle tam devir yaptırılıyor. Sen 100 kilo geliyorsan 30 kilo bir ağırlıkla ayağınla basabiliyorsun. Ama kolunla bütün kuvvetini verebiliyorsun. Bir de kendine çekiyorsun” diye konuştu.
Gerekli mi, işgüzarlık mı? Sonuna kadar gerekli .Bisiklet endüstrisi bu tür icatlardan ,yeniliklerden hiç hoşlanmaz. Bisiklet endüstrisi tıkır tıkır işleyen milyar dolarlık çarklarına çomak sokulsun istemez.1933 gibi erken bir tarihte yaslanık bisikleti yarışlardan men eden Uci bisikletin tarihsel evrimini sekteye uğrattı.Şunu fark ettim: dev şirketler bisikleti daima ham maddesi ve hafifliği üzerinden pazarladılar. Biz bugün 2 tekerli dikey bisikleti kas gücüyle yol alan araçların mümkün olan en üstün formu olduğu için değil, bisiklet endüstrisi bize bunu dayattığı için tercih ediyoruz daha doğrusu tercih ettiğimizi zannediyoruz. İnsanlar kendilerine sunulan ile yetinmeyip daha üstün olana talip olsalardı bu bisiklet konsepti yani hem kolla hem bacakla gücün tekerlere iletildiği tasarımlar bisiklet endüstrisinin kabusu olabilirdi.
Fakat Hacı amca icadınla gurur duy fakat yaptığının Körler çarşısında ayna satmaktan farksız olmadığını da aklından çıkarma. Eski köye yeni adet mi olurcular gelmeden fikrimi beyan edeyim dedim.
 
Son düzenleme:
@emir yakup bulut

Çok yobaz gibi görüneceğim ama hiç mantıklı gelmiyor bana bu.
Kollar gidonu kontrol etmek için mükemmel. Hem gidonu kontrol edip hem de çevirme hareketi yapmak hiç ergonomik gelmiyor bana. Üstelik tehlikeli olduğunu da düşünmeden edemiyorum. Kollara bu pozisyonda bu hareketi yaptırmak da pek mantıklı görünmüyor.
Deneme şansım olsa mutlaka denerdim ve belki de çok beğenebilirdim. Şu an buna akıl sır erdiremiyorum. Ayrıca bu amcamız icat yapmamış, sayenizde görmüş oldum.

Şu an hidrolik frenlerimize iki parmakla hafif baskı yaparak kolayca fren yapabiliyoruz. Yine bu hareketle kullanabileceğimiz, fren kolunun yanına veya gidondaki başka bir yere monte edebileceğimiz, fren sıkmakla aynı şekilde çalışan ve ön tekeri döndüren bir sistem yapılabilirdi. Bas bırak şeklinde çalışan bu hidrolik sistemle hem gidon kontrolünü kaybetmemiş olur, hem de kollarımızı anlamsız bir harekete zorlamamış olurduk. İşte o zaman mantıklı ve gerekli bulabilirdim.
 
Dün akşam haberlerde izledim. Hayran oldum. Önemli olan ilerleyen yaşına rağmen hayat dinamiğini koruyor olması. Bu memleket 38 yaşında emekli olmuş ya karaathane veyahut şadırvanlarda zamanını bekleyenlere şahit oldu. Amcam ne yapmış tıkır tıkır hayata devam kararı almış.
Reklamımızı da yaptı. Bize düşen ellerin ve ayakların dert görmesin Emmi deyip tebrik etmek. :harika:
 
@MustafaSener
şu videoyu izlemenizi tavsiye ederim, aklınızdaki bir çok soru işareti ortadan kalkacaktır.Hacı amcanınki bunun daha iptidai versiyonu. Ayrıca bu bisiklet ıssız ve sakin yollarda performans yapmak için tasarlanmıştır, şehiriçi ve ulaşım amaçlı kullanıma uygun değil.
 
Krankta sadece aşağı bastırıyorsunuz. Ayakla yukarı çeviremiyorsunuz.
Kilitli pedal ?

@MustafaSener
şu videoyu izlemenizi tavsiye ederim, aklınızdaki bir çok soru işareti ortadan kalkacaktır.Hacı amcanınki bunun daha iptidai versiyonu. Ayrıca bu bisiklet ıssız ve sakin yollarda performans yapmak için tasarlanmıştır, şehiriçi ve ulaşım amaçlı kullanıma uygun değil.
Bu sistem sadece daha yorucu ve verimsiz duruyor açıkçası. Göğüs kafesinizi bir yastığa yaslayıp kol ve bacakla çevirme hareketi yapmak sadece nabız yükseltip fazladan efor harcamaya yarayacaktır. Bu bisikleti kullanıp performans sürüşü yapan var mı acaba? Satanlar bile ufak bir power metreli kıyaslama koymamış videoya.
 
Yine bir Karadenizli
 
Ben bu yaşta bir kişinin böyle bir uğraşı ve emek vermesini saygıyla karşılarım. Kullanışlı olsun ya da olmasın, emek var. Sonuçta tüm başarılı icatların geçmişi başarısız yüzlerce belki binlerce denemeyle dolu. Devamı gelsin ya da gelmesin, sonucunda kendisi mutlu olmuşsa, ne güzel. Tebrik ediyorum.
 
Amcamı ve yaşama sevincini takdir ediyorum fakat yukarıdaki videoyuda izlememe rağmen stabil bir sistem olarak hayal edemedim. Dengesiz ve çok fazla koordinasyon içeriyor gibi geldi bana. Olası bir ani durum ve karar verme anında felaketler olabilir gibi.
 
Kilitli pedal ?


Bu sistem sadece daha yorucu ve verimsiz duruyor açıkçası. Göğüs kafesinizi bir yastığa yaslayıp kol ve bacakla çevirme hareketi yapmak sadece nabız yükseltip fazladan efor harcamaya yarayacaktır. Bu bisikleti kullanıp performans sürüşü yapan var mı acaba? Satanlar bile ufak bir power metreli kıyaslama koymamış videoya.

Benzer videolar var, tek mantıklı açıklama şunu gördüm. "Normal bisikletlerde sadece bacaklar çalışır, bunda ise üst vücudu da çalıştırabilirsiniz."
Bunun dışında "yokuşta katkı sağlar, performansa katkı sağlar" gibi olayların gerçek olma ihtimali yok.
 
O yaşta o kadar emek harcamış, 40 tane bisiklet parçalamış uğraşmış ama yanlış yöne gitmiş. O emeği ve masrafı ön janta bir elektrik motoru sokmaya harcasaydı bundan çok çok daha verimli ve kullanışlı bir alet ortaya çıkardı.
 
Ben mevzubahis bisiklet olunca aşırı entegristimdir arkadaş. Bisikletin klasik tasarımını bozan her yeniliğe karşıyım. Ne dedin sen çocuk ne dedin. Kabakçı mustafa mı dedin benim hakkımda. Hadi canım sende.
 
Benimde acaba olurmu dediğim şu, bir tur pedal çevirince ben, göbek içindeki mekanizma benim yerime 3 pedal daha basacak. Karadenizli ustalarımı bekliyoruz. :)
 
@BerkEvren kilitli pedalla yukarı çekerken uygulanan kuvvet çok çok azdır, bu sistemle kıyaslanamaz bile. Daha fazla efor harcanacağı kesin, daha fazla efor daha fazla sürat.Güç üretmek için denkleme kolları da dahil ederek bacaklara binen yükü azaltmak söz konusu.
Herneyse...bu milletin yeniliğe karşı olan alerjisi hiç mi azalmayacak birader.
 
kilitli pedalla yukarı çekerken uygulanan kuvvet çok çok azdır, bu sistemle kıyaslanamaz bile.
Deneyen biri var mı? (Satanlar dışında) Bu "kıyaslanmaz" fark basitçe ölçülebilir bir veri neticede.

daha fazla efor daha fazla sürat
Keşke gerçek olsaydı bu denklem. İşte tam bu sebeple bir ölçüm bir sonuç arıyor insan böyle iddialı tasarımları görünce. Aynı watt'la ne kadar hızlı, aynı efor'la ne kadar fark var vs.

Güç üretmek için denkleme kolları da dahil ederek bacaklara binen yükü azaltmak söz konusu.
Denklemin sıkıntısı, kollar bedava çalışıyor veya kol-bacak aynı anda aynı performansa devam edebilir gibi bir yanılgı ile kurulmuş olması zaten.
Yeniliğe kimse karşı çıkmaz. Ama yeni bir ürünü / fikri sunarken olası sorulara cevaplar üretmek gereklidir. Gelişimin, ilerlemenin yolu budur.
 
Deneyen biri var mı? (Satanlar dışında) Bu "kıyaslanmaz" fark basitçe ölçülebilir bir veri neticede.


Keşke gerçek olsaydı bu denklem. İşte tam bu sebeple bir ölçüm bir sonuç arıyor insan böyle iddialı tasarımları görünce. Aynı watt'la ne kadar hızlı, aynı efor'la ne kadar fark var vs.


Denklemin sıkıntısı, kollar bedava çalışıyor veya kol-bacak aynı anda aynı performansa devam edebilir gibi bir yanılgı ile kurulmuş olması zaten.
Yeniliğe kimse karşı çıkmaz. Ama yeni bir ürünü / fikri sunarken olası sorulara cevaplar üretmek gereklidir. Gelişimin, ilerlemenin yolu budur.
Bunlara ek olarak, kilitli pedal kullanmanın bir sebebi de bacaklardan gelen kuvveti en ideal şekilde pedala aktarabilmek. Normal ayakkabı ile pedala basış noktası değişebiliyor. Öne veya arkaya basarak kuvvet kaybetmeyi engellemek için de kilitli pedal kullanılıyor.
Bu öndeki dişlide ise uygun bir kuvvet aktarımı açısı yok. Harcanan enerjinin kaybı acaba ne kadar?
Pedala basma noktasında milimetrelik ayarlar ile bu kuvvet kaybı engellenmeye çalışılırken, "elle tam tur çeviriyoruz" kısmı enerji kaybından başka bir şey değil.
 
Birşeyler yapmak isteyen ve yapan insanları, yaptıkları işe yarasa da yaramasa da takdir etmek lazım.
 
Birşeyler yapmak isteyen ve yapan insanları, yaptıkları işe yarasa da yaramasa da takdir etmek lazım.
Kısmen hak veriyorum. Bir şeyler yapmaya çalışıyor, doğru yanlış bir şey de ortaya çıkmış. Yapmaya çalıştığı şeyi takdir edebilirdim... Taa ki şunları okuyana kadar ;

" Hem fazla enerji gitmiyor. Hem daha hızlı gidiyorsunuz. "
"Sistemin krank takımına göre çok daha avantajlı olduğunu belirten Topaloğlu"
"Sen 100 kilo geliyorsan 30 kilo bir ağırlıkla ayağınla basabiliyorsun. Ama kolunla bütün kuvvetini verebiliyorsun. "

Bunların hiçbiri doğru değil. Bunları derseniz, komik duruma düşersiniz. Takdir edilmek yerine alay konusu olursunuz. Hiçbir veri olmadan "daha iyi, daha hızlı" demek, hele de verilen bilgilerin yanlış olduğu bariz bir şekilde görülürken böyle iddialı konuşmak, afedersiniz ama "safsata" 'dan öteye gidemez.
 
Geri