Emre Sefa SEFER
Daimi Üye
- Kayıt
- 26 Eylül 2013
- Mesaj
- 210
- Tepki
- 336
- Yaş
- 32
- Şehir
- İstanbul
- İsim
- Emre Sefa SEFER
- Bisiklet
- Merida
Alper Elmas abimizin yazısını okuduktan sonra ben de yazmak istedim, tecrübelerimi ve heyecanımı paylaşma hissi bile o anları tekrar yaşamama ve tekrar mutlu olmama sebep oldu. Cumhuriyet Bayramı 7. Yol Bisikleti Yarışı( Edirne 7th Road Race) benim ve takımımın ilk yarışı olacaktı. Yarışa katılma kararı aldığımızdan beri heyecan ve gerginlik içinde yarış gününü bekledim. Yarış gününden önce Edirne'de olmak için bir takım arkadaşımızın özel aracını kullanacaktık ancak Çelikoglu Bisklet bizimle imkanlarını paylaştı ve sağladıkları otobüs ile Edirne yolculuğumuz çok daha rahat geçti. İstanbul'dan 00:00'da bindiğimiz otobüs bizi 03:00'da Edirne'ye ulaştırdı. Bu arada otobüste bizden daha rahat birileri varsa onlar kesinlikle bisikletlerimizdi.
Edirne yolunda ve Edirne'ye ulaştığımızda çoğu arkadaşım uyuyor ve dinleniyordu. Ben ise o günden bir hafta önce geçirdiğim kaza nedeni ile uyuyamıyordum. Kazada kalçamı zedelemiştim ve sadece yüz üstü uyuyabiliyordum. Bir süre oturdum, uzanmayı denedim, uyuyamayacağımı anlayınca Selimiye camisine gidip uyumayı denedim ancak soğuktan bu da mümkün olmadı. 04:00 civarı yürümeye başladım, bir börekçi bulup bir şeyler yedim. Sonrasında otobüse döndüm. Sabaha kadar çok az uyumuştum. Yine de kötü hissetmiyor sadece yarışın gerginliğini taşıyordum üstümde. 07:00 civarı hazırlanmaya başladık. Formalarımızı giymiş ısınmaya, yarışla ilgili detayları konuşmaya başlamıştık. Saat 09:45'i gösterince artık tam anlamıyla bacaklarımı ısıtmaya başladım. Yarım saatlik ısınma sonrasında ise takımımla birlikte Start noktasında yerimi aldım.10:15'de verilen Start ile birlikte büyük bir mide bulantısı yaşadım. Ancak çok uzun sürmedi. Ana grubun ortalarında arkamda takımımla birlikte yer almak bütün gerginliğimi üzerimden attı. İlk rampatı gördüğümde öncü grubun ne yapmaya çalıştığını anladım ve takım arkadaşımız Mehmet Sağçubukcu'yu öncü grubu takip etmesi için gönderdik. Yokuşu çıkmaya başladığımızda ise +30km/h tempo ile tırmanmaya hazır olmadığımı anladım. Avantaj elde etmek için inişleri bekliyordum, hem ağırlığım hem de tam anlamıyla kapanabilmem bana inişlerde avantaj sağlayacaktı, sağladı da. Takım kaptanımız Cengiz Solmaz ve ikinci kaptanımız Osman Arslan öncü grubu takip etmek için yokuşta atak yaparak en önlere kadar ilerlediler. Benim onları takip etmeye gücüm yetmemiş yalnızca arkalarından ''İnişte sizi yakalarım!'' diye bağırabilmiştim. 200 kişilik ana grup dağılmış görebildiğim 50 kişilik bir grup önü taşıyor bu 50 kişinin arkasında ise bir kaç kişilik gruplar yer alıyordu. En arkada ise bir kaç kişilik gruplar ve tek başına süren sporcular yer alıyordu, ben de en arkalarda kalmıştım. İlk bir kaç yokuşluk bölüm tamamlandığında gücünü ön grubu yakalamak için kullanan sporcuları geçtiğimi fark ettim. Bir süre sonra ise ikinci kaptanımız Osman Arslan'ı bacaklarına giren kramp yüzünden dururken gördüm. Onu tam görebildiğim uzaklıkta fark etmişken, birlikte sürebileceğimizi düşünmüşken durduğunu görmek gerçekten üzücüydü. Ancak bir şekilde toparlanıp geleceğini umut ederek yanından geçtim. Yavaşlayıp toparlandığını görmek istesem de çok fazla arkama bakamadan kaptanımızı yakalamaya odaklandım. Rampaları tek tek aşıyor, inişlerde elde ettiğim avantaj ile sürekli bir kaç sporcuyu geride bırakarak ilerliyordum. Yine bir süre sonra(ne kadar olduğunu bilmiyorum çünkü startı alır almaz kilometre saatim bozuldu) kaptanımız Cengiz Solmaz'ı göz mesafemde buldum. Ancak ona da yaklaştığımda onun da diğer takım arkadaşım gibi bacaklarına kramp girdiğini fark ettim ve o da bir süre durmak zorunda kaldı. Bu şekilde takım arkadaşlarımı geride bırakmak ne kadar kötü olsa da devam etmem gerektiğini düşündüm ve kaptanımızın da yanından geçip yoluma devam ettim. Önümde olduğunu bildiğim üç takım arkadaşımın ikisini bu şekilde geride bırakmak gerçekten üzücü oldu. Yarışı tamamlayacaklarını biliyordum ancak birlikte süremeyecek olmamız yeterince üzücüydü. İlerledikçe ne kadar yol aldığımı merak ediyor yanından geçtiğim rakiplerime kat ettiğimiz yolu soruyor bilgi alıyordum. Kendime rüzgar avantajı sağlayamadım çünkü yanına ulaştığım rakiplerim bir süre sonra geride kalıyorlardı. Özellikle inişlerde sürekli olarak birilerini geride bırakıyordum. Yarışın ortasına geldiğimizde uzun bir rampa indik, Sohoku formaları rakibimi rampa sonundaki dönüşte geride bıraktım. Bu formayı geride bırakmak da üzücü oldu. Yarışın ikinci kısmının başlangıcı ise indiğimiz rampayı çıkmaktı. Bu tırmanışı yaparken suyumun yarısını bitirmiştim ve beslenmemi tamamlamıştım. Yarışın ikinci kısmı aynı yolu geriye dönmek olduğundan ilerledikçe takım arkadaşlarımı görüyor onların devam ettiğini gördükçe güçleniyordum. Dönüş yolunda ana grubu gözden kaybetmiş ve artık tek tük rakiplerimi görüyordum. Ön gruptan ve ön grupta yol alan Mehmet Sağçubukcu'dan umudumu kestiğimde gözle görebildiğim bütün rakiplerimi geride bırakmayı kafama koymuştum. İstediğimi son 20 km.'ye kadar yerine getirdim. Görebildiğim herkesi teker teker geçtim. Ancak hala önümde birileri vardı. Son 20km. kala suyum tükendi. Bol rampalı bu etapta suyumun bu kadar dayanması bile şaşırtıcıydı ancak bir gerçek vardı; benim kilomda birisi yüksek tempoda bisiklet sürerken sıvı takviyesi almazsa pedal çeviremez. Her atağa kalktığımda kramp yemeye başladım ve en sonunda durumu kabullenerek sabit tempoda ''1'' numaralı sporcu ile yan yana muhabbet ederek sürmeye başladım. O da benimle aynı hisleri paylaşıyordu. Suyum bittikten 1-2 km. sonra takım kaptanımız ve sarı formalı bir abimiz yanıma ulaştı. Benim için moral olan bu gelişme aynı zamanda daha hızlı ilerlemek demek oluyordu. Hemen kaptanımız ve sarı formalı abimizin arkasında yerimi aldım. Kaptanımız dönüşte karşılaştığımızda beklememi istemiş ancak ben bunu anlamamıştım. Yanıma geldiğinde ise ufak çaplı ve haklı azarını işittim. Ne olursa olsun onları beklemeliydim, birlikte daha güçlü olduğumuzu biliyordum. Neyse ki yarışın sonlarına yaklaştık ve düşünmemiz gerek tek şey Finish çizgisiydi.
Üç kişilik trenimiz ben kendimi toparlayana kadar kaptanımız Cengiz Solmaz ve sarı formalı abimizin çekişiyle ilerliyor ve gözle görebildiğimiz rakiplerimizi geride bırakıyordu. Kaptanımızın ne demek istediğini, haklı olduğunu onunla birlikte sürdüğümde daha iyi anladım. Kendimi toparlayıp çekişi ele almak için öne atıldım ve dayanabildiğim kadar çektim. Bu sırada yanından geçtiğimiz rakiplerimizi trenimize katılmaları için davet ediyorduk. Ancak çoğu kendini tüketmiş ve yalnız kalmış olan rakiplerimiz arkamızda yer alamıyordu. Yarışın sonuna iyice yaklaştığımızda ise Hi-Ride takımından bir sporcu trenimize katıldı. Bir süre en arkada rüzgarımızda ilerledikten sonra öne geçmesi için teklifte bulunduk ancak bize ''Viteslerinin bozulduğunu ve kendi kendine değiştiğini'' söyledi, baktığımızda gerçekten de durum böyleydi. Biz de arkamızda gelmesine izin verdik. Yarışın son iki kilometresine kadar durum böyle devam etti. Son bir kilometrede ise tükendiğimi hissettim, bitiş çizgisinin ne kadar uzakta olduğunu biliyordum ancak 4 kişilik trende daha fazla devam edemedim ve geride kalarak uzaklaşmalarını izledim. Arkama baktığımda kimsenin gelmediğini görmek Finish için beni rahatlattı ve son rampayı aştıktan sonra Finish çizgisini geçtim. Finish'i geçerken ''29 numara geliyor.'' anonsunu duymak ve insanların alkışlarını duymak gerçek mutluluğun nasıl bir şey olduğunu hissettirdi bana. Tabi alkışlayanların çoğu benden önde bitirmiş 79 kişiydi.
Bu etabı bitirmek benim için büyük tecrübe oldu, takımımın önemini, yapamadığım antrenmanların önemini, beslenmenin önemini ve en çok da bisikletin önemini bir kez daha anlamış oldum. Takım arkadaşımız Mehmet Sağçubukcu'nun ana grupta bitirmesi ise bizim için gurur verici oldu.
Genel Klasman Sıralamasında;
Mehmet Sağçubukcu ----- 28
Cengiz Solmaz ----- 79
Emre Sefa Sefer ----- 80
Osman Arslan ----- 110
Mehmet Varol ----- 123 , olarak yarışı tamamladık.
Kategori Klasmanı'nda;
Mehmet Sağçubukcu ----- 12 (Büyük Erkek)
Emre Sefa Sefer ----- 27 (Büyük Erkek)
Cengiz Solmaz ----- 28 (Master Erkek A)
Osman Arslan ----- 40 (Master Erkek A)
Mehmet Varol ----- 43 (Master Erkek A) , olarak yarışı tamamladık.
Buraya kadar okuyan olduysa teşekkür ediyorum değerli vaktini ayırdığı için. Sonraki yarışta umarım birlikte süreriz. Yarışı düzenleyen Edirne Bisiklet Gençlik Spor Kulübü Derneği (EBİS) ve Utku Zorlutuna'ya teşekkürlerimi iletiyorum.

Üç kişilik trenimiz ben kendimi toparlayana kadar kaptanımız Cengiz Solmaz ve sarı formalı abimizin çekişiyle ilerliyor ve gözle görebildiğimiz rakiplerimizi geride bırakıyordu. Kaptanımızın ne demek istediğini, haklı olduğunu onunla birlikte sürdüğümde daha iyi anladım. Kendimi toparlayıp çekişi ele almak için öne atıldım ve dayanabildiğim kadar çektim. Bu sırada yanından geçtiğimiz rakiplerimizi trenimize katılmaları için davet ediyorduk. Ancak çoğu kendini tüketmiş ve yalnız kalmış olan rakiplerimiz arkamızda yer alamıyordu. Yarışın sonuna iyice yaklaştığımızda ise Hi-Ride takımından bir sporcu trenimize katıldı. Bir süre en arkada rüzgarımızda ilerledikten sonra öne geçmesi için teklifte bulunduk ancak bize ''Viteslerinin bozulduğunu ve kendi kendine değiştiğini'' söyledi, baktığımızda gerçekten de durum böyleydi. Biz de arkamızda gelmesine izin verdik. Yarışın son iki kilometresine kadar durum böyle devam etti. Son bir kilometrede ise tükendiğimi hissettim, bitiş çizgisinin ne kadar uzakta olduğunu biliyordum ancak 4 kişilik trende daha fazla devam edemedim ve geride kalarak uzaklaşmalarını izledim. Arkama baktığımda kimsenin gelmediğini görmek Finish için beni rahatlattı ve son rampayı aştıktan sonra Finish çizgisini geçtim. Finish'i geçerken ''29 numara geliyor.'' anonsunu duymak ve insanların alkışlarını duymak gerçek mutluluğun nasıl bir şey olduğunu hissettirdi bana. Tabi alkışlayanların çoğu benden önde bitirmiş 79 kişiydi.
Bu etabı bitirmek benim için büyük tecrübe oldu, takımımın önemini, yapamadığım antrenmanların önemini, beslenmenin önemini ve en çok da bisikletin önemini bir kez daha anlamış oldum. Takım arkadaşımız Mehmet Sağçubukcu'nun ana grupta bitirmesi ise bizim için gurur verici oldu.
Genel Klasman Sıralamasında;
Mehmet Sağçubukcu ----- 28
Cengiz Solmaz ----- 79
Emre Sefa Sefer ----- 80
Osman Arslan ----- 110
Mehmet Varol ----- 123 , olarak yarışı tamamladık.
Kategori Klasmanı'nda;
Mehmet Sağçubukcu ----- 12 (Büyük Erkek)
Emre Sefa Sefer ----- 27 (Büyük Erkek)
Cengiz Solmaz ----- 28 (Master Erkek A)
Osman Arslan ----- 40 (Master Erkek A)
Mehmet Varol ----- 43 (Master Erkek A) , olarak yarışı tamamladık.
Buraya kadar okuyan olduysa teşekkür ediyorum değerli vaktini ayırdığı için. Sonraki yarışta umarım birlikte süreriz. Yarışı düzenleyen Edirne Bisiklet Gençlik Spor Kulübü Derneği (EBİS) ve Utku Zorlutuna'ya teşekkürlerimi iletiyorum.




