Dövmesi var diye bıçakladılar

@Serkan Mıstınoğlu
Hocam maalesef medya çok garip, ayrıca her yazılana atlamamak lazım. Mesela herkesin ağzındaki 'samanı bile ithal ediyoruz' lafı vardı. Buna politik olarak bakmayın sadece bu konuya bir örnek. Tamam ama İHA yapıyoruz diye samanı gösterip laf atmak nedir.? Yapılan emeğe böyle mi saygı gösterilir?

29.03.2018 Perşembe 00:02
Neymiş kardeşim bu saman

(link)
92
YORUM
Beni bilenler bilir, uzmanlık alanımın dışına çıkmaktan hoşlanmam ancak bir konu var ki devamlı önüme geliyor. Ben de bu konuda gerçekten ne olmuş bir bakayım demek zorunda kaldım.
İşim gereği Türkiye’nin savunma sanayiinde geldiği son noktayı ilgilenenlere duyurmaya çalışıyorum. Örneğin Zeytin Dalı Harekatı’nda sıklıkla ismi geçen SİHA’larla ilgili konularda birkaç yıldan beri sıklıkla paylaşım yapıyorum. Bunun terörle mücadelede nasıl bir kuvvet çarpanı olduğunu anlatmaya çalışıyorum. Bunu anlatırken de maalesef özellikle sosyal medya üzerinden bir eleştiriye uğruyorum.
Eleştirenler genellikle “İyi güzel anlatıyorsun da biz yurt dışından saman ithal eder hale geldik” diyorlar.
***
Arkadaşlar ben savunma konusunda bilgi verirken tarıma nasıl geldik diye onlarca defa yazdım ama baktım bunların uslanacağı yok. Ben de bu saman konusu nedir diye araştırdım.
Öncelikle iki kez hava ve üretim modeli değişikliği nedeniyle Bulgaristan’dan saman ithal etmişiz. Birinde 5 bin ton, diğerinde 9 bin ton saman ithal edilmiş. Tonu yaklaşık 40 dolar. Yani son alınan saman için ödenen para 360 bin dolar.
İthal etme sebebi olarak et üreticileri şu ifadeleri kullanmışlar:
“Türkiye’de özellikle saman üretiminin yoğun olduğu Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde buğday ve arpa tohumunda değişikliğe gidildi. Yüksek dane verimi olan ama sapı kısa çeşitler ekildi. Ayrıca yine bu bölgede biçerdöverler yüksek biçim, yani daneye yönelik biçim yaptıkları için sap anız olarak tarlada kaldı ve saman verimi düştü.”
İçinde tabii ki tarımla ile ilgili hatalar vardır. Meraların verimi ve boş araziler, destek politikalarında hatalar olabilir. Ancak açıkçası her konuda bu saman neden önüme geliyor anlamış değilim.
İşim değil ama hadi işin diğer kısımlarına da bakıyım dedim. Toplam hayvan sayısı ve tarım üretim sayılarını TÜİK üzerinden incelemeye çalıştım. Ekonomi yazarlarının neler yazdıklarını okudum. Onlar da tarım politikaları konusunda ikiye ayrılmış durumdalar. Ama kimse saman ithali konusunda alarm vermemiş. Neyse karşılaştırma yapmak isteyen arkadaşlara ‘veriler orda bir baksınlar’ diyeceğim.
Anlayamadığım bir konu daha var. Sanki geçmiş yıllarda bu ülkede biz hep refah içinde yaşamıştık da ben mi gözden kaçırdım. Ekmeğin karne ile dağıtıldığı yer başka bir ülke miydi. Bana sakın ‘O zaman II. Dünya Savaşı şartları geçerliydi’ demeyin. Bizim ülkemizde tarlalar ekilmeye devam ediyordu. Kuyruklarda beklediğim zamanlar 1980 öncesi değil miydi? Neredeyse her şey için kuyrukta değil miydik? Tütün ülkesi olmamıza rağmen insanlar bir paket sigara için kuyruğa girmediler mi? 1980 sonrasında devlet parasız yatılı okullarında okurken ödenek bittiği için aynı yemeğe aylarca talim etmiyor muyduk?
***
Bazen işin eleştiri kısmını kaçırıyor ve kötüyü göstermek için iyileri aşağıya çekmeye çalışıyoruz.
Sizin saman ithal ediyoruz diye aşağıya çekmeye çalıştığınız SİHA’lar sayesinde yalnızca bir kalemde tasarruf edilen miktar yüzmilyonlarca dolar.
2005 yılında imzaladığınız anlaşma gereği, İsrail’den aldığımız on HERON İHA için 180 milyon dolar ödemiştik. Paranın bugünkü değerini ve onların yalnızca İHA olduğunu da hesaba katmadan şimdi yerlilerini kaça aldığımızı açıklamak istiyorum. 6 adet Bayraktar SİHA için 53 milyon dolar ödedik.
Bütün verileri hesaba katarsanız yüzmilyonlarca doların üzerinde bir kalemde tasarruf sağlamış sayılırız. Yani sizin saman hesabıyla 2.5 milyon ton saman ithal edebiliriz.
Bu arada güvenlik politikaları konusunda konuştuğum için asıl işimi unuttuğumu sakın sanmayın. Okul mezuniyetim ve ardından yaptığım lisansüstü eğitimler tamamen işletme ve enerji üzerinedir. Susuyorsam bilmediğimden değil uzmanlık alanımı genişletmek istemiyor olmamdır.
Bana sosyal medya üzerinden yürüyecekseniz tezlerinizle gelin tartışalım. Ama elma ile armudu karşılaştırmaya kalkarsanız size ilk cevabım bir fıkra olacaktır.
Delikanlı ziraat fakültesi bitirdiğinde köyüne döner. Muhtar onu karşılar ve köyde ağaçların içinde dolaşmaya başlarlar. Delikanlı okulda öğrendiği şeyleri bir ağaç üzerinde anlatmaya başlar.
Muhtara “Bak, şimdi bu armut ağacının verimini nasıl artırabiliriz” der ve yarım saatlik bir konuşma yapar. Konuşmanın sonunda muhtarın şaşkın bir şekilde baktığını görünce muhtara ne oldu diye sorar.
Muhtar biraz utanç biraz da şakınlık ifadesiyle gence döner ve “Ama o ağaç elma ağacı der”.
Sizden tek ricam elma ağacının dibinde elmanın verimini konuşalım. Bana armut ağacı ile gelmeyin.

@Serkan Mıstınoğlu Kimse bu olay kesinlikle olmuştur demiyor ki. Böyle bir olayın olma ihtimalinin hiç de düşük olmadığı söylenmiş hep. @alcest de birkaç yıl önce sırf yanlışlıkla camına kar topu attığı için öldürülen adamı örnek vermiş. Yani mesele sazanlık değil. Şort giyen kadınlar tekmeleniyor bu ülkede. Ülkenin en üst makamlarında olanlar birkaç yıl önce dövme olayına takmıştı mesela hatırlarsınız. Her gün birileri çıkıp sizlere bu ülkede artık yaşamak haram gibi laflar ediyor. Bu kadar bölünmüş ve nefretle doldurulmuş bir ülkede birinin sırf dövmesi var diye bıçaklanması da kimseyi şaşırtmıyor haliyle.

Edit: Bu arada başlıkta kesin bir dille dövme yüzünden bıçaklandığı yazıyor ama ben o başlığı direkt haber sitesinden alarak koydum oraya. Yani habere bir şey ekleyip çıkarmamak adına.

@berberci ben diyorum her okuduğunuzu sorgusuz kabul etmeyin, aslını merak edin, ispat arayın, kanıt arayın, mantık süzgeçinizden geçirin bir haberi okuduğunuzda, etraf yalan haber kaynıyor, gazetecilik mesleği sandığınız gibi bir meslek değil, haber uydurmak çok kolay, farkına varın.

Siz diyorsunuz "onu gördük bunu gördük şunu gördük bu ülkede"

Farklı şeylerden söz ediyoruz, bu durumda anlaşamayacağız çünkü iletişim kuramıyoruz, ben havadan bahsediyorum siz sudan.

@firestone
Doğru..Böyle düşünmüş olabilirler..Bu bakımdan buradan bir mesaj verelim de,18 yaş altı çocuklar ve gençler,bu konuları yanlış anlamasınlar..
''Bir kişinin dövme yaptırmış olması,bu kişinin ateist olmasına bir işaret değildir..''
Aman gençler..İnsanları dış görünüşlerine bakarak yargılamayın..
Bende dövme yok mesela

Fark ettiniz mi bilmem. Bizi içten içe birbirimize düşürmeye çalışanlar var. Ve bunlar hiç bilinmez hiç ortaya çıkmaz. Ülkede huzur nasıl gider abi, huzuru insanların elinden nasıl alırsın?

Bak fıstık gibi milli ve manevi değerleri olan hem de büyük ve kuvvetli lan ülkeyiz. K

adınları kışkırtırsın. Birisi şort giyer etek giyer, başkası da çıkar onu darp eder, al sana yılın haberi.

Birisi çıkar dini konularda ileri geri konuşur. Al sana katılan katılmayan dünya kadar insan, al işte büyük mesele. Adnan hoca ile camideki hoca aynı lakapla anılıyor. Biri Adnan hoca, diğeri camii hocası. Biri at gibi karılarla - af edersiniz- düşüp kalkar, öteki elinden kuran düşürmez zikirde tesbihtedir.
Al sana karışıklık. Sonra birisi çıkar da biz ne hocalar gördük der. Tüm şerefi gitti iki paralık oldu bizim gül gibi cami hocası.

Birisi çıkar dövme yaptı diye, saçı kadın saçı gibi uzun diye birini darp eder. Gençler ayaklanır.

Biri çıkar çocuk kaçırır, kendi çocuğunu öldürür.. Halk ayaklanır.

Ülkeyi yönetenler ile yönetmek isteyenler arasında bile dağlar kadar uçurum var. Biri köprü yapar öteki başa gelirsem o köprüyü yıkacağım der.

Bazı şeyleri de akıl süzgecinden geçirmek lazım dostlar. Bazı şeyler kadrolu yapılıyor bu ülkede. Ve sanırım her yerde bu böyle tüm ülkelerde.

@Şeffaf
İngiliz derin devletinin oyunları bunlar hep.

Haplanmıştır.

Medya da Millete karşı açılmış bir savaş var. Her gün kan,kin,nefret içerikli haberler. Bu tür olaylar elbette üzücü, keşke hiç olmasa. Ortada açıkça psikolojik bir baskı var, insanları şiddet haberleri ile korkutup sindirmeye çalışıyorlar. Bir topluluğu kontrol altında tutmanın en eski yöntemidir bu. Orta çağ da insanları asıp kesip meydanlar da, sokaklar da ibret olsun diye sallandırır lar dı. Şu yaşadıklarımız bunun başka bir örneği. Bu sadece bizim Ülkemize has bir durum değil, tüm Dünya da var. Burada sorgulanması gereken basın özgürlüğü altın da bu haberlere göz yumuluyor olması.

@ahlaksız sizin mesajda sıkıntılı, Din-İnanç özgürlükleri Temel insan Haklarındandır, bir kişiye dini- inancı yüzünden saldırmak büyük bir barbarlık ve suçtur ,insanlar bir dine mensup olmak yada bir dine inanmak zorunda değil.Ateizmde bir inançtır ve ateist birine saldırmaya kimsenin hakkı yoktur,suçtur.İnsanların Din-inanç konusunda özgür oldukları ve bunun bir temel insan hakkı olduğunu kimsenin dini inancından dolayı kınanamayacağını bilmeniz lazım.Türkiye'de yaşayan hiç bir vatandaş bir dine mensup olmak zorunda değil bunu herkesin öğrenmesi lazım.Türkiye'nin insanları müslüman olmak zorunda değil, kimliğinde müslüman yazabilir ama kendisini deist-ateist olarak tanımlayabilir, görebilir ve hiç kimse karışamaz.çünkü kimliğine müslüman yazılırken kimse ona sormadı. insanların inançlarına karışılan ülkelere baktığımızda barbar-geri kalmış yobaz cahil öküz geri kalmış ülkeler oldukları görülür.Çek Cumhuriyetinde birisinin dinini sordunuz mu direk kişiliğe saldırı ve taciz olarak algılanıyor insanlar büyük bir nefretle size bakıyor. çekyanın %78 ateist...

@berberci
Biri bir şey geveliyor da ne dediği belli değil. Biri bizi birbirimize dusuruyormuş. Aklıma biri geliyor ama, sanırım ondan bahsetmiyor.

@AmatörBisikletçi-01Çekya bizi bağlayıcı bir unsur değil. Biz Çekyaya bağımlı, sürekli içli dışlı olan küçük bir kasaba değiliz. Yüzde 98'i Müslüman olan bir ülkeyiz. Haliyle Müslüman olmayan da yadırganıyor.
Kimseye kimlik sormayız, kimse de ben şöyleyim ben böyleyim demez zaten.

Müslümanların inancına göre he çocuk Müslüman doğar, sonra annesi veya babası (veya vs..) o çocuğun dibini değiştirir.

Biz bunu bilir buna inanırız. Bu yüzden de Müslüman olmayan herkes bise göre yanlış yoldadır. O halde Müslüman olmayan da bu ülkede yaşadığına göre, bu kuralını ı bildiğine göre başına geleceklerden, muhatap olacağı durumlardan haberdardır. Zaten hemen hepsi fazla sesini de çıkarmaz.

Sadece din olarak da düşünmeyelim bunu.
Toplumun çoğu bilir ki bir kadın vardır bir de erkek vardır. Üçüncü cins kabul edilmez. Gay olmak, trav. Olmak onlar için özgürlük ise, bizim kabul etmediğimiz ve doğru olmadığını bildiğimiz bir özgürlük bu. Hadi gelsin de özgür olsun şimdi. Çevresindeki herkes karşı fijşrdrtken ve toplumun temel ahlaki değerlerine karşı çıkan bir haldeyken nasıl özgür olacaklar? Nasıl dinsiz olacaklar?

Beni hiç alakadar etmez. Benn bunların hepsine karşıyım. Benim düşüncenin bu kişiler üzerinde ne etkisi var? Bireysel olarak hiç yok. O yüzden senede bir toplanır lgbt, birlikte olunca güçlü olurlar.

Ve ben onlar bitlik de olsa, yalnız da olsa hiç birini sevmem. Dinsizlerin de aynı şekilde.

Al sana özgür fikir.

@Şeffaf
Avrupa'da yaşayan müslümanların da seslerini çıkarma hakkı yoktur diyorsunuz yani. Sonuçta onlar da orada azınlık. Onlara göre de müslüman olanlar yanlış yolda.

@AmatörBisikletçi-01
Mesajımda sıkıntı yok..Ateizm de bir inanç değildir..
Diğer yazdıklarınıza katılıyorum..

@Şeffaf %98 nin müslüman olduğunu neye göre anladın, nüfus kayıtlarına göre mi? neye göre %98?...çekya örneği bazı toplumların din-inanç özgürlüğü konusunu çoktandır aştıklarını ve kimseninde birbirinin inancına karışmadığını bir örnek olarak verdim. işte bizde insanların dini inançlarından dolayı yadırganmasının yanlış olduğunu söylüyoruz.Din-İnanç özgürlüğü temel bir insan hakkı olduğuna göre müslümanların başka inançları yadırgaması ve kendi dinlerine göre kendilerini konumlandırmasını istemesi ,beklemesi yanlış değil mi?

@ahlaksız inanmamakta bir inanç ve kanaattır.

@AmatörBisikletçi-01
Alakası yok..Girmeyelim bu konulara,yoksa banlanırız

Deli raporu almayı düşünüyorum bir süredir zaten. Sıkıntı yapan olursa vururum kaldırım taşını kafasına dava açarlar sonra da adamın raporu var arkadaşım bulaşmasaydınız diyip serbest kalmalık. Mis gibi ama tek korkum deli hastanesine kapatmaları

@AmatörBisikletçi-01Neye göre mi anladım? Bu soruya hiç şaşırmadım. Çünkü dhss önce de bir kaç kez yazdığım üzere internette girmiş olduğum bazı sohbet ortamlarında inançlı ve inançsız pek çok insanla tanışma fırsatı buldum. Çok fazla çevreye girdim çıktım. Haliyle bu soruyu da bekliyordum. Yalnız şöyle bir şey var, nerden anladın deyince bu ukdndş bir tarafımdan utduemulum gibi oluyor.

Hayır öyle olmadı. Ben gtmden uyduruyorum., hiç bir konuda da farazi konuşmuyorum. Bakınız resim, bakınız ve siz de kabul ediniz.

@Ilter Elmas

@Şeffaf
Bakın burada ne buldum.
%4 ateist var.
%76 müslüman...

Bence TRT bağımsız bir yayın kuruluşu değil, Özgür değil. TRT'yi bir yayın kuruluşu olarak bile görmüyorum tüm TRT kanallarını da uydudan sildim.onların araştırmalarının içi boş,Birçok Deist-ateist insan tanıdım ve bunu herkese anlatamadıklarını anne -babalarının bile bunu bilmediklerini söylediler malum toplumsal koşullardan dolayı ama mesele bu değil, biz diyoruz ki Din-İnanç özgürlükleri temel insan haklarındandır bu yüzden kimin hangi dine inandığına veya inanmadığına karışılmamalıdır, insanlar dini inançlarında ve inanıp ,inanmama konusunda evrensel temel bir insan hakkı olarak özgür olmalıdır.