ceyhun demirel
Üye
- Kayıt
- 4 Haziran 2014
- Mesaj
- 60
- Tepki
- 86
- Şehir
- karabük
- Bisiklet
- Salcano
Eleştirel bakışa sahip görünen ama mevcut durumun sebebi olarak hala dış güçler sayıklayan kişiler dürüst davranmıyorlar.
Genel olarak 2008 sonrası dünyaya açılan para, bizimki gibi ülkelere sıcak para olarak geldi, biz bu parayla ülkeyi şantiyeye çevirmeyi tercih ettik. bu arada konutta 3,5 yıllık stok biriktirdik. yani krediyle gidip ev alıp yatırım yaptım zanneden kişileri pek hayırlı günler beklemiyor (yatırım amaçlı ev alanları kastediyorum, yoksa başını sokacak bir yuva alan adama lafım yok); yol yaptık, köprü yaptık. malumunuz köprüler ihaleyi alan firmalara devlet garantisiyle verildi, yani ayda bu kadar yolcu geçecek geçmezse eksik kalanını ben tamamlarım şeklinde.
Şimdi mevcut durum ne; merkez bankaları (büyük gerçekten büyük ülkelerin merkez bankaları, fed, avrupa merkez bankası, Japon merkez bankası) faiz artırıyor, bu ne demek paralar ana vatanına geri dönüyor demek, yani good by turkey dedi dolar. yani sıcak para yok, iyi haber inşaat yok, vızır vızır harç kamyonu geçmeyecek mahalle sokaklarından.
bu arada bolluk zamanları gelen paralarla gerçekten katma değer yaratacak bir ürün geliştirmediğimiz için satacak bir şeyimiz de yok. burada iyi haber ne, TL daha da değersizleştiği için bu ihracatımızı olumlu etkileyebilir. mesela TL deki değer kaybı turizme olumlu yansıyacaktır hemen, turist sayısı geçen seneye göre artar.
hatırlar mısınız et fiyatlarını dışarıdan et ithal ederek düşüreceklerdi, ne oldu, oldu mu; olmadı, çünkü olmaz.
neden olmaz, çünkü sen bu işlere girersen yerli üretici üretimi durdurur, durdurmasa da yavaşlatır. işte böyle kriz zamanlarındaysa dışarıdan ürün ithal ederek baskıladığın fiyatlar zıp zıp zıplar. sen 1 tl baskılarsın, o 5 tl artar kriz zamanlarında. yani et ve et ürünlerine uzun bir süre için son kez tadın arkadaşlar.
Velhasılı kelam biz üzerimize düşeni yapsaydık, akla mantığa bilime yatırım yapsaydık, dış güçler, düşmanlar, eyyy abd, eyyy avrupa umurumuzda olmazdı. ama sen hala faiz mi enflasyonu doğurur, enflasyon mu faize neden olur bu tartışmalara girersen; bir bilim olan ekonomi seni ezer geçer, çünkü senin allahın vardır ama paranın yoktur.
bunlarla beraber, güzel günler elbette gelecek ama biz o acı reçete edebiyatıyla uzun bir süre muhatap olduktan sonra. deniz bitti. yeni şeylere sahip olmaktan ziyade, sahip olduklarınızı koruyun. Sökük yama dönemi diyebiliriz önümüzdeki dönemlere. yani eskilerin atılmadığı daha da eskitildiği zamanlar bizi bekliyor.
son olarak şu güzel sözü hatırlatmak isterim, "krizlerin tohumları, bolluk zamanlarında atılır".
Genel olarak 2008 sonrası dünyaya açılan para, bizimki gibi ülkelere sıcak para olarak geldi, biz bu parayla ülkeyi şantiyeye çevirmeyi tercih ettik. bu arada konutta 3,5 yıllık stok biriktirdik. yani krediyle gidip ev alıp yatırım yaptım zanneden kişileri pek hayırlı günler beklemiyor (yatırım amaçlı ev alanları kastediyorum, yoksa başını sokacak bir yuva alan adama lafım yok); yol yaptık, köprü yaptık. malumunuz köprüler ihaleyi alan firmalara devlet garantisiyle verildi, yani ayda bu kadar yolcu geçecek geçmezse eksik kalanını ben tamamlarım şeklinde.
Şimdi mevcut durum ne; merkez bankaları (büyük gerçekten büyük ülkelerin merkez bankaları, fed, avrupa merkez bankası, Japon merkez bankası) faiz artırıyor, bu ne demek paralar ana vatanına geri dönüyor demek, yani good by turkey dedi dolar. yani sıcak para yok, iyi haber inşaat yok, vızır vızır harç kamyonu geçmeyecek mahalle sokaklarından.
bu arada bolluk zamanları gelen paralarla gerçekten katma değer yaratacak bir ürün geliştirmediğimiz için satacak bir şeyimiz de yok. burada iyi haber ne, TL daha da değersizleştiği için bu ihracatımızı olumlu etkileyebilir. mesela TL deki değer kaybı turizme olumlu yansıyacaktır hemen, turist sayısı geçen seneye göre artar.
hatırlar mısınız et fiyatlarını dışarıdan et ithal ederek düşüreceklerdi, ne oldu, oldu mu; olmadı, çünkü olmaz.
neden olmaz, çünkü sen bu işlere girersen yerli üretici üretimi durdurur, durdurmasa da yavaşlatır. işte böyle kriz zamanlarındaysa dışarıdan ürün ithal ederek baskıladığın fiyatlar zıp zıp zıplar. sen 1 tl baskılarsın, o 5 tl artar kriz zamanlarında. yani et ve et ürünlerine uzun bir süre için son kez tadın arkadaşlar.
Velhasılı kelam biz üzerimize düşeni yapsaydık, akla mantığa bilime yatırım yapsaydık, dış güçler, düşmanlar, eyyy abd, eyyy avrupa umurumuzda olmazdı. ama sen hala faiz mi enflasyonu doğurur, enflasyon mu faize neden olur bu tartışmalara girersen; bir bilim olan ekonomi seni ezer geçer, çünkü senin allahın vardır ama paranın yoktur.
bunlarla beraber, güzel günler elbette gelecek ama biz o acı reçete edebiyatıyla uzun bir süre muhatap olduktan sonra. deniz bitti. yeni şeylere sahip olmaktan ziyade, sahip olduklarınızı koruyun. Sökük yama dönemi diyebiliriz önümüzdeki dönemlere. yani eskilerin atılmadığı daha da eskitildiği zamanlar bizi bekliyor.
son olarak şu güzel sözü hatırlatmak isterim, "krizlerin tohumları, bolluk zamanlarında atılır".



