Bankalardaki TL olsun, döviz olsun mevduatların birebir karşılığı yoktur zaten. Mevduatın %80'lik bir kısmı kredi olarak dağıtılmıştır. O yüzden sadece Türkiye'de değil, dünyanın her ülkesinde eğer panik olur da bankada parası olan tüm müşteriler mevduatlarını bir anda çekmek isterlerse o banka ödeme krizine girer ve batar. Daha doğrusu, 2001 krizinde yaşadığımız gibi BDDK gibi düzenleyici kuruluşlar bankaya el koyar.
İşte bu yüzden bankacılık sektöründe güven esastır. Yasalar ve düzenleyici kuruluşlar, bankaların güvenilirliğine halel getirecek koşulları yaratanları, dezenformasyon yaratanları, halkı paniğe sevkedenleri tespit edip cezalandırmak için önlem alırlar.
Lakin cumhurbaşkanımızın bugün yaptığı o talihsiz açıklama, yani "bankalara koşup döviz çekmeyin, yoksa fena yaparım ha!" anlamına gelen konuşma, bizi yönetenlerin nasıl bir çaresizlik içinde kıvrandığının göstergesi ve aslında yasal olarak cezalandırılması gereken bir durum. Daha önce de yazdığım gibi, ülkesinin finans sistemine güvenen, bankalarının sağlam olduğunu düşünen, aklını yitirmemiş hiçkimse böyle bir açıklama yapmayı aklının ucundan bile geçirmez...