Çark Caddesi'nde bisiklet avı

Evet arkadaşlar haber aşağıda. Bana göre tartışmaya açık. Benim görüşüm uygulamanın kağıt üzerinde doğru ancak pratikte saçma olduğu yönünde. İlk aklıma gelen örnek, dün kaldırım üzerine hayvanın teki aracını öyle bir park etmiş ki bebek arabası süren bir anne yola inmek zorunda kalmıştı. Aynı şey ve benzeri zorluklar defalarca benim de başıma geldi. Aracını yayaların yürüme alanına hayvanlar gibi parkeden insansılar için zabıta polis doğru dürüst işlem yapmazken bisikletlerin bu şekilde toplanması insanı kızdırıyor. Diğer bir sosyal medyada bir kullanıcı yorumundaki örneği vermek isterim: "Vücudunda kanserli hücre varken saçım dökülüyor diye doktora gitmek olur." demiş bu uygulama için. Öncelik sırası dikkate alındığında işgüzarlık gibi geliyor bana. Bisiklet toplama basit bir iş ne de olsa. Bugün bisikletiniz çalınsa kimse umursamıyor neden toplanmasın ki?

Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Zabıta ekipleri araç trafiğine kapalı saatlerde Çark Caddesinde bisiklete binenlere karşı uygulama yaptı.



Büyükşehir Belediyesi Zabıta ekipleri trafiğe kapalı alan olan Çark caddesinde bisiklet, motosiklet ve elektrikli bisiklet ile gezen vatandaşlara karşı uygulama yaptı.

Caddede bisiklete binmenin yasak olduğunu bildiren ekipler, bisikletle birlikte yaya yürünmesi gerektiğini söyledi. Bisikletle seyir halinde olanlar vatandaşlar ise durdurularak ve bisikletleri alınarak zabıta kamyonetine yüklendi.

Vatandaşların Karaağaçdibi'nde bulunan Zabıta birimine müracaat ederek gerekli ceza tutarını ödedikten sonra bisikletlerini geri alabilecekleri kaydedildi.

Ekleme: (link)

2002-2003 yılları arasında burada bulunmuştum. İstanbul'a dönmeden önce cadde yeni yeni trafiğe kapatılıyordu. Son halini de gördüm ve araçlar dururken, bisikletlerin kaldırılmasını anlayabilmiş değilim!

Önce bi esnafa ceza yazsınlar kaldırımlara taşan. resmen iş güzarlık. Bunun adı rant olmayan yerde bisiklet olmaz zihniyetidir.

Kaldirima boylu boyunca masa atan dukkanlara laf yok ordan gecen bisiklet motosikletliye var ha. Bunlarin alayini

@Kerem Özbayrak "Akıl akıl gel .... takıl" demiş atalarımız. Motorlar toplanabilir onlar taşıt ama bisikletleri toplamak tam bir saçmalık. Arabalara ceza bile yazmayan işgüzarlar bisikletlere saldırırlar.

Bu arada motor sürücüleri de ayrı hikaye.

Parkını beğenmediğim arabayı opinel çakımı çıkartıp özenle derin derin çizerim.

O cadde taşıt trafiğine kapalı ise zabıta kamyoneti ne arıyor?

Geçiş üstülüğü denen şeyin farkındayım, söz konusu kamyonet bunun şartlarını sağlamıyor.

@Kerem Özbayrak Bulunduğunuz bölgede bisiklet yolu varsa ve siz normal yollardan gidiyorsanız bu tür sıkıntılar yaşayabilirsiniz. Ancak bisiklet yolunun bulunmadığı durumlarda kimse bisiklete el koyamaz. Direkt olarak polis çağırın vermeyin bisikletinizi.

@onurtungut Onur merhaba, sıkıntı, yapılan işlemde değil. Ben zaten işlemin yanlış olduğunu düşünmüyorum ancak ilk yazımda da belirttiğim üzere sıralama açısından yapılan bu uygulama bana işgüzarlık geliyor. Ceza kesilecek o kadar çok motorlu araç var ki ve bunların bir çoğu bizleri tehlikeye atıyor. Bunlar varken bisikletlerin toplanmasını eleştiriyorum. Bu işlemi yapmak kolay işin zor kısmı motorluları adam etmekte.

@Kerem Özbayrak kesinlikle katılıyorum. Benim bahsettiğim olay, bisikleti alıp götürmek in ben bu bisikleti götürüyorum demekle olmaz gaspa girer. Onun dışında, plakalı yani motorlu araçlarla ilk önce büyük sorunumuzu çözelim, sonra bisikletleri çözelim. İzmir'de sahil yolunda karşıdan karşıya geçmek için lambalarda buton var. Basıyorum, arabalar kırmızı ışık yanıyor. Karşıdan aracı görüyorum, üstü üstüme gelip bir de selektör yaparak kornaya basıyor. Cehaletin böylesi ile savaşmaktansa dünyanın her yerinde teşvik ve tercih edilen bisiklet kullanımını baltalayarak savaşmak daha kolay oyuyor tabi.

Ben öyle bir durumda olsam atımdaki değerli bisikleti de mi alacaklar. (!)

Bunlara ne yapmak lazım bilemiyorum. Ne zararı var size o bisikletlerin anlamıyorum.

Başlığın açılış şekli için öncelikle Kerem Beyi tebrik ederim. Evet kurallar bizim için de geçerli ve yapılan doğru, bir şey diyemiyoruz. Ancak ülkede bir şeyi de dengeli yapmamak ve kanunların keyfi olarak uygulanması can sıkıcı. Tem otoyolunun kapatılıp Ferrari'lerin drift attığı insanlarla bisikletlilerin aynı tip cezaları alması can sıkıyor. Ya da uluorta istediği kadını taciz eden hatta dövebilen insanların serbestçe dolaşmaya devam etmesi duygularımızda infiale yol açıyor.

Tamam yarın Norveç gibi olalım. O zaman gerçekten de insanların yaya yolunda biz de bisikletle yaya olarak hareket edelim. Ama kadınlar da sokakta yürüyebilsin. Tem trafiğinde insanlar düğün keyfi ile görgüsüzlüklerini kusmasın.
Kanunsa her yerde uygulansın biz de maymun olmayalım arada.

Zabıta teşkilatı tümüyle gereksizdir. Bu teşkilat, belediyelerde akraba kadrolaşmasından başka birşeye yaramıyor. Zabıta teşkilat olarak tümden millete zararlıdır.

Garibanı daha fazla garibanlığa, zengini daha fazla zenginliğe sürükleyen zincirin temel halkası.

Uygulama doğru ama hem onca usulsüzlük varken orada sırası değil hemde uygulama şekli biraz itici,benzer bir yer burdada var kapalı yol diye geçer her geçişte bisikletten inip geçiyorum,nedeni hem kalabalık hemde ilerlerken karşıdan gelen bazı kişiler yada çocuklar sanki kamyonla geliyorsunuz gibi ne yapıcaklarını şaşırıyorlar

toplanması normal bence ama bir çok arkadaşında söylediği gibi bir çok şey dururken burdan başlanması abest o caddeyi bilen bilir o kadar insan yığının içinde nasıl bisiklete biniyolar onuda anlamıyorum çok kalabalık gerçekten yalnız yaya trafiğine açık bir alan ve epeycede kalabalık bazı zamanlarda yürümüye yer yok nasıl biniyolar oda değişik ama şunuda söylemeden edemem herşey önce kendimizi düzeltmekten geçer.

Ehe ehe benım bısıklete alıp boyle kamyonete felan yuklesınlerde yenısını aldırtım onlara cızdınız dıye Saka gıbı ama gecen de bır amcayla ben papaz oldum 80 yasındaymıs vapur ısletmesının avukatıymıs vapurda oturulan bolumun ıcıne bısıkletı koymam yasakmıs felan gıttım yanın oturdum bır guzel tartıstık sevıyemı koruyarak cevap verdım yazı astırıcam dedı dedım astır hatta benı mahkemeye ver dedım goze alıyosun yanı dıyo dedım bu bısıklet denıze ucsa napıcaz bınme o zaman dıyo dedım surda ıse gıdıyorum butun pısıkolojımı mahvettın hala gıtme bınme o zaman dıyodu bana Calgıcılarında gırmesı yasakmıs o an aklıma gelmedı ama bazen o kadar guzel calıyolarkı butun herkes alkıslıyor sen sanatı sanat yapanı sporcuyu destekleyıp tesvık edıcegıne kostek ol bosuna gelmıssın 80 yasına.

2008-2012 yılları arasında 4 sene Sakarya Üniversitesinde okudum ve Çark caddesinden yüzlerce defa geçtim. O zamanlar Salcano MTB vardı, bisikletimle de oradan geçtim ama hiç bisikletin yasak olduğuna dair bir tabela görmedim! Bu konuda geçen haber 2015'de yapılmış ve haberin orjinal kaynağına ait sitede bisiklet girişinin yasak olduğuna dair tabela var bisiklet severler görmüyor mu diye bir yorum atılmış demek ki tabela sonradan konuldu.

Ben olsam ne yapar eder bisikleti vermezdim gerekirse cıngar çıkarırdım çünkü bisikletin plakası yok ruhsatı yok, zabıta alıp gidecek geri almak istediğinde hangisinin senin bisikletin olduğunu nasıl kanıtlayacaksın. Telefondan fotoğraf göstermek falan demeyin o zaman başkası bizim bisikletimize benzer resim bulup bizimkini alır gider. Ama eğer bisikleti sahibinden teslim alırken ikisini aynı karede fotoğrafladılarsa bunu düşünebildikleri için tebrik ederim.

Benim zamanımda bu tabela vardı.
http://www.trafikisaretleri.gen.tr/images/motorlu-tasit-giremez-levhasi.jpg

Bunu ise Sakarya'nın hiç bir yerinde görmedim açıkçası.
http://www.trafikisaretleri.gen.tr/images/bisiklet-giremez.jpg

Ben tesadüfen kaynağın 2015 yayınını bulmuştum. Bir de konu başında paylaşılan kaynakta dün yayınlanmış haber.
Enteresan bir durum, aynı haberi ısıtıp yeni olmuş gibi sunmaları neyi amaçlıyor acaba...
(link)
(link)

Hiç bir bisikletçi hımbıl hımbıl yürüyen hantal hamur teknelerine tahammül etmek zorunda değil, bisikletçi bayılmıyor zaten bir o yana bir bu yana devrilerek yürüyen hamur teknelerinin arasında gezmeye.

Yap bisikletliye göre yol, ondan sonra istediğin kadar buna doğru uygulama de.

Türkiye 50 yıl, sakarya 100 yıl geriden geliyor.

Arabaya ceza yazıldığı zaman el mi konuluyor? Yoksa ben mi yanlış biliyorum.Cezası varsa yazarsın T.C nolu mazbuzu olur biter.Vergi borcu olduğu için ödemek zorundasın,bisiklete el koymak gasba girer.Ülkemizde işgüzar memur çok.Kraldan çok kralcı oluyorlar.

vakti zamanında televizyon göstermişti, istanbul büyükşehir belediyesi memurları ülke çapındaki bir eylemde yapılan saldırı sonrası insanların terk etmek zorunda kaldıkları çadırların içinden milletin telefonlarını yağmalamışlardı. kimin malı ne kadar eder çok iyi biliyorlar. onun için bunlara pahalı bir bisiklet kaptırırsanız muhtemelen buhar olur gider. birkaç hafta evrak işiyle uğraştırıp en sonunda kovarlar.