Buğra C
Buğra Hoca
- Kayıt
- 15 Mart 2017
- Mesaj
- 189
- Tepki
- 674
- Şehir
- İstanbul
- İsim
- Buğra Canata
- Başlangıç
- 1996—97
- Bisiklet
- Diğer
- Bisiklet türü
- Yol bisikleti
Bugün son zamanlardaki en önemli taleplerimizden biri olan bisiklet yollarını tartışmaya açmak istiyorum. Birkaç bisiklet grubunda, kazaların temel sebebi olarak gösterilen, hemen hemen her belediyeden bisikletçilerin talep ettiği temel şey olan bisiklet yolu kullanışlı mı?
Ben, özellikle de İstanbul'daki bisiklet tecrübelerimden de hareketle, ayrılmış bir bisiklet yolunu kullanışlı bulmuyorum. Gerekçelerimi de şu şekilde özetlemek istiyorum. Hatalı bulduğunuz veya eklemek istediğiniz varsa, tartışmak isterim. Bununla ilgili bir anket de ekledim konuya.
Öncelikle, benim kategorizasyonuma göre 4 tip bisiklet yolu var:
a) Yaya yollarına entegre yapılmış bisiklet yolları:
Bunlar genellikle, ulaşım değil eğlence amaçlı yapılmış yollar. İzmir sahil boyundaki, İstanbul'da sahil yollarındaki, çeşitli parklardaki bisiklet yolları bu şekilde. Yaya yoluna entegre oldukları için, sadece mavi boya ile işaretlenip ayrılıyorlar. Hızlı gitmeye müsait değiller, çünkü her an yayaların girebilmesi tehlikesi var. Genellikle yayalar işgal ettiği için uyarmanız gerekiyor. Yaya/bisikletçi gerilimine, tartışmasına neden oluyor vs.
Sadece 10-15 km/s ile sahilde bir gezinti yapmaya çıkmış insanlara hitap ediyor.
b) Araç yolunun bir bölümü çizgilerle ayrılarak yapılmış bisiklet yolları:
Genellikle ABD'deki, Almanya'daki vs. bisiklet yolları bu şekilde tasarlanıyor. Dediğim gibi hiçbirini makul bulmuyorum ama karşılaştırırsak en makul hali bu. Genellikle en büyük sorunu araçların işgal ederek park etmesi.
c) Araç yolunun bir bölümü dubalarla ayrılarak yapılmış bisiklet yolları:
Yukarıdaki bisiklet yollarındaki işgal, şerit ihlali sorunlarını çözmek için yapılıyor. Ancak dubalar ezilip kırılarak 1 ayda yukarıdaki yola döndürülüyor.
d) Araç yolunun bir bölümü sabit engellerle ayrılarak yapılmış bisiklet yolları:
Yine yukarıdaki problemlerin engellenmesi için tasarlanmış, ancak belirli problemler yaratan bisiklet yolları.
----
Problemler kısmına şimdi geçiyorum:
1) Öncelikle bütün bu yollarda bizim motosiklet problemimiz var. Her türlü motosiklet bize ayrı yapılmış yolu, hatta yaya yollarını işgal ediyor. Bisiklet yolu yapmak da bu sorunu çözmeyecek. Biz bisikletçi olarak böyle birisi ile karşılaştığımızda hiçbir yaptırım hakkımız olmadığı gibi, bu durumu fotoğraf veya video ile belgelememiz halinde bile hiçbir yaptırım uygulanmıyor. Çözmemiz gereken problemlerden birisi bu.
2) Araçların b ve c'deki tipte bisiklet yoluna park etmeleri. Maalesef buna da bizim elimizden hiçbir şey gelmiyor, çoğunlukla ilgilenilmiyor. Özellikle Bisikletli Ulaşım Platformu'nun Zeytinburnu Bisiklet Yolu ile ilgili Mobil EDS getirtip uygulama yaptırması vardı, ancak bu şekilde 2 yılda 1 gün çözüm oluyor, diğer günlerde yine park ediliyor.
3) Özellikle a, b ve c'deki bisiklet yollarına yayaların girmesi problemi. Yayalar, ayrı bisiklet yolu olduğunda, bisikleti bir taşıt olarak veya bir tehlike olarak benimsemedikleri için kontrolsüz yola atlıyor, yoldan yürüyor. Bu tehlike olduğunda yine belirli bir hızın üzerinde gitmeniz risk. Taşıt yolunun belli bir bölümü ayrıldığında veya hiç ayrı bisiklet yolu olmadığında, yayaların atlama tehlikesi daha az oluyor. Taşıt yolunda neredeyse hiç yayaya çarpma tehlikesi yaşamadım ama a'da bahsettiğim tarzda yerlere girince 2-3 dakikada bir yaşıyorum.
4) Kapı açılması sorunu: Eğer çizgilerle veya dubalarla ayrılmış bir bisiklet yolu varsa, araçlar kaldırım tarafına değil taşıt yolu tarafına park ederler. Eğer ayrılmış bisiklet yolu varsa, yolun en sağına park ederler. Yolun en sağında kapı açan bir araçtan, şeridi ortalayarak rahatlıkla kurtulabilirsiniz ama kapalı bir bisiklet yolundaysanız, belirli bir hızın da üstündeyseniz kaçacağınız yer yoktur.
5) Yaya trafiğini düzenlemek: Neticede bir yolu ikiye böleceksiniz. Ya bisiklet yolunun üzerinde yaya geçitleri olacak, yayaları bekleyeceksiniz, ya da yayalar bisiklet yoluna atlayıp oradan karşıya geçecekler. Yine taşıt yolunda daha temkinli olurken, ayrılmış bisiklet yolunda o kadar dikkatli olmayacaklar.
6) Eşya indirilmesi: Türkiye'de araç trafiğini de düzensizleştiren en büyük problemlerden biri. Hiç bisiklet yolu olmasa, en sağa yanaşacaklar, solundan geçeceksiniz. Bisiklet yolu varsa ya bisiklet yoluna park edecekler, araç yoluna atlamanız gerekecek; ya da daha kötüsü, bisiklet yolunun yanına park edip bisiklet yolu üzerinden eşya taşıyacaklar. Özellikle büfeler, iş yerleri vs. yoğun olan yerlerde keşmekeş olacak.
7) Dönüşler, kavşaklar: Zaten normalde de en çok kaza nedeni olan konu bu, ayrı bisiklet yolunda da yine sorun yaratıyor.
Bisiklet yollarının tasarımı gereği, dönüşlerde de normal araç trafiğine karışmak zorundalar. A'da bahsettiğim yollar zaten ulaşım amaçlı olmadığı için, sahil boyu, park vs. içinde yapıldığı için bunlarda problem yok. Ama mesela diğerlerinde, bir köprülü kavşak üzerinden geçeceğinizi düşünün, şu anki yol altyapıları ile zaten en büyük sorun yaratan dönüşlerde araç yoluna katılmış olacaksınız.
8) Otobüs durakları: Yine, ulaşım amaçlı yapılacak bisiklet yollarında, ya otobüs bisiklet yolunu işgal edip yaya indirecek, ya da otobüsün indirdiği yaya bisiklet yolunu işgal edecek.
9) Uygun yapılmayan yollar: Diyelim ki dönüşlerde ekstra genişlik eklemediler, engellerle ayrılmış bir yol ise kaçacağınız bir alan bulunmayacak, belki karşıdan gelen olduğunda kazalar yaşanacak.
10) Yoldaki engeller: Araç yolundan gidiyorsanız, sürekli temizlik aracı ile vs. temizlendiği için; yolda cam kırığı vs. olma ihtimali daha az. Karşılaştığınız zaman da, şeridi ortalayarak rahatlıkla atlatabiliyorsunuz. Eğer engellerle ayrılmış bir bisiklet yolundan gidiyorsanız, karşıdan da gelen varsa tehlike yaratacak. Kaçacak mesafeniz olmayacak. Diyelim ki kar yağdı, kar temizleme aracı engellerle ayrılmış bisiklet yoluna giremeyecek ama çizgiyle ayrılmış bisiklet yoluna girebilecek.
11) En önemli sıkıntı, hukuki zorunluluk: Mesela İstanbul'da Yenikapı civarındaki bisiklet yolunu görmüşsünüzdür. Üzerinde kum yığınları, yapılmamış, çamurlu bölgeler, demirler, su birikintileri vs. her şey mevcut.
Gel gelelim, ben buradan gitmiyorum, gitmek istemiyorum deme şansınız yok. Bisiklet yolu varsa, oradan gitmek zorundasınız. Allah korusun, başınıza bir şey geldi, asli kusurlu sizsiniz. "Ama öteki yola çamur yığmışsınız" deseniz bir hükmü yok.
Ayrıca zaten bisiklet yolu olmayan yerde bize "burada bisiklet süremezsin" diyen adam, biraz da haklı olarak bisiklet yolu olduğu zaman ister istemez bisiklet yolundan git diyecek.
Mesela Ocak'ta ilk kar yağdı, ben temizlenmiş olan, 4-5 şeritli araç yolundan yasal olarak gidebilecekken, orada ucube bir bisiklet yolu olduğu için, o yol da karla ve çamurla kaplı olacağı için gidemeyeceğim. Gitsem de başıma bir şey geldiği zaman hukuken suçlu olacağım. Bunun sebebi de bisiklet yolu diye tutturan bir kesim için oraya bir ucube yapılmış olması.
Biraz genelleme ve kendi gözlemim de olacak ama genellikle talep eden kitle de bisiklet yolu olmadığı için bisiklete binemiyorum diyen, avantaj ve dezavantajlarından bihaber olan, deneyim ve tecrübeleri yüzünden değil, önyargılarla talep eden bir kitle. Tamamen haksız değilller ama aslında onların istediği a'da bahsettiğimiz türden, ulaşım değil kısa gezinti amaçlı yollar. O yüzden de yerel yönetimlerin çözüm planlarken birincil olarak A kişisi şunu istiyor, B kişisi bunu istiyor'dan ziyade Strava tarzı uygulamalardan alınan somut verilerden planlanması gerektiğine inanıyorum.
Yine burada sizin fikirlerinizi de bekliyorum, belki buradan hareketle ne istediğimizi de eğrisiyle doğrusuyla tartışıp daha net bir şekilde ifade edebiliriz.
Ben, özellikle de İstanbul'daki bisiklet tecrübelerimden de hareketle, ayrılmış bir bisiklet yolunu kullanışlı bulmuyorum. Gerekçelerimi de şu şekilde özetlemek istiyorum. Hatalı bulduğunuz veya eklemek istediğiniz varsa, tartışmak isterim. Bununla ilgili bir anket de ekledim konuya.
Öncelikle, benim kategorizasyonuma göre 4 tip bisiklet yolu var:
a) Yaya yollarına entegre yapılmış bisiklet yolları:
Bunlar genellikle, ulaşım değil eğlence amaçlı yapılmış yollar. İzmir sahil boyundaki, İstanbul'da sahil yollarındaki, çeşitli parklardaki bisiklet yolları bu şekilde. Yaya yoluna entegre oldukları için, sadece mavi boya ile işaretlenip ayrılıyorlar. Hızlı gitmeye müsait değiller, çünkü her an yayaların girebilmesi tehlikesi var. Genellikle yayalar işgal ettiği için uyarmanız gerekiyor. Yaya/bisikletçi gerilimine, tartışmasına neden oluyor vs.
Sadece 10-15 km/s ile sahilde bir gezinti yapmaya çıkmış insanlara hitap ediyor.
b) Araç yolunun bir bölümü çizgilerle ayrılarak yapılmış bisiklet yolları:
Genellikle ABD'deki, Almanya'daki vs. bisiklet yolları bu şekilde tasarlanıyor. Dediğim gibi hiçbirini makul bulmuyorum ama karşılaştırırsak en makul hali bu. Genellikle en büyük sorunu araçların işgal ederek park etmesi.
c) Araç yolunun bir bölümü dubalarla ayrılarak yapılmış bisiklet yolları:
Yukarıdaki bisiklet yollarındaki işgal, şerit ihlali sorunlarını çözmek için yapılıyor. Ancak dubalar ezilip kırılarak 1 ayda yukarıdaki yola döndürülüyor.
d) Araç yolunun bir bölümü sabit engellerle ayrılarak yapılmış bisiklet yolları:
Yine yukarıdaki problemlerin engellenmesi için tasarlanmış, ancak belirli problemler yaratan bisiklet yolları.
----
Problemler kısmına şimdi geçiyorum:
1) Öncelikle bütün bu yollarda bizim motosiklet problemimiz var. Her türlü motosiklet bize ayrı yapılmış yolu, hatta yaya yollarını işgal ediyor. Bisiklet yolu yapmak da bu sorunu çözmeyecek. Biz bisikletçi olarak böyle birisi ile karşılaştığımızda hiçbir yaptırım hakkımız olmadığı gibi, bu durumu fotoğraf veya video ile belgelememiz halinde bile hiçbir yaptırım uygulanmıyor. Çözmemiz gereken problemlerden birisi bu.
2) Araçların b ve c'deki tipte bisiklet yoluna park etmeleri. Maalesef buna da bizim elimizden hiçbir şey gelmiyor, çoğunlukla ilgilenilmiyor. Özellikle Bisikletli Ulaşım Platformu'nun Zeytinburnu Bisiklet Yolu ile ilgili Mobil EDS getirtip uygulama yaptırması vardı, ancak bu şekilde 2 yılda 1 gün çözüm oluyor, diğer günlerde yine park ediliyor.
3) Özellikle a, b ve c'deki bisiklet yollarına yayaların girmesi problemi. Yayalar, ayrı bisiklet yolu olduğunda, bisikleti bir taşıt olarak veya bir tehlike olarak benimsemedikleri için kontrolsüz yola atlıyor, yoldan yürüyor. Bu tehlike olduğunda yine belirli bir hızın üzerinde gitmeniz risk. Taşıt yolunun belli bir bölümü ayrıldığında veya hiç ayrı bisiklet yolu olmadığında, yayaların atlama tehlikesi daha az oluyor. Taşıt yolunda neredeyse hiç yayaya çarpma tehlikesi yaşamadım ama a'da bahsettiğim tarzda yerlere girince 2-3 dakikada bir yaşıyorum.
4) Kapı açılması sorunu: Eğer çizgilerle veya dubalarla ayrılmış bir bisiklet yolu varsa, araçlar kaldırım tarafına değil taşıt yolu tarafına park ederler. Eğer ayrılmış bisiklet yolu varsa, yolun en sağına park ederler. Yolun en sağında kapı açan bir araçtan, şeridi ortalayarak rahatlıkla kurtulabilirsiniz ama kapalı bir bisiklet yolundaysanız, belirli bir hızın da üstündeyseniz kaçacağınız yer yoktur.
5) Yaya trafiğini düzenlemek: Neticede bir yolu ikiye böleceksiniz. Ya bisiklet yolunun üzerinde yaya geçitleri olacak, yayaları bekleyeceksiniz, ya da yayalar bisiklet yoluna atlayıp oradan karşıya geçecekler. Yine taşıt yolunda daha temkinli olurken, ayrılmış bisiklet yolunda o kadar dikkatli olmayacaklar.
6) Eşya indirilmesi: Türkiye'de araç trafiğini de düzensizleştiren en büyük problemlerden biri. Hiç bisiklet yolu olmasa, en sağa yanaşacaklar, solundan geçeceksiniz. Bisiklet yolu varsa ya bisiklet yoluna park edecekler, araç yoluna atlamanız gerekecek; ya da daha kötüsü, bisiklet yolunun yanına park edip bisiklet yolu üzerinden eşya taşıyacaklar. Özellikle büfeler, iş yerleri vs. yoğun olan yerlerde keşmekeş olacak.
7) Dönüşler, kavşaklar: Zaten normalde de en çok kaza nedeni olan konu bu, ayrı bisiklet yolunda da yine sorun yaratıyor.
Bisiklet yollarının tasarımı gereği, dönüşlerde de normal araç trafiğine karışmak zorundalar. A'da bahsettiğim yollar zaten ulaşım amaçlı olmadığı için, sahil boyu, park vs. içinde yapıldığı için bunlarda problem yok. Ama mesela diğerlerinde, bir köprülü kavşak üzerinden geçeceğinizi düşünün, şu anki yol altyapıları ile zaten en büyük sorun yaratan dönüşlerde araç yoluna katılmış olacaksınız.
8) Otobüs durakları: Yine, ulaşım amaçlı yapılacak bisiklet yollarında, ya otobüs bisiklet yolunu işgal edip yaya indirecek, ya da otobüsün indirdiği yaya bisiklet yolunu işgal edecek.
9) Uygun yapılmayan yollar: Diyelim ki dönüşlerde ekstra genişlik eklemediler, engellerle ayrılmış bir yol ise kaçacağınız bir alan bulunmayacak, belki karşıdan gelen olduğunda kazalar yaşanacak.
10) Yoldaki engeller: Araç yolundan gidiyorsanız, sürekli temizlik aracı ile vs. temizlendiği için; yolda cam kırığı vs. olma ihtimali daha az. Karşılaştığınız zaman da, şeridi ortalayarak rahatlıkla atlatabiliyorsunuz. Eğer engellerle ayrılmış bir bisiklet yolundan gidiyorsanız, karşıdan da gelen varsa tehlike yaratacak. Kaçacak mesafeniz olmayacak. Diyelim ki kar yağdı, kar temizleme aracı engellerle ayrılmış bisiklet yoluna giremeyecek ama çizgiyle ayrılmış bisiklet yoluna girebilecek.
11) En önemli sıkıntı, hukuki zorunluluk: Mesela İstanbul'da Yenikapı civarındaki bisiklet yolunu görmüşsünüzdür. Üzerinde kum yığınları, yapılmamış, çamurlu bölgeler, demirler, su birikintileri vs. her şey mevcut.
Gel gelelim, ben buradan gitmiyorum, gitmek istemiyorum deme şansınız yok. Bisiklet yolu varsa, oradan gitmek zorundasınız. Allah korusun, başınıza bir şey geldi, asli kusurlu sizsiniz. "Ama öteki yola çamur yığmışsınız" deseniz bir hükmü yok.
Ayrıca zaten bisiklet yolu olmayan yerde bize "burada bisiklet süremezsin" diyen adam, biraz da haklı olarak bisiklet yolu olduğu zaman ister istemez bisiklet yolundan git diyecek.
Mesela Ocak'ta ilk kar yağdı, ben temizlenmiş olan, 4-5 şeritli araç yolundan yasal olarak gidebilecekken, orada ucube bir bisiklet yolu olduğu için, o yol da karla ve çamurla kaplı olacağı için gidemeyeceğim. Gitsem de başıma bir şey geldiği zaman hukuken suçlu olacağım. Bunun sebebi de bisiklet yolu diye tutturan bir kesim için oraya bir ucube yapılmış olması.
Biraz genelleme ve kendi gözlemim de olacak ama genellikle talep eden kitle de bisiklet yolu olmadığı için bisiklete binemiyorum diyen, avantaj ve dezavantajlarından bihaber olan, deneyim ve tecrübeleri yüzünden değil, önyargılarla talep eden bir kitle. Tamamen haksız değilller ama aslında onların istediği a'da bahsettiğimiz türden, ulaşım değil kısa gezinti amaçlı yollar. O yüzden de yerel yönetimlerin çözüm planlarken birincil olarak A kişisi şunu istiyor, B kişisi bunu istiyor'dan ziyade Strava tarzı uygulamalardan alınan somut verilerden planlanması gerektiğine inanıyorum.
Yine burada sizin fikirlerinizi de bekliyorum, belki buradan hareketle ne istediğimizi de eğrisiyle doğrusuyla tartışıp daha net bir şekilde ifade edebiliriz.