thomisus lx
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 25 Haziran 2007
- Mesaj
- 2.909
- Tepki
- 2.024
bisiklete binmeyi öğreneli 32 yıl olmuş (beldesan pinokyo ile). bir 5 yıl aradan sonra ise dağ bisikleti ile ikinci evrenin başlaması ise bu yıl 21 yılı doldurdu. bu süreler, bisiklet forumu takip eden çoğu kardeşimin yaşlarının epey üzerinde. son zamanlarda, dağ bisikleti kullanmak bana külfet gibi gelmeye başladı. schwalbe marathon lastik takıp 26x1,50 ye de indirsem lastik kalınlığını, hani daha hızlı akmaya da başlamış olsa bisiklet kafama "acaba bu bisiklet 28" jant olsa, amortisörsüz olsa, krank ve dişliler yol bisikleti dişlileri olsa nasıl olur" diye bir soru takıldı. mevcut kadro zaten 26" uyumlu. yol bisikleti almam lazım dedim ve başladım araştırmaya. forumdan dostum Ferhat Köse'ye de sordum epey bir soru. yol bisikleti alıp da, yaşayarak öğreneceğim şeyler hem bisiklet forumda ayrıntılı yazılmıştı hem de Ferhat, jantlardaki olası eğilme ve ayar sorunlarına, lastik patlaması gibi benim kaygılarıma cevaplar verdi. ben 105 kilo olunca her lastik beni çekmiyormuş bunu öğrendim. kaygılarımın aksine, Ferhat ın başına pek lastik patlağı sorunu gelmemiş, onca zamanda 4 kez. ancak herkes, dağ bisikleti gibi sele üzerinde otururken bodoslama çukurlara girmemem gerektiğini, bir miktar seleden kalkarak tümsek ve çukurlardan sakınmamı söylediler. kafamdaki bisiklet netleşmiş oldu bu bilgiler ışığında. en önemlisi ise ben flatbar bir yol bisikleti sürmek istiyordum, bu kanıya da 3 yıl kadar önce sds bisiklette denediğim yarış bisikletinden sonra vardım.
kafamda canlanan bisiklet kısaca şöyleydi. yol kadrosu olabilirdi, ama ilerde tura çıkmak istersem diye flat barlarda kullanılan giant in kadroları daha cazip geldi. çünkü bu kadrolar üzerinde bagaj takılacak yuvalar vardı. 28" jant olacaktı. lastikleri ipince olmaması gerekiyordu. 700x28 tarzında lastikler (böyle bir boy var mı hala bilmiyorum ama aklımda kalan bu) uygundur dendi. jantlara epey takıldım. benim dağ bisikleti alışkanlığı ile gireceğim her çukurda kalkmayı unuttuğumda 8 olmaya dirençli jantları bulmam gerekiyordu bu sebeple bisiklet seçimim yol ile city bike arasında gidip gelmeye başladı. ben shimano hastasıyım ama shimano parçalar 105 ve üstü çok pahalıydı. full set olsun dedim ve sora almaya karar verdim. ama gönlüm bir gömlek üstü tiagraya da kaymıyor değildi o aralar. kadro tura uygun, jantlar sağlam ama mümkünse ince, lastikleri patlatmayacağım, full shimanolu bir bisiklet aramaya başladım.
carraro nun flatbarını bulamadım. guipago epey ağır geldi. bianchi ler içime sinmedi. giant flatbarların en ucuzuna param yetiyor, ama gönlüm en pahalısını istiyordu. yine de giantlarda da içime sinmeyen bir şeyler vardı, mantıklı bir açıklaması yok, yani yüzde 49 istiyor yüzde 51 istemiyordum. trek 7 serisine baktım en pahalısı olurdu hem 105 li idi ama 2000 yuuro epey bir para idi. belki hoşuma gitmeyecek ve bisikleti satmak zorunda kalacaktım ve o parayı riske atamadım. sirrus larda parçaları beğenmedim. bisiklete bakındığım sıralarda badboy larda bana uygun bir bisiklet yoktu. anlayacağınız piyasada bulabildiğim tüm flatbar bana, firmaların, ya tutar ya tutmaz diye düşünüp derli toplu modeller çıkarıp riske girmek istemedikleri kanısını uyandırdı. salcanoda ürün tedarik sorununu geçen sene yaşamıştım açıkçası. sedonanın flat barı var mıdır yok mudur haberim bile yoktu.
sıra yol-yarış bisikleti alıp, flatbara çevirmekti. lafı uzatmayacağım en uygun olarak salcano tiagralı bir model buldum. 2x10 lu sistem. buradaki sıkıntı ise, gidon, vites kolları değişecek, ayrıca ben 3lü aynakol istiyorumdum bu aynakol 2li üstelik 39/53, beni beklintelim dışında yorar gibi geldi. açıkçası, kararın son noktasında, erdoğanlar bisikletten full soralı 3x10 vitesli bir bisiklet toplamak üzere gittiğimde bir gün evvel teşhire çıkmış sedona istanbulu gösterdiler. teker göbeklerine kadar tiagralı, 3x10 sistemli, v-jantlı, durano lastikli, 10,5kg luk bir bisikletti. almış bulundum.
akşamları 25km kadar biniyorum, eve geliyorum ve bir 50 km daha gidermişim gibi geliyor. melih gökçeğin çukurlarına da girdim çıktım bana mısın demedi.
bisiklet alma sürecim yaklaşık 8 ay sürdü
bu süreç eğer doğru bisiklete binmek ise epey sancılı bir o kadar da keyifli. üstelik, bu bisiklet bana 300 lira da daha ucuza geldi ayırdığım bütçeden. içime sinmesi de en önemli ayrıntısı.
bu sezonda da, 4 kişiye bisiklet danışmanlığı yaptım. hepsi mutlu oldu ben de hem keyifli hem mutlu oldum. birine bisiklet alırken, binerken keyif alacağı en uygun fiyatlı bisikleti öneririm. her sene bir markanı bir modeli en uygun modeli -alınması şart- modeli oluyor.
örneğin, 2 sene evvel bu model dağ bisikleti için bianchi alikuttu. 1800 liraya bile ucuzken 1500 liraya peşin alınabiliyordu. üzerindeki parçaların ederi, kadro hariç 3000 liranın üzerindeydi.
geçen senede bu model, salcanonun ng020 modeliydi. 2200 lira liste fiyatına bakmadan 2000 liraya alabilirdiniz. parçaların ederi 3500 lira civarındaydı.
bu sene ise benim favori modelim ghost se9500. 3650 lira liste fiyatı. full xt bir bisiklet (zincir ve ruble hariç) ve peşin 3000 liraya alabilirdiniz. eşdeğeri bir bisiklet diğer markalarda 4500-5000 lira civarında.
kalın sağlıcakla.
kafamda canlanan bisiklet kısaca şöyleydi. yol kadrosu olabilirdi, ama ilerde tura çıkmak istersem diye flat barlarda kullanılan giant in kadroları daha cazip geldi. çünkü bu kadrolar üzerinde bagaj takılacak yuvalar vardı. 28" jant olacaktı. lastikleri ipince olmaması gerekiyordu. 700x28 tarzında lastikler (böyle bir boy var mı hala bilmiyorum ama aklımda kalan bu) uygundur dendi. jantlara epey takıldım. benim dağ bisikleti alışkanlığı ile gireceğim her çukurda kalkmayı unuttuğumda 8 olmaya dirençli jantları bulmam gerekiyordu bu sebeple bisiklet seçimim yol ile city bike arasında gidip gelmeye başladı. ben shimano hastasıyım ama shimano parçalar 105 ve üstü çok pahalıydı. full set olsun dedim ve sora almaya karar verdim. ama gönlüm bir gömlek üstü tiagraya da kaymıyor değildi o aralar. kadro tura uygun, jantlar sağlam ama mümkünse ince, lastikleri patlatmayacağım, full shimanolu bir bisiklet aramaya başladım.
carraro nun flatbarını bulamadım. guipago epey ağır geldi. bianchi ler içime sinmedi. giant flatbarların en ucuzuna param yetiyor, ama gönlüm en pahalısını istiyordu. yine de giantlarda da içime sinmeyen bir şeyler vardı, mantıklı bir açıklaması yok, yani yüzde 49 istiyor yüzde 51 istemiyordum. trek 7 serisine baktım en pahalısı olurdu hem 105 li idi ama 2000 yuuro epey bir para idi. belki hoşuma gitmeyecek ve bisikleti satmak zorunda kalacaktım ve o parayı riske atamadım. sirrus larda parçaları beğenmedim. bisiklete bakındığım sıralarda badboy larda bana uygun bir bisiklet yoktu. anlayacağınız piyasada bulabildiğim tüm flatbar bana, firmaların, ya tutar ya tutmaz diye düşünüp derli toplu modeller çıkarıp riske girmek istemedikleri kanısını uyandırdı. salcanoda ürün tedarik sorununu geçen sene yaşamıştım açıkçası. sedonanın flat barı var mıdır yok mudur haberim bile yoktu.
sıra yol-yarış bisikleti alıp, flatbara çevirmekti. lafı uzatmayacağım en uygun olarak salcano tiagralı bir model buldum. 2x10 lu sistem. buradaki sıkıntı ise, gidon, vites kolları değişecek, ayrıca ben 3lü aynakol istiyorumdum bu aynakol 2li üstelik 39/53, beni beklintelim dışında yorar gibi geldi. açıkçası, kararın son noktasında, erdoğanlar bisikletten full soralı 3x10 vitesli bir bisiklet toplamak üzere gittiğimde bir gün evvel teşhire çıkmış sedona istanbulu gösterdiler. teker göbeklerine kadar tiagralı, 3x10 sistemli, v-jantlı, durano lastikli, 10,5kg luk bir bisikletti. almış bulundum.
akşamları 25km kadar biniyorum, eve geliyorum ve bir 50 km daha gidermişim gibi geliyor. melih gökçeğin çukurlarına da girdim çıktım bana mısın demedi.
bisiklet alma sürecim yaklaşık 8 ay sürdü
bu sezonda da, 4 kişiye bisiklet danışmanlığı yaptım. hepsi mutlu oldu ben de hem keyifli hem mutlu oldum. birine bisiklet alırken, binerken keyif alacağı en uygun fiyatlı bisikleti öneririm. her sene bir markanı bir modeli en uygun modeli -alınması şart- modeli oluyor.
örneğin, 2 sene evvel bu model dağ bisikleti için bianchi alikuttu. 1800 liraya bile ucuzken 1500 liraya peşin alınabiliyordu. üzerindeki parçaların ederi, kadro hariç 3000 liranın üzerindeydi.
geçen senede bu model, salcanonun ng020 modeliydi. 2200 lira liste fiyatına bakmadan 2000 liraya alabilirdiniz. parçaların ederi 3500 lira civarındaydı.
bu sene ise benim favori modelim ghost se9500. 3650 lira liste fiyatı. full xt bir bisiklet (zincir ve ruble hariç) ve peşin 3000 liraya alabilirdiniz. eşdeğeri bir bisiklet diğer markalarda 4500-5000 lira civarında.
kalın sağlıcakla.


