Scudo Sports

Bir Şehir Planlamacının Gözünden Bisiklet - Jeff Speck, TED konuşması

Anonim

Silinmiş hesap
Kayıt
27 Nisan 2005
Mesaj
459
Tepki
311
Merhaba arkadaşlar (hep aynı giriş) az sonra bağlantısını paylaşacağım konuşma, bir mimar olan Jeff Speck'in, bisiklete gereken önemi veren yönetimlerin ne kadar doğru yaptığını basit denklemlerle ortaya çıkaran bir TED konuşması. Açıkçası bu videodan sonra "Ulen belediye başkanı olsam ne yapardım? Elazığlı yabancı adamı seçmez ki başkanlığa :(" gibi düşünceler beynimde tur atmaya başladı. Belediyelerin -belki de ileriyi gören belediyelerin demeliydim- ne kadar basit ve uygulaması kolay ve bir o kadar da masrafsız uygulamalarının gelecek nesiller için ne kadar da önemli olduğunu gösterecek bu video size. Takip edenler bilir, TED konuşmaları genelde şakalı-eğlenceli geçiyor, Jeff Speck o kadar da komik değil ama, bisikletinize olan sevginizi biraz daha arttırması açısından saygıyı hak ediyor.

Çok uzattım, iyi seyirler diyor, aradan çekiliyorum:

Kod:
http://www.ted.com/talks/jeff_speck_the_walkable_city.html

Unutmadan, Türkçe altyazı seçeneği var videonun.
 
Scudo
Paylaşımınız için teşekkürler. Tamamını izledim. '' Şehir arabalara mı uygun olarak yapılmış yoksa insanlara uygun olarak mı yapılmış ? '' sözüne katılıyorum. Kafama takılan bölümü ise karbondioksit salınımı haritasında söylediği ''Eğer doğayı seviyorsanız ve korumak istiyorsanız ondan uzak durun'' sözü. Şehir yaşamından nefret eden biri olarak bu söze takıldım biraz. Doğada yaşamaya karar veren insanlar orayı şehirleştirmeye çalışacağı için bu söz bir nebze doğru aslında. Fakat doğaya gidip oraya teknolojiyi götürmezseniz doğaya hiçbir zararınız olmaz diye düşünüyorum.
 
Çok çok güzel bir konuşma olmuş. Zor değil zannımca böyle şeyler ama anlamıyorum neden olmuyor.
 
Tabii ki zor değil ancak uzun vadede bunun faydalarını hesaplaması gereken yöneticilerin ufukları pek dar.

Talas Belediye Başkanının -ismi önemli değil, önemli olan şu an için yönetici olması- bir röportajını dinlemiştim. Öyle mantıklı konuşuyordu ki! Biliyorsunuz ki Talas'taki Alidağ, her yıl Dünya Yamaç Paraşütü Şampiyonası'nın bir ayağının yapıldığı yerlerden biri. Niçin Brezilyalı paraşütçü de, Alman paraşütçü de biliyor Talas'ı? Onları buraya getiren ne? Kayserili insanlar niçin evde oturmak varken paraşüt şampiyonasını izlemeye, dağın tepesine çıkıyorlar? Çok basit, uygun bir tepe -Alidağ-, biraz tanıtım ve biraz ileri görüşlülük. Bu kadar!

İyi de diğer belediyeler, hani şu her birinin başkanı "Size hizmet için buradayız!" diyerek seçilenler, onlar ne yapıyor? Birkaç günlük ömrü olan çiçekler ekip, geçici güzellikler yaratıyorlar. Bunun için de bizim vergilerimizi kullanıyorlar.

Bir örnek daha: Fırat Üniversitesinin iki kampüsünün arasında bir orman vardır (Zafran Mesire Yeri). Bu ağaçları dikenlere, oradan bisikletle her geçişimde teşekkür ediyorum içimden. Birazcık kafayı çalıştırmak, ihtiyacımız olan şey.


İşte o orman:

Bir örnek de Bursa'dan vereyim. Bu sene de yapılacak olan Kemalpaşa Yamaç Paraşütü Festivali... Kemalpaşa Kaymakamı da bir paraşütçü, hatta eşini dostunu tandem -yolculu- uçuran biri. Biz de zamanında Konya'dan kalkıp gitmiştik uçmaya. Kaymakamlığın tek yaptığı, konaklama, yemek ve dağa çıkışta ulaşımı sağlamak. Yurtta konaklayıp, tabldotta yemek yiyip, üst üste arabalarla dağa çıkıp uçtuk, yeni insanlar tanıdık. Hala anlatırım Kemalpaşa anılarımı. Bunu sağlayan ise kaymakamın aklına gelen bir fikir. Bu kadar!

Bu da o festivalden rastgele bir pilotun uçuş videosu:


Bunları akıl etmek için ne şehir planlamacısı, ne de sporcu olmak gerekiyor. Birazcık düşünmek yeterli.
 
Sanırım spor bilinci de olması gerekiyor kişilerde. Yıllar boyu politikacılar,devlet adamları küresel ısınma yok yalan dedi milleti yedi durdu,bilim adamları bağırıyor uzun vadede etkileneceğiz alın buyurun bakın.

Ben zor olmadığını düşünmek ile birlikte yine,insanlık kendi kendine zarar verecektir diyorum ve umudum pek yok. Yani bu kafaların düzelmesi için. Çok değişik geliyor bana insanların bu şekilde davranmaları..

İçinizi çok güzel dökmüşsünüz,gerçekten. Bende okulu bir bitirip şu İstanbuldan kurtulsam!
 
Valla ben konuşmayı vasat buldum, özetle yürüyelim diyor da nasıl olacağına dair hiçbir fikir bile vermiyor. Şehircilik ve yayalar konusunda en son dinleyeceğim kişiler Amerikalılar. Bu işin kaynağı Avrupadır, bisikletinizle huzurla gezebileceğiniz topraklar AB üzerinde. Amerikanın yürümesi bisiklete binmesi demek ekonomik sisteminin çökmesi demek, avrupada petrol yok o yüzden onlar aynı işi daha az enerjiyle nasıl yaparızın derdindeler. Türkiyede de petrol yok ama akıl da yok...
 
Bizimkiler kendilerine has, düşünmek yok ama fikir gani.

Zaten fikirler veriliyor TED de. Yani şu şöyle olmalı bu böyle olmalı kısmı buranın yeri değil benim izlediğim videolardan anladığım.
 
Çok mükemmel bir paylaşım olmuş. Sonuna kadar zevkle izledim. Paylaşımı yapan kişiye çok teşekkür ediyorum. Bu konunun altına yazılabilecek şeyler çok çok uzun sayfalara sığmayacak türden. Ama tek şunu söylemekte fayda buluyorum. Ne ediyorsak kendimize ediyoruz. Yani kendimizden başka kimseye zarar vermiyoruz.
 
  • Beğen
Tepkiler: ufuk şimşek
Bence etkili bit konuşmaydı. İşin icraatta bittiğine dair güzel örnekler içeriyordu.
 
Geri