öncelikle bayılmak nedir, insan neden bayılır sorularına cevap vereyim.
arkadaşlar insan bünyesinin (hayvan da olablir pekala) mevcut fizikii, manevi, kimyevi yükü kaldıramayınca kendini güven altına alamak için devreleri kapatmasıdır bayılmak. yani pcnin mavi ekran vermesi, arabanın debrejay ayarını yapamayınca stop etmesi gibi bir şeydir.
insan neden bayılır? böyle durumlarda beyne kan gitmez, yahut az gider. ana alterlerdeki basınç düşer, yani damar tansiyonu düşünce beyin beslenemez. kalple beyin arasında ortalama 30 cm yükselti vardır. ama bayılınca beyin kendini yatay pozisyona almış olur. yani beyin kendini kalple aynı yükseltiye getirmek için çaba gösterir. bizi serer yere. gözler kararır, uğultular işitilir.daha doğrusu beyin dışarda duyduğu tüm sesleri karıştırır. mor benekler görmeye başlarsınız. ayağınız yerden kesilir, uçarsınız, rüyaya dalarsınız. sadece bir kaç kelime söyleyebilirsiniz ama. "bayılıyoru..., ayol bana bişiler olu..., eşşedüenla..." gibi. gözlerinizi açtığınızda nerde olduğunuza anlam veremezsiniz. "ben neden kaldırımda piknik yapıyorum, bu amca kim" vs.
tabii ben burda bayılmaya dair bir hastalığı olmayan, yani epilepsi krizi gibi durumları saymadım.
demek ki neymiş gençler, kendimizi zorlamicakmışız. kahvaltı etmeden evden çıkmak yokmuş, regl dönemlerinin bünyeye verdiği zorluğa daha fazla zorluklar eklemeyecekmişiz. zira regl dönemleri hatun kişilerin bayılma riskini maksimuma taşır. söz konusu bayılmak olunca regl dönemi alkolle neredeyse eşdeğer risk yaratır.
ama ben derimki gençler bayılmak güzeldir kafayı gözü patlatmadıktan sonra. iyidir yani, ayılınca hafif bir baş ağrısı yapar ki çok normaldir. esrar çekip. ben hayatımda bir kere bayıdım. daha doğrusu bayılmanın kıyısına kadar gelip ordan döndüm. o da banyoda şofbenden sızan gazdan. güzel kafa yapıyor, sıcaklık, soğukluk, acı... bunlaırn hiç birini hissetmiyorsunuz. uzanıyorsunuz fayansların üzerine. yüzünüze slikleşen bir tebessüm, mutluluğun resmi çiziliyor silüetinizde.
hadi bakalım zuhal, bol ayık günler sana. senin durumunda bir şey yok, haddinden fazla doğal bir tepkime. endişelenecek bir şey yok.