- Kayıt
- 6 Mart 2016
- Mesaj
- 83
- Tepki
- 329
- Şehir
- izmir
- İsim
- Tuğba
- Bisiklet
- Peugeot
Herkese merhaba. Sizinle geçen ay yaşadığım unutulmaz bir anıyı paylaşmak istiyorum.
Bu sene Bosna Hersek'e giderek, her sene yapılan Srebrenitsa anma maratonuna katıldım. Bu bir yarış değil, her sene, Bosna Hersek'te katledilen masum insanları anmak için yapılan bir saygı sürüşü. Maraton Bihac şehrinden başlıyor ve 500 km devam ederek Srebrenitsa'da son buluyor. 8-9-10 Temmuz'da günde yaklaşık 160 km pedallanıyor ve 10 Temmuz akşamı Srebrenitsa'ya varılıyor. Ve 11 Temmuz'da Srebrenitsa'da hem anma töreni yapılıyor, hem de sene içinde teşhis edilen cenazelerin defin törenleri gerçekleştiriliyor. Evet, üzerinden neredeyse 25 sene geçmiş olmasına rağmen hala yeni cenazelere ulaşılıyor ve kimlik tespitleri yapılıyor.
Ben bu sürüşün 200km'lik kısmında bulundum. İlk gün (9 Temmuz) Zepce şehrinden sabah erken saatlerde Tesanj Bisiklet Kulubü ile birlikte 15 kişilik bir ekip olarak hareket ettik. Gün boyu durmaksızın yağan yağmura rağmen 120 km'yi tamamlayarak Tuzlanska'ya ulaştık.Burada kamp kurup, geceyi geçirdikten sonra ertesi gün Bihac'tan gelen yaklaşık 500 kişilik bisikletli grubu ile buluşarak Srebrenitsa'ya doğru devam ettik. Ve günün sonunda yaklaşık 550 kişilik bir grup halinde Srebrenitsa'ya giriş yaptık.
Savaştan büyük darbe almış köylerden, kasabalardan geçerken yollara dizilmiş bizi alkışlayan, bize çiçekler atan çocukları, kadınları unutmam mümkün değil. Bunun nasıl bir his olduğunu tarif etmem de. Orada bulunmak hayatım boyunca unutmayacağım bir duygu. Sadece 1 günde 8372 kişinin katledildiği, binlerce kişinin bugün mezarının bulunduğu bu noktada bulunmak , acıyı, öfkeyi, kardeşliği, ve diğer tüm hisleri aynı anda hissetmek ve boğazın düğüm düğüm olması çok ilginç.
Bu yolculuk sayesinde tanıdığım birçok Bosna'lı kardeşim oldu. Bunu onlar sayesinde gerçekleştirebildim. Kendilerine teşekkürü bir borç bilirim.
Sanırım bir sonraki sefer bu tura katıldığımda 500 km'yi tamamlamak için orada olacağım. Ve mutlaka herkese bu unutulmaz tecrübeyi deneyimlemelerini tavsiye ediyorum.
Tüm bunların yanında, Bosna doğası ile inanılmaz güzelliklere sahip. Yol boyunca yeşilin her tonunu görüyor, derelerin yanında geçiyor, bol bol tırmanıyor ve sonrasında inmenin dayanılmaz hafifliğini yaşıyorsunuz. Gözümü manzaradan çok fazla alamadığım için ne yazık ki çok fazla fotoğraflayamadım yol manzaralarını. Ama her bir karesini aklıma kazıdım
Sevgiyle kalın.
Bu sene Bosna Hersek'e giderek, her sene yapılan Srebrenitsa anma maratonuna katıldım. Bu bir yarış değil, her sene, Bosna Hersek'te katledilen masum insanları anmak için yapılan bir saygı sürüşü. Maraton Bihac şehrinden başlıyor ve 500 km devam ederek Srebrenitsa'da son buluyor. 8-9-10 Temmuz'da günde yaklaşık 160 km pedallanıyor ve 10 Temmuz akşamı Srebrenitsa'ya varılıyor. Ve 11 Temmuz'da Srebrenitsa'da hem anma töreni yapılıyor, hem de sene içinde teşhis edilen cenazelerin defin törenleri gerçekleştiriliyor. Evet, üzerinden neredeyse 25 sene geçmiş olmasına rağmen hala yeni cenazelere ulaşılıyor ve kimlik tespitleri yapılıyor.
Ben bu sürüşün 200km'lik kısmında bulundum. İlk gün (9 Temmuz) Zepce şehrinden sabah erken saatlerde Tesanj Bisiklet Kulubü ile birlikte 15 kişilik bir ekip olarak hareket ettik. Gün boyu durmaksızın yağan yağmura rağmen 120 km'yi tamamlayarak Tuzlanska'ya ulaştık.Burada kamp kurup, geceyi geçirdikten sonra ertesi gün Bihac'tan gelen yaklaşık 500 kişilik bisikletli grubu ile buluşarak Srebrenitsa'ya doğru devam ettik. Ve günün sonunda yaklaşık 550 kişilik bir grup halinde Srebrenitsa'ya giriş yaptık.
Savaştan büyük darbe almış köylerden, kasabalardan geçerken yollara dizilmiş bizi alkışlayan, bize çiçekler atan çocukları, kadınları unutmam mümkün değil. Bunun nasıl bir his olduğunu tarif etmem de. Orada bulunmak hayatım boyunca unutmayacağım bir duygu. Sadece 1 günde 8372 kişinin katledildiği, binlerce kişinin bugün mezarının bulunduğu bu noktada bulunmak , acıyı, öfkeyi, kardeşliği, ve diğer tüm hisleri aynı anda hissetmek ve boğazın düğüm düğüm olması çok ilginç.
Bu yolculuk sayesinde tanıdığım birçok Bosna'lı kardeşim oldu. Bunu onlar sayesinde gerçekleştirebildim. Kendilerine teşekkürü bir borç bilirim.
Sanırım bir sonraki sefer bu tura katıldığımda 500 km'yi tamamlamak için orada olacağım. Ve mutlaka herkese bu unutulmaz tecrübeyi deneyimlemelerini tavsiye ediyorum.
Tüm bunların yanında, Bosna doğası ile inanılmaz güzelliklere sahip. Yol boyunca yeşilin her tonunu görüyor, derelerin yanında geçiyor, bol bol tırmanıyor ve sonrasında inmenin dayanılmaz hafifliğini yaşıyorsunuz. Gözümü manzaradan çok fazla alamadığım için ne yazık ki çok fazla fotoğraflayamadım yol manzaralarını. Ama her bir karesini aklıma kazıdım
Sevgiyle kalın.


