Necati Bilgen
Daimi Üye
- Kayıt
- 28 Temmuz 2005
- Mesaj
- 337
- Tepki
- 788
- Şehir
- Bakırköy, İstanbul
1.Gün Bakırköy Yalova, Orhangazi, İznik
3 Ağustos 2006, Perşembe
Sigarasız, alkolsüz, sporla içiçe yaşayan 68 yaşındaki bir insanın, bisiklet üstünde Anadolu yollarındaki serüveni…
Kahvaltı sonrası evden çıkışım 08.10 - ısı 26,2°… Gemiye yetişememe endişesi ile kuvvetli pedalla Sirkeci'ye geliyorum. Neyse bilinçli bir korumanın Kabataş’tan kalkıyor demesiyle oyalanmadan iskele meydanından çıkarken, içeri girmek istiyen bir aracın bana dokunmasıyla soluma düşüyorum. Kalktığımda sol dizimin derisi sıyrılmış kanıyor, başka yerimde ve bisikletimde bir şey yok.
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/1-13.jpg
İstanbul Sarayburnu'nda, bayrağımın altında yola çıkış...
Gemi Kabataş'tan 09:15’te kalkıyor, onbeş dakika var. Sirkeci'de trafik kilitlenmiş durumda. Yılan gibi aralarından zorlukla geçip, Köprü'ye ulaşıyorum, buradan Kabataş’a vardığımda beş dakika varken, kendimi gemiye atıyorum. 09:15’de gemi hareket etmiyor. Bir yük arabasıyla yaşlı bir kadını iki kişi gemiye bindirmeleri on dakika sürüyor ve 09:25'te kalkıyoruz. Bu arada dizimi yanımdaki ilk yardım çantamdaki malzemeyle tedavi ediyorum.
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/2-11.jpg
Kabataş'tan şehirhatları vapuruyla ayrılırken yukarıdaki gemiyi görüyorum... Kendi kendime soruyorum; hangisiyle yolculuk yapmak istersin? Tabii ki BİSİKLETİMLE... Ya siz?..
Yalova’ya 11.35’te iniyoruz evden Kabataş’a 17.13 km. 50 dakika. Pedal ve Asya kıtasında ANADOLU yollarında besmeleyle pedal basmaya başlıyorum. Hava iyice ısınmaya başlıyor. Orhangazi’ye kadar iki uzun tırmanışta iki sefer üç dakikalık dinlenme ihtıyacı duyuyorum . Geçen yıllarda geçtiğim bu yolda durmadan çıktığımı hatırlıyorum. Bugün 68. yaşıma girdiğim bir yıl daha yaşlanmanın tesiri mi var?
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/3-11.jpg
İznik yolu üstünde, ılıcadan akan sıcak sular... Buradan Fikret Alb., Süleyman Bey ve Alaattin Bey'le son geçişimizde, Nisan ayıydı ve hava çok yağmurluydu... Buhardan göz gözü görmüyordu...
Tırmanış sonunda hızla Orhangazi’ye inerken en yüksek hızımın 58 km.h olduğunu okuyorum. Saat 13.00, 39,48. km’deyim… Yemeği İznik kavşağına yakın bir lokantada yedikten sonra çıkışım 13.30, ısı 40,8°… İznik yoluna girdikten sonra ağır araçlar burada yok, yol sakin binek otoları da çok hızla yanımdan geçiyorlar. Etrafımda yeşil meyva ve zeytin ağaçları yerleşimi olmayan düz bir yol, sağ yanımdaki sulama kanalındaki akan suyun hışırtısı ile uzun bir ilerleyiş.
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/4-5.jpg
Boyalıca köyüne hafif meyilli, uzun tırmanış...
Bu arada şiddetle ÇAY ihtiyacı duyuyorum. Biraz ileride Eniştenin Çay Bahçesi’ni görüyorum ve hemen dalıyorum, bol ağaçlı göl kenarında bir yer, fakat bizde çay demlikle diyorlar. Yine yola koyuluyorum. Boyalıca’ya geldiğimde saat 15.03, km. 60, daha evvelki üç geçişimizde burada çay molası vermiştik.
Hemen demli bir, iki, üç çay içiyorum. Garson benim tiryakiliğimi fark edip, üçüncüyü daha demli getiriyor. İyice kafayı bulup yola devam ediyorum. Göl buradan sonra sağ tarafımda çok güzel sakin bir şekilde görünüyor. İkinci köy Çakırca; burada güzel bir cami var ve tanıdık yüzler olması lazım. Durunca karşıdan birinin davetini duyuyorum, burası serin buyrun diyor…73. km’deyim…
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/6-3.jpg
Çakırca köyünde geçen gelişlerimde beni tanıyan Göçmez Cafe'nin sahibiyle...
Göçmez Cafe’den Mehmet Bey, iki kuşburnu, biraz sohbet, fotoğraf yine yola devam. İznik’e varıyorum yollar çok güzel, dekoratif kilit taşlarla döşenmiş ve döşenmekte… Trafiği ikinci kale kapısına vermişler. İznik Öğretmen Evine girdiğimde, saat 16.50 olmuştu… Çaycı beni görünce tanıyor ve hemen odamı veriyor. Bisikleti çantarıyla odaya alıyorum.. Sıcak bir duş ve doğru yemeğe…
İstanbul’da olan bisikletli arkadaşlar, iki günlük bir gezi düşünürseniz, bu yol zorluk, kolaylık ve güzellikleriyle ideal… Dönüşü de gölün öteki kıyısından yaparsanız orası, daha güzel… Yalnız dönüşte, deniz otobüsü veya feribot saatini mutlaka ayarlayın…
Batıdan Doğu’ya, Orta Anadolu Turu…
1.gün : 3 Ağustos 2006, Perşembe
İstanbul Bakırköy - Kabataş - Yalova - İznik
Çıkış : 08:10 (Bakırköy)
Varış : 16:50 (İznik)
Yapılan km : 80,80
Bisiklet üstünde geçen süre : 04:23:56 saat
Ortalama hız : 17,91 km
En yüksek hız : 58 km
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/7-3.jpg
İznik girişi...
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/8-3.jpg
İznik şehir merkezine giriş...
3 Ağustos 2006, Perşembe
Sigarasız, alkolsüz, sporla içiçe yaşayan 68 yaşındaki bir insanın, bisiklet üstünde Anadolu yollarındaki serüveni…
Kahvaltı sonrası evden çıkışım 08.10 - ısı 26,2°… Gemiye yetişememe endişesi ile kuvvetli pedalla Sirkeci'ye geliyorum. Neyse bilinçli bir korumanın Kabataş’tan kalkıyor demesiyle oyalanmadan iskele meydanından çıkarken, içeri girmek istiyen bir aracın bana dokunmasıyla soluma düşüyorum. Kalktığımda sol dizimin derisi sıyrılmış kanıyor, başka yerimde ve bisikletimde bir şey yok.
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/1-13.jpg
İstanbul Sarayburnu'nda, bayrağımın altında yola çıkış...
Gemi Kabataş'tan 09:15’te kalkıyor, onbeş dakika var. Sirkeci'de trafik kilitlenmiş durumda. Yılan gibi aralarından zorlukla geçip, Köprü'ye ulaşıyorum, buradan Kabataş’a vardığımda beş dakika varken, kendimi gemiye atıyorum. 09:15’de gemi hareket etmiyor. Bir yük arabasıyla yaşlı bir kadını iki kişi gemiye bindirmeleri on dakika sürüyor ve 09:25'te kalkıyoruz. Bu arada dizimi yanımdaki ilk yardım çantamdaki malzemeyle tedavi ediyorum.
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/2-11.jpg
Kabataş'tan şehirhatları vapuruyla ayrılırken yukarıdaki gemiyi görüyorum... Kendi kendime soruyorum; hangisiyle yolculuk yapmak istersin? Tabii ki BİSİKLETİMLE... Ya siz?..
Yalova’ya 11.35’te iniyoruz evden Kabataş’a 17.13 km. 50 dakika. Pedal ve Asya kıtasında ANADOLU yollarında besmeleyle pedal basmaya başlıyorum. Hava iyice ısınmaya başlıyor. Orhangazi’ye kadar iki uzun tırmanışta iki sefer üç dakikalık dinlenme ihtıyacı duyuyorum . Geçen yıllarda geçtiğim bu yolda durmadan çıktığımı hatırlıyorum. Bugün 68. yaşıma girdiğim bir yıl daha yaşlanmanın tesiri mi var?
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/3-11.jpg
İznik yolu üstünde, ılıcadan akan sıcak sular... Buradan Fikret Alb., Süleyman Bey ve Alaattin Bey'le son geçişimizde, Nisan ayıydı ve hava çok yağmurluydu... Buhardan göz gözü görmüyordu...
Tırmanış sonunda hızla Orhangazi’ye inerken en yüksek hızımın 58 km.h olduğunu okuyorum. Saat 13.00, 39,48. km’deyim… Yemeği İznik kavşağına yakın bir lokantada yedikten sonra çıkışım 13.30, ısı 40,8°… İznik yoluna girdikten sonra ağır araçlar burada yok, yol sakin binek otoları da çok hızla yanımdan geçiyorlar. Etrafımda yeşil meyva ve zeytin ağaçları yerleşimi olmayan düz bir yol, sağ yanımdaki sulama kanalındaki akan suyun hışırtısı ile uzun bir ilerleyiş.
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/4-5.jpg
Boyalıca köyüne hafif meyilli, uzun tırmanış...
Bu arada şiddetle ÇAY ihtiyacı duyuyorum. Biraz ileride Eniştenin Çay Bahçesi’ni görüyorum ve hemen dalıyorum, bol ağaçlı göl kenarında bir yer, fakat bizde çay demlikle diyorlar. Yine yola koyuluyorum. Boyalıca’ya geldiğimde saat 15.03, km. 60, daha evvelki üç geçişimizde burada çay molası vermiştik.
Hemen demli bir, iki, üç çay içiyorum. Garson benim tiryakiliğimi fark edip, üçüncüyü daha demli getiriyor. İyice kafayı bulup yola devam ediyorum. Göl buradan sonra sağ tarafımda çok güzel sakin bir şekilde görünüyor. İkinci köy Çakırca; burada güzel bir cami var ve tanıdık yüzler olması lazım. Durunca karşıdan birinin davetini duyuyorum, burası serin buyrun diyor…73. km’deyim…
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/6-3.jpg
Çakırca köyünde geçen gelişlerimde beni tanıyan Göçmez Cafe'nin sahibiyle...
Göçmez Cafe’den Mehmet Bey, iki kuşburnu, biraz sohbet, fotoğraf yine yola devam. İznik’e varıyorum yollar çok güzel, dekoratif kilit taşlarla döşenmiş ve döşenmekte… Trafiği ikinci kale kapısına vermişler. İznik Öğretmen Evine girdiğimde, saat 16.50 olmuştu… Çaycı beni görünce tanıyor ve hemen odamı veriyor. Bisikleti çantarıyla odaya alıyorum.. Sıcak bir duş ve doğru yemeğe…
İstanbul’da olan bisikletli arkadaşlar, iki günlük bir gezi düşünürseniz, bu yol zorluk, kolaylık ve güzellikleriyle ideal… Dönüşü de gölün öteki kıyısından yaparsanız orası, daha güzel… Yalnız dönüşte, deniz otobüsü veya feribot saatini mutlaka ayarlayın…
Batıdan Doğu’ya, Orta Anadolu Turu…
1.gün : 3 Ağustos 2006, Perşembe
İstanbul Bakırköy - Kabataş - Yalova - İznik
Çıkış : 08:10 (Bakırköy)
Varış : 16:50 (İznik)
Yapılan km : 80,80
Bisiklet üstünde geçen süre : 04:23:56 saat
Ortalama hız : 17,91 km
En yüksek hız : 58 km
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/7-3.jpg
İznik girişi...
http://i81.photobucket.com/albums/j221/ssatir/necatibey/8-3.jpg
İznik şehir merkezine giriş...