Avcılık Yasaklansın

Ben bir sosyoloji mezunuyum.
Karmaşik gibi gorunen bazi şeyler aslinda basittiir
Insan yemek icin öldürmek zorundadir
Bu ya bitki olur ya da hayvan
Şimdi Adams ın fikirlerini aynen bitkilere yonlendirsek nasil olur acaba?
Bitki de yemeyelim hayvan da yemeyelim o zaman.

2

Ben bir sosyoloji mezunuyum.
Karmaşik gibi gorunen bazi şeyler aslinda basittiir
Insan yemek icin öldürmek zorundadir
Bu ya bitki olur ya da hayvan
Şimdi Adams ın fikirlerini aynen bitkilere yonlendirsek nasil olur acaba?
Bitki de yemeyelim hayvan da yemeyelim o zaman.

Soy tukenme tehlikesi yoksa kontrollu olarak yapildigi surece avcilik guzeldir
Veganlik tercih meselesidir
Kimse kimseye ot yemegi yada et yemeyi dayatamaz
Avcilik ise bugun AVRUPA ve AMERIKADA YASALDIR.
Nedense balik tutmak hic tepki cekmez.

Bu konu ile ilgili daha yazi yazmayacagim

Sorunun doğadan ihtiyacımızdan fazlasını almak olduğunu ne zaman anlayacaksınız acaba ?
Bitki tüketim şeklimiz bile hastalıklı... Başka bir kıtadan tonlarca yakıt tüketen gemilerle gelen sebzeler de, ağaç kesip tarla yapılan, tek sıra dizilip kimyasal takviyeleriyle yetiştirilmiş tahıllar da sorunlu. Ayrıca bu ne hayvan vurma, ne silah merakıymış arkadaş... Üzülüyorum. Yitirdiği hakları için sesi çıkmayan insanların kafalarındaki yapay ve mesnetsiz özgürlük idealarına körü körüne bağlanmalarına üzülüyorum.
En basit şekliyle anlatayım... Doğayı içinde bulunduğumuz bir kap olarak düşünün. 5000 Yıl önce dev bir stadyumda koşturan minik karıncalar gibiydik. Şimdi ağzı zor kapanan bir kavanozu dolduran çekirgeleriz. Bu av-kan-tüketim alışkanlığı artık kabımıza sıçmak demek. Kendi kabına sıçan çekirgelerin unutmaması gereken bir nokta da şu; çoktan 2 kere zıpladık...

Bazı insanlar için herhalde berberde saç kesilmesi ile bir insanın kafasının kesilmesi de aynı olmalı ki havuç kesip yemek ile hayvan kesip yemeyi aynı kefeye koymuşlar.
Ne de olsa saç da canlı değil mi, kesilince ölüyor?

Mesela bir depremde 20.000 insan ölüyor, iyi de canım günde yenilen on binlerce havuç yanında bu nedir ki?
Çünkü havuç da öldürülmeden önce korkunç panik ve kaygı yaşayıp ısırılırken de aklımızın almayacağı işkencelerden geçiyor.

Gel de şimdi laf anlat.
Omo botko do yoyorsonoz, onlor conlo doğol mooo!
He canım, müthiş akademik bilgin ile yine mat ettin bizleri.

Şaka bir yana ben bu arkadaşı özellikle dalga geçmek için iletiler yazdığını düşünüyorum. Başka türlü mantıklı bir insan gidip ama bitki de canlı onu da yemeyelim demez.. Ya da av olayına yüzde 95'in karşı olduğu bir forumda inat eder gibi tüfek tavsiyesi üzerine konu açmaz.

Trolü bu kadar beslemek yeter diye düşünerek başlıktan ayrılıyorum.

Mehmet roy dostum seni kararsız ve tutarsız buluyorum. Bu arada sosyoloji ile bitki konusu birbirlerinden alakasız konular. Saygılar.

İlkel benliğimiz içerisinde saklı öldürme isteği olduğu çok açık, yüz yıllarca insanlar kurallar icat edip bunu kısmen törpülemeyi başarmış, şu an yaşadığımız zamanda da öldürmek bir ihtiyaç olmaktan çok uzak, artik hayvanlar bizim karşımızda çoğu zaman bir tehdit değil yiyeceğimiz de sürdürülebilir ciftliklerden sağlanıyor. Avcılığa tamamen karşı olmadığımı da belirtmek isterim, ama günümüzde yapılan avcılık sürdürülebilir olmaktan çok uzak. Büyüdüğüm yer dolayısıyla avcıların doğaya nasıl zarar verdiğini gösteren bir çok örneği bizzat gördüm, avlanan arkadaşlarım git gide av bulamamaktan şikayet ediyor, bu noktada birşeylerin yanlış olduğunu anlamak zor değil. Yasalar konusunda çok bilgilendirici bir mesaj paylaşılmış yazan kişiye teşekkür ediyorum, en azından yasa koymayı başaran bilinçli kişilerin varlığı umut vericidir. Ama pratikte maalesef beklenen fayda sağlanamiyor.

Kişisel olarak balik tutmayı çok severim çoğu zaman hiç tutamadan döner bazen bir iki ufak balık tutar suya geri salarım cok nadir yenebilecek türde ve büyüklükte bir balıkla eve döner onu da afiyetle yeriz tabii en sonuncusu 17 sene falan önceydi sanırım, bu sekilde yaptığım avın tuttuğum balık türünü tehdit ettigini sanmıyorum. Bazı Kızılderili kabileleri öldürdüğü hayvanın ardından şükranlarını belirtmek adına dini ritueller yaparmış, günümüzde gördüğüm pek çok avcı bu düşünceden çok uzak, karnını doyurmak gibi bir ihtiyacı yok fakat öldürdüğü canlıya saygısı da yok, tek avda 40 küsür ördek vurmanın mantıklı bir açıklaması da yok. Öldürme fiiline odaklı aşırıya kaçılan bütün av ve avcılara karşıyım ve evet eğer denetlenemiyorsa tümden yasaklanması gayet tabi söz konusu olabilir.
Kullanılan silah ve enstrümanları yasaklamak gerekli belki de, öldürmeyi o kadar kolay hale getiriyorki... aynı sebepten dolayı sivil silahlanmaya da karşıyım, kurtardığı az ama masum insanların canına kırıldığı çok olmuştur.

Avın savunulacak bir tarafı olduğunu düşünmüyorum. Bugün insan beslenmek için avlanmıyor. Av için yapılan harcamalarla gayet güzel karın doyurulabilir. İnsanlar zevk için öldürüyor. Elinde envai çeşit silahla savunmasız hayvanları öldürünce de kendini gayet "erkek" hissediyor. Serçeden ayıya kadar her türlü hayvanı zevkle, kökünü kuruturcasına öldürüyor insanlar. Ne kadar çok av olursa o kadar havalı gibi bir yaklaşım var maalesef. Kurallar var mutlaka ama çevremde durum bu maalesef. Ha bir de şu domuz düşmanlığı var ki ne desen boş. Dini bir görev gibi pek çok kimse için. Üzerimize vazife olmasa da hatırlatalım: din, domuzun sadece yenilmesini yasaklar. Ekstra bir düşmanlık yapılmasını buyuran bir emir yok. Buna rağmen hayvanın adını bile anmayan insanlar var. Yolunu şaşırıp şehre inen bir yavru domuzu el birliğiyle linç ederek öldürenlerin videosu yakın zamanda düşmüştü internete. Son söz: doğanın dengesini bozmaya hakkımız yok.

@BerkEvren
Hakkımızın yendiğinde ses çıkarmadığımızı ve benzeri saçma düşünceleri de nereden çıkardınız ? Sizin düşüncelerinize uymuyor diye bizim düşüncemiz ne zaman yapay ve mesnetsiz oldu ? Biz avcılık yaptığımız için cani olmadığımız gibi, siz de yapmadığınız için sütten çıkmış ak kaşık değilsiniz.Devletin yasal kıldığı , İslam dininde yeri olan , orta Asya'dan beri bize miras kalan avcılık ne zamandan beri yapay ? İsteyen kültür için avlar , isteyen zorunluluk . Bunu yaparken de hayvanların soyunu tehlikeye atmayacsk veya hayvanlara acı çektirici yöntemleri kullanmakmak şartıyla. Rica ediyorum bir şeyi eleştirirken hakaret vari içerikler yazmayınız.

@ismail_32
Öncelikle hakaret kısmını anlayamadım bunu belirteyim. İkinci olarak ben özellikle kimseyi belirtmeden hatta bu forumdan da daha geniş bir kümeye dair üzüntümü dile getirdim. Üzerinize alınmanız kendi farkındalığınız adına bir ilerleme veya sadece gereksiz alınganlık olabilir bilemiyorum.

HTC Desire 820 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Severek takip ettiğim Serdar Kılıç'ın programından sizlerle bir kesit paylaşmak istedim(Doğadaki İnsan Bölüm 69)

"Tabiata hiç uğramadan onu sevip korumaya çalışan insanları anlamıyorum.Doğayı seven insanlar avcılığın ve balıkçılığın sona ermesini savunurken, bunlar kadar ya da bunlardan çok daha önemli seçenekler önermiyorlarsa ne istedikleri konusunda dikkatli olmalı gerekir. Sonuçta şehirlerin yayılmasının ve kirliliğin neden olduğu yıkımla karşılaştırıldığında tüketici doğa sporlarının doğa üzerindeki etkisi çok cılız kalır.Avlanmayı ve balık tutmayı insan hobileri arasından çıkarırsak eğer ormanların,kırların ve su havzalarının yıkımına katkıda bulunmuş oluruz.Balık tutma konusundaki fikir ayrılıklarının merkezinde şu soru vardır: Balıklar acı çeker mi?Bilimsel tartışmalara girmeden bu soruya verilecek cevabın bizlerin acı ve acı çekme tanımımıza bağlı olduğunu belirtmekle yetinicem.Cevap kolay gibi görünse de aslında öyle değildir. Kuşkusuz bu tanım konusunda görüş birliliği yoktur. Gelecekte balık tutucak veya avlanacak çocuklar bunu giderek büyüyen bir belirsizlik bulutunun altında yapacaklardır.Yine de giderek doğadan hızla uzaklaşan bir dünyada balık tutmak ve avlanmak gençler için doğanın gizemlerini ve ahlaki karmaşıklığını öğrenmenin en son yolu olarak kalmaya devam edicek.Bunu hiç bir film aktaramaz.Evet balık tutmak ve avlanmak herşeyin para ile satın alındığı günümüzde kirli işlerdir.Ve ahlaki olarak da kirlidirler. Ama doğa böyledir zaten.Eğer doğa yaşam vitrinin ardında kalır sadece mercekler ya da ekranlar aracılığıyla görürse hiç bir insan doğayı gerçek anlamda tanıyamaz ve ona değer veremez."

@ berkevren İsim belirtmeseniz de belli bir kitleyi hedef alıyorsunuz. Biri çıkıp bisikletçiler şöyle bisikletçiler böyle dese alınmayacak mısınız? . Kara avını uzun süredir yapmamakla beraber halihazırda balık avcılıyla ilgileniyorum . Dolayısıylada üzerime alındım. Herkes düşüncesini belirtir ancak kırıcı , aşalıyıcı olmamak kaydıyla.

@ismail_32
Benim derdim ne kimseyi aşağılamak ne de üzmek. Belki bir tavşan kurtulur bunca sayfa yazıyı okuyan 1 kişiden belli mi olur ? Başka derdim yok açıkçası

HTC Desire 820 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

konuyu okuyunca avlanmak neredeyse kriminal suç olmuş çıkmış. Ayı, kurt, zebra,antilop,aslan, fil, leopar vb. birçok hayvanı vurmak bana göre de anlamsız içi boş spor ya da av denilemeyecek kadar iğrenç adı sadece cahillik ve canilik olarak tanımlandırabileceğim bir şeyden öte değil... öncelikle av dediğiniz zaman gerçekten yenilebilir bir tür olması kesindir, sonra nasıl avladığınız tartışmaya açık olmamalıdır , mesela otomatik tüfek, dürbün,trol,sonar sistemli tekne,kandırıcı elektronik sistemler vb. gibi teçhizatlarla sadece katliam yapılır av değil. Besin zinciri içerisinde yaşadığımız coğrafyanın da etkisi ile sadece beslenmek amaçlı belirli dönemlerde belirli cins avları olabildiğince ilkel yöntemlerle avlamak kendi fikrimce gayet tabi olabilir. yoksa al eline otomatiği peş peşe indir bıldırcını, kekliği doldur difrizi bunu hiçbir din ve düşünce açıklayamaz... Şunu özellikle belirtmek isterim şahsen olta balıkçılığı dışında başka hiçbir av ile ilgilenmem, benim için önemli olan gelecek nesillere fotoğraflarda değil görerek deneyimleyebilecekleri düzenin varlığının sürmesi vesselam.

Gürkan GENÇ'in vahşi Afrika ortamındaki bisikletle gezisi Av hakkında tespitleri de mevcut.. :islik: Ayrıca bu konudan bağımsız yazının sonunda bahsedilen bizim bisiklet federasyonu başkanının tavrına kızdım açıkçası.

(link)

Avcılık bir spor değil zorunluluktur. Zorunluluk olmasının sebeplerini öğrenecek önce insanoğlu, ondan sonra konuşmaya başlayacak. Bizler avcı-toplayıcı bir çağ geçirdik. Şu avcı-toplayıcı topluluk diyoruz ya, ben size toplayıcılığın ne demek olduğunu kısaca izah etmek isterim. Toplayıcılık en erken devirlerde vahşi hayvanlardan tarafından parçalanmış diğer hayvanlardan kalan kemik et vb. unsurların insanlar tarafından elde edilmesidir. (Yani insanoğlu bir yerde avcılığı hayvanlardan öğrenmiş olabilir. Bu bilimsel olarak kanıtlanmış bir teori değildir ve tartışmaya çok açıktır) Avcılık demek öyle keyfe keder yaban hayvanı avlamak değildir. Keyfe keder av yapan insanları başka bir sınıfa koyup öyle isimlendirin bence. Avcılık herkesin ihtiyacı kadar yaban hayvanı avlaması manasına gelir. Bizler ihtiyaçlarımızı endüstriyel tarımdan ve ehlileştirilmiş hayvanların etinden, sütünden vb. faydalanarak idame ettirdiğimiz için bir süre sonra avcılık vahşet gibi geliyor. Hayır değildir. Ben küçük çocuklara ilkokullarda hayvan etlerinin nereden geldiğinin anlatılması taraftarıyım. Sonra etlerin bir fabrikada üretilen ticaret ürünleri olduğunu düşünecekler. Avcılık bir gereksinimdir. Gerek kendini koruma, gerek beslenme açısından.

Ayrıca insan hayatına saygısı olmayanların, hayvana, doğaya saygısının olmasını bekleyemezsiniz. Ben doğada hayatı idame ettirme eğitimi (bushcraft) alacağım. Gerektiğinde balık avlamayı düşünüyorum, aç kalırsam kuş vurabilirim. Tüfekle büyük hayvan öldürme gibi bir fantezim yok. Yalnız bana domuz saldırırsa diye düşünmeden edemiyorum, mesela Kaçkar dağlarına çıkma niyetim var. Kesin ayı kardeş ile muhatap olabilirim. Kendimi nasıl koruyacağımı düşünüyorum. Görülüyor ki günümüzde bile insanoğlu canlılara karşı en korkak varlıktır. O yüzden kendini korumaya geçer. Lakin bu onun vahşi olduğunu göstermez. Bütün bunlar ilkel bir dürtünün eseridir. Hayatta kalmak. O yüzden avcılık yapanlar primitif yaşamı seven insanlardır. Doğaya saygı duyarlar. Onu takip ederler. Ben gerçek avcıların sizin bahsettiğiniz gibi klavye başından atılıp tutulacak kadar gereksiz bir iş yaptıklarını düşünmüyorum. O yüzden eleştirirken dikkatli olmak gereklidir.

Kesinlikle yasaklanmalıdır kırklareli demirköy taraflarında temiz hava almak için doğa yürüyüşü yapıyordum vurulmaktan kıl payı kurtuldum yanlarına gidip hesap soracaktım baktım 12-13 yaşında çocuklar bile var aralarında bulaşmadım böle rezalet olmaz olsun sadece hayvanlara karşı tehdit oluşturmuyorlar. yaban teve

@Atilla G.

İhtiyacı kadar gibi göreceli ve kontrolsüz bir kavram konu av olunca ne noktalara varıyor, elinizi vicdanınıza koyup bir düşünün.

Avcılık sporu konuşulan. Kimse yemek ihtiyacı için avlanmıyor. Belki bir avuç insan vardır. Yolda A101'e uğrayıp ava giden bir canlı türüyüz. Neresini savunalım bunun ?
Av ve avcılık doğanın parçasıdır. Ama gidip bir ayıyı vurduğunuzda suç açıktır. Ayı sizin besin listenizde değildir. İnsan dışındaki hayvanlar bile yemek ihtiyacı dışında avlanmaz. Bizim gibi yemeklerini hazır tüketen aslan bile (Milli park veya hayvanat bahçeleri gibi) spor olsun diye bir canlıyı öldürmez.

Birde şunu eklemek istiyorum. Avcıların yazısız kuralları vardır, avcılar doğaya saygılıdır, avcılar nerede duracağını bilir denip duruyor. Yavru hayvan vuran, türleri sonunu getiren, fotoğraf çekip hava atmak için avlananlar kim o zaman söyler misiniz ? Vegan lobisi mi yapıyor bunları?

@BerkEvren Ben neden elimi vicdanıma koymak zorundayım ? Yada benim üzerimden bir genelleme mi yaptınız anlamadım ? Ben avcılık sporu diye bir şey yoktur diyorum. Bunu yapanlara avcı demeyin diyorum. Siz sanki ben bu adamları savunmuşum gibi konuşuyorsunuz. Dikkat edin lütfen.

Ayı vurma meselesine gelince bana saldıran bir ayı olursa vururum, acımam. Biz buna vahşi yaşam diyoruz. Hayatta kalma içgüdüsü. Daha önce de belirttiğim gibi cümlem çok açık, keyfe keder hayvan öldürenlere avcı demeyin. Bu iş bu kadar basit. Sanki ben başka bir şey söylemişim gibi yanlış cümleler kuruyorsunuz. Benim yazdıklarım çok net ortada halbuki

@Atilla G. Ben zaten o kişilere avcı değil katil diyorum. O kişiler kendileri avcılık ruhsatlarıyla, sıfatlarıyla geziyor zaten. Vicdan meselesine gelince sizin özelinizde söylemedim kurduğunuz cümleye dayanarak söyledim. Neden konuları tartışamıyoruz, hep bir kendini savunma hali içindeyiz.
İhtiyaç kavramı ile sınırlandırdığınız avın hayvan katliamına dönüştüğünü görün dedim ben. Size saldıran bir ayı konuya nasıl geldi bilmiyorum ama konu jipine binip bagajında kutu kutu mermiyle o ayıyı vurmaya giden hayvan hakkında. O hayvan insan bu arada, hakaret saymasın kimse çıkıp.
Elinizde tüfek değil gitar olan bir gelecek diliyorum size (Yazar burada esasen tüm insanlar için diliyor bunu )

@BerkEvren
Sizin bahsettiğiniz hususu görmediğimi siz beni tanımadan nasıl bilebildiniz ? Yani ihtiyaç mefhumunu kötüye kullanıp hayvanları katlettiklerini bilmediğimi sizin görmeniz beni şaşırttı. Ben burada kendimi savunmuyorum, sizi düzeltiyorum. Siz bir ithamda bulunuyor gibisiniz. Hem ben ilk mesajımda bunlara avcı demeyin demişken nasıl oluyor da bir şekilde konu bana geliyor onu anlamıyorum. Lütfen siz asıl şunu anlayın, benim mesajım açık ve net. İfade tarzım basit. Ne demişim alta alıntılıyorum ;

@Atilla G.

Ne kadar istesem de konuya dönemiyoruz sanırım, üzücü. Konunun kendisi konuşulmaya devam ederse yazarım yine yorumumu.
Son sözümü tekrar ekliyorum;

@BerkEvren