Scudo Sports

Alüminyum vs. Karbon kadro

@Tasogare öncelikle benim her ne kadar bireysel fikirlerimi sunmuş olmamın yanında sizde bir diplomat değil ve kendi tecrübeleriniz ile bu kadar kesin konuşuyorsunuz 2. side. atmışsın tutmuşsun diye boş boş konuşma. sen olayı nereye taşımaya çalışıyorsun. bir tane karbon az satılsın diye falan banane ne satılırsa satılsın. bende şuan karbon kullanıyorum. ve gayet tedirgin kullanıyorum. çok önceden görmüştüm şuan arattım fakat bulamadım. canyon marka yasladığı yerden düşüp kırılmıştı ve firmaya mail atan arakdaşa 750 usd karşılığında yenileyeceği söylenmiş fakat arkadaş kabul etmemişti. pedal çıkmadığı için de specialized arka bacağında çatlak oluşan bir konu vardı. olmayan birşeyi söyleyecek değiliz. focus kadro sele borusunu çatlatan arkadaşın konusu da mevcut. bu konuştuklarım. mtb değil karbon yol bisikletidir. Mehmet keskin arkadaşımızın da kadrosu 60 kmh civarında belirttiğim şekilde inişte arka tekeri kurtaramadığı için arka üst bacakların alt bölümlerinden kırıldı. bak burada senin saçma reddetmelerine cevap veriyorum yani olabilir öyle bir açı denk gelir çat diye kırılır ve kırılıyor da zaten. karbonu sen mi ürettin yani yayılıp satılmasından sen mi sorumlusun.
 
Scudo
@smclk89
fark şu, senin tedirgin kullandığın kadroyu ben kırmaya çalışıyorum, başkasının tecrübe ve deneyimlerinden yarım yamalak bahsediyorsun, kendi deneyimlerimden konuşuyorum. seni de korkutmuşlar işte karbon hakkında tutarlı yeterli bilgisi olmayanlar, bi kaç kere düşsen o kadar çabuk kırılmadığını göreceksin, ayrıca böyle bi stresle bisiklete binmek de çok saçmaymış, madem binmeye tedirgin oluyorsun alu kadroya bin, tedirgin olmadan düş parçala, binmek için var bisikletler, biblo muamelesi yapmaya gerek yok,iddalarını destekleyemediğin gibi, başka şeyler ortaya sunmuşsun şimdi de, neden ki bu çaba ?
 
  • Beğen
Tepkiler: hashus1099
İlk önce karbon malzemenin görece avantajları nedir.
1-Hafif olması (aynı kapasiteye sahip alü ve çelik bisikletler var)
2-Esnemez olması enerjiyi kayıp olmadan aktarması.
3-Konforlu olması titreşimleri absorbe etmesi.
4-Uzun ömürlü olması (diğer malzemelere göre fark yaratıyormu bilemem)

Amatör takılan bisikletçiler için 3 nolu avantajın önemi yadsınamaz; Uzun mesafe binicileri için konfor öne çıkıyor. Diğer etkiler çokda hesaba katılır cinsten değil, paran çoksa bunu harcamak için yer ararsın, ama esnemezlik ve hafiflik faktöründe çoğu karbon bisiklete yaklaşan hatta öne geçen farklı malzeme bisikletler var. Para bol olursa bu kez aynı karşılaştırmayı seramik göbek içinde başlatabiliriz. Bakınca seramik göbekler oldukça verimli ama hiç o noktalara giden amatör bir bisikletçi görmedim. Uzun ömürlü olma kısmınada çok prim vermiyorum. 5 yıllık bir kullanımdan sonra bütün malzemeler benzer yorgunluk ve stres içinde olacaklar. Ha evladiyelik bir bisikletim olsun dersende titanyum neden olmasın değilmi
 
Kesinlikle kullanıma bağlı kadro ömrü ve sağlamlık söz konusu.

Karbon kadro bisikletle ilgili uzun bir süre araştırma yapmıştım. Bu sebeple ki, ucuz karbon kadro (aliexpresçilere duyurulur :D) ve ikinci el karbon kadrodan kaçmak gerekiyor.

Ucuz karbon kadronun karbon örgüleri ve reçinesinin sertlik oranı maliyeti düşürüp beraberinde kaliteyi de düşürürken canımdan kıymetli değil diyerek tek kalemde ucuz kadro (Ki bana göre Ferrari görünümlü Murat 124) olasılığını sildim.

Diğer konu ise ikinci el karbon bisikletler. İşte bu konu çok önemli.

Akrilonitril tabanlı karbon elyaf üretimi ve karbon elyafı reçine ile sabitleyip kalıplaştırılan bazı oranları bozuk üretimler hafifliği sağladığı gibi kötü kullanımlarda ölümcül kazalara sebep olabilir. Nasıl mı? Bütün gün güneşin alnında bırakılan karbon kadrolarda sertleşme, reminede katılaşma ve bir süre sonra da çatlama ve kırılmalara sebep oluyor. İkinci ellerden bu sebeple uzak kaldım çünkü mazisini bilmiyordum.

Herkes ucuzculuk peşinde: Ucuz olsun karbon olsun, sağlam olsun, millet beni karbonda görsün. Bu tarz çok insan var. Neyse bu kadar gönderme yeter :D Uzun süreli sürüşler sonrası bisikletinizi temizliyor musunuz? Vites aksamı evet... Peki ya kadro? Mesela, Shimanonun hem sıvı temizleme (Şampuan şeklinde) hem de kuru sprey şeklinde temizleyicileri var. Evet... Kadroyu da temizlemek, beslemek gerekiyor. Kullanmadığınız zamanlarda güneş altında bırakılmaması gerekiyor bisikletinizin. Günlük sürüşler sonrasında da karbon kadronun bakımını yaptıktan ve iyi de bir markanın karbon kadrosunu seçtikten sonra sorun yok :)
 
@Helen

bundan emin misiniz ? 800/1200 dereceye çıkan şey nasıl 40 derece su koyuverebiliyor ?
 


Güneşi sadece sıcaklık olarak mı yorumluyorsunuz? Yanıltmasın...
 
  • Beğen
Tepkiler: berktx
@Tasogare hocam bırakın ya durduk yere kırılan alüminyum konusu varmı forumda. durduk yere boyası dökülüp çatlayan sayısız kadro var. kollamazsan bu kadro kırılır çatlar. siz fazla güvenmeyin çok güveniyorsunuz karbonunuza. o işler öyle değil. şuanda kendi karbonumu bile bu kadar dikkatli kullanmama rağmen her gün bir yerlerinde vernik çekmesi kılcal vernik uzama belirtileri oluşuyor. bu da çok güzel sağlamlık hissi verir adama zaten. çok ucuza bulduğum için firma da güvenilir olduğu için karbona biniyorum. yoksa buna bir şey olsa firma kullanıcı hatası deyip yenisi için 1000 lira üzerinde bir fiyat teklif ederse kesinlikle alüminyuma geçerim zaten.
 
@Erdal YILMAZ
Bir youtube videosunda var düz yolda Canyon ile giderken dal parçası gibi bir şeyin üzerinden geçiyor ve maşa kırılıyor-takla atıyor adam...o_O:kötü:
 
  • Beğen
Tepkiler: mariokaldato
@Helen
sıcaklığı katetmediyseniz neyi kastettiniz o zaman, güneşi sıcaklık olarak düşünmüştüm evet.
 
@Tasogare Sobanın yanına koymayın derdim sadece sıcaklık söz konusu olsaydı:) Güneş ışınlarını kasdetmiştim.
Ama haklısınız detay versem daha hoş olurdu. :uzgnm:
 
@Helen
anladım güneş ışınlarını kastettiğinizi UV ışınları kastediyor olmalısınız da, bunun karbona dezenfektasyon dışında olan etkilerini bilmiyorum
 
@Erdal YILMAZ kesinlikle değil yasladığı yerden düşmüş olduğunu gördüğünden bahsediyor ve kullanıcı hatası ile 750 usd karşılığında yenileneceğinden bahsediyor arkadaş. maalesef arkadaşlar doğru düzgün başlıklar ile konu açmadığı için şuraya bak okuduğumuz gördüğümüz mesajları bulamıyoruz.

bu konuşulanlara ek olarak. bu aletlerin nelere dikkat edilmesini gerektiren ülkemizde yeterli ne bir yazı ne detaylı bir uyarı listesi mevcut. yüzeysel bir kaç yazı var ve orada da uv ışınlarına 2 3 ay süre ile aralıksız bırakıldığında kırılacağından bahsediyor. ve en önemli bilgiyi veriyor fakat kaç karbon bisikletli montage paste liqid tork kullanıyor merak ediyorum. ben bisikleti aldıktan 1 hafta sonra yazıyı dikkatli okuyunca hemen sürdüm ve ufak ufak sele borusunda da yeterince sıkmama rağmen kayma oluyordu. furç kelebeği içerisinde de ciddi bir karbon toz ve kıymıkları olduğunu gördüm liqid tork tan sonra bu sorunlar yok.
 
@Tasogare . koymuşum ayrıca da ve diye devam etmişim. en önemli bilgi olarak montage pasta liqid tork u görüyorum.
 
Karbonun kırıldığı yerde yamulan alü kadro da çöp oluyor . Mesele sadece kırılıp kırılmaması değil. Kaza sonrasındaki iş görürlüğü bence.
 
  • Beğen
Tepkiler: uguryilmaz144
@smclk89
kim bu bahseden onu soruyorum
 
Geri