Osmanlının nihayetinde yenilmesine rağmen 1915 sonlarından 1917'ye kadar burada yüzbinleri bulan ingiliz-hint kalabalıklarını karşısında tutması, oyalaması az şey midir bunu düşünmek lazım. Halil Paşa burada, Rusların 1877'de Plevne'de yaptığı üzere sadece kamp kurar gibi bir kuşatma yapmamış, Basra'dan Townshend'in tümenini kurtarmaya yollanan üç tümeni daha yere sermişti.
Böyle olmayıp gelen geçene izin mi verilseydi? Orası o gün vatanımız değil miydi? Yarın öbür gün Allah korusun bugünkü topraklarımıza bir zarar gelse gene "orası anavatan değil arap çölü" diyecek misiniz?
Zamanında vatanımız olan balkanlar, suriye, ırak, arabistan bugün basiretsizliklerimiz ve imkansızlıklarımız yüzünden elden çıktıysa, unutulduysa, tekrar hatırlamak neden rahatsız ediyor içimizdeki ingilizleri? Yoksa cevap sorunun içinde mi?
Bu fedakarlıklar sonucu millet bilincine kavuştuk, kurtuluş savaşını yapabildik. Moskofların Almanlar karşısında çözülmesi ve savaştan çekilmesinde burada oyalanan ingilizlerin batı cephesine yollanamaması (burda Almanların tarafındaymışım gibi anlaşılmasın hepsinin canı cehenneme) ve savaşın uzaması, savaşı kazanan devletlerin de savaşın sonunda adeta son gayretleriyle sıfırı tüketerek galip gelmiş olması, kurtuluş savaşımız boyunca anadoluda karşımıza dikecek asker bulamayıp yunanı sahaya sürmeleri, azımsanacak şey mi? Oradaki şehitlerimizin eseridir bütün bunlar. Ama tabii bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak daha çok pirim yapıyor.