Eskiden 1 Mayıs'larda fakir bırakılmış ve sömürülen kitlenin öfkesini kusmasını görürdük. Şimdi işçi sınıfının zihniyeti de değişti.
Merhabalar,
@can_celik selamlar. "Şimdi işçi sınıfının zihniyeti de değişti " cümlenizden tam olarak değişen nedir ve nasıl bir duruma vurgu yaptığınızı şahsen çıkaramadım, bir önceki cümle ile olumlu ve olumsuz yönde tahminleme yapılabildiği için kısaca sormak isterim?
Malumunuz kişi iş veren değilse özünde tüm iş kollarının işçi ve emekçi olarak değerlendirmesinin faydalı olduğunu düşünenlerdenim (esasında iş verenlerin büyük çoğunluğu da emekçidir). Tam da burada bir illüzyon yaşanıyor, özellikle ofis-plaza çalışanı beyaz yaka olarak yaftalanan işçi-emekçilerde. Meydanlarda yaşanan taşkınlıklar ve şiddet olaylarının da bir takım provakatörler eliyle yapıldığına inananlardanım.
Toplumsal bilinçlenme düşünüldüğü gibi sadece eğitim öğretim ile gelişemeyecektir, eğer insanlardaki kişisel ayrışma ve bütünleşmeye, ortak akıl ile hareket ermeye direnç aşılamazsa. Yani Soma'da yaşanan maden faciası sonrası yerel halk ve canı yananlar dışında hangimiz komple tepki gösterdik, gösterebildik. Sesini yükseltenler de Polis , asker vb. tarafından ezildiğinde sosyal medya da video paylaşmaktan ya da yorumlar yapmaktan başka ne yaptık? Siyasal partilerin hangisi komple tepki koydu ortaya, mecliste bir iki duygusal ve suçlayıcı konuşma yapmak dışında? Bu yorumumu öncelikle kendime de soruyorum, genel bir serzeniş babında. Dolayısı ile birlik olamayan ve ortak ses halinde tepki geliştirilemeyen ortamlarda 1 Mayıs sadece sözde kutlamalar ile geçiştirilen bir gün olarak kalacaktır.
Sosyal devlet insanların diretme, istekleri ve isteklerini yerine getirmeyi taahhüt eden yöneticileri seçmesi ve uzun zaman, mesai harcayarak gelişiyor. Avrupa'da da bir anda oluşmadığını tarihsel bilgilerden (yanlış tarihi bilgiler olmadıklarını umuyorum) görüyoruz.
Yaşanan olumsuz durumları düzelteceğini iddia eden kişiler için de bir durum değerlendirmesi yapmak gerekirse, halkın istediği ve talep ettiği kişiler değil önüne konulan kişileri seçerek ilerlemek durumunda bırakılıyoruz. Neden sorusunu sorduğunuz anda bu çalıştığınız iş yeri olabilir , siyasi oluşum olabilir , devlet kurumu vb. olabilir , kendini muktedir gören ve tek adamlık isteği ile yanıp tutuşan kişilerin egoları ile karşılaşıyorsunuz (tabirim genel ifade olmasına karşın kendi görüşlerimdir, herkesin aynı düşüncede olması ya da benzer durumları yaşamış olması beklenemez).
Yazılacak ve biraz da havanda su dövülecek o kadar çok konu var ki , yazdıkça ya da düşündükçe insan geriliyor, içi sıkışıyor. Ama Umut insanı yaşatan şeydir, her şey güzel olsun diyerek cümlelerimi tamamlayayım.
Gene çok uzun oldu, kafanızı ve gözünüzü yorduğum için kusuruma bakmayınız.
Herkese iyi günler dilerim.