Scudo Sports

Otobüs mü bisiklet mi?! - Afiş Çalışması

derya.yildirim

Daimi Üye
Kayıt
9 Kasım 2007
Mesaj
329
Tepki
724
Şehir
izmir
Merhaba arkadaşlar,

Dönem başında hazırlayıp (Can'a bir kez daha teşekkür ediyoruz.) kampüste muhtelif yerlere astığımız, sökülse bile inatla yeniden astığımız afişimiz sanırım meyvelerini verdi. Kampüste ulaşım amaçlı bisiklet kullanıcılarının sayısı (EBİT'e üye olmasalar bile) göze çarpacak derecede arttı. Bunda kampüs içindeki yolları kapatan metro inşaatının da payı var tabi ki.

Belki sizler de kendi şehrinizde buna benzer bir afiş hazırlayıp, otobüs duraklarına (sökenlere inat yine yeniden...) asabilirsiniz. Afiş basımı konusunda SKS'den aldığımız destek renkli basımda çok az olduğu için bu şekilde bir çözüm bulduk. Belki sizler daha fazla destek bularak renkli basımlarla şehrinizi donatabilirsiniz.

Not: Merak edenler 525 isimli katil otobüs hakkında araştırma yapabilirler, herkesin kampüsüne rollercoaster misali bir otobüs kısmet olmaz:cool:

Sevgilerle.

http://img156.imageshack.us/img156/8742/otobusafislargexc5.jpg
 
Scudo
aslında en çok istediğim şey okuluma gelen onlarca bisikletli görebilmek ama şuana kadar 5-6 kişi anca gördüm ki kışın gelen bişr tek ben vardım :rolleyes
Bende düşündüm böyle bir afiş ama ilk önce bir topluluk kurmak daha yararlı olacağı için biraz erteledim..
 
  • Beğen
Tepkiler: derya.yildirim
herşeyden önce bisiklet dünyasını anlatmak lazım.çünkü selede oturan herkes kendini bisiklet sürüyor sanıyor.oysa bisiklet hayal ettiklerinden çok farklı bir dünya.bu dünyada yaşamayan kolay kolay anlayamaz.
projeniz çok anlamlı ve Türkiye gibi bir ülkede çok gerekli.teşekkürler.başarılar dilerim
 
Benim Ispartada mühendislik okuyan bir arkadaşım 40-50 ytl ye uyduruk bir bisiklet aldı ve onunla gidip gelmeye başladı (normalde iyi bisikleti var) , bisiklet 3-4 haftada amorti etmiş kendini ama daha da güzeli otobüs bekleme derdinden ve zaman kaybından kurtulmuş olması, spor yapması da cabası ;)
 
Başlattıgınız afiş çalışması gerçekten çok başarılı ! ve göze hitap ediyor gerçekten de tasarımı konusunda yapan arkadasın eli öpülecek cinsten ..:)
Böyle faaliyetlerde bulunmak gerekiyor.. bize bunu hatırlattıgınız için teşekkürler.
Bisikletle mi otobusle mi ulaşım derseniz her ikisi de derim tabi yagmur çamurda otobuslerde bisikletler için ayrı bir bolum olsa daha güzel olucak..bununla ilgili çalışmalar bu gidişle önümüzdeki günlerde söz konusu olabilir .:)
 
  • Beğen
Tepkiler: derya.yildirim
Otobüs bekleme derdine en güzel örnek benim sanırım. Kampüse gitmek için otobüse bindiğimde tam 45 dakikam yolda geçiyor (O kadar sürede bir kere daha değil iki kere daha hazırlanır çıkarım evden!). Bisikletle gittiğimde ise 5-10 dakikada bölümümdeyim.
 
Arkadaşlar bisikletin faydalarını saymakla bitmez gerçekten:).. Bunun için ayrı bir konu açalım ve herkes nerede nasıl faydalandıgını belirtebilir bence :) güzel bir konu olacaktır..
 
  • Beğen
Tepkiler: derya.yildirim
Bende okula her gün "yaz-kış" gidenlerdenim :)
Okulum kapıdan kapıya 6.1 km.. Eğer metro ile gidersem metro istasyonuna 10 dk yürüyüp sonra yaklaşık 25 dkda okumun yakınındaki metro duğraına gelip o duraktan da 10 dk bölüme yürümem gerekiyor ki 45 dk sürüyor toplamda..
otübüs tercihimde ise yine 10dk lık bir yürüyüş ile başlanıp 15dklık bir otobüs yolculuğunun ardından 10dklık yürüyüş ile sonlandırıp toplamda 35 dk ile metrodan 10dk önce bölümde oluyorum fakat sabahları otobüsün "iğrenç" derecede dolu olasından dolayı tercih etmem :) Diğer yandan eğer okula bisikletle gitmeyi tercih edersem kapıdan kapıya herşey dahil ortalama 17 dk :)
13 dklık rekorum da mevcut ama o rekoru kırmamda dış ( vize ) etkeni vardı :D o günden sonra bir daha o süreye inemedim:rolleyes:)

Neyse çok uzatmayayım kısacası bisiklet ile en az %100lük bir zaman tasarrufum oluyor :) Ayrıca da günlük 2.2 ytl cebimde kalıyor ki 22 günde 48.4 ytl yapar :) Öğrenci için hiçte azımsanmayacak bir miktar açıkcası :) (Ben burdan artırdığım para ile bisikletime yeni parçalar alıyorum o ayrı konu:))
 
  • Beğen
Tepkiler: derya.yildirim
Geçen ay İzmir'de yapılan "4. Yaya-Bisiklet Arama Konferansı"ndan aklıma gelen; yanlış hatırlamıyorsam milli eğitimi temsilen gelen bir bayan vardı onun dediği "4 sene bornova'da oturup hergün okula yürüyerek gidip-geldim nasıl aklıma gelmemiş (bisiklet) şaşırıyorum"
Zaten buraki herkesin aklına gelen (tamam çıkmayan:) ) şey bisiklet, koşulları zorlayarak hepimiz bisikleti daha çok kullanmaya çalışıyoruz.
Yaygınlaştırmak için de bizim (EBİT olarak) yaptığımız gibi ömrünü yollarda beklemekle (sağlıksızca) tüketen kişilere bisiklet olgusunu ilk etapta hatırlatmak (afiş, özendirme..). Sonra bilinçli kullanımı için (eğitim, seminer, kitapçık vb.) çalışmalarda bulunmak. Ayrıca kendiliğinden oluşacak veya oluşturacağımız bisiklet odaklı (dernek, platform, topluluk, kulüp vb.) STK'larla idari birimleri bilinçlendirerek toplumsal sağlıklı kullanımı yaygınlaştırmak (yollar, işaretlemeler) adına baskı yaratmak olmalıdır...


.
 
Hergün evimden işime, işimden evime ve mümkün olan heryere bisikletimle gidiyorum.

Evim ile işim arasındaki mesafe 6.5km
Bu yolu otobüsle gitmeye kalkarsam
(durağa yürüme 5dk)
(durakta bekleme 5dk)
(otobüsün içinde geçen süre 20dk)
= 30 dk (olası kaza, trafik sıkışmaları, otobüs arızalanması hariç)

Binaenaleyh, otobüsü tercih ederek "çevreci" ibaresi olan otobüslerin çevreye verdikleri zarara biz de katkıda bulunmuş oluyoruz.
Motivasyonumuzun en yüksek olduğu ve olması gerektiği sabah saatinde sessizlik veya hoş tınılar işitmemiz gerekirken, o teknolojik diye bizim yöneticilerimizi kandırılıp satın aldığı bundan 15 yıl öncesinin gürültülü otobüsleriyle motivasyonumuzu daha sabahtan düşürmüş oluyoruz.
Bazı otobüslerin içerisinde de istifleme usulü hakim olduğu için, sabahları normalde yüksek olan oksijen oranını ciğerlerimize çekemeyip, otobüs içinde tüm pencereler kapalı halde seyahat etmeyi seven insanlar ve kalabalıklık yüzünden birim alana düşen minimum oksijeni içimize çekmekle yetiniriz.

Bunlara ek olarak, o kalabalıklıktakilerin çoğunluğu sağlıksız, hasta, sorunlu, sigara içen insanlar olduğu için o yolculuklarımızın hepsinde de vücudumuza bol bol mikrop, bakteri ve bit kazandırmış oluruz.

Otobüsü kullanacağımız zaman, otobüsün saatlerine göre işlerimizi düzenlemek zorunda kalırız.Aksine bisiklette patron biziz :) İstediğimiz saatte yola çıkabiliriz.

Ben aynı mesafeyi 11 dk da katediyorum.Üstelik yukarıda saydığım olumsuzluklarla karşılaşmadan :)

Eskiden evimle işim arasındaki mesafe 50km idi.Bu yolu, otobüsle 2-2.5 saatte katederken, bisikletle 1 saat 40 dk da katederdim.Bisiklet her halükarda daha hızlı :)

Şimdi karar sizindir.
 
Otobüsün gıcık olduğum yönleri:
- Durağa kadar yürümek
- Otobüs beklemek
- Otobüse para vermek (Kocaeli adı büyük şehir ama ne indirimli bilet ne de elektronik bilet uygulaması var ve her tarafa özel otobüs ve minübüslerle gidiyorsun. Bir iki tane belediye otobüsü var. onlar da nereye yolcu taşır bellisiz.)
- Ayakta yolculuk etmek (bu ender oluyor bizim buralarda ya yazayım dedim)
- Otobüsten inince yine yürümek
aynı şeyleri dönüşte niye yapmak zorunda kalmak
- Şehir içinde gideceğin yerlere yürümek durumunda olduğun için bel ağrısı çekmek ve yürürken zaman kaybetmek
- Şöförlerin arada sigara içmeleri
- Gereksiz bekleme ve dur kalklar

İşte bütün bunlar yüzünden ailece bir yere gitmiyorsam şehir içi otobüslerine binmiyor, bisikletimi kullanıyorum.
 
Derya'cığım çok güzel bir çalışma, tebrik ederim sizleri. 525'in ününü duymuştum. :D Şöyle ki ekşi'de 4 sayfa kadar değinmişler :)

"izmir metrosu son duraktan kalkıp, egekampüs içine giden free araç..özelliği insanların balık istifi olana dek otobüsün kalkmamasıdır."

"bazen o kadar kalabalık olur ki,dışarı taşan kollar ve bacaklar sebebiyle otobüsün kapısı kapanmaz.işte tam bu sırada görevi,kapının kapanmasını engelleyenleri otobüsün içine ittirmek olan görevli devreye girer.ön kapıdaki çocuğu ittirmesiyle en arka kapıdan 4-5 kişinin dışarı yuvarlanması bir olur."

"hakkında yazılanları okuyunca izmir'e gidip bir kez olsun binmek istediğim hat. sağ salim inenlere gâzî ünvanı da veriyorlar mı acaba diye merâk etmiyor da değilim hani."



Yeri gelmişken ben de arada bir servis yerine işe velespitle gidiyorum. Ev Karşıyaka, işyeri Balçova'da. 27 km/ 1 saat çekiyor. (Tek vitesli eskiden yeni olmuş Naif'le biraz daha uzun sürüyor. Malum fites yok :)

Aklımda da şöyle birşey var aslında bayadır. İşleri Karşıyaka/ Balçova arasında olan bisikletliler bir grup olsa, herkes sırası geldikçe (iş yerine gelince) ayrılsa, tren devam etse, insanlar böyle güzel bir grup görse, heveslense, her gün gruba yeni insanlar eklense, belediye gaza gelse, bisiklet yollarını kesintisiz hale getirse (Turyağ yolu.. öldürmez süründürür misal) İzmirliler duydunuz mu beni? :)
 
  • Beğen
Tepkiler: derya.yildirim
Ben sakaryada bu işi yapmayı çok isterim ama benim üniversite Sakaryanın en yüksek yerleşim yerinde ki ben tam antremanlıyken 5-6 dk arası bir dereceyle tırmanıyordum % 17 eğim var (Garmin yalan söylemez :D ) ve arabalar bile zor çıkıyo bazen...

Ama çalışmanız gerçekten çok güzel...
 
  • Beğen
Tepkiler: derya.yildirim
525 nolu hatta çalışan otobüsler için bir foto koyalim da zihninizde daha iyi canlansin. :D (Otobüsün arkasına dikkat!!!)

http://img81.imageshack.us/img81/2212/5252mw.gif
 
  • Beğen
Tepkiler: derya.yildirim
Teşekkürler arkadaşlar,

Fotoğraf eklemeniz iyi olmuş :) gözlerde daha iyi canlanır "katliam aracı".
 
Geri