Awacs7n
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 20 Temmuz 2022
- Mesaj
- 910
- Tepki
- 1.016
- Şehir
- Trabzon
- Başlangıç
- 2013—14
- Bisiklet
- Trek
- Bisiklet türü
- Dağ bisikleti
Selamün Aleyküm arkadaşlar;
2 yıla yakındır kullandığım trek marlin kadrosunun inceleme vakti geldi. Bisiklet olarak incelemek yerine kadro olarak inceleme yapmamım sebebi üzerindeki çoğu şeyi değiştirmiş olmam, üzerinde ilk aldığım günden pek fazla parça kalmadı.
Kadro yaklaşık 2 kilo geliyor, ortalama bir ağırlık değeri olduğunu söyleyebilirim. Kadroya trek mühendisleri gümüş alüminyum gibi bir şey demişler, tabi bunu ürünler arası sınıflandırma için yaptıklarını biliyorum.
Bu serinin bir üstü olan x caliber serisinde kullanılan alüminyuma altın, onun da bir üst serisi olan roscoe modelinde kullanılan materyale ise platinyum diye isim verilmiş. Bildiğim kadarıyla bu serilerin arasında 50'şer gram fark var, yani bu markadan tek süspansiyonlu bir bisiklet alıyorsanız ve ciddi bir bütçeye çıkmıyorsanız hafif bir kadro almanız zor. Söylemeyi unuttum galiba, arka aks açıklığı 135 mm olarak geçiyor.
Bu arada marlin'in tam olarak dağ bisikleti sınıfı için tasarlanmadığını anlamak zor değil, tanıtım sayfasında işe gidip gelmek gibi çeşitli ifadelere yer verilmiş. Zaten bagaj montaj delikleri vesaire de bunları doğruluyor diye düşünüyorum. Lastik genişliği olarak da 2.2'den yukarısını takmamanızı öneriyor firma, belki 2.40 zorlanabilir ama akordunuz vesaire bozuksa kadronun boyasını kaldırma ihtimali yüksek duruyor.
Kadroyu ilk kullandığımda bir sertlik hissettim, hiç önceki bisikletimin kadrosuna benzemiyordu. Suçu sadece 69.5 derecelik kafa açısına atmayı denedim ama olmadı, bisikletin arka tarafında da bir sertlik hissediyordum. Özellikle asfalt kullanımında altınızda bendeki gibi hafiften bir performans selesi varsa çukurlar çok fazla rahatsız ediyor. Bazen gerçekten dağ bisikleti bindiğimi unutuyorum, bir de bunun üzerine daha sert alaşımlı bir sele borusuna geçince bisikletimin arka tarafı daha da sertleşti. Büyük bir yerden ineceksem genellikle seleden kalkıyorum.
Basınç olarak 50'lere çıktıysanız böbrek taşı moduna geçiyor, gerçekten kullandığım en konforsuz dağ bisikleti kadrosu diyebilirim. Kafa açısı demiştik, 69.5 derece güncel geometri için biraz dik olsa da 70-70.5 dereceli eski dağ bisikletlerine göre bile daha dik hissettiriyor. Bir de kadro sertliği birleşince orta seviye arazilerde bisiklet çok fazla yorucu olabiliyor. Bam güm araziye girebileceğiniz bir bisiklet değil, oldukça sert tepkiler verip sizi yoruyor. Alın borusunun oldukça kısa olmasının da buna etkisi var gibi duruyor. Zaten direksiyonu da oldukça hisli, bu durum uzun yolda sizi yorabiliyor.
Olumsuzluklardan başlamışken yine aynı temadan devam etmek istiyorum. Özellikle marlin serisinde boyunuza göre kadro alırken bir de bacak boyunuza dikkatlice bakmanız gerekiyor. Kadroda sorun yok ama özellikle marlin alacak olursanız bacak boyu tablosuna iyi bakmanızı öneririm. Kadro tam bana göre olmasına rağmen gidona yaklaştıkça üst boru bacaklarıma değiyor. Boyuna göre kısa bacak boyu olanlar dikkatli seçim yapmalı diyorum.
Zaten trek mühendisleri bunu farketmiş olacaklar ki üst boru ile sele borusunun birleşim noktalarında ufak değişiklikler yapmışlar.
Neyse, biraz da olumlu şeylerden bahsetmek istiyorum. İlk olarak bu kadro bir dağ bisikleti için hızlı, gerçekten hızlı gidiyor. Özellikle hafif arazide çok çabuk hızlanabiliyor. Sadece hız da değil, pedal çevirmeye olan tepkisini de çok iyi buldum. Önceki bisikletime göre tırmanış kabiliyeti bir hayli yüksek, biraz da konforlu olsa çok daha iyi bir kadro olabilirdi. Bu kadroyla 80+ kilometre sürüşler de yapan birisi olarak 22+ ortalamalar görmek mümkün, kondisyonunuz biraz iyi ise bu rakam daha da yükselebiliyor.
Eğer hem hafif arazide hem de şehir içinde dağ bisikleti kullanan birisi iseniz bu bisiklet size uygun ama orta sertlikteki araziler için de kullanayım derseniz gerçekten fazla sert ve yorucu bir kadro olduğunu söylemeden edemeyeceğim.
Giriş seviyesi bir kadro olduğunu düşünürsek hafif arazi için boyundan büyük işler yapıyor, şehir içi kullanımı için de oldukça iyi yönleri var. Mesele orta sertlikteki araziye gelince çok sert olan kadro açıları ve kadro malzemesi sizi yorabiliyor, bence dağ ve şehir bisikletimi karışımı gibi bir tür olmuş. Bir dağ bisikleti için gerçekten hızlı, birazcık daha konforlu olsaydı maşa ve vites sistemine orta - üst bir şeyler ekleyip yola devam etmeyi düşünüyordum ama kadro beni gerçekten çok yoruyor.
Sertliği dışında beni memnun eden bir kadro oldu, yaklaşık 2 senedir de memnun olarak kullanıyorum. Bu bisikletten inip arkadaşımın çelik bisikletine bindiğimde farkı çok ciddi derecede hissetmiştim.
2 yıla yakındır kullandığım trek marlin kadrosunun inceleme vakti geldi. Bisiklet olarak incelemek yerine kadro olarak inceleme yapmamım sebebi üzerindeki çoğu şeyi değiştirmiş olmam, üzerinde ilk aldığım günden pek fazla parça kalmadı.
Kadro yaklaşık 2 kilo geliyor, ortalama bir ağırlık değeri olduğunu söyleyebilirim. Kadroya trek mühendisleri gümüş alüminyum gibi bir şey demişler, tabi bunu ürünler arası sınıflandırma için yaptıklarını biliyorum.
Bu serinin bir üstü olan x caliber serisinde kullanılan alüminyuma altın, onun da bir üst serisi olan roscoe modelinde kullanılan materyale ise platinyum diye isim verilmiş. Bildiğim kadarıyla bu serilerin arasında 50'şer gram fark var, yani bu markadan tek süspansiyonlu bir bisiklet alıyorsanız ve ciddi bir bütçeye çıkmıyorsanız hafif bir kadro almanız zor. Söylemeyi unuttum galiba, arka aks açıklığı 135 mm olarak geçiyor.
Bu arada marlin'in tam olarak dağ bisikleti sınıfı için tasarlanmadığını anlamak zor değil, tanıtım sayfasında işe gidip gelmek gibi çeşitli ifadelere yer verilmiş. Zaten bagaj montaj delikleri vesaire de bunları doğruluyor diye düşünüyorum. Lastik genişliği olarak da 2.2'den yukarısını takmamanızı öneriyor firma, belki 2.40 zorlanabilir ama akordunuz vesaire bozuksa kadronun boyasını kaldırma ihtimali yüksek duruyor.
Kadroyu ilk kullandığımda bir sertlik hissettim, hiç önceki bisikletimin kadrosuna benzemiyordu. Suçu sadece 69.5 derecelik kafa açısına atmayı denedim ama olmadı, bisikletin arka tarafında da bir sertlik hissediyordum. Özellikle asfalt kullanımında altınızda bendeki gibi hafiften bir performans selesi varsa çukurlar çok fazla rahatsız ediyor. Bazen gerçekten dağ bisikleti bindiğimi unutuyorum, bir de bunun üzerine daha sert alaşımlı bir sele borusuna geçince bisikletimin arka tarafı daha da sertleşti. Büyük bir yerden ineceksem genellikle seleden kalkıyorum.
Basınç olarak 50'lere çıktıysanız böbrek taşı moduna geçiyor, gerçekten kullandığım en konforsuz dağ bisikleti kadrosu diyebilirim. Kafa açısı demiştik, 69.5 derece güncel geometri için biraz dik olsa da 70-70.5 dereceli eski dağ bisikletlerine göre bile daha dik hissettiriyor. Bir de kadro sertliği birleşince orta seviye arazilerde bisiklet çok fazla yorucu olabiliyor. Bam güm araziye girebileceğiniz bir bisiklet değil, oldukça sert tepkiler verip sizi yoruyor. Alın borusunun oldukça kısa olmasının da buna etkisi var gibi duruyor. Zaten direksiyonu da oldukça hisli, bu durum uzun yolda sizi yorabiliyor.
Olumsuzluklardan başlamışken yine aynı temadan devam etmek istiyorum. Özellikle marlin serisinde boyunuza göre kadro alırken bir de bacak boyunuza dikkatlice bakmanız gerekiyor. Kadroda sorun yok ama özellikle marlin alacak olursanız bacak boyu tablosuna iyi bakmanızı öneririm. Kadro tam bana göre olmasına rağmen gidona yaklaştıkça üst boru bacaklarıma değiyor. Boyuna göre kısa bacak boyu olanlar dikkatli seçim yapmalı diyorum.
Zaten trek mühendisleri bunu farketmiş olacaklar ki üst boru ile sele borusunun birleşim noktalarında ufak değişiklikler yapmışlar.
Neyse, biraz da olumlu şeylerden bahsetmek istiyorum. İlk olarak bu kadro bir dağ bisikleti için hızlı, gerçekten hızlı gidiyor. Özellikle hafif arazide çok çabuk hızlanabiliyor. Sadece hız da değil, pedal çevirmeye olan tepkisini de çok iyi buldum. Önceki bisikletime göre tırmanış kabiliyeti bir hayli yüksek, biraz da konforlu olsa çok daha iyi bir kadro olabilirdi. Bu kadroyla 80+ kilometre sürüşler de yapan birisi olarak 22+ ortalamalar görmek mümkün, kondisyonunuz biraz iyi ise bu rakam daha da yükselebiliyor.
Eğer hem hafif arazide hem de şehir içinde dağ bisikleti kullanan birisi iseniz bu bisiklet size uygun ama orta sertlikteki araziler için de kullanayım derseniz gerçekten fazla sert ve yorucu bir kadro olduğunu söylemeden edemeyeceğim.
Giriş seviyesi bir kadro olduğunu düşünürsek hafif arazi için boyundan büyük işler yapıyor, şehir içi kullanımı için de oldukça iyi yönleri var. Mesele orta sertlikteki araziye gelince çok sert olan kadro açıları ve kadro malzemesi sizi yorabiliyor, bence dağ ve şehir bisikletimi karışımı gibi bir tür olmuş. Bir dağ bisikleti için gerçekten hızlı, birazcık daha konforlu olsaydı maşa ve vites sistemine orta - üst bir şeyler ekleyip yola devam etmeyi düşünüyordum ama kadro beni gerçekten çok yoruyor.
Sertliği dışında beni memnun eden bir kadro oldu, yaklaşık 2 senedir de memnun olarak kullanıyorum. Bu bisikletten inip arkadaşımın çelik bisikletine bindiğimde farkı çok ciddi derecede hissetmiştim.
