Eskişehir'de Termik Santral'e Hayır!

(link)

Anladığım kadarıyla verimli bir tarım ovasının üstüne dikecekler santrali.İnsanlar,belediye başkanı karşı çıkıyor buna.Forumda ülkenin karanlık durumunu tartışıyoruz sürekli.Eyleme geçmenin vaktidir.Burada durumun karanlığını tartışacağımız yerde,edebildiğimiz kadar mücadele etmeliyiz.

(link)

(link)

(link)

(link)

Çözüm yenilenebilir enerji. Bunu dünya alem biliyor.Özellikle güneş enerjisi için Türkiye kadar verimli ülke dünyada az bulunur.Yatırımcılar hevesli ancak Devlet 1-1,5 senedir çağrı mektubu vermiyor trafo kapasitesi açmıyor.

Dunyada enerji konusunda teknolojik ve bilinc olarak ileri ulkeler her gun yenilenebilir enerji cozumleri ararken, kullanmaya calisirken biz hala termik santral yapmaya calisiyoruz. Fosil yakit bitti anlayin artik
...

@hamlet2006

Çözüm apaçık ortada tabii ki ama sorun faydalı her şeye karşı olan hükümet olası tüm çözümleri devre dışı bırakıyor.Halktan da bu gibi katliamlara düzenli ve güçlü bir şekilde direnen kitleler çıkmıyor.Şu konu bile o kadar vakittir ala ala iki yorum aldı,daha ben ne diyeyim...

İspanya'dan bir fotoğraf; Güneş enerjisi (Cordoba-Sevilla arasında) Otobüsten çekmiştim biraz bulanık olabilir

gerekli filtre kurulumu yapilmadan servise alinip isletilmeyecektir. yenilenebilir kaynaklara guvenip daha stabil ve guclu olan termik, hidro gibi kaynaklardan vazgecemezsiniz. her platformda ornek gosterdiginiz avrupanin kita olarak guvenilir kaynaklari nukleer gibi termik santraller. sadece yenilenebilir enerjiyle elektrigin arz guvenligi saglanmaz.

@yusufgs36
Yalnız şuda var ülkemizde git gide artan bir hava kirliliği sorunu var ayrıca bu termik santaralin bir getirisi varsa bir çok götürüsü var muhtemelen yap işlet devret modeli ile ihalesi yapılacaktır,Doğru alanda doğru yenilenebilir enerji kaynakları projeleri olduğu müddetçe enerjide bağımlılık azalacaktır ayrıca termik santrallerde kullanılan kömürün bir kısmıda ithal edilmektedir.

@Fırat Ç. hocam santralin nasil projelendirdigini bilmiyorum. detaylar verilse onlar uzerinden konusulabilinir. benim soylemek istedigim yenilebilir kaynaklar stabil degildir. guvenemezsiniz. projeksiyonlar yapilirken yenilenebilirler destekleyici guc olarak gorulur asil kaynak degil. bir sistemde yenilenebilirlerinizin coklugu kaliteli bir enerji uretimi oldugunuzu gostermz. kaliteniz hepsini bir arada kullanma kabiliyetinizle olculur.

@yusufgs36Filtre kurulumunu ve dogru calistirildigini kim denetleyecek . Bu konuda sizi cok iyimser gordum...

GT-I9500 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

Bu termik santralin kurulacağı yer Eskişehir'in en verimli tarım arazisidir, buradaki kömür kalorisi düşük verimsiz bir kömürdür, 1 m 250 bin hanenin yakacağı kömürü 1 günde yakacak bir santralden bahsediliyor, Eskişehir yaşanmaz bir hal alacak, ayrıca sadece Türkiyede ve düşük rezervde İspanyada çıkan Lületaşı rezervlerinin altında bulunmaktadır, yani bu kömüre ulaşmak için lületaşı rezervleri de yok edilecek.
Bu termik santralin savunulacak hiç bir yanı yok, savunan kişinin de tarafsız ve aklı selim olduğunu düşünmüyorum.

Bir çoğumuzun farketmeye başladığı gibi artık özellikle de kış aylarında şehirlerimizin üstünde kara bir duman, pus tabakası eksik olmamaya başladı. Bunun ne kadar büyük sağlık sıkıntılarına yol açtığından bahsetmeme gerek bile yok.

Ve bunu yok etmek yerine her gecen gün daha da arttıracak işler yapılıyor...

İşin teknik tarafından anlamam ! Başlığı görünce benim aklıma gelen ilk cümle ''Ölüyü diriyi sevdiler, gözlerini Eskişehir'e diktiler'' oldu.

@yusufgs36 Hava kirliliğinden ve birçok hastalığa neden olmaktan başka birşeye yaramıyacak bu termik santral ayrıca santralden çıkacak atık yani cüruf kül nereye götürülecek arkadaşlarında bahsettiği gibi verimli tarım arazilerinemi bırakılacak ?

@Fırat Ç. hocam polemiğe girip konuyu uzatmak istemiyorum son kez günümüz teknolojilerinde ileri düzey filtreleme teknikleriyle kömür santralllerinden salınan SO₂,NO,NO₂ gibi gazlar başka formatlara dönüştürülüp asfalt malzemesi gibi başka alanlarda kullanılabilmektedir ayrıca temiz enerji olmadığını her enerji dönüşümünün çevreye bir olumsuz etkisi olduğunu söylemek istiyorum rüzgar türbinlerinin dönmeden dolayı oluşturdukları ses ve hava etkisinin böcek ve kuş popülasyonalarını etkilediği ortaya çıkmaya başladı. enerji üretimi konusunda son olarak bir tercih yapmak zorunda olduğumuzu söylemek istiyorum ya kaynağımız olmadığı halde bugüne kadar olduğu gibi çoğunluğu gaz santrallerine verip rusyanın ve iranın her gaz kesme tehdidinde stres olacağız ya da gerekli filtreleme yöntemlerini kurup öz kaynaklarımızı kullanacağız.

Maalesef ne kadar zorlansa da bu santralin savunulacak hiçbir tarafı yok. Neresinden tutarsanız elinizde kalır. Eskişehir'de okumuş ve Eskişehir'i çok seven biri olarak düşüncem önce Eskişehir'e sonra ülkeye yazık edecekler. Tarımdan temiz havaya kadar birçok konuda ciddi sıkıntılar ortaya çıkacak.

Bu konuda maalesef yerel yönetimler konusunda sıkıntımız var. Merkezi yönetimde yani Ankara'da birkaç kişinin aldığı karar yerele dayatılabiliyor. Bunun esnemesi lazım. Yerel yönetimlerin yerel ile ilgili kararlada doğrudan söz sahibi olması lazım. Tarım arazisinin imara açılması yani santralin yapılması için "evet" oyu kullananlar Eskişehir'li değil, sadece atanmış bürokratlar. Onlar Eskişehir'de yaşamayacaklar, zamanı gelince başka şehirlere atanacaklar. Oysa karar hakkı Eskişehir halkının olması lazım. Öncelikli sorun bu zaten. Halkın katılımı ile karar verilmesi gerekir.

İkinci olarak Eskişehir halkının (sadece il merkezi değil, ilçe ve köyler de dahil olmak üzere) bu yapılmak istenene tek vücut şekilde karşı çıkması lazım. Maalesef son yıllarda ortaya çıkan toplumsal kutuplaşma, bu kutuplaşmanın tüm tarafları için birer at gözlüğü işlevi görüyor. Doğruyu ve yanlışı ayırt etmek gibi en basit ahlaki özelliği kaybederek; her olayı senden-benden ya da politik (ideolojik diyemiyorum, çünkü ideolojik bir bilince toplumda çok az bir kesim sahip) çerçevede kamplaşıyoruz. Oysa Eskişehir'de şu anda yaşanan olay, her kesimi doğrudan ilgilendiren temel bir insani sorundur. Özellikle Eskişehir ve bölge halkı bu konuda birlik olarak, demokratik haklarını, yasalar çerçevesinde kullanmalıdırlar.

Santralin yapımından sonra Eskişehir'i düşünmek bile istemiyorum. Sadece konu santralde değil. Tarımda ve hayvancılıkta dışa bağımlı bir ülke olarak (bırakalım o "Türkiye kendi kendine yeten bir ülkedir" masallarını. Onlar mazide kaldı) neden çok değerli bir tarım arazini bu şekilde harcıyorsun?

Bu arada sıkıntı sadece Eskişehir'de değil. Aynı sıkıntılar Anadolu ve Trakya'nın dört bir yanında var.

Forumda siyaset ve savaş ile ilgili tartışmalardan uzak duruyorum. Çünkü benim buradaki amacım öncelikle bisiklet. O kamplaşmanın burada da olmasını istemiyorum. Ancak sorun çevre olunca, hepimizin duyarlı olması gerekiyor. Çünkü hepimizin hayatını ve geleceğimizi doğrudan etkileyecek bir konu.

Umarım yukarıdaki tüm satırlar için "vatan haini" ilan edilmem.

@yusufgs36 enerjide dışa bağımlıyız ama enerji çeşitliliği konusunda zayıfız ürettiğimiz elektriğin %1 ini yenilenebilir enerji kaynaklarından üretebiliyoruz.Siz diyorsunuzki gerekli filtrelerle hava kirliliği sorunu aşılabilir ya kömütün yandıktan sonra elde kalan cüruf yani külleri nr olacak ?
(Amacım polemik yaratmak değil demek istediğim yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmalıyız sizinde dediğiniz gibi enerji çeşitliliğini arttırmamız lazım ama termik santrallerle değil.)

@Fırat Ç. hocam konuyu daha fazla uzatmayacağım ve son olarak TEİAŞ'ın sitesinde yer alan 31 ocak 2018 tarihli kaynakların üretime göre dağılım raporunu yayınlamak istiyorum. Rapor incelendiğinde günlük üretilen enerjinin yaklaşık % 20'sinin yenilenebilir kaynaklardan sağlandığı görülecektir. hiç de azımsanacak bir değer değil.yukarda da belirttiğim üzere baca atıkları filtreleme sonucu asfalt, çimento yapımı gibi alanlarda kullanılabilmektedir.

@yusufgs36 hocam ben yıllık bazda verdim o oranı ayrıca filtre işini anlandım ama geriye bırakılan cüruf yani kül ne olacak ?

Bacadan çıkan gazlardan daha tehlikelisi, sistemde kullanılan suyu buharlaştırmanız. Evet su molekülü atmosfere karışıyor tabi ama dünyada petrolden bile kıymetli olan tatlı su kaynaklarınızı tüketmiş oluyorsunuz. 2018 yılında kömürü savunmak, eski usül enerjiye yatırım yapmak ne demek aklım almıyor.
Almanya 2016'dan 2017'ye yenilenebilir enerji kullanımını %12'den %30'a çıkarttı. 2020 hedefi %40
Enerji planınız; sadece ihale sonrası anlık bir ekonomik faydadan öteye gitmelidir. İleriye gitmenin ilk kuralı "ileriye" bakmaktır. Yoksa tökezler düşersiniz. Bütün nüfusu ülkenin %10'luk alanına sıkıştırıp enerji krizi yaşamakta, koskoca ülkeden (Gerçekten bayaa büyük bir yüz ölçümümüz var) temiz enerji elde edememekte vizyonsuzluktur, iş bilmezliktir. Bunu dün yapmayan da suçludur, bugün düzeltmeyen de suçludur.

Yenilenebilir Enerji konusunda Avrupa Birliği nezdinde mecburen imzalanan birkaç protokol var.Bu protokollerin zorlamasıyla teşvik verilir gibi yapıldı .Ülkenin elektrik kurulu gücüne oranla çok çok cüzi oranlarda izin verildi.Şu an cebinde parası olan yatırımcılar bile bekletiliyor.Önceden yatırımını yapanlara ise ekstra masraflar çıkarılıp soğutulmaya çalışılıyor.Amaç yenilenebilir enerjiye yatırım yapar gibi gözükmek ve yandaş Enerji dağıtım şirketlerinin fazla zarar görmesini engellemek.Çıkarılan extra masraf dediğimiz şey ise enerji dağıtım şirketlerine verilen %400 zamlandırılan dağıtım bedeli.Bu para devlete vergi olarak girmeyecek direkt Enerji dağıtım şirketlerine gidecek.Oluşturulan sistem dışa bağımlılığı azaltmaktan yana olmadığı gibi çevresel duyarlılık ile ilgili hiç ilgili değil.Tamamen yandaşı kollamak