her grubu ayrı seriden yapabilirsin, hatta her bir grubu farklı serilerden bile oluşturabilirsin. çoğu parçanın bütün ölçüleri evrensel standartlarda olduğu için markası-modeli farketmeksizin birbirine uyar. en basidinden; tekerlek göbeği, jant telleri, çemberler, iç-dış veya tubeless lastikler ayrı ayrı markaların ayrı ayrı modelleri olabilir. sadece göbek ve çemberlerin delik sayısının aynı olması gerekiyor o kadar, başka bir kısıtın yok bu konuda. aynı şekilde furş yatağı, boğaz, gidon, elcikler, fren-vites kolları da ayrı ayrı markalardan olabilir.
benim şimdiye kadar gördüğüm tek sıkıntı, aktarma sisteminde oluyor. aynı markanın farklı serilerinden aynakol ve kaset dişli seçtiğinde, ikisine birden uyan zincir bulmak zor. bunun dışında arka aktarıcı ile kaset dişli de aynı seriden olmadıkları zaman uyumlu çalışamıyorlar, ama bunlar birbirine uyumlu olduğu sürece, her türlü vites koluyla sorunsuz çalışabiliyorlar. kısacası, kilit noktalarda uyum yakalandıktan sonra diğer parçaları istediğin gibi seçme özgürlüğüne sahipsin.
sen en iyisi aktarma ve vites sistemlerini olduğu gibi aynı seriden seç, diğer parçaları ise hiç set olayına girmeden, en çok hoşuna gidenleri teker teker toplayarak oluştur bisikletini. hem böyle araştıra araştıra, belli bir emek ve mesai harcadığın zaman ortaya çıkan bisikleti sürmenin keyfi de apayrı oluyor
bu arada maddi açıdan bir sıkıntın olmadığına göre, kadroyu da yenileyebilirsin. hatta aklına yatarsa, şimdiki bisikletini hiç dağıtmadan ihtiyaç sahibi birine hibe edebilir ya da piyasasından düşük bir ücret karşılığında satabilirsin. bir yandan da tamamen sıfır parçalarla, yepyeni bir bisiklet toplarsın

sana kalmış...