şimdiye kadar bisikletler üzerinde kullanılmış bir sürü elektronik alet var, mesela:
far - arka lamba (pillisi de dinamolusu da zaten çok uzun zamandır var)
kilometre sayacı (neredeyse hepimizde var, bazı modellerde kaç tane sensör olduğunu sayamıyoruz)
navigasyon (henüz çok yaygın değil, ama yaygınlaşırsa şaşırmam)
ayrıca kimi elektronik aletleri de direkt bisiklete monte etmesek bile yanımızda bulundurarak bisiklet sürerken kullanıyoruz. en basidinden mp3 çalar, ya da telefonumuzdaki navigasyon programı gibi şeyler.
polislerin falan kullandıkları bisikletlerde akü görevi gören bir batarya, tekerlek göbeğindeki bir dinamoyla şarj edilip ışıklandırmalar için kullanılacak şekilde merkezi donanımlar da mevcut.
****
bütün bunlar bir yana; hafif ve kullanışlı oldukları sürece her türlü elektronik donanımı bisiklet üzerinde görebiliriz. kimisi mekanik olmayan hiç birşeyi bisikletine bulaştırmak istemez, kimisi de ne kadar teknolojik alet bulursa monte eder. tercih meselesi, kimseye birşey diyemeyiz.
elektronik cihazlar, ya da yüksek teknoloji ürünü mekanik donanımlar elbette performansımızı ve konforumuzu arttırmayı amaçlıyor. mesela hidrolik disk frenler; aslında konfor bakımından daha çok öne çıkmalarına rağmen tabii ki performansları da yüksek olduğu için tercih ediliyorlar. sonra jelli seleler, formalar... süngere ya da diğer materyallere göre nasıl da rahatlar. bu da doğal olarak yine performansı arttırıyor, çünkü titreşimi hiç sorun etmeden pedallara yüklenebildiğimiz kadar yükleniyoruz

keza tubeless lastikler, karbon fiber kadrolar ve donanımlar, hep aynı şekilde işimizi kolaylaştırmak için var.
bunlar gibi başka teknolojiler de yolda; mesela hidrolik vitesler yıllardır geliştiriliyor ve artık her an piyasaya çıkabilir. müşterisi de çok olacaktır elbette... bunun gibi daha neler var, bundan bir 10 yıl sonrası çok daha enteresan olacak
ama düşünce gücüyle vites değiştirmek, ışıkları yakıp söndürmek, kilometre sayacının ekranında istediğimiz bilgiyi görmek... bana biraz abartı gibi geldi. neden derseniz, bisikletin hayati önem taşıyan kısımlarını elektronik sistemler kontrol edecek. bu sistemler de sürekli sağlam kalması gereken bir güç kaynağına ihtiyaç duyuyor.
bu güç kaynağı dinamoyla falan beslenemez. zaten bacaklarımızın gücüyle ancak hareket verebiliyoruz altımızdaki bisiklete, ve aynı güçle daha çok hız yapmamızı sağlayacak üst seviye donanımlara dünyanın parasını akıtıyoruz. sırf parmaklarımızı kıpırdatmadan birşeyler yapabilmek için, bacaklarımızın gücünden çalacak hiç bir cihazı bedava verseler bile kullanmayız.
o elektronik sistemlerin pille çalışması da çok sakat bir durum. çıktık dağın başına; pilimiz bitiyormuş farketmemişiz, ya da o cihazı şarj etmeyi unutmuşuz, viteslerimiz devre dışı kaldı. ne halt edeceğiz?..
o yüzden düşünce gücüyle vites değiştirmeyi bırakın; bisikletin hayati parçalarını elektronik sistemlere emanet eden hiç bir donanım satmaz. benden söylemesi...