Selay Yaman
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 21 Aralık 2007
- Mesaj
- 676
- Tepki
- 837
- Şehir
- İstanbul
"Her işin başı sağlık" diyenlerdenseniz, en ufak bir olayda stres katsayınızı yükseltmeyin. Çünkü stres; damarlarınızı sertleştirip, sizi hasta eden kötü kolesterolün en yakın dostudur..
Kötü (LDL) kolesterolünüzü nasıl düşük tutuyorsunuz? Eğer cevabınız, "Doğru besleniyor ve spor yapıyorum" ise, genel olarak doğru yapıyorsunuz. Ama aynı zamanda bir diğer önemli ayrıntıyı kaçırıyorsunuz demektir: Zihninizi! Stresin sizi ele geçirmesine izin vermeniz; LDL kolesterolünüzün yükselmesi anlamına gelir.
SIKINTILARIN NEDENİNİ ARAYIN
Bir araştırmada; insanlara stresli bir bilgisayar görevi verildiğinde, LDL kolesterol seviyelerinin geçici olarak yükseldiği görülmüş. Aynı araştırma sonucunda; sürekli stres altında olanların da üç yıl içinde yüksek düzeyde kötü kolesterole sahip olduğu ortayı çıkmış! Stresi kontrol altına almak için mutasyona uğramış iyi huylu bir çocuğa ya da cennetten gelmiş bir patrona sahip olmanız şart değil. Bunun için şu stratejileri deneyin:
* Stresin kaynağını belirleyin: Bazı stres kaynaklarını bulmak kolaydır ama gerçekten canınızı sıkan bunlar mı? Örneğin çocuğunuzu azarladığınızda, belki gerçekten onun yaptığı bir şeye tepki göstermiyor da, işte canınızı sıkan bir şeyin acısını çıkartıyor olabilirsiniz. Yani stresle baş edebilmek için, gerçek kaynağını bulun.
ERTELEMEYİN, ÇÖZMEYE ÇALIŞIN
* Tersini yapın: Her duygu, bir davranışı kışkırtır. Korktuğumuzda ya da endişelendiğimizde, bazı şeyleri görmezden geliriz. Ama depresyona girdiğimizde ya da üzüldüğümüzde, kendimizi geri çekeriz. Bu da her şeyi kötüleştirir. Ama tersi reaksiyon gösterirseniz, her şey daha iyi olur. Bir şey hakkında endişeleniyor musunuz? Görmezden gelmek yerine çözmeye çalışın. Birine mi kızdınız? Empati kurun. Depresyonda mısınız? Kendinizi eve kapatmaktansa dışarı çıkın.
Şimdiye odaklanın
Akıllıca davranmak yani şu ana odaklanmak, stresle başetmenize yardımcı olur. Bunu nasıl yapacaksınız? Her gün vaktinizin bir kısmını nefes almak, vücudunuzu ve duygularınızı dinlemek gibi insanların görmezden geldiği şeylerle ilgilenerek geçireceksiniz...
Spor ağrısını kahve dindirir
Ağır bir egzersizden sonra yapılacak en iyi şey nedir? Duş almak mı? Evet. Peki ondan sonra? Bir bardak yağsız sütlü kahve kendinizi iyi hissetmesini sağlayacaktır.
* Spor yaptıktan sonra kaslarınızda iltihaplanma oluşunca, vücudunuz 'adenosin' denen bir madde salgılamaya başlar. Bu madde iki gün sonra bile ağrı hissetmenize neden olabilir.
* Kahvenin içindeki kafein, adenosinin salgılamasını durdurur ve bu da ağrılarınızı azaltır. Yeni bir araştırma; kafeinin spor yaparken oluşan kas ağrılarını da azalttığını gösterdi.
Bitkisel proteinle tansiyon düşüyor
Protein almak için bazı önemli yolları düşünün. Eğer, cevaplarınız içinde herhangi bir bitkisel ürün yoksa; tansiyonunuzu kontrol altında tutmanın en önemli yollarından birini kaçırıyorsunuz demektir. Çünkü iyi tansiyon değerlerine sahip insanlar, hayvansal protein almıyor...
* Araştırmacılar, bitkisel proteinin, tansiyonu nasıl düşürdüğünü tam olarak açıklayamıyor. Ama sebzedeki aminoasitlerin bir şekilde hayvansal proteine oranla tansiyona daha iyi geldiğini düşünüyorlar.
MANTARIN PORSİYONU 5 GRAM
* Sebzelerde bulunan magnezyum ve diğer yararlı besinler, aminoasitlerle buluşarak, tansiyona karşı duruyor. Ayrıca sebze proteinlerinde doymuş yağ olmayışı, damarların rahatlamasını sağlıyor.
* Protein açısından zengin sebzelerin başında soya fasulyesi ve barbunya geliyor. İkisinde de bir porsiyon hindi etinden (12 gram) daha fazla protein bulunuyor.
* Bezelyenin de her porsiyonunda 9 gram protein var. Bezelyeyi, Portobello mantarı, ıspanak (porsiyonu 5 gram), mısır ve brokoli (porsiyonu 4 gram) takip ediyor.
Kötü (LDL) kolesterolünüzü nasıl düşük tutuyorsunuz? Eğer cevabınız, "Doğru besleniyor ve spor yapıyorum" ise, genel olarak doğru yapıyorsunuz. Ama aynı zamanda bir diğer önemli ayrıntıyı kaçırıyorsunuz demektir: Zihninizi! Stresin sizi ele geçirmesine izin vermeniz; LDL kolesterolünüzün yükselmesi anlamına gelir.
SIKINTILARIN NEDENİNİ ARAYIN
Bir araştırmada; insanlara stresli bir bilgisayar görevi verildiğinde, LDL kolesterol seviyelerinin geçici olarak yükseldiği görülmüş. Aynı araştırma sonucunda; sürekli stres altında olanların da üç yıl içinde yüksek düzeyde kötü kolesterole sahip olduğu ortayı çıkmış! Stresi kontrol altına almak için mutasyona uğramış iyi huylu bir çocuğa ya da cennetten gelmiş bir patrona sahip olmanız şart değil. Bunun için şu stratejileri deneyin:
* Stresin kaynağını belirleyin: Bazı stres kaynaklarını bulmak kolaydır ama gerçekten canınızı sıkan bunlar mı? Örneğin çocuğunuzu azarladığınızda, belki gerçekten onun yaptığı bir şeye tepki göstermiyor da, işte canınızı sıkan bir şeyin acısını çıkartıyor olabilirsiniz. Yani stresle baş edebilmek için, gerçek kaynağını bulun.
ERTELEMEYİN, ÇÖZMEYE ÇALIŞIN
* Tersini yapın: Her duygu, bir davranışı kışkırtır. Korktuğumuzda ya da endişelendiğimizde, bazı şeyleri görmezden geliriz. Ama depresyona girdiğimizde ya da üzüldüğümüzde, kendimizi geri çekeriz. Bu da her şeyi kötüleştirir. Ama tersi reaksiyon gösterirseniz, her şey daha iyi olur. Bir şey hakkında endişeleniyor musunuz? Görmezden gelmek yerine çözmeye çalışın. Birine mi kızdınız? Empati kurun. Depresyonda mısınız? Kendinizi eve kapatmaktansa dışarı çıkın.
Şimdiye odaklanın
Akıllıca davranmak yani şu ana odaklanmak, stresle başetmenize yardımcı olur. Bunu nasıl yapacaksınız? Her gün vaktinizin bir kısmını nefes almak, vücudunuzu ve duygularınızı dinlemek gibi insanların görmezden geldiği şeylerle ilgilenerek geçireceksiniz...
Spor ağrısını kahve dindirir
Ağır bir egzersizden sonra yapılacak en iyi şey nedir? Duş almak mı? Evet. Peki ondan sonra? Bir bardak yağsız sütlü kahve kendinizi iyi hissetmesini sağlayacaktır.
* Spor yaptıktan sonra kaslarınızda iltihaplanma oluşunca, vücudunuz 'adenosin' denen bir madde salgılamaya başlar. Bu madde iki gün sonra bile ağrı hissetmenize neden olabilir.
* Kahvenin içindeki kafein, adenosinin salgılamasını durdurur ve bu da ağrılarınızı azaltır. Yeni bir araştırma; kafeinin spor yaparken oluşan kas ağrılarını da azalttığını gösterdi.
Bitkisel proteinle tansiyon düşüyor
Protein almak için bazı önemli yolları düşünün. Eğer, cevaplarınız içinde herhangi bir bitkisel ürün yoksa; tansiyonunuzu kontrol altında tutmanın en önemli yollarından birini kaçırıyorsunuz demektir. Çünkü iyi tansiyon değerlerine sahip insanlar, hayvansal protein almıyor...
* Araştırmacılar, bitkisel proteinin, tansiyonu nasıl düşürdüğünü tam olarak açıklayamıyor. Ama sebzedeki aminoasitlerin bir şekilde hayvansal proteine oranla tansiyona daha iyi geldiğini düşünüyorlar.
MANTARIN PORSİYONU 5 GRAM
* Sebzelerde bulunan magnezyum ve diğer yararlı besinler, aminoasitlerle buluşarak, tansiyona karşı duruyor. Ayrıca sebze proteinlerinde doymuş yağ olmayışı, damarların rahatlamasını sağlıyor.
* Protein açısından zengin sebzelerin başında soya fasulyesi ve barbunya geliyor. İkisinde de bir porsiyon hindi etinden (12 gram) daha fazla protein bulunuyor.
* Bezelyenin de her porsiyonunda 9 gram protein var. Bezelyeyi, Portobello mantarı, ıspanak (porsiyonu 5 gram), mısır ve brokoli (porsiyonu 4 gram) takip ediyor.


