Scudo Sports

Bisiklette hedef 'Kopenhag' sistemi

Bisikletli Gezgin

Forum Bağımlısı
Kayıt
4 Mart 2011
Mesaj
3.874
Tepki
4.603
Şehir
Altındağ, Ankara
İsim
Mustafa
Bisiklet
Sedona
Türkiye'de bisiklet kullanımının yaygınlaştırılması için, "dünyanın en bisiklet dostu şehri" unvanını kazanan Danimarka'nın başkenti Kopenhag'ın sistemi hedefleniyor.

thumbs_b_c_f1920e429fb3a6b75aec22dbff483130.jpg



Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Müsteşarı Mustafa Öztürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bisikletin ekonomik ve çevreci bir ulaşım aracı olduğunu söyledi.

Öztürk, bisiklet yolu maliyetinin birim fiyatı üzerinden hesaplandığında diğer yolların birim fiyatının onda biri oranında olduğuna dikkati çekerek bu konuda yapılan çalışmaları anlattı.

Trafikten kaynaklanan hava kirleticilerin azaltılmasına etkisi olduğu için bisikletin ulaşımda kullanılmasının yaygınlaştırılması amacıyla Bakanlığın belediyelerle yürüttüğü bisiklet yolu planlamalarını içeren "Bisiklet Yolu Projesi" kapsamında Sakarya ve Konya'nın pilot il seçildiğini belirten Öztürk, şöyle devam etti:

"Buralarda yapılması gereken, yol haritalarını ortaya koyarak karbon yoğun ulaşımdan karbon az yoğun ulaşıma doğru geçmek. Batılılar da böyle başlamış. Karbon yoğun şehirleri, karbon az yoğun şehirlere doğru yönlendirmek temel hedefimiz. Bu konuda bizim diğer temel hedeflerimizden biri de 'nefes alıcı şehirler' oluşturmak."

Grafik%2F2017%2F10%2Fdanimarka_kopenhag_555.jpg


Türkiye'de engebeli arazilerde de yapılması planlanan bisiklet yollarına ilişkin Norveç'in başkenti Oslo'yu örnek gösteren Öztürk, "Engebeler bakımından Oslo dünyanın en sıkıntılı şehirlerinden biri değil mi? Oslo'da yüzde 5'lerde, 6'larda bisiklet yolları ama hızla ilerliyor Oslo. İlk 20'nin içine girdi." dedi.

Öztürk, Türkiye'de bisiklet yollarının bazı illerde yüzde 4-5 oranında bulunduğunu, bazılarında ise hiç olmadığını dile getirerek "Bisiklet yolunu şehrin ulaşım sistemi ile entegre etmezseniz bu bisiklet yolu değildir. Onun için diyorum ki bisiklet yolunu öyle yapacaksınız ki toplu taşıma sistemi ile entegre edeceksiniz. Bunun da şu anda çalışmasını yapıyoruz." diye konuştu.

Konuya ilişkin belediyelerle irtibat halinde olduklarını vurgulayan Öztürk, şunları söyledi:
"Bizim buradaki hedefimiz Kopenhag. Dünyanın en iyi bisiklet ulaşım sisteminin olduğu ülke. O sistemi de Türkiye'de entegre etmemiz lazım. Biz çalışma yaptırıyoruz. Üniversitelerden faydalanıyoruz, bisikletçiler derneği, federasyonu var, onlarla belediyelerimizle müzakere ediyoruz. Ayrıca bisiklet kiralama sisteminin de mutlaka devreye girmesi gerekiyor."

(link)
 
Scudo
İstanbul'da uygulaması çok zor ama Ankara, Konya gibi şehirlerde olabilir. Önce bir iki pilot il seçilip uygulanmalı. Konya bu konuda ilk seçenek olabilir. Bir de benim yaşadığım şehir Çorlu ilk seçeneklerden biri olursa tabii ki çok sevinirim...
 
  • Beğen
Tepkiler: Bisikletli Gezgin
(link)

513 milyar euro. yazıyla beşyüzonüçmilyaryuro. Yani boru değil arkadaşlar. 17 trilyon GSYH ye sahip avrupa için bile bu devasa bir rakam.
 
Türkiye'nin bütçe açığının 2 önemli kalemi, petrol ve araç. Bu iki kalemden de tasarruf yapacak olması ayrıca sevindirici haber. Tabi araç sayısının azalmasının çevre temizliğine olan katkısı da ayrı bir güzellik, umarım hayata geçirilebilir bir proje olur.
 
Konya nerde acaba :D
 
  • Beğen
Tepkiler: İsmail Selçuk
Sayın Mustafa Öztürk
Türkiye ve bisiklet yan yana gelmesi en zor iki kelime
boş yere enerji sarfedilmemeli bence
40 katrilyon fırın ekmek yemesi lazım türk insanının
bizde olmaz birader bizim doğan görünümlü şahinlerimiz , honda cbr 1000 rr motorlarımız , honda s2000 sahibi olunca Ferrariye kafa tutan ergenlikten yeni çıkma züppelerimiz var
olmaz bu işler burada
biz hele şu demiryollarını bir yapalım yaygınlaştıralım en önemlisi enerjimizi tarıma hayvancılığa sarfedelim
 
Ben kesinlikle karşıyım bisiklet yollarına. Hem maddi hem manevi bizi yıpratacaklardır. Maddi yönü, KESİNKEZ bisiklete de vergi getirirler yol yaptık size diye. Adını da "motorsuz taşıtlar vergisi" koyarlar.

Manevi yönü, bu bisiklet yolları tabii ki araçların, yayaların tacizinde olacak. park edenler mi dersin, dubaları yıkıp geçenler mi dersin ohooo.... Uyar uyar bitmeyecek bunlar, gerileceğiz, tartışacağız hatta kavga edeceğiz, külliyen zarar. Bisiklet yolu olmamalı kısacası.
 
@altinok

Haklısınız. Ancak maalesef bu iki kalem de en büyük bütçe girdilerini sağlayan iki kalem. Bunlar azaldığında elde edilen vergilerde de aynı oranda düşüş olacağını bekleyebiliriz. Bu da nihai olarak başka vergi (motorsuz taşıtlar vergisi oluşturulması veya gelir/kurumlar vergisinin arttırılması?) şeklinde dönüp dolaşıp bize gelecektir.

Gönül böyle olmamasını ister, ama şu ana kadar görünenler bu tahminleri yarattırıyor
 
  • Beğen
Tepkiler: venom09
Şehir planlamada günübirlik kararlar alan,bir kurumun kazdığı yolu yamayıp başka bir kurumun kazdığı bir ülkede yaşıyoruz.
Asfalt çok pahalı bir hizmet.Hal böyle olunca,mevcut ulaşım ağına " bisiklet yolu" eklemek ciddi bir bütçe istiyor.
Eğer gelişmiş ülkeler gibi olacaksak önce "kaldırımdan bozma" bisiklet yolu yapımının tamamen terk edilmesi gerekiyor.
Tüm yolların en sağ şeridini bisiklet için düzenlemek ve diğer taşıtlarla aynı şartlarda trafikte olmamız gerek...
 
Hali hazırda var olan bisiklet yollarına bakım yapılmıyor, çizgiler ve semboller kaybolmuş varlığı yokluğu belli olmayan hale gelmiş. Sonra ne bileyim özellikle mazgal konulmuş ve normal yol seviyesinde dahi değil. Önce eldekileri koruyamadıktan sonra yenisine gerek olduğunu düşünmüyorum.

Ama gönül ister ki bakımlı bisiklet yollarında ve saygılı araç sürücüleri ile beraber yollarda bisiklet sürelim.
 
  • Beğen
Tepkiler: Bisnev99
konu dön dolaş aynı noktaya geliyor. ihlal edilen sadece bisiklet yolları değil bu ülkede. yaptırımlar lafta kaldığı sürece her türlü ihlal işlenmeye devam edecektir. klasik örneği vermesem olmaz. gurbetçiler avrupa'da kuzu gibiyken tr'ye gelince ihlalin dibine vuruyorlar. çünkü burada yırtmanın yolları olduğunu biliyorlar.

saygı ve eğitim muhakkak ki önemli faktör ama yaptırımların kati ve net olması asıl etkendir. tabi ki biz de hakkımıza sahip çıkacağız.
son olarak arkadaşların dediği gibi kaldırımdan bozma yollar olacaksa hiç yapmasınlar daha iyi. onları ben ancak hafta sonu kızımla sürdüğümde kullanıyorum.
 
  • Beğen
Tepkiler: Bisnev99
Ne Kopenhag'ından bahsediyorsunuz arkadaşlar? Konya'dan az hallice bir yüzölçümüne sahip olan Danimarka'da 12 bin km bisiklet yolu olması demek, Danimarka'nın zihniyet olarak bizden 12 asır önde olduğu gibi bir şey demektir. Bir saat önce, belediyenin ayıplarını yüzlerine vurmak için Bahçelievler'de sokak fotoğrafları çektim. Fotoğrafları çekerken ettiğim küfürler buradan Kopenhag'a yol olur. Teşbihte hata olmaz :) Neyse, uzun lafın kısası; ben bu ülkede kesinlikle bisiklet yolu istemiyorum. Bisiklet yoluna giren magandalarla kavga etmek, onların plakalarını alıp polise ihbar etmekle uğraşmak istemiyorum. Tam hızımı almışken saygısız bir sürücünün park ettiği araca çarpma tehlikesi yaşamak istemiyorum. Bu ülkede bisiklete binmeye de çok alıştım üstelik. Oldukça heyecanlı, adrenalin dolu... Özellikle Ankara'nın yolları :)
 
Arabadan o kadar vergi alıyorken, sonrasında her sene düzenli vergisini alıyorken ve yakıttan o kadar vergi alıyorken neden bisiklete destek verip kendi bacağına sıksın ki ? ;)
Zaten yurtdışından gelen bisiklete ve bisiklet parçalarına da ötv getirdiler.
 
  • Beğen
Tepkiler: venom09
Birçok Avrupa ülkesinde, yanlış hatırlıyor olabilirim ama Danimarka da bunların arasındaydı; çevre kirliliğini azaltmak için işine bisikletle giden çalışanlardan bazı vergiler alınmıyormuş. Yani, işinize bisikletle gidiyorsunuz ve para kazanıyorsunuz. Para kazanırken de çevreye zarar vermiyorsunuz. Siz diyorsunuz ki bisiklet kullanımı artarsa devlet bizden vergi alır. Bu sizin aklınıza geliyorsa, tüm belediyecilerin ve siyasetçilerin aklına yıllar önce gelmiştir. Pusuya yatmış, uygun çoğunluğu bekliyorlar bence. Yine de fazla dillendirmemekte, hatırlatmamakta fayda var.
 
İktidarın bu konuda niyeti ciddi ise gerçekten iyi bir iş yapmış olurlar ancak Türkiye'nin gerçekleri avrupa ülkelerine benzemiyor bizde nüfus dağılımı çok dengesiz. Türkiye'nin neredeyse toprak büyüklüğü olarak en küçük ili olan İstanbul'da nüfus 15 milyondan fazla en büyük il olan Konya'da nüfus 2 milyon. İstanbul'da bisikletin toplu taşımayla entegre olması Amterdam'ın, Lüksenburg'un, Kopenhag'ın entegre olmasından çok çok zor.
 
Çok olumlu bir proje. Umarım en kısa zamanda hayata geçer. Bisikletin yaygınlaşması toplumsal bilincin de artması demek. Bir yerlerden başlamak zorundayız. Bu toplum öyle ve ya böyle bilinçlenecek. Yoksa tarihin çöplüğüne gideriz!
 
  • Beğen
Tepkiler: Bisnev99
Kuralı koyacak ve takibini yapacak . İşte o zaman sıkıntı kalmaz . O kadar polis aldı , kullansın . Versin cezayı kuralı ihlal edene ilerleyen zamanlarda Türk halkı da öğrenir kurallara uymak zorunda olduğunu .
 
  • Beğen
Tepkiler: Nerideniz
Geri