Scudo Sports

Bisiklet üstünde 1000 KM

Mandıra filozofu da aynı fikirde.Bu hayatta herkes,sizin arzu ettiğiniz düzende yaşamak ister tabi ki.Bir şey üretmeden ,koşmadan,yetiştirmeden yaşamak.Bencilce ve özgür.Düzen adamı olmayan,hep aykırı.Kim ne derse desin sadece kendi hür fikri ve parasıyla.Eğer böyle bir hayat varsa bende alırım bir dal.:)
 
  • Beğen
Tepkiler: erkantuc
Scudo
İnto The Wild filmi geldi aklıma tura başlamadan evvel çıkışın ve devamındaki düşüncelerin.Hepimiz yolların hayalindeyiz ama herkes bu hayalde eşit değil.Çünkü kimsenin algıları acıları yaşadıkları eşit değil.Bazen gittiğim yerlerde değil.Gittikçe daha da uzakta bulacağımı sanırım kendimi.Hiç durmak istemem hep gitmek isterim.Bahsettiğim filmin sonunda çıkan ana fikirde de olduğu gibi , özgürlük hayat yaşam hepsi paylaşıldıkça güzel sevgili Erkan.Ardımızda yine de birilerinin olduğunu bildikçe,birilerinin beklediğini,varsa da en azından birinin sevdiğini bilmek;işte bu yüzden gitmek ama kaybolmamak.
Yolculuğun ve cesaretin için tebrik ederim...
 
@Ersin Yılmaz
Tanıştığımıza memnun oldum
 
  • Beğen
Tepkiler: Ersin Yılmaz
Turun son mesajındaki fotolar silinmiş. Çok güzel bir turdu gelecekte benimde Bursa Trabzon turu yapma hayalim var bu durumda sadece hayâl yolda başıma gelebilecek olayları düşünüp mutlu oluyorum kendimce o tur hiç olmayacak biliyorum hayâl edebilmekte güzel.
 
  • Beğen
Tepkiler: İsa Yavaş
Tekrar okudum. Ancak anlamadığım, hiç sevmediğin Antalyada hayata yeniden başlamak için aldığın karar oldu. Bence bu kararı tekrar gözden geçirmen gerekli. Hayatı her zaman aşk ile yaşamalısın. İlk gördüğünde seni etkilemeyen, hatta nefret ettiren bir şehir. Eminim bunca gördüğün şehirler içinde ilk gördüğünde seni içine çeken şehirler olmuştur. Neden Antalya? Biraz garipsedim.

Senin maceranı okuduktan sonra bende bisiklete başlama kararı aldım. Uzun araştırmalar sonucunda nihayet ikinci el bir btwin rockrider 8.1 aldım. 30 yıldır bisiklet binmiyorum sigara içiyorum ve kilom 90, birde kopuk olan çapraz bağ var. İnsan isteyince yapamayacağı hiç bir şey yok diyerek hayatı yaşamaya devam diyorum. Bisikletim arabanın bagajında ve her tarafı sökük olarak beni bekliyor. Akşama toplayacağım. Umarım bir gün bir yerlerde karşılaşırız.
 
Antalya'da yaşayan,Antalyalı olan ve hayatının büyük bir bölümünü burada geçiren birisi olarak Antalya'nın güzel yanları da vardır diyerek söze başlamak istiyorum. Evet çok değil bundan 5-6 sene önce çok çok daha güzel olan bir şehirdi Antalya. Nüfus çok daha az, avm ler daha az,insanlar birbirine daha saygılı, şehrin sadece bazı bölgeleri buluşma yerleriydi. Üniversite sınavlarında her sene birinci olan bu il bir anda nüfus patlaması yaşadı. Siyasi oy ve rant uğruna göç alarak işsizlere iş,evsizlere ev vaad edildi. Dört duvarı olan her yere oy uğruna tupalar dağıtıldı. Sonuç olarak ilk izlenimde aşık olunan bir şehir artık ilk izlenimde kötü izler bırakan bir şehir haline geldi. Ara sıra taksiye bindiğimde sorarım taksicilere. Hiç Antalyalı yolcunuz oluyor mu diye. Çok nadir oluyor derler. Bunları başka insanları kötülemek için söylemiyorum.Her Antalya'ya yerleşen insanlar için geçerli değil bu sözler.Zamanla ve bilinçli bir şekilde oluşturulmuş kültür erozyonu. Yine konunun başında bahsettiğim bir çok güzellikleri vardır Antalya'nın. İçinde yaşadıkça anlarsınız. Bir bahar akşamı hala burnunuza çiçek kokuları gelir. Canınız sıkkın olur akşam üstü bisiklete atlayıp deniz kenarında kendinizi dinleyebilirsiniz. Bisikleti ulaşım aracı olarak rahatlıkla kullanabilirsiniz.25 km uzağa giderek şehrin boğuculuğundan kurtulup doğa ile baş başa kalabilirsiniz. Yazın sıcağında ister denize,ister şelaleye,ister kanyona,ister yaylalarına gidip serinleyebilirsiniz. Bir çok bisiklet severle ve bisiklet gruplarıyla etkinliklere turlara katılabilirsiniz. Gecenin ilerleyen saatlerinde Antalya'nın bir çok bölgesinde eşinizle,kız arkadaşınızla güvenli bir şekilde parklarda,sokaklarda dolaşabilirsiniz. Bisikletle dolaşan polisleri,çocukları,yaşlıları,gençleri görüp umudunuzu devam ettirebilirsiniz. Daha bir çok güzelliği vardır Antalya'nın ama içine girip biraz yaşamak gerekir.
 
Güzel bir gezi ve güzel bir yazı olmuş. Tebrikler..
 
Vay be güzel bir tur ve macera olmuş. Bisikletle bekarken tanışanlar ve tur yapanlar şanslı. Ben evliyim ve 2 çocuğum var. 4 yıldır bisiklet sürüyorum. Şuan en fazla 5-6 gün ayırabiliyorum kamplı tur için. Bu da bir başarı :) Ama Antalya benim de hayalim. Bir gün neden olmasın...

Malesef en çok iş hayatı insanın özgürlüğünü kısıtlıyor.
Ne demiş Can Yücel:

"Sabah 9, aksam 18
Sonra başka mecburiyetler
Sıkışıp kaldık.
Sırf yeme, içme, barınmanın bedeli
Bu kadar ağır olmamalı.

Hayatta kalabilmek için bir ömür veriyoruz.
Bir ömür karşılığı, bir ömür yani.
Ne saçma..."
 
Vay be güzel bir tur ve macera olmuş. Bisikletle bekarken tanışanlar ve tur yapanlar şanslı. Ben evliyim ve 2 çocuğum var. 4 yıldır bisiklet sürüyorum. Şuan en fazla 5-6 gün ayırabiliyorum kamplı tur için. Bu da bir başarı :) Ama Antalya benim de hayalim. Bir gün neden olmasın...

Malesef en çok iş hayatı insanın özgürlüğünü kısıtlıyor.
Ne demiş Can Yücel:

"Sabah 9, aksam 18
Sonra başka mecburiyetler
Sıkışıp kaldık.
Sırf yeme, içme, barınmanın bedeli
Bu kadar ağır olmamalı.

Hayatta kalabilmek için bir ömür veriyoruz.
Bir ömür karşılığı, bir ömür yani.
Ne saçma..."
Siz yine çok iyisiniz
Benim haftada 1 tam gün ve günde 3 saat iznim var :)
 
Geri