Scudo Sports

Belçika'dan bisiklet izlenimleri - 24h vélo

Barış Kılınç

Forum Bağımlısı
Kayıt
22 Eylül 2007
Mesaj
729
Tepki
1.105
Şehir
İstanbul
Herkese tekrardan merhaba,

Belçika’nın bisikletle olan imtihanını anlatmaya devam ediyorum. Bu sefer öğrenci değişim programıyla geldiğim ve 68 dönemindeki özgürlükçü ayaklanmalar sonucu sıfırdan inşaa edilmiş olan Louvain-La-Neuve şehrindeyiz. Burası sadece bir üniversite şehri olarak tasarlanıp hayata geçirildiği için çok olanaklı bir öğrenci şehri olarak nitelendirilebilir. Şehrin dört bir yanına dağıtılmış olan yurtlar ve özellikle de projeli yurtlar buradaki canlılığı sürdürmekte. Bu proje yurtlarından birinin, 1976 yılında kasaba çevresinde 24 saatlik bir bisiklet yarışı düzenleme fikriyle, 34 yıldır devam eden bir festival çıkmış ortaya. Orijinal adı “24h Vélo” olan “24 saat bisiklet” festivali bu sene de, tabiri caizse, coşturdu.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln1.jpg
Bu festivalin 30. yıl anısına şehrin bir sokağına dikilmiş olan anıtı görüyorsunuz.

İki gün süren festivalin ilk günü öğlen 12’de bisikletliler start aldı. Akşamüstü başlayan konserler de farklı meydanlardaki 3-4 sahneyle ertesi gün öğlene kadar sürdü. Bu festivalin Avrupa’da Octoberfest’ten sonra en çok bira tüketilen öğrenci festivali olduğunu da belirtmeden geçemeyeceğim. Festivalden önce hazırlık amaçlı şehirdeki birçok heykel ve küçük havuz sunta plakalarla mantolandı. Artık beklenen kalabalığı siz hayal edin. Zaten iki gün boyunca ambulans sirenleri susmadı. Kafa travmaları ve alkol komaları birbirini kovaladı.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln2.jpg
Yarışlar için iki gün boyunca bazı yollar kapatıldı. Zaten şehir ziyadesiyle küçük ve yarısından fazlası araç girişi yasak olan yaya yollarından oluşmakta. Arkanızdan kovalayan scooter’lar da yok, merak etmeyin.

Bisiklet yarışı iki kategoriden oluşuyor. Biri normal gerçekten yarışan ekiplerden, diğeri ise proje yurtlarının inşaa ettiği, folklörik denen, belli bir mesaj için dekore edilmiş süs bisikletleri. Gerçek yarışın sahipleri binici değiştirerek 24 saat içinde en çok turu atmayı hedefliyorlar. Diğer bisikletler ise her saat başı bir tur bitirmek zorundalar. Aksi halde diskalifiye oluyorlar.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln3.jpg
Hemen evimin önüne çıkarak fotoğraflamaya başlıyorum parkurda olan bitenleri. Kişi bazından yarışan bir arkadaş geçiyor önümden.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln4.jpg
Olayı abartan bir proje yurdu görüyoruz.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln5.jpg
İşte en zorlu yokuşlardan biri. Neden zorlu olduğunu birazdan söyleyeceğim.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln6.jpg
Fotoğraf yurdunun bisikleti.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln7.jpg
Saatimiz geri sayıma devam ediyor.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln8.jpg
İşte renkli kareler başlıyor. Ardında kondomlu penis maketi çeken bir bisiklet. Arada bir de cebinden kondom çıkarıp izleyicilere saçıyordu.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln9.jpg
Tema olayını geliştirip Jeanne D’Arc yapanlar var. Arkadan da kılıçlı askerler kovalıyor.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln10.jpg
Ambulansımız bile var.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln11.jpg
Hemen peşinden deli ambulansı geliyor.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln12.jpg
Yarışa biraz mola verelim ve şehirden bir manzara alalım.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln13.jpg
Güzel bir bisiklet daha.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln14.jpg
Kondomcu arkadaşın suluk kafesinin içinde bira var. İşi zor tabii.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln15.jpg
Bu sırada yarışı ciddiye alan tayfa ısınıyor.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln16.jpg
Foucault’in meşhur “Bu bir pipo değildir” sözüne atıf yapılmış.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln17.jpg
Olayı sadece bira içmek ve içirtmek olan başka bir bisikletli.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln18.jpg
Bu da bayağı komik bir düzenleme olmuş.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln19.jpg
Göründüğü üzere folklörik bisikletler için rota daha geniş ve kısa tutulmuş.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln20.jpg
Bunu da ben yumurtalık üzerine yapışmış sperm maketine benzettim, ya da artık kafayı yedim yanlış da görüyor olabilirim. Yorum sizin.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln21.jpg
Mekanikçiler de direk kamyonla katılmışlar yarışa.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln22.jpg
Bu da sağlık sigortası şirketinin standından bir kare. Millete bisikletle shaker çalıştırıp sonra da beleşe meyva suyu veriyorlar. Ayrıca sağa sola astıkları sloganlar da müthişti: “Ertesi günümü garantiye aldıysam istediğimi içerim”, “Alkol girişimciliği kolaylaştırır”, “Alkolsüz kutlama olmaz”. Büyük ihtimalle ertesi gün sağlam bir prim ödemesi yaptılar.

http://i150.photobucket.com/albums/s104/shakaofthezulu/belcika%20via%20forum/lln23.jpg
Bu son fotoğraftaki Fransa bisiklet turu plakasına da sabah eve yürürken yolda çamur içinde dururken rastladım. Hemen aldım, eve getirip yıkadım, astım. Beleş ve anlamlı oldu.

Bu kadar insan bisikletle haşır neşir oldu da ben olduğum yerde durdum mu? Tabii ki hayır! Gece 12’de inanılmaz dolu konser kalabalığından bir şekilde sıyrılarak üzeri çiftlik temasıyla dekore edilmiş, samanlı, tavuklu ve yumurtalı bir bisikleti sürdüm arkadaşımla. Alet iki kişinin yan yana sürdüğü, lastikleri kalın lastikli, tek vitesli bir araba kıvamındaydı. Fotoğraflardaki zorlu yokuşta da kalakaldık bu yüzden. Direksiyonu ve el freni vardı. Gecenin o saatinde ve soğukta (gece hava 5 dereceye kadar düşmüştü) bu turu atmak ve yaklaşık 5 kilometrelik parkuru yarım saatte bitirmek hakikaten çok keyifliydi. Kalabalık bir meydandan geçerken insanların ellerini uzatması, alkışlar, destekler, süper kibar parkur görevlileri, solladığımız bisikletler ve yol verdiğimiz diğerleri... bunlar fotoğraflara sığmayacak kadar eğlenceliydi işte. Turu bitirdiğimizde terden duman tütüyordum. Hemen ravitaillement (yiyecek sağlama - fransa turu takipçileri iyi bilirler) noktasına giderek çorbalarımızı içtik. Tabii ertesi sabah bir tur daha atmamız gerekiyor diye haber gelince, baş ağrısı ve burun tıkanıklığından gidememek de ayrı bir muamma olarak bu festivalin anıları arasına girdi.

Umarım bir süre sonra kendi bisikletime de kavuşur ve buradan izlenimlerimi paylaşmaya devam ederim. Hoşçakalın. Hep bisiklete binin. Şekli şemali ne olursa olsun!
 
Scudo
Normal bisiklet kullanımı o kadar yaygın ve adı üzerinde normal olduğu için Belçika da, adamlar fantezi yapmışlar.

Biz önce normal bisiklet kullanım düzeyine yaklaşalım , sonra işin eğlencesini ve zevkini çıkarmak için bu festivallerin kralını yaparız.

Ama hep dedikleri gibi , "önce halkın karnı doymadan bir ülkede yemek kültürü oluşmaz".

Biz önce normal bisikletlerimize doyalım.

Paylaşım için teşekkürler Barış.:in:
 
  • Beğen
Tepkiler: Barış Kılınç
Barış Bey ,

24 saatte yapılan maximum km ne oldu ?

Paylaşım için çok teşekkürler .......

Selamlar ,
Tolga Gürgün
 
@Tolga Gürgün

Ben de onu öğrenebilmek için sabah yarışın bitiş saatinde meydana indim ama o saatte bile kalabalıktan ilerleyemediğim için öğrenemedim. görüldüğü üzere bireysel yarış zamanlarına yarışanlardan başka kimse ilgi göstermiyor :eek:

Selamlar.
 
Geri