Scudo Sports

Akaryakıt zammının bisiklet satışlarını arttırması

Son Selim

Daimi Üye
Kayıt
26 Eylül 2016
Mesaj
311
Tepki
471
Yaş
43
Şehir
Bursa
İsim
Selim A.
Başlangıç
2016—17
Bisiklet
b'Twin
Bisiklet türü
Şehir - Tur
"Ülke genelinde son bir ay içerisinde akaryakıta uygulanan zam nedeniyle bisikletlerin satışları önemli ölçüde arttı. Bu zamma paralel olarak Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinde bisiklet satışı gerçekleştiren iş yerleri sahipleri akaryakıt zammına sevindikleri ifade ettiler. Türkiye genelinde son bir ay içerisinde akaryakıt ürünlerine uygulanan zam taşıt sürücülerini ulaşımda farklı yöntemlere itiyor. Daha az maliyetli olan bisikletleri tercih eden sürücüleri akaryakıt giderlerinde önemli derecede tasarruf ettiklerini belirterek diğer sürücü arkadaşlarına da bisiklet kullanmayı tavsiye ediyorlar. Ceylanpınar ilçesinde yaklaşık 15 yıldır bisiklet satıcılığı yapan Mehmet İyigün 'Akaryakıtta yaşanan artış nedeniyle bisiklet satışımız artmıştır. Bu nedenle daha sağlıklı bir yaşam için ve tasarruf için tüm taşıt sürücülerine bisiklet kullanmalarını tavsiye ediyorum” diye konuştu.' (İHA)

 
Scudo
Sadece akaryakıt mı bilmiyorum ama trafikten bezmeye başladı insanlar onun da etkisi olabilir. Yoksa asgari ücrete çalışıp iPhone kullanan bir toplumuz yani. Tabii söylediklerim İstanbul için geçerli. Başka şehirlerde durum farklı olabilir elbette.
 
EgsOz gazı içinde bisiklet sürmek ne kadar sağlıklı?

Bir tespitim oldu. İşsiz kalıp izmire yerleşelim 50. Gün. 23 yıldır ankaradaydım. İzmirin trafiği 23 yıl öncesine göre az. Cidden şaşırtıcı geldi bana. Bisikletli sayısı epey artmış. Metro ve raylı sistem tercih ediliyor hatta deniz ulaşıma nefes aldırmış. Ankaradan sonra ilaç gibi şehir. Seçenek bol olsa demek ki insanlar o seçenekleri tercih edecekler. Ama zorunluktab bisiklet ise hiç yoktan iyi. Ben 2004 yılından beri benzin 10 lira olsun diyorum. Bi kez 10 lira yapsınlar 4-5 sene sabit kalsın fiyatı sonra nasıl olsa bizim bütçe açıkları üretmeyen ekonomimizle biz 10 liralık fiyatı yakalarız. Ekonomi durur falan demeyin bizim ekonominin nasıl işlediğini biliyorum. Söyleyemem burda ama durmaz.
 
Bisikletin önemini anlamamız için illa felaket mi gerekiyor.
 
  • Beğen
Tepkiler: EnginCan
@mehmetlevent İngiltere'de yapılan bilimsel bir araştırmaya göre araçların ya da otobüslerin içinde çok dah fazla egzoz gazına maruz kalınıyor. Hem de gidilen süreye bakılmaksızın. İlk anda bisikletli daha çok egzoza maruz kalmasına rağmen birkaç dakika içinde egzoz gazının araç içinde biriktiği ve kat kat daha fazla maruz kalındığı ortaya çıkarılmıştı. (link) Bakın bu makale özetinde bisikletçilerin zaman zaman araba sürücüleri kadar zehirli gaza maruz kalabildikleirini söylüyor. Yani genelllikle daha düşük.

Tek sorun çok derin ve hızlı nefes alınabilmesi. Bu egzoz etkisini artırıyor bisikletlilerde. Nefesi kontrol etmek ve aşırı eforlu gitmemekdoğru olabilir. Tabi buffları da kullanmak lâzım ağız maskesi olarak.

İyi sürüşler.
 
birde bisikletliye olan saygı ve bisiklet yollarıda artmalı..
 
  • Beğen
Tepkiler: akifersoy26
insanların zorunluluktan bisiklete yönelmesi de çok hoş bir durum değil. yarın bir gün şartlar iyileştiğinde tekrar bisikleti bırakıp arabaya döneceklerdir. insanların severek, isteyerek bisiklete binmesi lazım.
 
Tersini dusunmeyi ve soyleyebilmeyi cok isterdim ama benzin zamminin bisiklet satislarini arttiracagina inanmiyorum. Hem benzin hem de toplu tasima asiri pahali olursa belki.

Yerel yonetimlerdeki insaat-ihale-rant-para kafasini degismeden duzgun bisiklet yollarimizin olacagina inanmiyorum. Bu kafanin gorunur gelecekte degismesini de beklemiyorum.
 
Bence toplu taşımayı kullanmak için en az 45 yaş şartı aranmalı. Akaryakıt fiyatları üçe katlanmalı. Bisiklet fiyatları da biraz ucuzlasa kullanımda artış olur galiba.
 
Her turlu pozitif bakis acisi ve dusunceye tüm kalbimle katilsam da maalesef bu anlamda negatif oldugumu ifade etmek istiyorum.
Bizim insanimizin önce "görgüsüzlük" denen durumdan kurtulmasi gerekiyor ki son 15 yildir daha da artti bu lanet şey.
Avrupa rönesans devrimini yapalı yaklasik 500 yil oldu, biz boyle bir devrimi simdi yapsak anca 500 yil sonra bu medeniyet seviyesine erisebiliriz ki mevcut sartlarda cok zor.
Ne alakasi var dediginizi duyar gibiyim, bisiklet bence bir medeniyet göstergesi ve bu medeni seviyeye ulasmak icin de mental bir devrim şart.
 
@anti panik
Biz bu hayalleri kuraduralim, millet gidecegi yerin dibine kadar arabayla gitmek pesinde.
Hafta sonlari sariyer sahil yolunda bisiklet kullaniyorum bazen, oradaki mekanlara arabalariyla gelen insanlara bildigin acıyorum. Trafikte egsoz dumani soluyarak bogaza kahvaltiya git, orada önce bi kaziklan, sonra bi saat valenin arabani getirmesini bekle, sonra valeye de bi 20 kagit bayil, sonra bin arabana ve trafige takıl, egzos dumani solumaya devam et. Sonuc, naaptik; bogazda kahvalti ettik. Yersen..
 
@Kuzey Ege trafiği sıkışık görünce "içimin yağları eriyor oh olsun beter olun" diyormuşsunuz ya, artık ben de o dediğinizi yapıyorum ve içten içe sırıtıyorum rahatlıyorum az bile size bu diyorum. Bir de fark etmişsinizdir, araçların içinde hep tek kişi var. İçinde aile olan arabaya çok zor rastlanıyor. Sürücüler hep tek. Bu tek binenler bunu yapmasa, ne o trafik olur ne zam olur ne de başka bir şey aslında.
 
@yusufgs3625

Market alışverişini hep heybeli bisikletimle yaparım.
Sıkça uğradığım marketin kasiyeri "abi hep bisiklet kullanıyorsunuz galiba..zor olmuyor mu?" Dedi acımış gibi yüzüme baktı.
Arabası bile yok fakir muamelesi yaptı yani.:)

Yok dedim..işe arabayla gitmek zorunda kalıyorum maalesef. Ama yapabildiğim tüm işleri bisikletimle yapıyorum.
"Sağlığımı da koruyorum" dedim.
"En güzelini sen yapıyorsun abi" dedi sonra:):)
 
  • Beğen
Tepkiler: cngz
Yaw şu kendimizi neden bu kadar haksızlık yapıyoruz biz medeniyeti avrupadan öğrenmiyecez bizim tarihimiz ecdadımız ne güne duruyo tamam eksiklerimiz olabilir ama bizi yargılamak avrupaya mı kalmış adamlar sistemli düzenli ama inanın bizkadar medeni değil NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.....
 
Millet sürdüğüm bisikleti görüp özeniyor ama, işte aması var. Gidip de bir bisiklet almak gır geliyor. Biraz endişe var halkımızda. Nasıl sürülür? Nerelere park edilir? Hep bunlar dolaşıyor akıllarında. Bi cesaret yok! Gerçi o kadar da teşvik yok açıkçası..
 
@Anonim
Kesinlikle.. hepsi tek.
normalde yarım metrekare yer kaplayacak bir canlı, tek başına araca bindiğinde 6-7 metrekare alan kaplıyor. Bu durumda yaptığım ince hesaplar sonucunda :))) Atatürk havalimanından Kadıköy'e kadar olan mesafedeki araçlarda olan insanları toplasan taksim meydanının dörtte birini doldurmaz sonucu çıkıyor :)

Aslında insanları kendi aracında seyahat etmek tercihine iten birçok neden var. İnsanlar toplu taşımadaki hijyen sıkıntısından uzak durmak istiyor olabilir. Aynı zamanda kadınlar taciz riskinden uzak durmak isteyebilir. Kadınlar ve erkekler takım elbisesiyle, mini eteğiyle, gıcır gıcır ayakkabılarıyla, makyajıyla ve yapılmış saçlarıyla taciz ve hijyen probleminin yaşandığı toplu taşımadan uzak durmak isteyebilir. Bu insanlar bu şekilde seyahat etmektense, trafiğe takılmak pahasına kendi güvenli ortamlarında yolculuk etmek istiyor olabilir. Sabah ve akşam trafiğinde zaten genelde bu beyaz yaka personeli görmekteyiz. Haklı nedenleri olabilir kendilerince.

Kendime ait bir otomobile sahip olmadığım (ve hiçbir zaman da sahip olmayı istemediğim) için, zaman zaman iş görüşmelerine giderken toplu taşıma kullanmak zorunda kalıyorum. İş görüşmesine gidiyorsun, haliyle yakışıklısın, tiril tiril giyinmişsin (bu tarzı onaylamasam da sistem bunu gerektiriyor maalesef)
Otobüse biniyorsun, leş gibi ter kokusu. Ayağına basanlar, yanında sana sürüne sürüne geçip giysilerini buruşturanlar, ortamdaki havasızlık nedeniyle terliyor olman ve bunun gibi etmenler.. Bu şekilde belki işine gidersin ama iş görüşmesine gidemezsin. Bir seferinde otobüsten yarı yolda inip taksi ile yoluma devam etmiştim.

Belirli bir sosyo-ekonomik-kültürel seviyenin üzerindeki insanlar bu ortamlarda bulunmak istemiyorlar. Ve bu kendi güvenli ve temiz ortamlarını sağlama lüksü karşılığında trafik sorununa katlanmayı göze alıyorlar.

En önemli ve temel sorun şu hocam, İstanbul fazlasıyla kalabalık. Koskoca ülke nüfusunun neredeyse 3te biri bu küçücük interlandda yaşıyor. İstanbulun bu yükü bu güne kadar kaldırabilmiş olması bile aslında büyük bir mucize...
 
  • Beğen
Tepkiler: cngz
Benim akaryakıt zammını beklememe gerek kalmadı bisiklete geçmek için. Zaten aracım da yoktu. Trafiğin en kalabalık, en çekilmez, şoförlerin en kaba saba, saygısız olduğu yerde Mecidiyeköy Şişli İstanbul'da kısa mesafeler için bisiklet dışında alternatif bir ulaşım aracı yok (yürümek isteyenleri tenzih ediyorum). Köprü trafiği buradan başlıyor. Araç yoğunluğu hem viyadük üstünde hem altında hat safhada. Yollar ve kavşaklar polis olmadığında tam bir kaos. Korna sesleri ofisime kadar geliyor. Motorlar kaldırımlara çıkıyor burada. Bir de bu yetmezmiş gibi yıkılan Ali Sami Yen Stadı yerine 4 adet gökdelen yapıldı. Ofis, daireler ve alışveriş merkezi içinde mevcut olacak. Buraya getireceği en az 2-3 bin ekstra araç yükünü de bütün bunlara ekleyin. Bütün bu keşmekeşten bisikletimle öyle kolay sıyrılıyorum ki, daha önce bu trafiği çekmiş olan biri olarak bunun verdiği haz bir başka oluyor :)
 
Geri