Osman Yener

Bilecik'te yaşamaktayım. Çocukluğumun büyük bir kısmı Aksaray ilinde geçti. Coğrafi yapı olarak düzlük bir alana kurulu olan Aksaray'da bisiklet biz çocuklar için en büyük eğlenceydi. O dönemde vitesli bisikletler daha yeni yeni yaygınlaşmaya başlıyordu. O anlamda çok şansızdım. Çünkü çocukluğum boyunca kullanacağım bisikletimi tamda bu dönem öncesi o zamanın çocukları arasında moda olan BMX'den yana kullanarak harcamıştım. Şimdiki gibi o zamanlar her yaşa uygun bisiklet alma gibi ekonomik özgürlükler pek yoktu. Bir bisiklet alındı mı çok sıkıntı olmadıkça o bisikletle çocukluk biterdi. Hatta hiç unutmam annem büyüyünce de kullanayım diye bana daha büyük kadro ölçülü(tahminim 24" tekerlek ebatlıydı) bir vitesli dağ bisikleti önermesine rağmen çocukluk aşkım olan BMX'de ısrarcı olmuştum. Bu arada o koca bisikletlere benim dönemim çocukları nasıl biniyorduk hatırlayınca yakın zamanda aldığım bisiklet için ince ince düşündüğüm kadro ölçüsü gibi şeyler tebessüm etmeme neden oluyor, ne günlermiş Lise dönemimde babamın tayini nedeniyle geldiğimiz Bilecik coğrafi olarak Aksaray'ın yanında bisiklet binmenin o kadarda zevkli olmadığı bir yer olunca bisiklet kullanımı ile yollarımız uzun yıllar ayrıldı. Zaman zaman yeniden bisiklet kullanma hevesi içimde oluştuysa da 2013 yazında hissettiğim kadar kuvvetli bir arzuyu hiç yaşamamıştım. Sonuç olarak kendimce araştırmamı yapım Salcano Astro 212 HD modelini alıp daha sonrada ihtiyacım olacak temel ekipmanlarımı tamamlayıp bu spora yeniden dönüş yaptım. 2014 yılında yol bisikletine geçerek bisiklette gerçek ruhumu buldum. O günden beridir kimi zaman yol bisikleti ile kimi zaman dağ bisikleti ile hayatıma keyif katmaya devam ediyorum.